Kuroneko |
|
Yazar
Mesaj
Bölüm 1 : Yeni Bir Şehir, Yeni Bir Hayat
Soğuk ve tipi olmasına karşın sabahın bu saatinde ki hava daha aydınlanmamıştı bile markete gitmek neyime benim diye düşünerek elini gözlerinin önünde tutarak önünü görmeye çalışıyordu Yoshida.Çıkmasının tek nedeni ise sokağa çıkma yasağının olmadığı tek günün bu gün olmasıydı.Zamanı kısıtlıydı ve çabuk hareket etmeliydi çünkü savaş başladığından beri durum kötüye gidiyordu...
4 Yıl Sonra...
Savaşın yaraları sarılmış ve Yoshida 14 yaşına gelmişti.Yeni bir şehre taşınan aile Yoshida'yı yeni bir okula yollamayı kararlaştırmışlardı...Kuzgun karası saçlarına şöyle bir elini attı.Yüzünde zahmetsiz bir ifade ile kapıyı açıp içeriye girdi.Sınıftaki herkes ona şok ifadesiyle bakıyordu.Öğrenciye hiç uymayan uzun ve dimdik siyah saçları.Burnundan kayıp duran gözlükleri.Kot pantolonu.Dikenli bilekliği ve üstündeki t-shirt kesinlikle okula uymayacak cinstendi.Yoshida yavaşça kürsüye ilerledi.Öğretmen öyle bir şok içindeydi ki bir kaç dakika sınıfta bir ölüm sessizliği hakim oldu.Öğretmen:
"Öhöööm!Irgm!Hııhghh!" diye bir takım susturma şeklinde acınası sesler çıkartırken Yoshida öne çıkıp:
"Ben Yoshido Kami...Memnun oldum" dedi ve hiç bir şey olmamış gibi çantasını en yakın boş sıraya fırlattı.En öndeki kısa boylu çocuk Yoshido'ya inanamayan ve korkmuş gözlerle baktı.Yoshida çocuğa dönüp:
"Bir sorunun varsa yüzüme söyleyebilirsin..." sonra sınıfa dönerek "Bu hepiniz için geçerli, yeni arkadaşlarım..." dedi ve çantasını fırlattığı sıraya zıplarcasına oturdu.Sandalyeden derin bir çatırtı koptu ve Yoshida ayaklarını sıraya uzattı.
Gün gerçekten çok sıkıcıydı.Kimse yanına bile yaklaşmıyordu.Yoshida ise bir kenarda çömelmiş müzik dinleyerek kendini eğlendirmeye çalışıyordu.İlk izlenim çok önemliydi ve bu konuda sınıfta kaldığını düşünerek hayal kırıklığı ile kapıya doğru baktı.Kızıl saçlı örgülü bir kız kendisine biraz aşırı kaçabilecek bir merakla ve ilgiyle bakıyordu.Yoshida tembel bir şekilde müzik çalarını cebine tıkıştırdı ve kulaklıkları boynuna astı öylece sallandılar bir süre.Sonra Yoshida:
"Şey...Selam?" dedi.Kız dondu kaldı bir an.Sanki transa geçmiş gibi Yoshida'nın gözlerine bir süre baktı.Sonra arkasını dönüp öylece gitti...Yoshida peşinden gitti.Bir köşeyi döndüğünde ise kız yoktu...
Devam Edecek
Soğuk ve tipi olmasına karşın sabahın bu saatinde ki hava daha aydınlanmamıştı bile markete gitmek neyime benim diye düşünerek elini gözlerinin önünde tutarak önünü görmeye çalışıyordu Yoshida.Çıkmasının tek nedeni ise sokağa çıkma yasağının olmadığı tek günün bu gün olmasıydı.Zamanı kısıtlıydı ve çabuk hareket etmeliydi çünkü savaş başladığından beri durum kötüye gidiyordu...
4 Yıl Sonra...
Savaşın yaraları sarılmış ve Yoshida 14 yaşına gelmişti.Yeni bir şehre taşınan aile Yoshida'yı yeni bir okula yollamayı kararlaştırmışlardı...Kuzgun karası saçlarına şöyle bir elini attı.Yüzünde zahmetsiz bir ifade ile kapıyı açıp içeriye girdi.Sınıftaki herkes ona şok ifadesiyle bakıyordu.Öğrenciye hiç uymayan uzun ve dimdik siyah saçları.Burnundan kayıp duran gözlükleri.Kot pantolonu.Dikenli bilekliği ve üstündeki t-shirt kesinlikle okula uymayacak cinstendi.Yoshida yavaşça kürsüye ilerledi.Öğretmen öyle bir şok içindeydi ki bir kaç dakika sınıfta bir ölüm sessizliği hakim oldu.Öğretmen:
"Öhöööm!Irgm!Hııhghh!" diye bir takım susturma şeklinde acınası sesler çıkartırken Yoshida öne çıkıp:
"Ben Yoshido Kami...Memnun oldum" dedi ve hiç bir şey olmamış gibi çantasını en yakın boş sıraya fırlattı.En öndeki kısa boylu çocuk Yoshido'ya inanamayan ve korkmuş gözlerle baktı.Yoshida çocuğa dönüp:
"Bir sorunun varsa yüzüme söyleyebilirsin..." sonra sınıfa dönerek "Bu hepiniz için geçerli, yeni arkadaşlarım..." dedi ve çantasını fırlattığı sıraya zıplarcasına oturdu.Sandalyeden derin bir çatırtı koptu ve Yoshida ayaklarını sıraya uzattı.
Gün gerçekten çok sıkıcıydı.Kimse yanına bile yaklaşmıyordu.Yoshida ise bir kenarda çömelmiş müzik dinleyerek kendini eğlendirmeye çalışıyordu.İlk izlenim çok önemliydi ve bu konuda sınıfta kaldığını düşünerek hayal kırıklığı ile kapıya doğru baktı.Kızıl saçlı örgülü bir kız kendisine biraz aşırı kaçabilecek bir merakla ve ilgiyle bakıyordu.Yoshida tembel bir şekilde müzik çalarını cebine tıkıştırdı ve kulaklıkları boynuna astı öylece sallandılar bir süre.Sonra Yoshida:
"Şey...Selam?" dedi.Kız dondu kaldı bir an.Sanki transa geçmiş gibi Yoshida'nın gözlerine bir süre baktı.Sonra arkasını dönüp öylece gitti...Yoshida peşinden gitti.Bir köşeyi döndüğünde ise kız yoktu...
Devam Edecek
Gayet hoş bence. İlk olarak anlatım tarzına ikinci olarak kokusunu aldığım konuya bayıldım XD
Yalnız karakter çok... garip... Sert gözükmeye çalışan ama beceremeyen çıkıntı ve piskolojik sorunlarla boğuşan bir tip galiba Böylelerini çok severim , okuması ilginç olur. ama neden o kadar umursamaz ve ters davrandıktan sonra yalnızlşığını umursuyor? Onu anlamadım XD belki de kendisini kontrol edemiyordur...
Devamını bekliyorum çok hoşuma gitti ^^
Yalnız karakter çok... garip... Sert gözükmeye çalışan ama beceremeyen çıkıntı ve piskolojik sorunlarla boğuşan bir tip galiba Böylelerini çok severim , okuması ilginç olur. ama neden o kadar umursamaz ve ters davrandıktan sonra yalnızlşığını umursuyor? Onu anlamadım XD belki de kendisini kontrol edemiyordur...
Devamını bekliyorum çok hoşuma gitti ^^
"Yağmurlu bir günde,
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
Bölüm 2 : Hayat Mı?
Yoshida gözlerini ovuşturarak evin kapısını açtı.Ailesi işinde gücündeydi.Tek çocuk olduğu için hem çok şanslı hem çok şanssız olduğunu biliyordu.Bugün neden kendisi gibi davranmadığını düşünmeye başladı.Yarın ilk iş o kısa çocuktan özür dilemek olmalıydı.Çıkarttığı bilekliği bir süre çevirdi durdu parmağında.Daha sonra giysilerini değiştitirerek pijamalarını üstünkörü bir şekilde giyerek salona ilerledi.Televizyonda ne var ne yok merak ettiğinden yapacağı iş tamamen aklından çıkmıştı.
Haldır huldur düşecekmiş gibi odasına doğru koştu.Kapıda son anda durdu ve arkasında halı büklüm büklüm olmuştu.İçeriye girdi ve çekmeceden defterini çıkarttı.Tanıştığı tüm insanların resimleri, isimleri, telefon numaraları, e-posta adresleri yani tüm bilgiler mevcuttu.Bu defteri çok seviyordu.Kendisi için bir hazine gibiydi.
Evin bahçesine indi ve "Koshou!" diye seslendi.Az sonra kapkara yeşil gözlü bir kedi inanılmaz bir zerafetle Yoshida'nın yanına gelip bacağına sürtündü.Yoshida kedisinin kafasını okşayarak:
"İlk izlenim denemem başarısız oldu.Haydi ama!Bana öyle suçlar gibi bakma..."
kedi gerçekten de gücenmiş bir ifadeyle sahibine bakıyordu.Sonra aynı zerafetle az önce bulunduğu yere doğru gitti...
Yoshida kol saatinin minik alarm sesine uyandı.Yüzünü yıkadı.Aynaya şöyle bir bakarak sönmüş saçlarını düzeltti.Sonra içeriye gidip dolaptan bir paket süt ve annesinin kahvaltı için bıraktığı poğaçayı midesine indirdikten sonra odasına yeniden gitti.Bilgisayarının yanındaki dolabı açtı.Yeni okul kıyafetini şöyle bir inceledi ve onaylamaz bir yüz ifadesiyle:
"Aaahh..." diye iç çekti, "Bunu giymemi istiyor olamazlar...!".Çantasından bir kaç fazlalığı çıkarttı ve yerine bir pet şişe su yerleştirdi.En azından kendi suyunu taşımak istiyordu.Aşağıda bir korna sesi duydu.Bir hışımla ayakkabılarını ayağına geçirdi ve koşmaya başladı.Birden arkasını dönerek:
"LANET OLSUN ÇANTAM!" diye haykırarak çantasını aldı.Son merdivende ayakları birbirine dolandı ve bir kaç takla atarak duvara tosladı.Kalkarak sanki başı yerinde mi kontrol edermişçesine yüzünü elledi ve koşmaya devam etti.Tam servis kapıyı kapatıp giderken çantasının kayışını tutarak çantayı savurdu.
Çanta tok bir sesle servise vurdu ve araç tıslayarak durdu.Camdan kafasını çıkartan kilolu adam:
"Sonunda!"dedi.
Kısa bir yolculuktan sonra okula vardılar.Giriş kapısı yani dış kapı nedense dünkünden daha büyük görünüyordu.Kafasını kaldırarak önünde uzanan 3 büyük binaya baktı.Paronayak bir ifadeyle uzunca bir adım attı..Herkes ona bakıyordu.Kaleminin yansıyan yüzeyini ayna gibi yüzüne tuttu ve yanağındaki yara izini gördü ve içinden bir kaç lanet okudu.Şimdiden bir serseri gibi görünüyordu.
Sınıfın kapısına geldiğinde rahatsız değildi.Aksine çok rahattı.Aceleciliği bitti çünkü artık varmıştı.Apar topar içeriye girdi ve o çocuğun yanına gitti.Çocuk incecik sesiyle : "B-Bana bir şey yapma!Ne olursun tüm paramı al!" diyerek cebinden bir kaç bozukluk çıkarttı.Tam o anda Yoshida kahkahayı patlattı.Arkadaşının elini kapatarak: "Sadece senden özür dileyecektim.Dün biraz korkuttum sanırım...".Çocuk titrek bir sesle, "Ö-Önemi yok...Şey...Eeeh...Benim adım Iris..." elini uzattı.Yoshida bir süre uzanan ele baktı ve elini sıktı."Adımı unutmuş olabilirsin.Ben Yoshida!" dedi ve göz kırptı.Bu bir arkadaşlığın başlangıcı mıydı?O sırada kapıdaki camdan bakan kızıl saçlı kızı kimse farketmedi...
Yoshida gözlerini ovuşturarak evin kapısını açtı.Ailesi işinde gücündeydi.Tek çocuk olduğu için hem çok şanslı hem çok şanssız olduğunu biliyordu.Bugün neden kendisi gibi davranmadığını düşünmeye başladı.Yarın ilk iş o kısa çocuktan özür dilemek olmalıydı.Çıkarttığı bilekliği bir süre çevirdi durdu parmağında.Daha sonra giysilerini değiştitirerek pijamalarını üstünkörü bir şekilde giyerek salona ilerledi.Televizyonda ne var ne yok merak ettiğinden yapacağı iş tamamen aklından çıkmıştı.
Haldır huldur düşecekmiş gibi odasına doğru koştu.Kapıda son anda durdu ve arkasında halı büklüm büklüm olmuştu.İçeriye girdi ve çekmeceden defterini çıkarttı.Tanıştığı tüm insanların resimleri, isimleri, telefon numaraları, e-posta adresleri yani tüm bilgiler mevcuttu.Bu defteri çok seviyordu.Kendisi için bir hazine gibiydi.
Evin bahçesine indi ve "Koshou!" diye seslendi.Az sonra kapkara yeşil gözlü bir kedi inanılmaz bir zerafetle Yoshida'nın yanına gelip bacağına sürtündü.Yoshida kedisinin kafasını okşayarak:
"İlk izlenim denemem başarısız oldu.Haydi ama!Bana öyle suçlar gibi bakma..."
kedi gerçekten de gücenmiş bir ifadeyle sahibine bakıyordu.Sonra aynı zerafetle az önce bulunduğu yere doğru gitti...
Yoshida kol saatinin minik alarm sesine uyandı.Yüzünü yıkadı.Aynaya şöyle bir bakarak sönmüş saçlarını düzeltti.Sonra içeriye gidip dolaptan bir paket süt ve annesinin kahvaltı için bıraktığı poğaçayı midesine indirdikten sonra odasına yeniden gitti.Bilgisayarının yanındaki dolabı açtı.Yeni okul kıyafetini şöyle bir inceledi ve onaylamaz bir yüz ifadesiyle:
"Aaahh..." diye iç çekti, "Bunu giymemi istiyor olamazlar...!".Çantasından bir kaç fazlalığı çıkarttı ve yerine bir pet şişe su yerleştirdi.En azından kendi suyunu taşımak istiyordu.Aşağıda bir korna sesi duydu.Bir hışımla ayakkabılarını ayağına geçirdi ve koşmaya başladı.Birden arkasını dönerek:
"LANET OLSUN ÇANTAM!" diye haykırarak çantasını aldı.Son merdivende ayakları birbirine dolandı ve bir kaç takla atarak duvara tosladı.Kalkarak sanki başı yerinde mi kontrol edermişçesine yüzünü elledi ve koşmaya devam etti.Tam servis kapıyı kapatıp giderken çantasının kayışını tutarak çantayı savurdu.
Çanta tok bir sesle servise vurdu ve araç tıslayarak durdu.Camdan kafasını çıkartan kilolu adam:
"Sonunda!"dedi.
Kısa bir yolculuktan sonra okula vardılar.Giriş kapısı yani dış kapı nedense dünkünden daha büyük görünüyordu.Kafasını kaldırarak önünde uzanan 3 büyük binaya baktı.Paronayak bir ifadeyle uzunca bir adım attı..Herkes ona bakıyordu.Kaleminin yansıyan yüzeyini ayna gibi yüzüne tuttu ve yanağındaki yara izini gördü ve içinden bir kaç lanet okudu.Şimdiden bir serseri gibi görünüyordu.
Sınıfın kapısına geldiğinde rahatsız değildi.Aksine çok rahattı.Aceleciliği bitti çünkü artık varmıştı.Apar topar içeriye girdi ve o çocuğun yanına gitti.Çocuk incecik sesiyle : "B-Bana bir şey yapma!Ne olursun tüm paramı al!" diyerek cebinden bir kaç bozukluk çıkarttı.Tam o anda Yoshida kahkahayı patlattı.Arkadaşının elini kapatarak: "Sadece senden özür dileyecektim.Dün biraz korkuttum sanırım...".Çocuk titrek bir sesle, "Ö-Önemi yok...Şey...Eeeh...Benim adım Iris..." elini uzattı.Yoshida bir süre uzanan ele baktı ve elini sıktı."Adımı unutmuş olabilirsin.Ben Yoshida!" dedi ve göz kırptı.Bu bir arkadaşlığın başlangıcı mıydı?O sırada kapıdaki camdan bakan kızıl saçlı kızı kimse farketmedi...
güzel gidiyo =) karakterlerin özelliklerini tam oturtmuşsun bence =D yani güzel anlatıyosun^_^ dewamını bekliyorum
Shana~ Arigatou!! :3
Spoiler:
my_dream_jeanne@hotmail.com
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 10 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |