O şarkıyla katıldığımız yılki siyasi durum nedir bilmiyorum ama vardır birşey belkide. Senin gösterdiğinde 1975ten bu yana tek örnek zaten. "Seninle bir dakika" gibi bir şarkıda birşey yapamamıştı mesela...

Birde şu yorumu yeni gördüm:

İsveç'in şarkısına özenti diyenler, hangi şarkılara özenilmiş merak ettim. Ben o şarkıda bir özentilik görmüyorum. Kadının sempatikliğine puan gitti diyenler içinde: kaç tane sempatik insan geçti eurovisiondan lütfen ama :/

Refahyol hükümetinin son demleriydi yada ecevit hükümetinin ilk ayları da olabilir tam hatırlamıyorum, apo yakalanmadan önceydi ama gümrük birliğine yeni girmemiz dışında avrupanın umrunda olmayan bir ülkeydik. Cep telefonları daha kullanımda olmadığından (en azından yaygın değildi, olanlar da cebe sığmıyordu) ülkelerin jürileri puan verirdi. Bu şarkı tamamen güzel olduğu ve hakettiği için ilk 3e girmiştir. Rimi rimi ley gibi bir şarkıyı ingilizce de yapsan kazanamazsın. Belçika, Sertabın kazandığı sene tamamen sallama bir dille yarışmaya katılıp son anda birinciliği Sertaba kaptırmıştı. Melodin güzelse şarkının dilinin hiç bir önemi olmadığının en güzel örneğidir belki de. "Seninle bir dakika" gayet duygusal bir şarkıdır ve şarkıyı kıymetli yapan melodisi değil sözleridir. İlla Türkçe şarkıyla katılalım gibi bir beklentim söz konusu değil ama illa ingilizce katılalım, Türkçe şarkılarla bu iş olmaz diyenlere katılmıyorum. Kolay sindirilen, ilk dinlediğinde bile hemen benimsenen şarkılar dili ne olursa olsun başa oynar. Bu arada İsveçi nasıl sempatik buldunuz anlamadım. O kadını gece görsem korkarım. Orta çağda yaşasa cadı diye yakarlardı onu.

Şöyle yorumlara baktım da azıcık, Eurovision 2012 genel olarak "çok da önemsenmemesi gereken bir organizasyon" olarak görünse de maşallah herkes bir yerlere bağlamış...

Eurovision her sene öylesine ülkeler organizasyon yapsın, işte eğlenelim, millet haftalarca bunu konuşsun, herkes buna kilitlensin, bunun üzerinden prim kazanalım, paralar aksın, sonunda da bir tane birinci seçelim millet de sansın hakikaten hakettiğinden birinci oldu, biz yine keyfimize bakalım, ooooh 1 sene bunun ekmeğini yiyelim kabilinden bir yarışma...

Hadi düşünelim Türkiye birinci oldu... Eee, yani?

@Tifa sana diyebileceğim pek bir şey kalmamış, üzgünüm. Bu yarışmayı ve Bonomo'yu desteklemiyor olabilirsin ama desteklemediğiniz sanatçının da 7. olmasını eleştirme hakkın yok. Madem desteklemiyordun, o zaman ne demeye izledin eurovisionu? Eğlencesine mi? Yoksa sana hiç bi zararı dokunmayan bi adamı yerden yere vurup egonu tatmin etmek için mi?

ha şu eurovision u milliyetçiliğe bağladığımı düşünenler, bunu sadece biz değil, neredeyse her ülke her yıl aynı şeyi yapıyor. Şu ingiltere fransa gibi kurucu ülkeler birinci olmanın maddi bir külfeti olduğunu bildikleri için ve zaten o ülkelerdeki sanatçılar da avrupaya değil dünyaya oynadıkları için bu yarışmayı iplemiyorlar ama kalan diğer otuz küsür ülke bu yarışmayı en az bizim kadar takıyor, bunu da her sene komşularıyla puan alışveriş geleneklerini bozmayarak gözümüze gözümüze sokuyor. Bu tip bi yarışmada senden başka tek destekçi azerbaycan ve gurbetçiler iken kazanmak? ütopik. Zaten bu da bir şarkı yarışması değil, ülkelerin oraya çıkıp *** yarıştırması. Yarışmanın amacı bu. Müzik baharatıyla süslenmiş salt siyayet. Böyle bir durumda kendi sanatçını yalnız bırakmak? Öhöm. Yapmayı kabul edebileceğim bi şey değil. Bunu da lütfen salt milliyetçilik olarak algılamayın, kendi milletini desteklemekle milliyetçilik yapmak aynı şey değil. u_ u

@Paracelet Haklısın aslında ya, tek amacı reklam ve siyasi *** yarıştırmak olan bir yarışma bu, ancak şöyle bir durum da var, Türkiye birinci olsa, reklamımız yapılsa falan güzel olmaz mı? Diğer ülkelerin amaçları da bu zaten. ^^''

Yazdigim yazidan eurovisionun muthis derecede onemli ve ciddiye alinmasi gereken bir yarisma dedigimi anlamissiniz ya helal olsun.) En azindan bir kac kisi vurgulamak istedigim seyi anlar diye dusunmustum..

Sorun yarismanin onemli olup olmamasinda , yada ciddiye alinip alinmamasinda degil. Bu yarismayi ciddiye falanda aldigim yok umrumda da degil. Daha onceki mesjlarima donup bakarsaniz da en basindan beri bu yarismada siyasi cikarlarin daha on planda oldugunu soylemisimdr zaten. Ama Benim ciddiye aldigim ve cok fazla rahatsizlik duydugum konu, sirf sarkici ve sarkisi begenilmedi diye onun basarisiz olmasindan ve kotu sonuc almasindan mutlulk duyulmasi, bundan zevk alinmasi, Gulunup eglenilmesi. Nasil bir zihniyet sarkiciyi begenmedm, salagin tekiydi diye ulkesinin de basarisiz olmasini isteyebilir, bundan mutlu olabilir, gulup eglenebilir. Bugun bundn zevk alan bir zihniyet yarin oburgun cok daha ciddi ve onemli konularda da ayni tavri sergiler. Yoksa a yarismasi, b yarismasi, c yarismasin da degilim ben. Vurgulamak istedigim ve cok fazla rahatsizlik duydugum sey bu mantalite..

Önce önemsemiyorum diyorsun, sonra "ülkesinin başarısız olmasını isteyebilir" diyorsun. Valla Eurovision o kadar saçma bir yarışma ki ülkemiz başarısız olsun isterim yani, hatta 10 sene peş peşe sonuncu olsak da akıllansak artık katılmasak, bu saçmalık da son bulsa.
Sen Eurovision'a verilen tepkiye bakılarak, kişinin vatanseverliğini sorguluyor olamazsın. Ki oluyor olsan da bunu da yapmamalısın. Demiştim, kimse vatansever olmak zorunda değil, devlet meselelerine sevgiyle yaklaşmak zorunda değil. Bu kimsenin karışacağı iş değil. Farkındaysan Melda "Ülkemizin ezilmesinden zevk alıyorum"u ima edilecek HİÇBİR ŞEY dememiş. O kadar çarpıtıyorsunuz ki hayretler içinde kaldım.

Mesela ben drama kraliçesiyimdir, kavga ederken haklı taraf benden özür diler o derece güzel olay çarpıtırım ama bu kadarını ben bile yapamam yani.

Bu arada saldırganlığını kınıyorum Betül.
1. Bence Can Bonomo nun şarkısı rezaletti. İyi olmuş ağladığı, akıllansın ne diyeyim?
2. Başka ülkeler için izlemek suç mu?
3. Hangi ülke olduğu önemli değil, 1. bile olsa eleştirme hakkı kişiseldir ve bunu kimsenin yargılamaya hakkı yoktur. Melda kendi görüşünü yazdı ama saldırdınız, ayıp ya bu yaptığınız.

O kadar yorumun arasından bana tepki yağıyor yalnız kljsafkjasdgsdgsjf pokemon seçer gibi tifayı seçmiş millet kljdsga

Birincisi biz kimseye saldirmiyoruz, herkes nasil kendi gorusunu soyluyorsa bizde, en azindan ben de kendi inandigim dogrulari ve fikirlerimi soyluyorum. ve bunu da son derece duzgun bir dille yaptigimi dusunuyorum.

Ikincisi burda kimsenin avukatligini yapmana gerek yok. kendi dusuncelerini ve fikirlerini soyle geri kalan seylere karisma.

Ucuncusu, evet herkesin elestirme hakki vardir ve istedigi kisiyi elestirmekte de ozgurdur. Buna da kimse itiraz etmiyor zaten, ama elestirmeninde bir uslubu vardir. Bir yolu yordami vardir. Bir cizgisi vardir. Hele hele ucu ulkene dokunuyorsa. Can bonomaya ister sovulsun ister kufur edilsin yanls oldugunu bilsemde bir tepki gostermem, umrumda olmaz cunku ama bu farkli..

Dorduncusu ben eurovisiona verilen tepkiyle kimsenin vatanseverliligini sorgulamiyorum. Boyle sacma bir yarismayada bunu alet etmem zaten, ama burda yuz defa yazsamda bazi kisilere ne demeye calistigimi anlatamayacagim herhalde. Yukarida yazdigimi birkac kez daha oku belki o zaman anlarsin..

Son olarak, her ne kadar eurovision sacma ve siyasal cikarlarin on planda oldugu bir yarisma olsada ben yinede ulkemin hep en iyi dereceyi elde etmesini isterim. Katildigi her yarismada, girdigi her turnuvada, bulundugu her ortamda hep en iyisi olmasini isterim. Buda benim kendi icimden gelen bir duygu ve histir. Senim dusundugun gibi dusunemem.

Düşünme, düşünene de karışma o zaman ne diyeyim. Avukatlık yaptığım yok, Melda ile aynı görüşteyim şahsen. Saldırganlık etmiyoruz diyorsunuz ama resmen kızın vatana karşı hislerini falan sorguladınız. Bunu kimsenin yapması gerektiğini sanmıyorum.

" Bugun bundn zevk alan bir zihniyet yarin oburgun cok daha ciddi ve onemli konularda da ayni tavri sergiler. "

Burada resmen bunu ima etmişsin yani, ayıp ediyorsunuz. Hiçbirimiz saf değiliz, cümle aralarında yaptığınız imaları anlayabiliyoruz. Sonradan reddedecekseniz, hiç düşüncenizi ortaya koymayın bence. Hem böyle diyorsunuz, karşılık verince de "yanlış anladın tekrar oku" oluyor. Ben anladığımı anladım, ve ne anladım biliyor musun gerçekten fikrini hiçbir yerde belirtmeyeceksin, sana karşı kendi fikrini belirtenle de hiçbir konuşmaya girmeyeceksin. Bir öyle diyorsunuz bir böyle. Bu ne yaa.

"Ikincisi burda kimsenin avukatligini yapmana gerek yok. kendi dusuncelerini ve fikirlerini soyle geri kalan seylere karisma. "
Sen de kendi fikrini söyle benim yaptıklarıma karışma.