ORTAÇAĞ IŞIĞI Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6, Sonraki |
Yazar
Mesaj
13 Oca 2009 19:37
BİR ANI
“Nerjo crosthé cé arî anarione”
Bu tılsımlı kelimelerin ne olduğunu hiç öğrenememiştim… Küçükken, Elanor ve ben duymuştuk bu kelimeleri sadece. Bu tılsım, beni çağırıyordu. Nereye çağırıyorsa gitmeye hazırdım. En sonunda, bodruma doğru gitmeye başladık. Elanor bu kelimelerin doğaüstü olduğunu anlamamıştı… Benimse içimde tuhaf bir his vardı. Bodrumun girişine gelince kapıyı açıp aşağı bakmıştık… Kıvrılarak aşağı uzanan merdivenleri dikkatlice süzmüştük. Elanor, karanlık ve dar olan bu merdivenlerden inmeye başlamıştı. Bana dönüp ciddi bir yüz ifadesiyle:
—Gelmiyor musun Auré? Demişti…
Merdivenlere doğru yürümüştüm ve tedirgin bir biçimde aşağı inmeye başlamıştım. Dar basamaklardan parmak ucunda iniyorduk. Basamakların sonunda bir ışık görmüştük. Hemen oraya gitmiştik. Gördüğümüz manzara karşısında donakalmıştık. Büyücüyü andıran kıyafetler giymiş olan iki kadından biri elinde bir meşale tutuyor, diğeri de büyük bir kazana garip malzemeler atıp bir kitaptan Latince olduğunu anladığım kelimeler okuyordu. Dehşet verici bir ifadeyle Elanor’ a bakmıştım. O da benimle aynı duyguyu paylaşıyordu. İkimiz aynı anda sessiz bir çığlık atmıştık ve “anne” kelimesi çıkmıştı ağzımızdan. Bu kadınlar annem Marina ve Helen teyzemdi… Çok şaşırmıştık. Daha 7 yaşındaydık ve bu sahneyi 7 yaşındaki bir çocuğun anlayabileceğini sanmıyordum zaten… Sessizce yukarı çıkıp bir köşeye saklanmıştık. Annem ve Helen teyzem işleri bitince dışarı çıkmışlardı ve kapıyı da büyük bir kilitle kapatmışlardı. Yine o garip kelimelerden birini söylemişlerdi ve kapı ta ki onlar açana dek kapanmıştı. Büyücü kıyafetleri yoktu üstlerinde. Annem, Helen teyzeme bir şeyler söylüyordu.
—Çok güçsüzsün Helen… Ruhun güçlü olursa bu tılsıma sahip olabilirsin ancak. Bunu unutma ve kendini geliştir.
Helen teyzem, anneme heyecanla cevap veriyordu.
—Ama Marina, ben senin gibi olamam, biliyorsun. Bu tılsım babamızdan sadece sana geçti.
Aralarında konuşarak ayrıldılar oradan… Kapının kilit kelimesini yalnızca ben duymuştum.
“Isıljén Anarin” di…
kısa oldu biraz bu bölüm ama bir dahaki bölüm uzun olcak
evett uzun saçlı olan auré, kısa saçlı olan ela... biliyorum resimdekiler oyuncağa benziyo ama anca onu bulabildim uygun olan
“Nerjo crosthé cé arî anarione”
Bu tılsımlı kelimelerin ne olduğunu hiç öğrenememiştim… Küçükken, Elanor ve ben duymuştuk bu kelimeleri sadece. Bu tılsım, beni çağırıyordu. Nereye çağırıyorsa gitmeye hazırdım. En sonunda, bodruma doğru gitmeye başladık. Elanor bu kelimelerin doğaüstü olduğunu anlamamıştı… Benimse içimde tuhaf bir his vardı. Bodrumun girişine gelince kapıyı açıp aşağı bakmıştık… Kıvrılarak aşağı uzanan merdivenleri dikkatlice süzmüştük. Elanor, karanlık ve dar olan bu merdivenlerden inmeye başlamıştı. Bana dönüp ciddi bir yüz ifadesiyle:
—Gelmiyor musun Auré? Demişti…
Merdivenlere doğru yürümüştüm ve tedirgin bir biçimde aşağı inmeye başlamıştım. Dar basamaklardan parmak ucunda iniyorduk. Basamakların sonunda bir ışık görmüştük. Hemen oraya gitmiştik. Gördüğümüz manzara karşısında donakalmıştık. Büyücüyü andıran kıyafetler giymiş olan iki kadından biri elinde bir meşale tutuyor, diğeri de büyük bir kazana garip malzemeler atıp bir kitaptan Latince olduğunu anladığım kelimeler okuyordu. Dehşet verici bir ifadeyle Elanor’ a bakmıştım. O da benimle aynı duyguyu paylaşıyordu. İkimiz aynı anda sessiz bir çığlık atmıştık ve “anne” kelimesi çıkmıştı ağzımızdan. Bu kadınlar annem Marina ve Helen teyzemdi… Çok şaşırmıştık. Daha 7 yaşındaydık ve bu sahneyi 7 yaşındaki bir çocuğun anlayabileceğini sanmıyordum zaten… Sessizce yukarı çıkıp bir köşeye saklanmıştık. Annem ve Helen teyzem işleri bitince dışarı çıkmışlardı ve kapıyı da büyük bir kilitle kapatmışlardı. Yine o garip kelimelerden birini söylemişlerdi ve kapı ta ki onlar açana dek kapanmıştı. Büyücü kıyafetleri yoktu üstlerinde. Annem, Helen teyzeme bir şeyler söylüyordu.
—Çok güçsüzsün Helen… Ruhun güçlü olursa bu tılsıma sahip olabilirsin ancak. Bunu unutma ve kendini geliştir.
Helen teyzem, anneme heyecanla cevap veriyordu.
—Ama Marina, ben senin gibi olamam, biliyorsun. Bu tılsım babamızdan sadece sana geçti.
Aralarında konuşarak ayrıldılar oradan… Kapının kilit kelimesini yalnızca ben duymuştum.
“Isıljén Anarin” di…
kısa oldu biraz bu bölüm ama bir dahaki bölüm uzun olcak
evett uzun saçlı olan auré, kısa saçlı olan ela... biliyorum resimdekiler oyuncağa benziyo ama anca onu bulabildim uygun olan
Spoiler:
***VeRa TePeS***
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson
kızz bölüm kısa olmuş xD kısa ama süper bnm manevi kuzenciğimdende bu beklenir dimi
Shana~ Arigatou!! :3
Spoiler:
my_dream_jeanne@hotmail.com
5. sayfa (Toplam 6 sayfa) [ 52 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |