ORTAÇAĞ IŞIĞI Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6, Sonraki |
Yazar
Mesaj
xunlai yazmış:
xunlai pekte güzel değil... ama beğendiysen sağol
usagi, anladım bende severim Auré yi
offf getsu'mm yeni bölümü koycam ama sonrası? ilhamım hiç mi hiç yok. ilham kaynağım olan şey artık ilgimi çekmiyor ama devam edicem...
***VeRa TePeS***
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
OKUL
—Ah! Sıkıcı bir gün!
Diyerek oturduğu yerden kalktı, Elanor. Aurélié ise şirin bir tavırla;
—Ama heyecanlısın Ela! Ne kadar buz kütlesi olursan ol heyecanlısın işte Buz Prensesi! Dedi.
Sevinçliydi hepsi… Çünkü uzun zamandır ailelerini ve arkadaşlarını görememişlerdi… Gerçekten “dostum, sırdaşım” dedikleri kimse yoktu. Dört kız yalnızca birbirlerine bağlıydı… Aralarına birini kabul etmeleri çok zordu… ‘Arkadaş’ sıfatını taşıyanlar ise yapmacıktı… Soylu ailelerin çocuklarıydı ve zorlamayla arkadaş olmayı istiyorlardı. Çünkü çocuklar aralarına iki cadıyı almak istemezdi… Onlardan korkarlardı… Soylu aileler ise menfaatleri için çocuklarını kullanırdı. De La Valiéré ailesi ve Du Lac ailesi en itibarlı soylulardandı… Onlarla iyi geçinmek her soylunun isteğiydi. Auré onları her zaman “menfaatçi paragöz soylular” olarak adlandırırdı. Ela ise “yapmacık can dostları” derdi.
—5 yıl! Tam 5 yıl oldu…
—Evet Auré… Yarın onları tekrar görmek için yola çıkacağız. Dedi Ela.
Bavulların içine tüm eşyalarını sığdırmaya çalışıyorlardı…
_________________________________________________
İngiltere’deki en ünlü okuldu. Tüm kont ve dük çocukları lord veya Lady olmak için bu okuldaydı. Tüm çocukların bir dediği iki edilmezdi. Hepsi şımarıktı bu nedenle. Okulun sahibi ve aynı zamanda müdürü Nickey Pressford’ tu. Nickey, Heral’ ın en yakın arkadaşıydı. Deburg’ u da çok severdi. Aslında herkes onu kont torunu olarak bilse de gerçek çok farklıydı. Yüzyıl Savaşları nedeniyle küçük yaşta kaçmıştı Fransa’ dan.Asıl adı Nelli do Tres le Kontyr’ dü. Ailesi ölmüştü… İngiltere’ ye kaçan yüzlerce kişinin arasında en şanslı oydu. Onu bir kont görmüş, açımış ve himayesine almıştı. Kont Fransızları severdi. Onun karısı kontes Carolina’ da bir Fransız’ dı. Yıllar geçmişti. Ünlü Pressford okullarının başına geçti Nickey. Bu nedenle Elanor, Aurélié, Jalina ve Lilian’ ı okuluna almış ve sahip çıkmıştı… İsimlerini değiştirmişti. Melissa Customyer, Elanor’ du. Victoria Customyer, Jalina’ ydı. Neona Orlando, Auré’ ydi. Alexandra Orlando ise Lilian’ dı.
______________________________________________________
Kızlar bu okuldaki son akşam yemeklerini yiyeceklerdi. Salon oldukça ihtişamlıydı ve zengin görünümüyle tam kont ve konteslere layıktı. Uçsuz bucaksız masalar, ay gibi parlayan avizeler, kristal süslemeler, çiçekler, altın kaplama tabaklar, gümüş çatal-bıçak-kaşık setleri ve zengin mönüsüyle Lord ve Lady’ lere sunulmuştu… Müzikte unutulmamıştı; piyano ve keman eşliğinde güzel bir akşam yemeği idi bu…
—Altın kafesinize hoş geldiniz Bayanlar! Dedi Auré.
Burası ona göre bir hapishaneden farksızdı. Boş insanların olduğu bir hapishane… Masalarına oturduktan beklemeye başladılar. Saçları sıkı bir topuz olarak toplanmış, ciddi kıyafetli ve mimikleriyle çok disiplinli olduğunu belli eden Bayan Matilda gelip:
—yemek başlamıştır! Hepinize afiyet olsun. Dedi.
Yemek başlamıştı. Karşı masada oturan ve Auré ile Ela’ dan 2 sınıf büyük olan Rick Derrone, Aurélié’ ye keskin bakışlar atıyordu. Elanor bundan rahatsızlık duymuştu. Zaten Rick hakkında kötü hisleri vardı… Aurélié’ ye zarar vermek istediğini düşünüyordu. Birden kalkıp Rick’ in başköşede oturduğu masaya sert adımlarla yürüdü. Auré gayet soğukkanlı davranırken, Jalina ve Lilian heyecanlanmıştı ve tedirgin olmuşlardı.
—Nasıl davranacağını çok iyi biliyor… Dedi Auré aynı tavırla. Hiddetle masaya yürüdü Ela ve
*PATT!*
sesi duyuldu. Herkes oraya bakıyordu. Ela masaya vurmuştu. Rick gayet rahat bir tavırla duruyordu. Auré’ ye baktı. Ne kadar da soğuk bakıyordu! O bakışlar ruhunu emiyordu sanki. Rick kendini toparladı. Elanor, Rick’ in tepesine dikilmiş ve ona küstah bakışlar atıyordu.
—Kuzenime böyle bakmaya devam ederseniz herkese rezil olacaksınız Bay Popüler! Biz sizin süs güzeli kuklalarınızdan değiliz! Neona dövüş sanatlarında ustadır… Umarım anladınız?! Dedi ve havalı bir dönüş yaparak masasına gitti.
Herkes onlara bakıyordu.
—Önünüze bakmazsanız; o güzel gözlerinizi bir daha açamazsınız çünkü açacak gözünüz olmaz! Dedi Auré sertçe.
Herkes o anda önüne dönmüştü. Auré kızdığında ölüm makinesinden farksız oluyordu. Dövüş sanatlarını çok seviyordu. Atlara bayılırdı. Rick hala ona bakarken Auré sıkıldı ve
—dışarıya çıkacağım… Lilian, tatlım gelmek ister misin? Dedi.
—ben daha tatlımı yiyeceğim abla. Dedi küçük Lilla…
Rick’in istediği olmuştu. Tam da sırasıydı! Elanor’ un dikkati Christopher Mccail’ a kaymıştı. Okulda, Rick’ ten sonra en popüler oydu. Kahverengi saçları ve yeşil gözleriyle harikaydı. Bilekleri çok güzeldi. Elanor’ un bir erkekte en dikkat ettiği yeri bilekleriydi zaten. Hayranlıkla onu izlerken Jalina zarifliği bir kenara attı ve muzip kimliğine büründü.
—ah yazık! Aşık olmuş bizim Buz Prensesi! Dedi.
—saçmalama Jalina! Aşık falan değilim. Dedi Elanor.
Ama kendiside bilmiyordu. Yoksa aşık mı oluyordu?
________________________________________________
Serin gecede, yıldızlar ve ay parlarken Auré balkonda durmuş onları izliyordu. Ay’ ın ışığı kızıl saçlarında dans ediyordu. Yeşil gözleri parlak yıldızların etkisiyle gümüş rengi olmuştu. Birden arkasını döndü. Birinin geldiğini hissetmişti. Yeşil gözler, mavi gözlerle karşılaştı. 15 yaşında olmasına rağmen iri ve kaslı vücuda sahip olan Rick’ ti bu. Siyah saçlarını savurarak konuştu.
—yarın gidiyormuşsunuz… Dedi üzgün bir tavırla.
—evet. Gidiyoruz. Dedi soğuk bir sesle.
Yıldızlara baktı Auré. Bir tanesi bir anda ona göz kırptı sanki. Auré’ nin kafasının içinde küçük çığlıklara benzer sesler vardı.
“Hatırla...! Hatırla……”
Auré kendini yere attı. Rick’in kucağına düşmüştü. Auré güçlü olsa da bu sese dayanmak imkânsızdı. Bilincini kaybetti ve gözlerini kapadı.
*********************BÖLÜM SONU*******************
bu bölümü ben sevdim. gecenin köründe aşkım depreşti yazıveriyim de atıyım şu siteye dedim. inşallah beyenirsiniz
bu arada bu bölümde olayların jet hızıyla gerçekleşmesinin sebebi uykum defterimde ıncık cıncık her ayrıntısına kadar vardı ve tam 3 sayfaydı ama biraz (yani biraz değilde işte ) kısalttım
—Ah! Sıkıcı bir gün!
Diyerek oturduğu yerden kalktı, Elanor. Aurélié ise şirin bir tavırla;
—Ama heyecanlısın Ela! Ne kadar buz kütlesi olursan ol heyecanlısın işte Buz Prensesi! Dedi.
Sevinçliydi hepsi… Çünkü uzun zamandır ailelerini ve arkadaşlarını görememişlerdi… Gerçekten “dostum, sırdaşım” dedikleri kimse yoktu. Dört kız yalnızca birbirlerine bağlıydı… Aralarına birini kabul etmeleri çok zordu… ‘Arkadaş’ sıfatını taşıyanlar ise yapmacıktı… Soylu ailelerin çocuklarıydı ve zorlamayla arkadaş olmayı istiyorlardı. Çünkü çocuklar aralarına iki cadıyı almak istemezdi… Onlardan korkarlardı… Soylu aileler ise menfaatleri için çocuklarını kullanırdı. De La Valiéré ailesi ve Du Lac ailesi en itibarlı soylulardandı… Onlarla iyi geçinmek her soylunun isteğiydi. Auré onları her zaman “menfaatçi paragöz soylular” olarak adlandırırdı. Ela ise “yapmacık can dostları” derdi.
—5 yıl! Tam 5 yıl oldu…
—Evet Auré… Yarın onları tekrar görmek için yola çıkacağız. Dedi Ela.
Bavulların içine tüm eşyalarını sığdırmaya çalışıyorlardı…
_________________________________________________
İngiltere’deki en ünlü okuldu. Tüm kont ve dük çocukları lord veya Lady olmak için bu okuldaydı. Tüm çocukların bir dediği iki edilmezdi. Hepsi şımarıktı bu nedenle. Okulun sahibi ve aynı zamanda müdürü Nickey Pressford’ tu. Nickey, Heral’ ın en yakın arkadaşıydı. Deburg’ u da çok severdi. Aslında herkes onu kont torunu olarak bilse de gerçek çok farklıydı. Yüzyıl Savaşları nedeniyle küçük yaşta kaçmıştı Fransa’ dan.Asıl adı Nelli do Tres le Kontyr’ dü. Ailesi ölmüştü… İngiltere’ ye kaçan yüzlerce kişinin arasında en şanslı oydu. Onu bir kont görmüş, açımış ve himayesine almıştı. Kont Fransızları severdi. Onun karısı kontes Carolina’ da bir Fransız’ dı. Yıllar geçmişti. Ünlü Pressford okullarının başına geçti Nickey. Bu nedenle Elanor, Aurélié, Jalina ve Lilian’ ı okuluna almış ve sahip çıkmıştı… İsimlerini değiştirmişti. Melissa Customyer, Elanor’ du. Victoria Customyer, Jalina’ ydı. Neona Orlando, Auré’ ydi. Alexandra Orlando ise Lilian’ dı.
______________________________________________________
Kızlar bu okuldaki son akşam yemeklerini yiyeceklerdi. Salon oldukça ihtişamlıydı ve zengin görünümüyle tam kont ve konteslere layıktı. Uçsuz bucaksız masalar, ay gibi parlayan avizeler, kristal süslemeler, çiçekler, altın kaplama tabaklar, gümüş çatal-bıçak-kaşık setleri ve zengin mönüsüyle Lord ve Lady’ lere sunulmuştu… Müzikte unutulmamıştı; piyano ve keman eşliğinde güzel bir akşam yemeği idi bu…
—Altın kafesinize hoş geldiniz Bayanlar! Dedi Auré.
Burası ona göre bir hapishaneden farksızdı. Boş insanların olduğu bir hapishane… Masalarına oturduktan beklemeye başladılar. Saçları sıkı bir topuz olarak toplanmış, ciddi kıyafetli ve mimikleriyle çok disiplinli olduğunu belli eden Bayan Matilda gelip:
—yemek başlamıştır! Hepinize afiyet olsun. Dedi.
Yemek başlamıştı. Karşı masada oturan ve Auré ile Ela’ dan 2 sınıf büyük olan Rick Derrone, Aurélié’ ye keskin bakışlar atıyordu. Elanor bundan rahatsızlık duymuştu. Zaten Rick hakkında kötü hisleri vardı… Aurélié’ ye zarar vermek istediğini düşünüyordu. Birden kalkıp Rick’ in başköşede oturduğu masaya sert adımlarla yürüdü. Auré gayet soğukkanlı davranırken, Jalina ve Lilian heyecanlanmıştı ve tedirgin olmuşlardı.
—Nasıl davranacağını çok iyi biliyor… Dedi Auré aynı tavırla. Hiddetle masaya yürüdü Ela ve
*PATT!*
sesi duyuldu. Herkes oraya bakıyordu. Ela masaya vurmuştu. Rick gayet rahat bir tavırla duruyordu. Auré’ ye baktı. Ne kadar da soğuk bakıyordu! O bakışlar ruhunu emiyordu sanki. Rick kendini toparladı. Elanor, Rick’ in tepesine dikilmiş ve ona küstah bakışlar atıyordu.
—Kuzenime böyle bakmaya devam ederseniz herkese rezil olacaksınız Bay Popüler! Biz sizin süs güzeli kuklalarınızdan değiliz! Neona dövüş sanatlarında ustadır… Umarım anladınız?! Dedi ve havalı bir dönüş yaparak masasına gitti.
Herkes onlara bakıyordu.
—Önünüze bakmazsanız; o güzel gözlerinizi bir daha açamazsınız çünkü açacak gözünüz olmaz! Dedi Auré sertçe.
Herkes o anda önüne dönmüştü. Auré kızdığında ölüm makinesinden farksız oluyordu. Dövüş sanatlarını çok seviyordu. Atlara bayılırdı. Rick hala ona bakarken Auré sıkıldı ve
—dışarıya çıkacağım… Lilian, tatlım gelmek ister misin? Dedi.
—ben daha tatlımı yiyeceğim abla. Dedi küçük Lilla…
Rick’in istediği olmuştu. Tam da sırasıydı! Elanor’ un dikkati Christopher Mccail’ a kaymıştı. Okulda, Rick’ ten sonra en popüler oydu. Kahverengi saçları ve yeşil gözleriyle harikaydı. Bilekleri çok güzeldi. Elanor’ un bir erkekte en dikkat ettiği yeri bilekleriydi zaten. Hayranlıkla onu izlerken Jalina zarifliği bir kenara attı ve muzip kimliğine büründü.
—ah yazık! Aşık olmuş bizim Buz Prensesi! Dedi.
—saçmalama Jalina! Aşık falan değilim. Dedi Elanor.
Ama kendiside bilmiyordu. Yoksa aşık mı oluyordu?
________________________________________________
Serin gecede, yıldızlar ve ay parlarken Auré balkonda durmuş onları izliyordu. Ay’ ın ışığı kızıl saçlarında dans ediyordu. Yeşil gözleri parlak yıldızların etkisiyle gümüş rengi olmuştu. Birden arkasını döndü. Birinin geldiğini hissetmişti. Yeşil gözler, mavi gözlerle karşılaştı. 15 yaşında olmasına rağmen iri ve kaslı vücuda sahip olan Rick’ ti bu. Siyah saçlarını savurarak konuştu.
—yarın gidiyormuşsunuz… Dedi üzgün bir tavırla.
—evet. Gidiyoruz. Dedi soğuk bir sesle.
Yıldızlara baktı Auré. Bir tanesi bir anda ona göz kırptı sanki. Auré’ nin kafasının içinde küçük çığlıklara benzer sesler vardı.
“Hatırla...! Hatırla……”
Auré kendini yere attı. Rick’in kucağına düşmüştü. Auré güçlü olsa da bu sese dayanmak imkânsızdı. Bilincini kaybetti ve gözlerini kapadı.
*********************BÖLÜM SONU*******************
bu bölümü ben sevdim. gecenin köründe aşkım depreşti yazıveriyim de atıyım şu siteye dedim. inşallah beyenirsiniz
bu arada bu bölümde olayların jet hızıyla gerçekleşmesinin sebebi uykum defterimde ıncık cıncık her ayrıntısına kadar vardı ve tam 3 sayfaydı ama biraz (yani biraz değilde işte ) kısalttım
***VeRa TePeS***
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
İlki anam allah seni kahretmesin kız demek Elanor'un erkekte en dikkat ettiği yer bilekleriymiş Kopyacı seni ama napimm ince bilekli ama güçlü olucak tabi erkeklere bayılıyorumm datlularımm Öhöm, höyt noluyo lenn nesem neden ilkii Neden bana Melissa'lı bi ad koydun hee Dünyada bissürü yabancı isim varken neden Melissa Bak bu bölüm güzel olduğu için pek kızmadım istediğim uzunlukta da olmuş Buz Prensesi he, eski okul arkadaşlarımın bana taktığı lakap nesem buzdolabını kullanmamışsın teşekkür Rick Auré aşkında sanki bişiyler var bu Rick abi bana bi yerden tanıdık geliyor hemm adı O ile mi başlıyo ne Christopher'ım yakuşuklumm güzel bileklimm aşık filan deilim tamam mı yannızca bilekleri çok güzel o kedar XD Çok güzel bi bölüm olmuş datlum Lilian ile Jalina'yı da sisterlarıma çok benzetmişsin Süpersin ilkiciğim dewamını bekliyorum
Sewimlİ_HırsıZ'a bu güzel imzadan dolayı çok teşekkür eder ve minnetimi gönderirim
Spoiler:
sonunda yane off sonunda bi ilham geldide yazabildin yeni bölümü! :S
çok güzel olmuş yeni bölüm hem uzun hemde çok güzel xD
Alexandra Orlando ha..sevdim bu ismi "alexandra" seviyom ben bu ismi yaff XD
melüüüm o rick banada hafif tanıdık geliyoo son harfi N ile bitiyo sanki
neyse ilki devamını dört gözle bekliyorum
çok güzel olmuş yeni bölüm hem uzun hemde çok güzel xD
Alexandra Orlando ha..sevdim bu ismi "alexandra" seviyom ben bu ismi yaff XD
melüüüm o rick banada hafif tanıdık geliyoo son harfi N ile bitiyo sanki
neyse ilki devamını dört gözle bekliyorum
Artık 'Getsu'yum, Sayonara 'Sewimlİ_HırsıZ' U_U
Naruto <3 <3 <3
Naruto <3 <3 <3
güzel olmuş
ama bu isimler hiiç birini aklımda tutamıyorum
bu kızlar fazla sertler yaşadıkları devir için
ama bu isimler hiiç birini aklımda tutamıyorum
bu kızlar fazla sertler yaşadıkları devir için
"Yağmurlu bir günde,
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
Amanıııın amanıın. Aradan bir hafta geçmiş,ben yeni görüyorum bölümü,of walla bu günlerde saftirikliğim depreşti hade hayırlısı
Öhööööm...Bölüme gelince,anlatacak kelime bulamıyorum,bulmuyorum ben.İtirazı olan arkadeş gelsin bulsun.Ama bulamaz benden söylemesi.Waaaaooowwww deyip,azım açık kaldı,klavyeye çarpıyo Şimdi kızacaksınız belki ama,bana bu bölüm biraz kısa gtibi geldi Ya da ben nasıl bitirdiğimi anlayamadım. Paragrafların arasına şerit çekince biraz kısa gibi geldi.Ama möhüm deel.Diyecek laf yok.Ben susuyorum
Öhööööm...Bölüme gelince,anlatacak kelime bulamıyorum,bulmuyorum ben.İtirazı olan arkadeş gelsin bulsun.Ama bulamaz benden söylemesi.Waaaaooowwww deyip,azım açık kaldı,klavyeye çarpıyo Şimdi kızacaksınız belki ama,bana bu bölüm biraz kısa gtibi geldi Ya da ben nasıl bitirdiğimi anlayamadım. Paragrafların arasına şerit çekince biraz kısa gibi geldi.Ama möhüm deel.Diyecek laf yok.Ben susuyorum
4. sayfa (Toplam 6 sayfa) [ 52 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |