@Kara kedi
Ailecek mi o.o

3. Bölüm

Yeni birimi gelicekmiş? Hoş, gelsin kalsın. Ne kadar müşteri o kadar para. Ama sürekli müşteriler de 10'u geçmesin. Şu an kaç kişi mi var. Hımm... Ev işlerini halleden Mikan, kahve içip gazete okumaktan başka bişi yapmayan Rin. Satranç delisi Max ve zaman öldürmek için onunla satranç oynayan Takeshi. Ha bide şu newbiemiz de vardı. Bi kaç kişide 3-4 günlüğüne kalmaya gelmişti. 1 hafta önce açılan garip isimli bir pansiyon için oldukça iyi. Eee şehir merkezinde böyle ucuza, böyle kaliteli bi yer açarsan tabii öyle olur.

Mikan ev işlerini de yemeğide kendi isteğiyle hallediyodu. Takeshinin başka işi olmadığından bankada yapılacak para işlerini halledip, alışverişi hallediyodu. Ne kadar şanslıydı! Ama bu hizmetler karşılığında Mikan kira ödemiyor, Takeshiyse yanlızca yarısını ödüyordu. Olsun olsun ne olucak 2 kişiden. Hem zaten diğerleri tıkır tıkır ödüyor. Artık kalıcı olanların kirasını haftalık alırım herhalde.

Pansiyon küçük bir apartman gibi. Bodrum depo olarak kullanılıyor. Giriş katında lobi ve tuvaletler var. Her katta 2 şer tane tuvalet, banyo ve resturant bulunuyor. 1. katta Rin ve Maxin dairesi artı bir boş daire, 2. katta Takeshinin dairesi, benim ofis olarak kullandığım oda ve 2 boş daire var. 3. katta ise Mikanın dairesi ve 3 boş oda bulunuyor. Çatı katıda otomatikman benim dairem. Geniş bir studio dairesi olan bu kat oldukça güzel bir Tokyo manzarası görüyor ve büyük, kendine özel bir banyosu var.

Bunun dışında pansiyonda asansör olmamasına rağmen, herkesin rahatça kullana bileceği mermerle döşenmiş şık bir döner merdiven var. Bu merdiven lobinin ortasından yukarı katlara uzandığı için oldukça modern bir görüntü sergiliyor. Neyse bu kadar özet yeter diye düşündü Reira. Tadilat yapılmasıda gerekmiyor. Ayaklarını büyük çalışma masasının üzerinden çekti. Bizim yeni eleman gelmeden şu uzun siyah sofada bir uyku çekse fena olmazdı...

------------------------------------------------------------------------------------------------

Bu kokunun nereden geldiğini sonra birlierine sormalıyım diye düşündü Kei, dönen merdivenleri tırmanırken. Lobide tanıştığı Mikan-san iyi birine benziyordu. Masterla (neden master sorması ayıp) konuşmak için 2. kattaki ofisine gitmesi gerektiğini söylemişti. Odasınn nerede olduğunda öğrendikten sonra burayı gezdirebileceğini söylemişti. Masterı gördükten sonra odasına yerleşir, yemek saatine kadar lobide otururdu. 2. kata gelmişti. Güzel harflerle 'MASTER' yazılı kapının önüne geldi. Kapıyı çaldı, cevap gelmiyince ''Giriyoruum!'' dedi ve içeri girdi. Görünürde kimse yoktu. Sonra kenardaki sofayı fark etti. Biri orada yatıyordu.Yüzüstü yatığı için yüzünü görememişti. ''Hey bakar mısınız!'' dedi Kei, orada yatan kızı dürtükleyerek. ''Master nerede biliyor musun?'' dedi. Sonra kız gözlerini ovuşturarak ayağa kalktı. Kız ondan biraz daha kısaydı. Gömleğini düzeltti (keşke düzeltmeseydi xD) ve ''Buyrun benim'' dedi ve o her zaman midesini kaldıran keskin bakışı attı. '' Ha-harukaze!?!'' sonra kız bi andan canladı ve '' Nakahara Kei!'' diye bağırdı *TOMBALA!*

bu hikaye tehlikeli yerlere gidiyor gibi bir izlenim var içimde başığa +16 filan mı yazsak

Yolk o kadar degil xD herkes tarafindan okunabilicek bisiy. Hani unlulerdede olurya taksiden inerken falan oyle aradan gozukuyorumsu xD su an yazabilicek durumda degilim ama yazmaya calisacagim. *yorum bekliyorum *-* *

yorum olarak Yuki, biraz alışılmış olması dışında bir sorunu yok sanırım.
belkide en büyük sorunu diğer eleştirilerden de farkedebileceğin üzere çok fazla bir beklenti olmamasıdır
bunun yanında birde daha çok bayanlara yönelik bir hikaye olmuş, ama bu saatten sonrada olayı "kanlı kontes" benzeri birşeye çevirip erkek okuyuculara uyarlama derim

yine de eğlenceli bir hikaye oluyor. yanlız benim de fikrim ilk sayfada yorum yapan arkadaşların fikrine benzemeye başladı
senden özel ricam olayı k-on paralelinden çıkarıp nana benzeri biraz dallas vari bir yola sokmaman
tabi yazıların yönelimi yazara aittir