Önce hikaye ile ilgili bilgiler:

Hikaye 1451 yılında başlıyor.Bir bayan kiralık katilin hikayesi.Yaşadıklarını günlüğüne yazma alışkanlıpana sahip bu bayanın adı,en azından sahte kimliği,-gerçek adını kimse bilmiyor çünkü,bir tek kendisi biliyor-şöyle:
Ad: Cassandra(hikayenin osmanlıda geçmesini istemediğim için yabancı koydum )
Soyad: Rice
Yaş: 23
Fiziksel özelliklerde:
Saç özellikleri:Düz,Uzun,Siyah
Ten özellikleri:PürüzsüZ,soluk beyaz
Göz özellikler:Biraz ksıık ama çekik değil çok da kısık değil,Siyah
Dudak özellikleri:Dolgunluğu orta derecede ne çok dolgun ne de çok sönük,rujsuz hal, kıpkırmızı ( )
Boyu:1,82
Kilosu:52

NOT:Hikayede geçen savaşlar,olaylar vs. gerçek olmayabilir.

Birinci bölüm:Yağmurda yürüyüş

Tek dostum günlük;

Bu gün gerçekten sıkıldım,Hem hiç işte yoktu.Sana bir haberim var,savaştayız.Askerlerimize acıyorum kaybedeceğimiz belli hhem tecrübelerime ve mesleğime dayanarak söylüyorum,birilerini öldürmek sadece benim gibiler için eğlenceli.Yoksa bu meslek hiç doğmazdı.Neyse bu gün çok yağmurluydu.Evde canım sıkıldı.Dışarı çıktım,paltomu ve şemsiyemi de almadım öylece çıktım,yağmurda yürüdüm anlayacağın,Yanıma fazladan aldığım tek şey hançerimdi,Kim bilir her an biri beni görüp polise bildirebilir,hoş beni nereden tanıyacaklarsa.Neyse her ihtimale karşı hazır olmak lazım.Hatırlıyormusun,geçen sene bir yakınını öldürdüğüm biri yine böyle yağmurlu bir günde bana saldırmıştı da onu herkesin önünde haklamak zorunda kalmıştım,neyse ki kapşonumu ve atkımı
takmıştım,oradan hemen uzaklaşmıştım.Ah,yağmurlu günleri hiç sevmiyorum yine böyle bir günde kardeşimi öldürmem için emir almıştım,adam işi kabul etmessem beni öldürteceğini söylemişti.Hançerimi kardeşime saplarken kendimi berbat hissetmiştim.Gerçi en azından ölümü benim elimdendi.Kardeşim olduğu için acısız bir ölüm vermiştim ona.Beni öldürttükten sonra daha acımasız birini tutardı o pislik.Tuttuğu kişi de kim bilir neler yapardı kardeşime.Olsun benim içim rahat sonra gidip o pisliği de öldürdüm ya orada ölseydim de mutlu ölürdüm emin ol.Bütün günüm yağmurda yürüyerek geçmedi elbet.Bir köle pazarına gittim.Sadece eğlenmek için bir köle almayı planlıyordum.Bir fransız köle gördüm.Onu aldım.Ayaklarıma kapandı neredeyse.Ah şu fransızlar ve gereksiz kibarlıkları yok mu...Neyse.Günün sonuna doğru onunla olan sohbetin de tadı kaçtı.Konuşacak bir şey kalmamıştı sanki.Özgür bıraktım.Sırrımı bilmediğinden sorun yok.Şimdi gece oldu,Zaten çoğu gitmiş mumum sönmek üzere.Kendine iyi bak.

Ekleme:Tamamen can sıkıntısı+forum=bu saçmalık formülüyle oluşturulumuştur,hiç bir ciddiyet içermemektedir.Ali ata bak bile daha ciddidir.yapıcı eleştiri yapmayın yapıcak bişi yok çünkü eğlencesine yazdım saçma yazın bişi yazın