Çok eski zamanlarda usta ressamlardan biri öğrencilerinden birinin mezuniyeti için bir sınava tabi tutar. Öğrencisine yapabileceği en iyi resmi yapmasını söyler. Genç öğrenci bir aylık geceli gündüzlü çalışmadan sonra bir resim ortaya çıkarın ve bunu usta ressama sunar.
Usta ressam tabloyu hiç incelemeden öğrencisine bunu kasaba meydanına asmasını ve üzerine resimde gördüğnüz hataları işareyleyiniz yazıl bir tabela asmasını ve resmin altınada bir tüy kalem birde fırça bırakmasını söyler.
Genç öğrenci ustasının istediklerini yapar ve üç gün sonra resmini almaya gider. Gördüğü tablo karşısında büyük bir hayal kırıklığına uğrar. Resmin nerdeyse hertarafında işaret vardır.
Usta ressam öğrenciden bir resim daha yapmasını söyler. Öğrenci üç aylık sıkı bir çalışmadan sonra bir resim daha yapar. Ustası bu sefer taplonun üstüne resimde gördüğünüz hataları düzeltin yazılı bir tabela koymasını ve bir boya ve fırça takımı bırakmasını söyler. Üç gün sonra genç öğrenci resmine hiç dokunulmadığını görür.

Büyük bir sevinçle öğrenci resmini ustasına götürür. Usta ressam öğrencisine ''gördügün gibi insanlar bilmedikleri konlar hakkında yorumlar yaparlar. Bu işi kendilerinin yapsı söylendiğinde hiç biri ortaya çıkmaz.'' der.