| Coquelicot-zaka Kara |
Yazar
Mesaj
bazı şeyler gerçeğe ulaşamadığı için kurgular var… lakin işin içine miyazaki girdi mi kurgu dediğimiz oyuncağın ahengi de bir hayli değişim yaşıyor. tepelerinden, denizine kadar hülyâlı bir şehir. o hülyânın esrimiş tadıyla kutsanmış evler. bir fotoğrafın hatırasıyle bağlanmış çocuklar… her gün hüzne değin bir bayrak ve dahî ümide değin bir ikinci bayrak açan o kızçe… miyazakimsi yokuşların tarifi nâ-mümkün tesellisi ve ümidi… tepedeki mâlum evin denizi bekleyişindeki elem yüklü endamı…
âh ki o quartier latin kulübü ve içindekiler… merkez nokta burası evet. miyazakinin zengin ve doyumsuz güzelliklerle bezeli ve bizlere aşikar olan, çokça aşina olduğumuz dünyasını bu nadide ve sevecen kulüp binasına girdiğimizde derhal görmeye başlıyoruz. böcekleri, kendince uçan envaiçeşit nesneleri, görünür görünmez hâlde olanca eşyaya sinen samimiyetiyle bambaşka bir iç aleme hatta ay-üstü bir âleme doğru çekiyor bizi her şey. bu anlamda bu şaheserin özünü de bütün bir meddücezriyle quartier latin kulübü taşıyor desek elbette yeridir. zaman zaman hiiiç çaktırmadan, gayetle rahat bir şekilde verilen mesajların tadı da apayrı idi cidden. içindeki şeyler kadar öğrencileri de pırıl pırıl parlıyor idi maşallah. böylesi bir kurgu hâli nimetten öte bir nimete delalet ediyor sadece ne diyeyim!
umi, malumunuz zaten deniz demek. kızımız da öyleydi. hâliyle, endâmıyle… hele o hanım hanımcık kıyafetleri âh… gördüğü o rüya. babasına sarıldığı o an ve hasret düğümlerinin bir anda nazikâne çözülüşü yok mu hele! umi'yi bu kadar anlatayım. isminin mânâsı ve söylenişindeki letafet ona dair pek çok şeyi söylüyor zaten.
1960'ların içine ne koymuşlar da böylesi bir büyüsü var pek merak ediyorum. japonların da dediği gibi kyoumi shinshin desu ne… hangi sanattan kopup geldiğini pek bilemediğimiz ahenk ve harmonilerden yapılma bir devir... en azından bu şaheser içre böylesi bir atmosferi hâvi idi. kıyafetlerinden tutun, şehrin mazi kokulu bir hayatı yaşıyor olmasına kadar her şeyi kifayetsiz bir tatlılık hissi sarmalamış adeta.
ve son olarak da katajikenai satoshi takebe-san! eserin başındaki şarkı ile sonundaki şarkı her şeyi özetler bir mahiyetin habercileri imiş zaten diyor insan dinler dinlemez. dinlemekten ziyade maruz kalır kalmaz. tabii bu pek tatlı ve eşsiz bir maruz kalış… benden bu kadar. ara ara sayounara minna!
âh ki o quartier latin kulübü ve içindekiler… merkez nokta burası evet. miyazakinin zengin ve doyumsuz güzelliklerle bezeli ve bizlere aşikar olan, çokça aşina olduğumuz dünyasını bu nadide ve sevecen kulüp binasına girdiğimizde derhal görmeye başlıyoruz. böcekleri, kendince uçan envaiçeşit nesneleri, görünür görünmez hâlde olanca eşyaya sinen samimiyetiyle bambaşka bir iç aleme hatta ay-üstü bir âleme doğru çekiyor bizi her şey. bu anlamda bu şaheserin özünü de bütün bir meddücezriyle quartier latin kulübü taşıyor desek elbette yeridir. zaman zaman hiiiç çaktırmadan, gayetle rahat bir şekilde verilen mesajların tadı da apayrı idi cidden. içindeki şeyler kadar öğrencileri de pırıl pırıl parlıyor idi maşallah. böylesi bir kurgu hâli nimetten öte bir nimete delalet ediyor sadece ne diyeyim!
umi, malumunuz zaten deniz demek. kızımız da öyleydi. hâliyle, endâmıyle… hele o hanım hanımcık kıyafetleri âh… gördüğü o rüya. babasına sarıldığı o an ve hasret düğümlerinin bir anda nazikâne çözülüşü yok mu hele! umi'yi bu kadar anlatayım. isminin mânâsı ve söylenişindeki letafet ona dair pek çok şeyi söylüyor zaten.
1960'ların içine ne koymuşlar da böylesi bir büyüsü var pek merak ediyorum. japonların da dediği gibi kyoumi shinshin desu ne… hangi sanattan kopup geldiğini pek bilemediğimiz ahenk ve harmonilerden yapılma bir devir... en azından bu şaheser içre böylesi bir atmosferi hâvi idi. kıyafetlerinden tutun, şehrin mazi kokulu bir hayatı yaşıyor olmasına kadar her şeyi kifayetsiz bir tatlılık hissi sarmalamış adeta.
ve son olarak da katajikenai satoshi takebe-san! eserin başındaki şarkı ile sonundaki şarkı her şeyi özetler bir mahiyetin habercileri imiş zaten diyor insan dinler dinlemez. dinlemekten ziyade maruz kalır kalmaz. tabii bu pek tatlı ve eşsiz bir maruz kalış… benden bu kadar. ara ara sayounara minna!
watashi wa kanashimi de shinu deshō ga; tamashii mo kagayaite imasu ※
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Kelan
| 1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 1 mesaj ] |
| Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |




