2. Güneş Ülkesi(6. Bölüm) Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Eve geldiğimde kolyeyi boynumdan çıkardım ve incelemeye koyuldum. Güneş gibi bir şekli vardı evet ama daha önce görmüştüm sanki bu şekli. Olabilir mi? Hemen aynaya koştum. Üstümü çıkardım. Tahminim doğruydu. Bu şekil sırtımdaki güneş şeklinin aynısıydı. Bu şekli ilk ne zaman fark etmiştim. Altı yaşındaydım sanırım. Okul pikniğiydi. Henüz anasınıfında olduğumuz için veliler de davetliydi. Ama biz çocuklar onlardan uzak bir yerlere oturmak istedik. Top oynuyorduk sanırım sonra biri dolaşma fikrini orataya attı. Macera meraklısı küçük bayaa meraklı çocuklar olaraktan öneriyi kabul etmiştik. Ailelerimize haber vermeden kaçmıştık. Biraz ilerledikten sonra o büyük kiraz ağacını görmüştük. Çok güzeldi öyleki onu görünce büyülendik. Rüzgar çiçeklerin yapraklarını üstümüze savuruyordu. Kikirdemelerimiz etrafı çınlatıyordu. Sonra arkadaşlarımdan biri ağacın tepesini işaret etti."Kiraz!" Birden herkesin bakışları oraya kaydı.Ben çocukluğumda baya bir yaramazdım aslında. Öne fırladım: "Ben alıcam onu!" Herkes "Berthe düşersin!" diye karşı çıktı. Hiç birini dinlemedim. O anı unutamam. Tepeye ulaşıncaya kadar, yüzüme dallar sürtmüştü. Hatta başka dallar aynı yerlere sürtüp kanatmışlardı. Hissediyordum. Sıcak bir şeyler akıp gidiyordu. Ama aldırmadım. O kiraza takmıştım kafayı. Alsam yiyecek miydim onu, hayır! Ben kiraz sevmem ki... Çocukça bir hırs sadece. Sonra onu gördüm. Yüzünü şu an hatırlamıyorum ama o gözleri unutamam. O vahşi yeşil gözler ama aynı derece incitmekten korkan kibar bakışlar.... Sanırım 12 Yaşındaydı. Beni görünce o da şaşırmışı. Eee bu çocuğun ağaçta ne işi vardı peki? Sonra bana doğru eğildi. "S" ile başlayan tuhaf bir şey söyledi. İşte o anda dengemi kaybettim ve düştüm. Sırt üstü düşmüştüm. Arkadaşlarım başıma toplanmıştı ve ben ağlıyordum. Sırtımda dayanılmaz bir acı vardı ama daha çok o kirazı alamadığım için ağlıyordum ama ben kiraz sevmem ki... Annem tabi ki de çok kızmıştı. Ama kızmanın da bir anlamı yoktu olan olmuştu. Herkes şaşkındı aslında. O kadar yüksekten düşmeme rağmen bir şeyim yoktu. Sadece sırtım başta çok acımıştı ama basit bir incinmeydi. Ağaçtaki çocuktan kimseye bahsetmemiştim. Arkadaşımın biri sırtımdaki güneşten bahsetti.
"Anne benim sırtımda güneş mi var?"
"O bir doğum lekesi tatlım."
Eve gidince hevesle lekeyi incelemişti. Beni diğerlerinden ayıran bu küçük leke hem de güneş şeklinde...
Aslında o lekeyi çoktan unutmuştum belkide bu kolye olmasaydı hatırlamazdım bile. İyi ama Shannon bunu bana niye verdi ki? Bu bir tesadüf mü yoksa....
-------------------------------------------------------------------------------------
Karanlık bir oda. Jung tavana hareketsizce bakıyordu. Yıllardır yanında olduğu prensesin yoksa gizli aşkının mı demeliyim ölümünü eli kolu bağlı beklemek canını sıkıyordu.Hyır onu kraliçeyle yalnız bırakmamalıydı. Bunu biliyordu ama boşluğuna gelmişti. Affedilmez hata hem de ölümüne sebep olacak kadar. Jung sadece şüphe ediyordu. Kanıtlayamazdı. Otada bir delil yoktu. Ama yemin edebilirdi prensesin ölümünün sebei kraliçeydi. Kralın ölümünün de tek şansı çok iyi bir oyuncu olmasıydı. Telefonun çalmasıyla irkildi. Ve kraliçenin soğuk sesi. Nasıl bu kadar soğuk kanlı olabilir?
"Santamirra öldü. Ama kimsenin haberi yok. Derhal kızı buraya getir."
Dişlerini sıkıyordu."Emredersiniz!"
Yanağından sıcak bir şeyler aktı. "Hoşçakal prensesim.."
Devam Edecek...
"Anne benim sırtımda güneş mi var?"
"O bir doğum lekesi tatlım."
Eve gidince hevesle lekeyi incelemişti. Beni diğerlerinden ayıran bu küçük leke hem de güneş şeklinde...
Aslında o lekeyi çoktan unutmuştum belkide bu kolye olmasaydı hatırlamazdım bile. İyi ama Shannon bunu bana niye verdi ki? Bu bir tesadüf mü yoksa....
-------------------------------------------------------------------------------------
Karanlık bir oda. Jung tavana hareketsizce bakıyordu. Yıllardır yanında olduğu prensesin yoksa gizli aşkının mı demeliyim ölümünü eli kolu bağlı beklemek canını sıkıyordu.Hyır onu kraliçeyle yalnız bırakmamalıydı. Bunu biliyordu ama boşluğuna gelmişti. Affedilmez hata hem de ölümüne sebep olacak kadar. Jung sadece şüphe ediyordu. Kanıtlayamazdı. Otada bir delil yoktu. Ama yemin edebilirdi prensesin ölümünün sebei kraliçeydi. Kralın ölümünün de tek şansı çok iyi bir oyuncu olmasıydı. Telefonun çalmasıyla irkildi. Ve kraliçenin soğuk sesi. Nasıl bu kadar soğuk kanlı olabilir?
"Santamirra öldü. Ama kimsenin haberi yok. Derhal kızı buraya getir."
Dişlerini sıkıyordu."Emredersiniz!"
Yanağından sıcak bir şeyler aktı. "Hoşçakal prensesim.."
Devam Edecek...
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Jango
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Rock'n Roll Princess
Devam Et R.R.P! Çok iyi gidiyosun.
Bana B.B derler...Reçelci falan. Sadece nick değişikliği oldu.
[Bağlantı]
[Bağlantı]
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Rock'n Roll Princess
11 Nisandan sonra devam et yazmaya
Bana B.B derler...Reçelci falan. Sadece nick değişikliği oldu.
[Bağlantı]
[Bağlantı]
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Rock'n Roll Princess
Konu çok güzel ama birkaç yorum yapsam kırılır mısın??
İlk olarak, betimlemelere önem vermelisin, yazıda betimleme çok önemli, yoksa anlatım çıplak kalır kanımca. Betimleme yok değil ama artırmalısın bence.
Ayrisa örneğin: Öne fırladım: "Ben alıcam onu!" gibi yerlerde yazıma dikkat edersen daha güzel olur. Yani kelimenin tamemını yazarak. (Öne fırladım: "Ben alacağım onu!")
Senden küçük olsam da bilgiçlik taslıyor gibi görünmedim umarım.
Bunların dışında konu çok çok hoşuma gitti. Berthe, Stamirra isimleri de çok güzel Yazmaya devam...
İlk olarak, betimlemelere önem vermelisin, yazıda betimleme çok önemli, yoksa anlatım çıplak kalır kanımca. Betimleme yok değil ama artırmalısın bence.
Ayrisa örneğin: Öne fırladım: "Ben alıcam onu!" gibi yerlerde yazıma dikkat edersen daha güzel olur. Yani kelimenin tamemını yazarak. (Öne fırladım: "Ben alacağım onu!")
Senden küçük olsam da bilgiçlik taslıyor gibi görünmedim umarım.
Bunların dışında konu çok çok hoşuma gitti. Berthe, Stamirra isimleri de çok güzel Yazmaya devam...
Öncelikle yorumların için teşekkür ederim apple Yorum yazdığın için gerçekten memnun oldum. Gelelim konumuza... Örnek verdiğin gibi bazı yerleri konuşma diliyle yazmam, bilinçli yaptığım bir şey. Karakter kendi durumuna göre konuşuyor yani örnekte verdiğin gibi Berthe "geleceğim, yapacağım" gibi cümleler kuracak tipte bir kız değil. Anlatımın doğal olması için yazının içinde geçen diyologları konuşma diliyle veriyorum. Daha sonra da görebilirsin, dediğin tarzda konuşacak karakterlerde olacak, bazıları daha başka konuşacak Ve gelelim niye betimleme yapmadığıma... Betimleme beni sıkıyor açıkçası, ben daha çok olaya yönelmek istiyorum ama sonuçta dediğin doğru yazım yarım kalıyor. Buna dikkat ederim tabi
Ama bi yerde senin dediğin de doğru, normalde "değil mi?" "geliyor musun?" gibi konuşmak yerine "dimi?" "geliyo musun?" tarzında konuştuğumuz için biraz yapmacık kaçabilir. Şimdi konuşma dili daha mantıklı geliyo xD bu arada yeni bölüm =)) xD
2. sayfa (Toplam 3 sayfa) [ 25 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |