Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, Sonraki

Anime Manga Forum -> Fan Fiction
 
Yazar
Mesaj
AqUa-hime
Mangaka
Mangaka



Yaş: 31
Kayıt: 20 May 2007
Mesajlar: 1,147
Tanıtımlar: 2
Cinsiyet: Kız
Nerden: Nerden olacak tabikide tahtımdan :D
Teşekkür: 5

Durumu: Çevrimdışı

AqUa-hime
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Bence kallenın karakteri cuuuukkkkkkkkkkk demiş oturmuş XD Keşke hep böyle olsaydı boşu boşuna nefret etmezdim karıdan XD

Hadi ama 3. bölümü bekliyoruzz XD


By me ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et Anime Listesi  
04 Ekm 2008 14:30
Integra
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 08 Şub 2008
Mesajlar: 2,450
Tanıtımlar: 2
Favori Anime & Manga: Anime: Kuroshitsuji, Code Geass, Ga-Rei Zero. Manga: Koisuru Boukun, Black Bird, Bleach, Kirai Ja nai Kedo, Koi Ja nai Kedo.
Nerden: The Phantomhive Mansion
Teşekkür: 38

Durumu: Çevrimdışı

Integra
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Hadi Aqua Vebellion çıkarıyoruz

3-3-3-3-3-3 XD Hopp 1-2-3 XD Kallen a laf söyletmem dalarım he *-*


By~ me -is back ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
04 Ekm 2008 14:37
AqUa-hime
Mangaka
Mangaka



Yaş: 31
Kayıt: 20 May 2007
Mesajlar: 1,147
Tanıtımlar: 2
Cinsiyet: Kız
Nerden: Nerden olacak tabikide tahtımdan :D
Teşekkür: 5

Durumu: Çevrimdışı

AqUa-hime
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Hade lennn XD Kim kime dalıyormuş burada koskoca hime-sama varken XD [Kıman evet bana hime-sama demiyenlere işkence ettiriyorum Çok Mutlu Çok Mutlu ]


By me ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et Anime Listesi  
04 Ekm 2008 14:40
Saphira
Otaku (Level 4)
Otaku (Level 4)



Yaş: 32
Kayıt: 09 Ağu 2008
Mesajlar: 260
Favori Anime & Manga: D Gray Man, Air Gear , Code Geass , Fairy Tail
Cinsiyet: Kız
Nerden: Unknown
Teşekkür: 1

Durumu: Çevrimdışı

Saphira
Otaku (Level 4)
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
holeey yeni code geass fanfic ellerine sağlık Kıman çok komik olmuş XDXD lulunun tavlasına r'leri söyleyemeyişine bayıldım devamını bekliyorum Kahkaha Atıyor
kallene laf yok gönüllerin kırmızı menekşesi o Dil Çıkartıyor yufisamachan kalleni severdin sen ya Üzgün ya da Ağlıyor

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
04 Ekm 2008 23:36
Kıman
Otaku (Level 4)
Otaku (Level 4)

Avatar

Yaş: 25
Kayıt: 30 Tem 2007
Mesajlar: 352
Favori Anime & Manga: -
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 1

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Kıman
Otaku (Level 4)
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
"Rahatsız ettiğim için özür dilerim. İmparator sizi çağırıyor Lelouch-sama" dedi içeri giren uşak.
Kardeşi ile odasında Barbie oynayan Lelouch kafasını kaldırıp içeri giren uşağa baktı.
"Beni mi? Hayıvdıv inşallah" dedi Lelouch. Daha sonra Nunnally'e döndü. "Üzgünüm Nunnally" diyerek özür diledi. "İşim bitev bitmez yanına gelicem".
"Elbette Nii-sama, beni merak etmene gerek yok" dedi Nunnally gülümseyerek, ardından da gözlerini kapatıp masum bir kedi gibi kafasını hafifçe yana yatırdı.
"Ah... ta... tamam o zaman" dedi Lelouch, eli ayağına dolaşmıştı. Ayağa kalkıp kapıya doğru ilerliyordu ki arkasında bir ses duydu. Dönüp baktığında Nunnally'nin elindeki Barbie'yi odanın bir köşesine fırlatmış olduğunu farketti.
"Ben iyiyim Nii-sama" dedi Nunnally aynı bakışları yaparak. "Sen lütfen git"
"Gi... g.. gidiyovum o zaman" dedi Lelouch. Fakat bir adım atmıştı ki bir şeylerin kırılma sesini duydu. Tekrar kafasını çevirdi.
Az önce Nunnally'nin önünde duran, Lelouch'un oynadığı Barbie, masa lambasına fırlatılmış ve onu kırmıştı. Lelouch Nunnally'e baktı.
"Önemli bir şey değil Nii-sama" diye cevap verdi kardeşi Lelouch'a ve bir kez daha aynı bakışları yaptı.
"Ahh.. tamam o halde" diyen Lelouch bu sefer hızlı davranıp odadan çıktı ve ardından kapıyı kapattı.
Nunnally'i düşünen Lelouch alt dudağını ısırdı ve mırıldandı. "Kawai~"


Bölüm 3: Bir Berber, Bir Berbere



"Ahh, seni canlı gördüğüme ne kadar sevindim anlatamam azizim" dedi Clovis koltuğuna iyice yapışarak. "Japonya'ya monarşi getirdiğimiz zaman senin öldüğünü sanıyorduk". Clovis'in bazen gözleri Lelouch'un yüzünden aşağıya doğru iniyor. Kolaları çıkartırken önünü açtığı için artık yarı çıplak olan göğsüne bakıyordu.
Lelouch silahını Clovis'e doğru tutuyor, çırpınışlarını izlemekten zevk alıyordu.
"Seni görmek tı... tıpkı yazın ardından gelen bahar güneşi gibi ruhumu şey yaptı... şey gibi oldum eeee..." diye konuşan Clovis iyice altına yapacak kıvama gelmişti.
"Buvaya neden geldiğimi biliyovsun, değil mi?" diye sordu Lelouch ifadesini hiç değiştirmeden.
"Eee... ekmek almak için değil sanırım." diye cevap verdi altına kaçırmak üzere gibi görünen Clovis. "Ahaha... aha" diye kendi esprisine sönük bir şekilde gülmeyi de ihmal etmedi.
"O günün intikamını almaya geldim" dedi Lelouch çıkarabileceği en ölümcül sesi ile. Silahı Clovis'e biraz daha yaklaştırdı.
"Ben yapmadım, yemin ediyorum ben yapmadım Lelouch" diye aniden bağırmaya başladı Clovis. Korkudan tüm vücudu titriyordu.
"O zaman kim yaptı, söyle" dedi Lelouch korkudan ağlamak üzere olan Clovis'e. "Kimse bana yalan söylemeyez". Gücünü kullanarak emretti. "Olanlavın sovumlusu kimdi?"
Clovis oturduğu koltukta gevşeyip tekdüze bir sesle konuşmaya başladı. " 2. Prens Schneizel ve 2. Prenses Cornelia biliyor olmalı".
"Savı ve Gotik mi?" diye şaşkınlıkla konuştu Lelouch. "Olanlav onlavın planı mıydı?" diye sordu.
Clovis sadece Lelouch'un gözlerinin içine baktı. Konuşmadı.
"O kadavını sen de bilmiyovsun" diye tahmin etti Lelouch, Clovis'ten çok kendisiyle konuşarak. Gücünün Clovis üzerindeki etkisini kesti.
"Yemin ediyorum ne ben yaptım ne de başkasına yaptırdım" diye bağırmaya devam etti Clovis. Görünüşe bakılırsa az önce neler söylediğini hatırlamıyordu. Lelouch bunu aklında tuttu. Gücü hakkında herşeyi öğrenmesi gerekiyordu.
"Biliyovum" dedi Lelouch gülümseyerek. "Ama" diyerek devam etti. Clovis'e yaklaştı ve silahı alnına dayadı.
"Dur, lütfen dur Lelouch. Ben senin abinim. Lütfen beni öldürme". Clovis başına gelecekleri anlamış, artık hayatı için mücadele ediyordu.
"Dünya güzel kelimelevle değiştivilemez" dedi Lelouch ve parmağını tetiğe biraz bastırdı.

"Ciddisin, değil mi?"
Lelouch şaşkınlık içinde kaldı. Tam tetiği çekmek üzereydi ki aniden konuşan Clovis aklını allak bullak etmişti. Sesler sanki Clovis'den değil başka birinin ağzından çıkmıştı.
"O kadar da şaşırmana gerek yok Lelouch" dedi Clovis şoka giren Lelouch'a. "Hah, sen de "drama" hikayeme inadın ha?" diyerek gülümseyerek sordu.
"Fakat sen.." dedi Lelouch söyleyecek kelime bulamıyordu.
"Embesilin tekiydim değil mi? Utanmana gerek yok yüzüme söyleyebilirsin. Neticede sadece rol yapıyordum".
Lelouch hala duyduklarına inanamıyordu. Yıllardır tanıdığı insan aslında başka biriydi.
Clovis elini çenesinin altına koydu. Lelouch'a bakan gözlerinde şimdi ne korku ne de panik vardı. Biraz sıkılmış, biraz da kabullenmiş bakışlardı bunlar.
"Hadi ama Lelouch" diyerek devam etti Clovis. "Sen zeki bir çocuksun. Tahmin edebilirsin ki eğer bu rolü hayatım boyunca oynamasaydım sonum seninki gibi olurdu."
Clovis elini çenesinin altından çekerek parmağıyla Lelouch'u işaret etti. "Neden bu durumda olduğunu hiç düşünmedin mi?" diyerek sordu. "Schneizel ve Cornelia. Şu anda ikisi de tahtın varisi. Sence etraflarında daha fazla Britanya'yı hükmetme potansiyeli olanları isterler mi?"
Clovis'in sözleri Lelouch'a tokat gibi vurdu. Haklı olduğunu kabul etmek zorundaydı. Şu ana kadar, başına gelenlerin kötü bir şaka ya da o yaşta bile tavlada herkesin eline veren Lelouch'dan intikam almaya yönelik bir hareket olduğunu düşünmüştü. Fakat Clovis'in söyledikleri buram buram mantık kokuyordu.
Bir süre sessizlik oldu. Eli tekrar çenesinin altında olan Clovis konuştu. "Daha zeki olduğunu sanıyordum. Şaşırdım açıkçası".
"Ben de" diye cevapladı Lelouch.
"Bir şey sorabilir miyim?" dedi Clovis.
Lelouch bir şey söylemedi. Clovis devam etti.
"Nunnally... nasıl?"
"İyi" diye kısaca cevapladı Lelouch.
"Ona... eğer mümkünse benden selam söyler misin?" dedi Clovis bir an için duraklayarak.
Lelouch bir şey demedi sadece evet anlamında kafasını salladı.
"Beni... öldüreceksin değil mi?" diye sordu 3. Prens. Yüz ifadesi bundan korktuğunu bile göstermiyordu.
"Özüv dilevim" dedi Lelouch. "Öldüvmek zovundayım."
"Önemli değil" dedi Clovis basitçe, sanki söz konusu olan kendi hayatı değil de öğle yemeğinde yiyeceği çizburgerdi. "Senin yerinde olsaydım ben de aynısını yapardım". Bir an için durakladı. "Hayatımı bir korkak gibi yaşadım. En azından cesur birisi gibi ölebilirim".


"Buyrun Lelouch-sama" diyerek yol verdi uşak az önce Nunnally'nin odasından çıkan Lelouch'a.
Taht odasına doğru ilerlemeye başlayan Lelouch uşağa sordu. "İmpavatov'un beni neden çağıvdığını biliyov musun?"
"Özür dilerim Lelouch-sama. İmparator bir açıklama yapmadı" dedi arkasından gelen uşak.
"Anladım" dedi Lelouch ve yürümeye devam etti.


Lelouch ve Nunnally annelerinin ölüm haberini alalı yaklaşık iki ay olmuştu. Açıkçası kendilerine annelikten çok yüzme öğretmenliği yapan Marianne'yi ikisi de pek özlememişti. Artık koridorlarda anneleriyle karşılaşıp kafalarına içki dökülme tehlikesi yaşamıyorlar, sürahideki suyun votka olabileceğinden korkmuyorlar ve havuza sadece kendi istedikleri zamanda girebiliyorlardı. Kısaca ikisinin hayatı Britanya İmparatoru'nun çocuklarına yakışır hale gelmişti.
İmparator ise, annelerinin ölümünden sonra Lelouch ve Nunnally'e şevkat göstermesi gerekirken nedense bunun tam tersini yapıyordu. Ne zaman Nunnally ile konuşsa suratı garip bir şekile giriyor ve uzaklaşıyordu. Lelouch için ise durum daha da acıydı. İmparator Lelouch'un "R"leri söyleyememesini dalgaya alıyor. "Seni anlamıyorum, vivivivi diye konuşmayı kes" diyip kafasına kafasına vurmaktan çekinmiyordu. Lelouch biliyordu ki "R"leri söyleyememek karizmatik bir durum olmadığı için İmparator oğlundan nefret ediyordu. Yine de Lelouch prens duruşunu bozmuyor, İmparator ne yaparsa yapsın tepki vermiyordu.


Sonunda taht salonunun kapısına varmışlardı. Daha onlar gelmeden açılmaya başlayan kapıdan içeri giren Lelouch, İmparator'u gördü. Bir yandan elindeki çerez tabağından aldığı çekirdekleri çıtlatan İmparator, bir taraftan da içeri girdiğinden beri gözleriyle Lelouch'u takip ediyordu.


Dünyanın en büyük süpergücü olup, iki haftada bir büyüdüğü için artık herkesin yüzölçümünü hesaplamaya üşendiği Britanya'nın İmparator'u, 21. yüzyılın [hatta belki de tüm insanlık tarihin] en karizma insanıydı. Gençliğinde kız arkadaşlarının sayısı yirmiden az olmayan İmparator'un şu anda 7 tane resmi karısı vardı. Karşı cinsten birini kendisine aşık etme süresi konuşmadan 4.23 saniye, konuşarak ise 1.224 saniye olan İmparator, Fatih Terim, İbrahim Tatlıses gibi kılkuyruk bir imparator değil, harbi bir İmparator'du. Sadece kameralar karşında değil, karizma halini tuvalette otururken bile korurdu. Bugün bir çok üniversitede öğretim üyeliği yapan her bölümden ordinaryus profesörler, ülkedeki vergi oranı, işşizlik sayısı ve bitmeyen savaşlara rağmen isyan çıkmamasının tek nedeni olarak, nüfusun 33%'ünün kadın olmasını, 4%'ünün de eşcinsel olmasını gösteriyordu.
İleride değineceğimiz gibi, İngiltere'nin Dışişleri Bakanı'ndan Britanya İmparatoru'na geçiş hikayesinde her başarısında karizmasının bir yardımı olmuştu ve her başarısında karizması biraz daha artmıştı.
Elbette karakteri bu kadarla sınırlı kalsa ailesi içinde normal kabul edilebilecek olan İmparator ne yazık ki hiç de öyle değildi. İmparator yaşamı boyunca karizmatik insanların, karizmatik olmayanlardan üstün olduklarını düşünmüştü. Bu yüzden insanların eşit olduğuna inanmıyor, karizma farkının insanları da farklı kıldığını savunuyordu... şiddetle.
Yüzyılın en karizma insanının karizma anlayışı da kafasını jölelemekten ibaret değildi elbette. Hatta İmparator jöle bile kullanmıyordu. "Aman saçım bozulur" diye tırt bir sebepten dolayı kışın bere giymekten, yazın şapka takmaktan korkmazdı. Mevsimine göre giyinir, evde spor, sarayda takım elbiseyle gezerdi. Kendine has bir tarza sahipti. Bir giydiğini tekrar giymez, "Kimsesiz Karizma Çocuklar Vakfı"na bağışlardı. [Ayrımcılık yapılan kitle arasında çocuklar bile vardı. Fakat İmparator çocuklara karşı daha merhametliydi. KKÇV, Britanya'nın her yanından 12 yaşını geçmemiş ailesi olmayan çocukları toplar. Onları 3 aylık bir karizma kampına alırdı. Eğer bu üç aylık eğitimin sonunda hala burnunuzda sümükle dolaşıyor, bir elinizi cebinize koymadan konuşuyor ya da dışarıya güneş gözlüğü olmadan çıkıyorsanız KKÇV'ye kabul edilemezdiniz. KKÇV'de yaşayan çocuklar, 20 yaşına basınca üzerlerinde takım elbise ve bir güneş gözlüğü ile hayata bırakılırdı].


İçeri giren Lelouch yürümeye devam ederken bir yanda da gözlerini sarayda gezdirdi. Britanya İmparatorluğu'nun sarayı gerçekten de ihtişamlıydı. İmparatorluğun ilk hükümdarı olduğu için tüm portrelerde Lelouch'un babasının çeşitli resimleri vardı. Lelouch İmparator'a yaklaşınca diz çöktü ve konuştu.
"Ben Lelouch Vi Bvitannia, emvinizdeyim Majestelevi"
Lelouch'u dinleyen İmparator, Ray-Ban gözlüklerini çıkartıp ceketinin ön cebine koydu. "O da kim?" diye konuştu. Birkaç hizmetçi İmparator'un sesini duyunca bayılıp yere düştü.
"Anlayamadım Majestelevi" diye cevapladı Lelouch.
" 'Majestelevi' de kim?" dedi İmparator. Elindeki tabaktan bir leblebi alıp ağzına attı. "Bana Majesteleri demen gerekli. Sana bunu öğretmemiş miydim?"
Lelouch İmparator'a cevap vermedi. Ne yaparsa yapsın İmparator'un kendisiyle daha fazla alay etmesine sebep olacaktı.
"Seninle bir oyun oynayalım... Lelouch" dedi İmparator 'Lelouch' kısmını uzatarak [şöle bi "Ruruuuşu" diyişini hayal edin]. "Benim dediklerimi tekrarla" dedi.
Lelouch İmparator'un ne yapmaya çalıştığını az çok anlamıştı.
"Bir berber bir berbere bre berber gel beraber bir berber dükkanı açalım demiş" dedi İmparator ve ardından "tekrar et" diye bağırdı.
Lelouch çaresizdi. Başını kaldırdı ve konuştu. "Biv bevbev... biv bevbev.. bevbeve.. gel bevbev" Lelouch tam anlamıyla acı çekiyordu. "gel bevbev bevabev bevbev..."
"KES" diye bağırdı İmparator. "Sen kendine prens mi diyorsun?" [hayır, aslına bakacak olursanız "pvens" diyordu].
"Özüv dilevim, Majestelevi" dedi Lelouch, gözünde yaşlar birikmiş, ağlamamak için zor tutuyordu kendini.
"Buraya gel" diye emretti İmparator gür ve karizma sesiyle.
Ağlamamak için artık dilini ısıran Lelouch ayağa kalkıp babasına yaklaştı. O yaklaşırken bir taraftan da parmağıyla çerez tabağını karıştıran İmparator iki tane taze kavrulmuş fındık çıkardı.
"Yaklaş" dedi Lelouch'a.
Başka şansı olmayan Lelouch babasına iyice yaklaştı. İmparator elindeki fındıkları, yaklaşan Lelouch'un burun deliklerine soktu.
"Şimdi konuş bakalım, belki düzelmiştir" dedi İmparator. O kadar ciddiydi ki sanki bunun olabileceğine inanıyordu.
"Biv bevbev biv bevbeve...." diye konuşmaya başlamıştı ki Lelouch, İmparator sözünü kesti.
"HALA KONUŞUYOR" diyerek Kadir İnanırımsı bir tokat attı Lelouch'a [tabi ki bu benzetme yüzünden İmparator'u Kadir İnanır'la kıyaslamaya çalışacak olanlar bu hatadan bir an önce vazgeçsinler. Zira İmparator'un yanında Kadir, liseli bir kız gibi kalır].
Tokatın etkisiyle yere düşen Lelouch ağlamaya başladı. Bu kadarı da yetmezmiş gibi fındıklardan biri burnundan fırlamış, diğeri ise daha da derine girmişti.
"Kaybol gözümün önünden" diye bağırdı İmparator.
Lelouch hala yerde yatıyor ve ağlamaya devam ediyordu. Hareket etmediğini gören babası daha da sinirlendi.
"Defol burdan çocuk" diye yeniden bağırdı İmparator yerde yatan Lelouch'a.
Lelouch ayağa kalkıp kapıya doğru yürümeye başladı. Bir yandan ağlıyor bir yandan da "hmpk hmpk" sesleri ile nefes vererek burnunda sıkışan fındığı çıkarmaya çalışıyordu.


Eğer tüm olanlar bu kadarla sınırlı kalsaydı Lelouch için çekilebilir olurdu. Zira sevgili kardeşinin hayatını istediği gibi yaşayabilmesi için İmparator'un alaylarına katlanmak, tokat yemek ya da burnundan fındık yemek Lelouch'un katlanabileceği şeylerdi. Fakat herşey bu olaydan sonra başlamıştı.
Birkaç gün sonra İmparator'un Lelouch'u rezil ettiği gizli kamera görüntüleri MTV dahil her kanalda gösterilmeye başlamıştı. Kaydın sorumlusu olarak akla ilk gelen İmparator olsa da Lelouch biliyordu ki İmparator da bundan zarar görmüştü. Dünya Milletleri Birliği'nin [World Nations Union - İmparator'un tırstığı bu tek birliğin açılış hikayesiyle de ilerde karşılaşıcaz] "Tarihin En Nefret Edilen Liderleri" sıralamasında Hitler'in yerini alarak birinci sıraya yerleşen İmparator'un halkı arasında prestiji de düşmüştü. Ama en büyük tepki oğluna yaptıkları değil oğlunun karizmatik olmayışı yüzünden gelmişti. Bunun üzerine İmparator Lelouch'un eline iki ay sonra geçersiz olacak bir kredi kartı ve Japonya'ya iki kişilik uçak bileti [hem de ekonomi sınıfından] verip kardeşiyle beraber onu saraydan kovmuş ve evlatlıktan reddetmişti. Lelouch her ne kadar hiçbir şeye ihtiyacı olmadığını sadece Nunnally'i kovmamasını istese de İmparator bunu peşinen reddetmiş ve "de get lan" demişti.
O sıralar Britanya tarafından işgal edilmemiş olan Japonya barış dolu bir yerdi [hırsızları, kapkaççıları ve liseli kızlara laf atanları saymazsak]. O tarihte Japonya'nın başbakanı olan Kururugi Genbu, Lelouch ve Nunnally'e kol kanat germiş onları kendi çocuğu gibi görmüştü [gerçi başbakanın oğlu başlarda aynı sevgiyi göstermemişti Lelouch'a. İlk karşılaşmalarında Lelouch'a kıl olan Suzaku, onu bir güzel dövmüş fakat suratına attığı yumrukla bir aydır Lelouch'un burnunda bekleyen fındığın kırılarak düşmesine de yardım etmişti. Belki de bu yüzden ilerde Lelouch, Suzaku ile iyi arkadaş olmuştu].


"Lelouch, buraya bak" dedi Milly, Lelouch'u düşüncelerinden uyandırarak.
Öğrenci Klubü'nün odasında tüm üyeler toplanmış aylık bütçe görüşmesini yapıyorlardı. Lelouch'un tam önüne, masanın üzerine oturup bacak bacak üstüne atmış olan Milly bir elini Lelouch'un yüzünde gezdirirken parmaklarıyla Lelouch'un dudaklarına dokunmaya başladı.
"Ah.. tabi Başkan. Ne diyovdunuz?" dedi Lelouch, ağzının içinde Milly'nin parmakları varken konuşarak.
"Çok tatlısın demiştim" diye fısıldadı Milly Lelouch'a yaklaşarak. Lelouch da bir taraftan kafasını geri çekiyordu ki kırılan pencerenin sesini duydular.
İleri bakan Lelouch pencerenin içeriden kırıldığını, Shirley'in altındaki sandalyenin de yok olduğunu gördü.
"Ahaha kusura bakmayın, elim kaydı" dedi Shirley nefes nefese.
"Hıııı" diye bir ses çıkardı Milly ve masadan inip karşıya geçti. "O zaman bugünlük bu kadar yeter. Yarın devam ederiz" dedi ve ardından Lelouch'a göz kırptı.
Herkes ayağa kalkıp toparlanmaya başladı.
"Lelouch" dedi Rivalz. "Benim odama gidelim mi?" diye sordu ve göz kırparak "Manchester'ın maçını izleriz" dedi.
"Oluv" diye cevapladı Lelouch. Zaten kafasını dağıtacak bir şeylere ihtiyacı vardı.
"Bir ara benim odama da uğrar mısın Lelouch?" dedi Shirley. "Sana bir şey göstermek
istiyorum.
"Bilmem ki" dedi Lelouch."Geçen sefevki gibi seni banyodan yeni çıkmışken vahatsız etmek istemem"
"Ahaha" diye güldü Shirley, utanmış gibi gözüküyordu. "Bornozumu giymeyi unutmuştum değil mi?" dedi sanki şimdi hatırlamışçasına.
"Üzevime de düşmüştün" dedi Lelouch gülümseyerek.
"Ahahahaha" diyerek utangaç bir şekilde güldü yine Shirley. "Amma da sakarım".
Shirley'in daha fazla ısrar etmesine olanak vermek istemeyen Lelouch odadan çıktı.


"Cidden, dün nerdeydin?" diye sordu Rivalz. İkisi az önce Rivalz'ın odasına girmişti. Kısa bir süre önce Lelouch'un kazandığı paralardan aldığı payıyla Rivalz'ın yeni satın aldığı 44 inç LCD'nin önüne geçtiler.
"Çavpan kamyonu gövdüğüm için şahit diye yazdılav" dedi Lelouch. "Kavakola gidip ifade vevdim".
"Yine de bir arayabilirdin. Çantayı da orda bırakmışsın. Seni merak ettim. Hem çağrımı da kapattın" dedi Rivalz.
"Kusuva bakma, tam ifade vevivken avamıştın" diye özür diledi Lelouch.
"Her neyse" dedi ve yatağının altından karton bir kutu çıkardı Rivalz. "Hangisini izleyelim? Bunu yeni aldım" diyerek Lelouch'un eline bir DVD kutusu verdi. Kutunun üzerinde bir Knightmare fotoğrafı vardı. Knightmare'in omzunda oturan ve bacak bacak üstüne atmış olan kadın pilot çıplaktı.
"Eee... Bu ne?" diye sordu Lelouch. Sonra aniden aklında geldi. Maç gerçekten de bugündü ama akşam saatlerindeydi. Yani Rivalz onu o tür bir "maç" izletmek için getirmemişti.
"Knight of Hot" diye cevapladı Rivalz yanlış anlayarak. "Ben de henüz izlemedim. Güzel diyorlar ama".
Lelouch tedirgin tedirgin sırıtıp bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye çalışırken biri kapıyı çaldı.
Rivalz kutuyu saklama gereği bile duymadan gidip kapıyı açtı. Kapıdaki okul kıyafetindeki bir kızdı.
"Rivalz, yeni matematik hocası seni görmek istiyor" dedi kız. Sonra içerideki Lelouch'u da gördü ve el sallamaya başladı. "Lelouch-san nasıl...".
Kız sözünü bitiremeden Rivalz kapıyı suratına çarptı. "Ahh unutmuşum" dedi. "Yeni hoca durumumuzu bilmiyor" diyerek sırıttı. "Gidip konuşmalıyım"
Odanın köşesinde duran siyah çantalardan birini aldı. Bunlar dün kazandıkları içi para dolu çantalardı.
"Ben gelene kadar bir şeyler izleyebilirsin" dedi Rivalz. Sonra arka cebinden bir sigara paketi çıkarıp bir sigara aldı ve ağzına koyup yaktı. "Yalnız yeni olanı izleme, birlikte izleriz" diyerek odadan dışarı çıktı.
Kurtulduğuna sevinen Lelouch bir DVD kutusu seçip pantolonunun arkasına sıkıştırdı ve odadan dışarı çıktı.
Çıkalı birkaç dakika olmuştu ki Lelouch'un telefonu çaldı. Lelouch'un bilmediği bir numaradan aranıyordu.
"Nii-sama" dedi telefondaki ses.
"Ahh Nunnally, sen miydin" dedi Lelouch.
Karşıdaki cevap vermedi. Aradan birkaç saniye geçti.
"Nunnally?" diye sordu Lelouch.
"Özür dilerim ben Rukia" diye cevapladı telefondaki ses. "Orası Soul Society mi? Ben Kuchiki Byakuya'yı arıyordum da".
"Kusuva bakmayın" dedi Lelouch nazikçe. "Buvası Ashcvoft Akademisi. Yanlış numava"
"Özür dilerim" dedi Rukia ve telefonu kapattı.
Soul Society. Heralde bir bar ismi falan diye düşündü Lelouch. Telefon numarası ilerde lazım olur diye "Aikur" adıyla kaydetti. Shirley'in rehberi kontrol ederken çakmaması ve telefonu "yanlışlıkla" kırmaması için adını tersten yazmıştı.


Birkaç dakika sonra sınıfın önüne gelen Lelouch kapıyı açtı ve içeri girdi. İçeride dersler biteli birkaç saat olduğu için kimse yoktu. Nina'nın sırasının önüne gelen Lelouch pantolonuna sıkıştırdığı DVD'yi alıp sıranın altına koydu. Daha sonra kimsenin kendisini görmediğine emin olarak dışarı çıktı.
Anlayabileceğiniz gibi Lelouch Nina'ya gıcık kapıyordu. Neden olduğunu kendine itiraf etmese de sınıftaki bütün kızların etrafında pervane olmasına rağmen bir tek Nina'nın sırasında oturup test çözmesi onu deli ediyordu. Eğer Nina'nın lez olduğunu bilseydi belki bu kadar üstüne gitmezdi, ama bilmiyordu. Bu yüzden onu sınıfın önünde rezil etmekten çekinmiyordu.


Lelouch okulun aslında kızlar yurdu olması gereken fakat şu anda Lelouch ve Nunnally'nin evi olarak görev yapan binanın önüne geldi. İçeri giren Lelouch ilk iş olarak tuvalete gitti. Tüm bina kızlar için tasarlandığından dolayı basit bir pisuvarı bile olmayan tuvalete girip klozete oturdu. Bir süre dün yaptıklarını düşündü. Prens Clovis'in ölümü hala açıklanmamıştı. Britanya'nın ne düşündüğünü merak etti Lelouch. Acaba İmparator oğlunun ölümüne üzülecek miydi? Elindeki bu gücü düşünen Lelouch ne yapabileceğini merak ediyordu. Dün yaptıkları biraz zorlanma ile yaptığı hareketlerdi. Daha fazla devam etmeli miydi? [Elbette Lelouch olağanüstü zekası sayesinde tüm bunları birkaç salisede düşünüp daha çişinin yarısına bile gelmemişti].
Nunnally'nin odasının önüne gelen Lelouch kapıyı çaldı. Birinin koşan ayak sesleri ve ardından "puff" diye bir oturma sesi geldi.
"Sen misin Nii-sama? Girebilirsin" diye seslendi Nunnally.


Bir ihtimal ilk paragraftan da farkedebileceğiniz gibi Nunnally tam bir ilgi manyağı idi. Belki babasının kızı olduğundan belki de başka bir sebepten dolayı Nunnally doğuştan beri böyleydi. Prenses olduğu zamanlarda sadece uşakların ve hizmetçilerin ilgisini çekmek için merdivenlerden aşağı yuvarlanır, balkonlardan atlar ve "yanlışlıkla" kendisini evin çeşitli odalarına kilitlerdi.
İki kardeş Japonya sürgünündeyken de bu durum değişmemişti. Bir süredir etrafında abisinden başka kendisine ilgi gösterecek kimse olmasına alışamayan Nunnally bir yolunu bulup abisinden "full ilgi" alabilmek için planlar kuruyordu. Suzaku ile karşılaştıkları gün bu şansı bulmuştu.
Suzaku'dan feci şekilde dayak yiyip, yeri bırakın öpmeyi adeta yerle sevişen Lelouch'u gören Nunnally, abisi ile Suzaku'nun arasına fırlamış ve onları ayırmaya çalışmıştı. Suzaku her ne kadar aptal olsa da bir kıza vuracak kadar da moron değildi. Geri çekilip Leouch'a vurmayı bırakmıştı. Buna rağmen sanki Suzaku vurmuşçasına kendini yerden yere atan, ağlayıp zırlamaya başlayan Nunnally o günden beri "kör" ve "sakat"dı.
Biraz yediği dayağın etkisiyle, biraz gerçeği bildiğinden, biraz da burnunda kırılan fındığın verdiği rahatlama ile Lelouch, Suzaku'ya hiç bir şey dememişti. Fakat o günden beri Nunnally "kör" ve "sakat" hikayesini sürdürmüştü.


"Nasılsın Nunnally?" diye sordu Lelouch, tekerlekli sandalyesinde oturan kardeşine.
"İyiyim Nii-sama" dedi Nunnally ve gülümsedi. "Dün geç mi geldin Nii-sama? Seni göremedim" diye sordu.
"Özüv dilevim Nunnally" dedi Lelouch ve diz çöküp kardeşinin ellerini tuttu. "Gece geç geldim. Sen uyuyovdun".
"Önemli değil Nii-sama, ben kendi başımın çaresine bakabilirim" dedi Nunnally ve tekrar gülümsedi. Ardından gözlerini kapatıp masum bir kedi gibi kafasını hafifçe yana yatırdı.
Dün yaptıkları Lelouch'un aklına tekrar geldi. Neden yapmıştı? Neden abisini öldürmüştü?
Şu ana kadar sadece kendisi için yaptığını sanıyordu. İntikam almak için yaptığını. Fakat şimdi yanılmış olduğunu farketti Lelouch. Kendisi için yapmamıştı, hiç bir şey kendisi için değildi.
Hala aynı bakışları yapan Nunnally'i kendine çekip ona sarıldı Lelouch. Bir zamanlar Britanya Prensesi olan fakat şimdi ise "R"leri söylemeyen beceriksiz abisinin yüzünden kaçak olarak yaşamak zorunda kalan ve bundan bir kez bile şikayet etmeyen kardeşine sıkıca sarıldı.
"Nii-sama?" diye şaşkınlıkla sordu kardeşi.

Her şeyi Nunnally için yapmıştı.

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
05 Ekm 2008 1:34, Değiştirme: 12 Ekm 2008 22:07 (Toplamda 1 kere)
AqUa-hime
Mangaka
Mangaka



Yaş: 31
Kayıt: 20 May 2007
Mesajlar: 1,147
Tanıtımlar: 2
Cinsiyet: Kız
Nerden: Nerden olacak tabikide tahtımdan :D
Teşekkür: 5

Durumu: Çevrimdışı

AqUa-hime
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Yasıkkkk [ Zuhahahhsahashahashfpsjadkfjsdfkjsdojgdxjkvsrtreögsdk]

Bu bölümünn en sevilen karakteri tarafımca Shriley seçilmiştir zuhahahahhahahahahaha

Sevgili babacığım Sharuru'nun karakteride süper olmuş XD Adam zaten sırf karizmasından dolayı ingiltere2nin efendisi Çok Mutlu

Kıman-sama süperdi Çok Mutlu 4.Bölümü bekliyoruzz !! Üstelikkkk Saphira !! Neredesin len sen kaç gündür Ô____ô


By me ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et Anime Listesi  
05 Ekm 2008 14:25
Integra
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 08 Şub 2008
Mesajlar: 2,450
Tanıtımlar: 2
Favori Anime & Manga: Anime: Kuroshitsuji, Code Geass, Ga-Rei Zero. Manga: Koisuru Boukun, Black Bird, Bleach, Kirai Ja nai Kedo, Koi Ja nai Kedo.
Nerden: The Phantomhive Mansion
Teşekkür: 38

Durumu: Çevrimdışı

Integra
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Ahaha "Üzerime düşmüştün" muhabbeti benden çıkmıştı XD

XDXDXD ulen hala gülüom bune ya kopulasıcaXD
Rukia muhabbetine yarıldım XD
Fındıklarada koptum XD allahım hayal gücü *-*


By~ me -is back ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
05 Ekm 2008 14:54
ErzaScarlett
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 05 Eyl 2008
Mesajlar: 613
Favori Anime & Manga: kamikaze kaitou jeanne,shugo chara,code geass,kamisama kazoku,full moon wo sagashite, junjou romantica, kamichama karin, Naruto, Bleach , Fairy Tail, NANA
Cinsiyet: Kız
Nerden: Fairy Tail
Teşekkür: 16

Durumu: Çevrimdışı

ErzaScarlett
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
vayy süper yine Çok Mutlu yaşasın kallen !!! Dil Çıkartıyor

***VeRa TePeS***
Eski Maron_Rei Çok Mutlu

Karin Axelsson
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
05 Ekm 2008 15:25
Integra
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 08 Şub 2008
Mesajlar: 2,450
Tanıtımlar: 2
Favori Anime & Manga: Anime: Kuroshitsuji, Code Geass, Ga-Rei Zero. Manga: Koisuru Boukun, Black Bird, Bleach, Kirai Ja nai Kedo, Koi Ja nai Kedo.
Nerden: The Phantomhive Mansion
Teşekkür: 38

Durumu: Çevrimdışı

Integra
Mangaka
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
Yaşasın Kallen ım *-* Kallen benimdir benim kalacak *-*
Orası Soul Society mi XD Muhaha
Aikur XD zuhahah 4. bölümm
Beni ilerleyen bölümlerde M.M. olarak alırmısın *-*?


By~ me -is back ~
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
05 Ekm 2008 15:45
FlameHaze
Otaku (Level 4)
Otaku (Level 4)

Avatar

Yaş: 32
Kayıt: 19 Hzr 2007
Mesajlar: 290
Teşekkür: 2

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
FlameHaze
Otaku (Level 4)
Code Geass: Lelouch of The Vebellion Konu: Yanıt: Code Geass: Lelouch of The Vebellion
Alıntıyla Cevap Gönder
dsdsadsad süperdi ya sapık ruhlu milly süper oturmuş beklenir o kızdan
hele shirley harika ya tam tip Çok Mutlu
ama favorim sharuru karizma adam ya çok etkilendim eheheueheh
neyse çok güldüm yine
eline sağlık devamını bekleriz^^

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
05 Ekm 2008 22:19
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, Sonraki
3. sayfa (Toplam 7 sayfa) [ 70 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız