D.Gray-Man (Anime - Tartışma) Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 20, 21, 22 |
Yazar
Mesaj
Tüh bu animenin yeni sezonu bizim forumun iyice ıssızlaştığı, hatta terk edildiği zamana denk geldi, yazık oldu.
Ramazan ayının son haftası (ve yazlığa taşındığımızın ilk haftası) internet henüz bağlanmadığından sahura kadar kendisini oyalaması için arşivlere göz atma zorunluluğu doğar ve kuinşi belleğin tozlu bir köşesinde DGM'nin 105 bölümünü birden bulur. Ne zaman indirildi de arşivlendi, hatırlamıyor bile! Sonra 30 küsur bölüm izlendi, derken bayramdı, internetti, film maratonuydu (çok güzel filmler izledim bu arada ^^ ) geziydi derken ben o ara tekrar Diamond No Ace'e döndüm, DGM resmen kaldı. Bunun sebebi biraz da DGM'de benim fangirl'lüğümü tetikleyecek bir karakter bulamamak oldu. Allen bastıbacak bir çocuk, Lenalee dövüşmediği zamanlarda tam bir Orihime, Kanda kasıntının teki... Miranda ilgimi çekmişti, çok sağlam bir hikayesi vardı, Kro-çan'ı da çok sevdim (ahahah eskiden alt yazılarda "Kuro" diye geçiyordu şimdi direkt Kro yazıyorlar, Kıro'ya az kaldı) ama bir türlü lokomotif karakterimi bulamadım. DnA'da Chris'i buldum ( notice me senpaiiiii ) ama DGM'de bulamayınca içimden izlemek de gelmedi. Neyse, animeye ayıp olmasın diye (bir de yeni sezonun görüntü kalitesini görünce hafiften gaza gelerek) DnA'ya kısa bir ara vermeye karar verdim. Şöyle bir planım vardı, DGM'den 10 bölüm izleyeyim, DnA'ya geri döneyim. Nerdeee... 30 bölüm oldu beyzbol ucubelerime geri dönemiyorum.
Çünkü Lavi
Evet hep gözardı ettiğim ve sadece seiyuu'sundan dolayı ilgimi çeken karakter bir bölümde (Hasta Lenalee'yi panda büyükbabasına ulaştırmaya çalıştığı bölümde) beni öyle bir çarptı ki Allah muhafaza... Halbuki ben Kanda'yı seveceğimden emindim, sadece doğru bölümü henüz bulamadığımı düşünüyordum. Kısmet Lavi'yeymiş. Şu an resmen gözlerimi kamaştırıyor, karakter tasarımı, saçının gözünün rengi, hâli hareketi, her şeyiyle beni eski şebelek fangirl hâllerime döndürmüş durumda... Korkarım bu animeyi bitirmeden beyzbol ucubelerime geri dönemeyeceğim.
Anime genel olarak iyi. Müziklerini çok beğeniyorum (açılış-kapanışlarını değil, bence bölüm içi müzikler daha sağlam). Tabii animasyon kalitesi açısından yorum yapamayacağım, epey eski bir anime neticede. Bazen epey göze batan şeyler de olmuyor değil. Bir de birkaç filler bölüm vardı 30'lardan önce, onlar çok sıktı. Arkadaş, demek ki bu yaştan sonra filler kaldırmıyor bünye... Zamanında Bleach ömrümüzü yemiş farkında değilmişiz. Hikâye iyi, her karakterin sağlam bir geçmişi var (gerçi daha Kanda'nınkini ve Lavi'ninkini öğrenemedim) Bir de epey acımasız bir mangaka var, Allen'ın, Lenalee'nin başına gelmeyen kalmadı. Valla kimseyi kayırmıyor. Bu açıdan sevdim. Komedisi de dramı da dozunda. Karakterler ilginç. Meşhur İstanbul bölümleri, eh işte, fena değildi Uzun zamandır beni peşinden sürükleyecek bir uzun anime arıyordum, karakterlerini (özellikle de Furuiçi'yi) ne kadar sevsem de Beelzebub ve Sket Dance bunu başaramamıştı. DnA başarabilirdi (notice me Chris-senpaiiiii ) ama araya DGM girdi Kısmet
Ramazan ayının son haftası (ve yazlığa taşındığımızın ilk haftası) internet henüz bağlanmadığından sahura kadar kendisini oyalaması için arşivlere göz atma zorunluluğu doğar ve kuinşi belleğin tozlu bir köşesinde DGM'nin 105 bölümünü birden bulur. Ne zaman indirildi de arşivlendi, hatırlamıyor bile! Sonra 30 küsur bölüm izlendi, derken bayramdı, internetti, film maratonuydu (çok güzel filmler izledim bu arada ^^ ) geziydi derken ben o ara tekrar Diamond No Ace'e döndüm, DGM resmen kaldı. Bunun sebebi biraz da DGM'de benim fangirl'lüğümü tetikleyecek bir karakter bulamamak oldu. Allen bastıbacak bir çocuk, Lenalee dövüşmediği zamanlarda tam bir Orihime, Kanda kasıntının teki... Miranda ilgimi çekmişti, çok sağlam bir hikayesi vardı, Kro-çan'ı da çok sevdim (ahahah eskiden alt yazılarda "Kuro" diye geçiyordu şimdi direkt Kro yazıyorlar, Kıro'ya az kaldı) ama bir türlü lokomotif karakterimi bulamadım. DnA'da Chris'i buldum ( notice me senpaiiiii ) ama DGM'de bulamayınca içimden izlemek de gelmedi. Neyse, animeye ayıp olmasın diye (bir de yeni sezonun görüntü kalitesini görünce hafiften gaza gelerek) DnA'ya kısa bir ara vermeye karar verdim. Şöyle bir planım vardı, DGM'den 10 bölüm izleyeyim, DnA'ya geri döneyim. Nerdeee... 30 bölüm oldu beyzbol ucubelerime geri dönemiyorum.
Çünkü Lavi
Evet hep gözardı ettiğim ve sadece seiyuu'sundan dolayı ilgimi çeken karakter bir bölümde (Hasta Lenalee'yi panda büyükbabasına ulaştırmaya çalıştığı bölümde) beni öyle bir çarptı ki Allah muhafaza... Halbuki ben Kanda'yı seveceğimden emindim, sadece doğru bölümü henüz bulamadığımı düşünüyordum. Kısmet Lavi'yeymiş. Şu an resmen gözlerimi kamaştırıyor, karakter tasarımı, saçının gözünün rengi, hâli hareketi, her şeyiyle beni eski şebelek fangirl hâllerime döndürmüş durumda... Korkarım bu animeyi bitirmeden beyzbol ucubelerime geri dönemeyeceğim.
Anime genel olarak iyi. Müziklerini çok beğeniyorum (açılış-kapanışlarını değil, bence bölüm içi müzikler daha sağlam). Tabii animasyon kalitesi açısından yorum yapamayacağım, epey eski bir anime neticede. Bazen epey göze batan şeyler de olmuyor değil. Bir de birkaç filler bölüm vardı 30'lardan önce, onlar çok sıktı. Arkadaş, demek ki bu yaştan sonra filler kaldırmıyor bünye... Zamanında Bleach ömrümüzü yemiş farkında değilmişiz. Hikâye iyi, her karakterin sağlam bir geçmişi var (gerçi daha Kanda'nınkini ve Lavi'ninkini öğrenemedim) Bir de epey acımasız bir mangaka var, Allen'ın, Lenalee'nin başına gelmeyen kalmadı. Valla kimseyi kayırmıyor. Bu açıdan sevdim. Komedisi de dramı da dozunda. Karakterler ilginç. Meşhur İstanbul bölümleri, eh işte, fena değildi Uzun zamandır beni peşinden sürükleyecek bir uzun anime arıyordum, karakterlerini (özellikle de Furuiçi'yi) ne kadar sevsem de Beelzebub ve Sket Dance bunu başaramamıştı. DnA başarabilirdi (notice me Chris-senpaiiiii ) ama araya DGM girdi Kısmet
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): vivi
Biraz da ben hortlatayım başlığı. Zaten foruma bir mesaj yazma isteğim vardı bahane oldu bu da.
Yaklaşık 50. bölümlere kadar kendimi izlemek için baya zorladım. Henüz seriyi bitirmedim. Ancak şu an konu gittikçe ilginçleşiyor. Özellikle Kara Emir'in zamanında hiç de masumane olmayan deneylere imza attığını öğrendim ki Lenalee sen neler çekmişsin ve çekiyorsun be yavrum, ağlatmayın gayrı şu kızı. En sevdiğim karakter şüphesiz Allen oldu. Yalnız başlayan o karanlık geçmişinin Kara Emir ekibi, Lenalee, Lavi, Kuro ve daha pek çok kişi sayesinde aydınlığa çıkmış olması pek sevindirici. Aslında bu sadece Allen için geçerli değil tabi. Kısacası konu başta beni hemen içine alamasa da karakterleri çabuk benimsedim. Öte yandan Nuh aile üyelerinin geçmişini de baya merak ediyorum. He bir de şu General Cross denilen herife acayip uyuz oldum. Adamı bulacağız diye çocuklar kırk takla atıyor resmen.
Yine kuinşi'ye müzik konusunda katılıyorum. Sağlam açılış ve kapanış şarkıları yok serinin ne yazık ki... Ancak seri içi müzikler oldukça hoş. Bakalım neler olacak? Bu hafta bitirmek için gayret edeceğim seriyi ki şu kısacık yeni sezonu da izlemek için sabırsızlanıyorum.
Yaklaşık 50. bölümlere kadar kendimi izlemek için baya zorladım. Henüz seriyi bitirmedim. Ancak şu an konu gittikçe ilginçleşiyor. Özellikle Kara Emir'in zamanında hiç de masumane olmayan deneylere imza attığını öğrendim ki Lenalee sen neler çekmişsin ve çekiyorsun be yavrum, ağlatmayın gayrı şu kızı. En sevdiğim karakter şüphesiz Allen oldu. Yalnız başlayan o karanlık geçmişinin Kara Emir ekibi, Lenalee, Lavi, Kuro ve daha pek çok kişi sayesinde aydınlığa çıkmış olması pek sevindirici. Aslında bu sadece Allen için geçerli değil tabi. Kısacası konu başta beni hemen içine alamasa da karakterleri çabuk benimsedim. Öte yandan Nuh aile üyelerinin geçmişini de baya merak ediyorum. He bir de şu General Cross denilen herife acayip uyuz oldum. Adamı bulacağız diye çocuklar kırk takla atıyor resmen.
Yine kuinşi'ye müzik konusunda katılıyorum. Sağlam açılış ve kapanış şarkıları yok serinin ne yazık ki... Ancak seri içi müzikler oldukça hoş. Bakalım neler olacak? Bu hafta bitirmek için gayret edeceğim seriyi ki şu kısacık yeni sezonu da izlemek için sabırsızlanıyorum.
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): vivi
Hortlatıp dert yanmaya geldim... D.Gray-Man Hallow'un hikaye akışı dışında bir şeyini beğenen oldu mu merak ediyorum açıkçası. Çizimler değişmiş, karakterlerle alakalı pek çok görsel değişmiş, saç renklerinin tonu dahil. Neden yaptınız böyle bir şeyi sadece soruyorum :/
22. sayfa (Toplam 22 sayfa) [ 215 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |