Beğenmediğiniz Kitaplar Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 8, 9, 10, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Yüreğim Seni Çok Sevdi - Canan Tan.
Aslında Piraye'yi okumak istiyordum ama bulmuşken hazır bir bakayım bu nasılmış dedim, demez olaydım. Ve kitap, o güne kadar o kadar çok övülmüştü ki benim beklentim birken on olmuştu. Belki de bu yüzden beğenmemiş olabilirim diyorum ama ben bu kitabı öneri üzerine almamış olsaydım bile beğenmezdim sanırım.
Bir kere baş karakterlerin istisnasız hepsine gıcık oldum. Genelde bu tarz kitaplarda, birini kendinize yakın bulursunuz ve sonrasında hikaye artık sizin için o karakter üzerinden devam eder. Ama bu kitapta bunu yapmak isteseniz, ya kararsız aptal kızın teki olacaksınız ya da salak ve salak olduğu kadar da aşık bir adam.
Ayrıca kitapta geçen hiçbir duyguyu hissedemedim. Kız kararsız, çocuk aşık, kız da aşık gibi, bilmemkim çaresiz. Ama ben bunları sadece okuyorum, hissetmiyorum. Hani romantizm manyağı bir insan değilim ve bu türde de çok kitap okumadım açıkçası ama bu kitap resmen ruhsuzdu. Daha çok gezi yazısı gibiydi. Veya günlük. "Bugün şunu yaptım, yarın şunu yapacağım, Amerika çok güzel, bilmemkim bana aşık, ama ben de şuna aşığım, bu aralar işler yoğun vs vs vs..." Zaten konusu da ortalama seviyede, klasik.
Her neyse. Zaten artık Piraye'yi veya Eroinle Dans'ı okumayı da düşünmüyorum.
Çok fazla eleştirmiş olabilirim ama maalesef hiç beğenmedim. Üzgünüm Canan'cığım ama bu defa olmamış.
~Ve biraz önceki sayfalara göz gezdirdim de...
Benim okuduğum tek Buker Uzuner romanı ve ben çok beğenmiştim. Tamam, askerde geçen kısımları yer yer felaket sıkıyor ama kitabın geri kalan kısmı bu sıkıntıyı unutturuyordu bence. Özellikle Tuna ve Ada'nın küçük olduğu zamanları keyifle okudum ben.
Gelibolu ve İki Yeşil Su Samuru'nu da merak ediyorum. Denk gelirsem onları da okumayı düşünüyorum.
Hahah, hemen hemen aynı cümleyi kurmuşuz aynı yazarın farklı kitapları için. Ama zaten Canan Tan'ın üslubu, anlatımı falan her kitabında aynı demişlerdi.
Ben, bir zamanlar Tolstoy'la kafayı bozmuş biri olarak pek katılmıyorum bu söylediklerine. Ben Anna Karenina'dan sonra doyamayıp bir de filmini izlemiştim -ki zaten kitap klasik olmuş artık, en azından berbat diye nitelenmemesi gerektiğini düşünüyorum.
-
Ayrıca yine önceki sayfalarda yazılmıştı. Luke Rhinehart - Zar Adam. Bu kitaptan ciddi anlamda tiksindim. Konusu epey ilgimi çekmişti ama adamın anlatış tarzı beni kitaptan soğutmaya yetti. 100 sayfa falan zor okudum sonra devam etmedim zaten.
Aslında Piraye'yi okumak istiyordum ama bulmuşken hazır bir bakayım bu nasılmış dedim, demez olaydım. Ve kitap, o güne kadar o kadar çok övülmüştü ki benim beklentim birken on olmuştu. Belki de bu yüzden beğenmemiş olabilirim diyorum ama ben bu kitabı öneri üzerine almamış olsaydım bile beğenmezdim sanırım.
Bir kere baş karakterlerin istisnasız hepsine gıcık oldum. Genelde bu tarz kitaplarda, birini kendinize yakın bulursunuz ve sonrasında hikaye artık sizin için o karakter üzerinden devam eder. Ama bu kitapta bunu yapmak isteseniz, ya kararsız aptal kızın teki olacaksınız ya da salak ve salak olduğu kadar da aşık bir adam.
Ayrıca kitapta geçen hiçbir duyguyu hissedemedim. Kız kararsız, çocuk aşık, kız da aşık gibi, bilmemkim çaresiz. Ama ben bunları sadece okuyorum, hissetmiyorum. Hani romantizm manyağı bir insan değilim ve bu türde de çok kitap okumadım açıkçası ama bu kitap resmen ruhsuzdu. Daha çok gezi yazısı gibiydi. Veya günlük. "Bugün şunu yaptım, yarın şunu yapacağım, Amerika çok güzel, bilmemkim bana aşık, ama ben de şuna aşığım, bu aralar işler yoğun vs vs vs..." Zaten konusu da ortalama seviyede, klasik.
Her neyse. Zaten artık Piraye'yi veya Eroinle Dans'ı okumayı da düşünmüyorum.
Çok fazla eleştirmiş olabilirim ama maalesef hiç beğenmedim. Üzgünüm Canan'cığım ama bu defa olmamış.
~Ve biraz önceki sayfalara göz gezdirdim de...
kevork yazmış:
Benim okuduğum tek Buker Uzuner romanı ve ben çok beğenmiştim. Tamam, askerde geçen kısımları yer yer felaket sıkıyor ama kitabın geri kalan kısmı bu sıkıntıyı unutturuyordu bence. Özellikle Tuna ve Ada'nın küçük olduğu zamanları keyifle okudum ben.
Gelibolu ve İki Yeşil Su Samuru'nu da merak ediyorum. Denk gelirsem onları da okumayı düşünüyorum.
Stravagante yazmış:
Hahah, hemen hemen aynı cümleyi kurmuşuz aynı yazarın farklı kitapları için. Ama zaten Canan Tan'ın üslubu, anlatımı falan her kitabında aynı demişlerdi.
rukia yazmış:
Ben, bir zamanlar Tolstoy'la kafayı bozmuş biri olarak pek katılmıyorum bu söylediklerine. Ben Anna Karenina'dan sonra doyamayıp bir de filmini izlemiştim -ki zaten kitap klasik olmuş artık, en azından berbat diye nitelenmemesi gerektiğini düşünüyorum.
-
Ayrıca yine önceki sayfalarda yazılmıştı. Luke Rhinehart - Zar Adam. Bu kitaptan ciddi anlamda tiksindim. Konusu epey ilgimi çekmişti ama adamın anlatış tarzı beni kitaptan soğutmaya yetti. 100 sayfa falan zor okudum sonra devam etmedim zaten.
müzik, her daim.
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Hilda
Asi melekler
Zar adam
olasiliksiz
empati
Zar adam
olasiliksiz
empati
t1ber1um yazmış:
niye bence harikaydi ama belki sen romatizim sevmiyorsundur bu arada hepsini okudun mu neyse zevkler ve renkler tartisilmazmis.
Karamazov Kardeşler. (Dostoyevski)aslında beğenmedim değil ben bir günde bir kitap bitiren bir insanım ama Karamazov Kardeşlere gelince en fazla 87ye kadar okuyabildim başlara feci sıkıcı zaten kim kimin oğlu kimin kızı olayları çok karışık ondan içim kaynamadı -.-
Ölümsüz Üçlemesi (Tanja Heıtmann.) bir vampir kitabıydı vampir insana insan vampire aşık olur clasic hikayesi ben fazla romantik sever biri olmadığımdan bitirene kadar akla karayı seçmiştim.
Birde Zar Adam ( Luke Rhınehart) Allahım bu kitapta hep aynı olaylar adamın cinsel hayatı ve hastaları hatalarının yaptıkları zarları falan pf baymıştı onunda sonunu alamadım 300 küsür sayfasında bıraktım.
Ölümsüz Üçlemesi (Tanja Heıtmann.) bir vampir kitabıydı vampir insana insan vampire aşık olur clasic hikayesi ben fazla romantik sever biri olmadığımdan bitirene kadar akla karayı seçmiştim.
Birde Zar Adam ( Luke Rhınehart) Allahım bu kitapta hep aynı olaylar adamın cinsel hayatı ve hastaları hatalarının yaptıkları zarları falan pf baymıştı onunda sonunu alamadım 300 küsür sayfasında bıraktım.
PrincessMercury
Ölü Filozoflar Kahvesi: Çocuklar ve yetişkinler için olan dandik felsefe dersi veren bir kitapi nitekim daha çok 6 yaş seviyesine hitap ettiğini düşünüyorum.
Çocuk Kalbi: İlk ve ortaokuldaki çocuklara okuması için önerilmiş, sürekli olayları acındıran, bir sahnesi bile mutlu olmayan, iğrenç ötesi bir kitap.
Bir Pırıltıdır Yaşamak: İpek Ongun'un yine çok şey öğrettiğini sandığı ama aslında hiç bir şey öğretemediği kitap.
Aşk (Elif Şafak): İlahi aşkı çok sığ bir bakış açısıyla işleyen satılmasına bir hayli şaşırdığım kitap.
Daha çok var ama aklıma gelen bunlar.
Çocuk Kalbi: İlk ve ortaokuldaki çocuklara okuması için önerilmiş, sürekli olayları acındıran, bir sahnesi bile mutlu olmayan, iğrenç ötesi bir kitap.
Bir Pırıltıdır Yaşamak: İpek Ongun'un yine çok şey öğrettiğini sandığı ama aslında hiç bir şey öğretemediği kitap.
Aşk (Elif Şafak): İlahi aşkı çok sığ bir bakış açısıyla işleyen satılmasına bir hayli şaşırdığım kitap.
Daha çok var ama aklıma gelen bunlar.
Popüler kültüre mal olan kitapları okumamakla birlikte geçen yıl "Zar Adam" ile bir istisna yapmıştım fakat hayatımın en berbat deneyimiydi.Bir adamın zarla şusunu busunu idare etmesi ve kitabı dikkat çekici bir yan unsur olan cinsellik temasıyla zenginleştiren yazar tarafından boyumun ölçüsünü almıştım.Popüler olan kitap güzel değildir diyerek hayatıma devam ediyorum,ayrıca;
genelde klasikleri severim ve sıkıcı diyenlere de kızarım fakat aşırı olmamakla beraber kusurları olan -kendi nazarımda- kitaplarda olmadı değil.
Goriot Baba :Aslında güzel kitaptır o Fransızlara özgü anlatımı hemen yakalamanız mümkün.Sanırım bitirememiştim bu kitabı,ortalarda bırakmıştım kitaplığımda duruyordur herhalde.Hatta şimdi yazdıklarımı okurken üzüldüm diyebilirim.
Yeraltından Notlar -İlk kısım çok boğucudur eğer kitapta tasvirler ve psikolojik ruh anlatımı sevmez,olay anlatımı isterseniz ilk kısımda sayfaları bir daha açmamak üzere kapatabilirsiniz.
Aşk ve Öbür Cinler : Bir klasik değil gerçi hoş ama absürd absürd ayrımlara girmek istemedim.Kurgu ve konu çok güzel,Marquez'in benzersiz anlatımı çok güzel ama okurken sıkılmıştım şiddetle,acaba neler düşünüyordum o aralar.
genelde klasikleri severim ve sıkıcı diyenlere de kızarım fakat aşırı olmamakla beraber kusurları olan -kendi nazarımda- kitaplarda olmadı değil.
Goriot Baba :Aslında güzel kitaptır o Fransızlara özgü anlatımı hemen yakalamanız mümkün.Sanırım bitirememiştim bu kitabı,ortalarda bırakmıştım kitaplığımda duruyordur herhalde.Hatta şimdi yazdıklarımı okurken üzüldüm diyebilirim.
Yeraltından Notlar -İlk kısım çok boğucudur eğer kitapta tasvirler ve psikolojik ruh anlatımı sevmez,olay anlatımı isterseniz ilk kısımda sayfaları bir daha açmamak üzere kapatabilirsiniz.
Aşk ve Öbür Cinler : Bir klasik değil gerçi hoş ama absürd absürd ayrımlara girmek istemedim.Kurgu ve konu çok güzel,Marquez'in benzersiz anlatımı çok güzel ama okurken sıkılmıştım şiddetle,acaba neler düşünüyordum o aralar.
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Desdemona
Rukia yazmış:
peyami safa'nın kemikleri sızlamıştır zannımca. Edebiyatın öncülerinden ol, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu gibi edebiyatımızın ilk eserini yaz, Fatih-Harbiye gibi Doğu-Batı karşılaştırmasını sentezle ama yine de yaranama...
Okuyun abicim Peyami Safa'yı... Öyle uçan kaçan parıldayan vampirler, kireç suratlı ısırılmayı bekleyen kızlar olmaz her kitapta...
benim son zamanlarda beğenemediğim (çok istediğim ama yapamadığım) kitap Murat Menteş'in "Korkma Ben Varım!" isimli kitabı... Dublörün Dilemması'nda yaptığı kelime oyunlarının aynısını aktarmaktan başka kurgusal olarak da hemen hemen fazla bir şey katmış değil... Sanki bir devam kitabı gibi ama değil de... Velhasılı ilk kitabında kullandığı çizgiyi hiç bozmamış ve evet hem de hiç bozmamış...
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): Hilda, arnemethia, Stravagante
9. sayfa (Toplam 10 sayfa) [ 93 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |