Orkestra çalmış ve "Prenses Hinataaa!" diye bağıran bir adamın sesi salonu doldurmuş. Naruto bu sırada gördüğü her gıdayı hüpletmekle meşgulmüş. Öyle görgüsüz yemekteymiş ki herkes "Bunun lalası buna birşey öğretmemiş mi ki kuzum?" diye birbirine bakıyormuş. Sonra Prenses Hinata onu görmüş. Kızcağızı bir ateş basmış. Bilinçsizce merdivenlerden süzülmüş ve Narutonun yanına gitmiş.

***

Uchihalar o gece pek bir şıkmış. Onları harika giydiren stilistlerine minnet duyguları içinde olmadan etrflarını kibirli kibirli süzüyorlarmış.

***

Miranami Tsuki 2,7 metre çapındaki kabarık eteğiyle 7 kişilik yer kaplıyormuş. Salonun ortasında durmuş gözlerini koca koca açıp masum bir surat ifadesiyle kendisine süt getirecek bir enayi arıyormuş. Bir anda tanıdık dinazorumsu bir saç modeli görmüş.

***

İki kişi sarayın boş koridorlarında dolaşıyormuş. Siyah saçlı olanın konuşacaklarını da konuşuyormuşçasına fazla konuşan beyaz saçlı çocuk susmak kelimesinden habersiz görünüyormuş. Siyah saçlı olan "Sasuke'yle karşılaşmamız nasıl olacak?"diye kara kara düşünüyomuş. Beyaz saçlı olan "Sence de öyle değil mi Itachi-san?" demiş.

***

Bu sırada Karin eve ekmek götürebilmek için baloda hizmetçi olarak çalışıyormuş.

Ahaha koptum yahu.
Ne zamandan beri okuyacağım diyordum,bugün tüm sayfaları sıkılmadan okudum.xD Cidden çok beğendim, özelllikle Gaara ve Lee'nin olduğu sahneleri,filozof Gaara fikri ayrı bir hoşuma gitti zaten.
Rapunzel Neji'nin kahrından havaya kurşun sıkıp o kurşunların da Deidara'ya isabet etmesine de çok güldüm.

Ve yukarıdaki çizim de çok güzel olmuş,bayağı yeteneklisin ellerine sağlık

O kadar kişi soyluyken Naruto'nun da arada apaçi olması fikri de çok orjinal. NaruHina olayını da pek sevmem ama her yerde karşıma çıkmaya başlıyor.:p

Yazmaya devam.*-*

NaruHina fikri değil aslında animede olan gerçekleri de koyuyorum. Örneğin Deidaranın kolunun kopması. Şimdi Hinata Narutoya aşık mı, aşık. O yüzden koydum fic e

Yok anladım zaten,yazar sensin. Ben sadece şahsi görüşümü belirttim.

Şahsi görüşleri severim bu arada okuyanların en azından teşekkür etmesini rica ediyorum her yeni bölüm yayınladığımda 50 kişi bakmış görünüyor ama 1 kişi teşekkür edip yorum yazıyor. Kraliçe Envy.

Bakın promosyon. Bir dahaki bölüme yorum yazan ilk üç kişiye lord ya da lady ünvanı vericem. Yorumunuza aşık olursam kral felan da olabilirsiniz.

Hikayeyi okuyorum ama gidişattan tatmin olmadığım için teşekkür etmemiştim bundan sonra daha bir bütün halinde yazarsan takip edicem,

Tamam ben vakit bulamıyorum o yüzden böyle kopuk kopuk.

Miranami Tsuki "Vaaay sen benim olduğum baloya hangi yüzle gelirsin?" diye dinazor modeli saçları olan Sasuke'ye doğru hışımla yürümeye başlamış. Aynı anda da Prenses Hinata Naruto'ya doğru süzülerek ilerlemektyeymiş. Tabi Naruto o sırada gözlerini Sakura'dan alamıyormuş. Itachi sütunların arasından Sasuke'yi arıyormuş. Rin müttefiğinin peşinden "Tsuki-hime-san! Rezalet çıkarma! Bak balodayız!" diye yalvararak sürükleniyormuş. Karin " Umarım beni görmezler!" diye masanın altına saklanıyormuş.

Suigetsu "Ortam neden bu kadar hareketli ve gergin?" diye sormuş Itachi'ye. Itachi içinden "Valla bu çocuk beni boğulmaktan kurtarmamış olsa bir saniye tutmazdım yanımda ama neyse..." demiş ama Suigetsu'ya çaktırmayıp "Bilmiyorum, görüceeez.." diye cevap vermiş.

"Karin!" diye masanın altına eğilen Miranami Tsuki Karin'i sendeletip düşürmüş. "Sen yabancı bir krallıkta nasıl hizmetçi olursun?" diye de bir güzel haşlamış. Karin "Eve ekmek götürmem gerek bak yukarda da yazıyo." diye kendini savunmuş Karin. "AAAA... Cidden yazıyormuş. E-Ekmek yoksa pasta yiyin dememiş mi bir ünlü Kraliçe? Valla düşünürlerin sözlerine birazcık kafa yormuyorsunuz!" diyerek hayatı boyunca hiç zorluk çekmediğini ifşaa etmiş Miranami Tsuki. Karin "Her şey Sasuke için..." diye mırıldanarak iç geçirmiş. Sonra Mirami Tsuki ona şeytani planını anlatmış.

Uzun zamandır yazmıyorum. Çünkü balo ayrıca bitiş sahnesi olacak. Sadece mangadaki şeylerin animede de olmasını bekliyorum.