:lol: çok güzel olmuşşş yaafff=]]] çileklerrr ve çileklerr. Bide o aklını peynir ekmekle yemiş yerine çilekli penirle yemiş deseydin tam ordu herhalde =]]]

"Bu kanuna karşı gelenlerin beyinleri yıkanacak, zombiye dönüştürülecektir. Bu kişilerin infazı ömür boyu "Teletubbies" izlettirilmek suretiyle gerçekleştirilecektir...
"???"
çok güzel ya okuyunca koptumm

Ona bakarsan ben 3.00 derece miyop + astigmatım... En azından seni en sevdiğin karakter olarak tasvir ettim.


Bak sonra kızmak yok ama

hehe çok güzel olmuşlar..ellerine sağlık

Tamam yahu

AY SAVAŞÇİSU

Juuban Mahallesi, Trabzon...

O gün Usagi, okula yine geç kalmış, harıl harıl toparlanmaya çalışırken, annesi de Usagi'nin bu pervasızlığı ve pasaklılığı dolayısıyla onu azarlıyordu...

-Ah penim hamsi kafali kizum... Ne diye akşamidan erken yatmiyorsun da... Aha böle her sapah geç kalayirsun okuluna, sonra öretmeninden azar işitiyorsun...
-Anacuum bana kahvaltida ne hazirladun?
-Hamsi çorbası yaptum, yanina da misur ekmeğu...
-Sen ver o misur ekmeğinu ağzima, hadi bana eyvalla...
-Derslerine çaliş kiz, uslu dur zate geçende incilizçe öğretmenun evi aradi...
-Kurban olayum sana...
-Yaramazlık yapma kiz...


Usagi, kocaman mısır ekmeğini ağzına tıkıştırıp çantasına kitabını defterini, cetvelini tıkıştırıp koşar adım yola koyuldu... O sırada karşısına birden Mamoru çıktı...

-Nereye gidiyin kiz oyle nefes nefese?
-Sana ne ula tırık kafali...
-Uy, ne kiziyon sorduk sadece...
-De hadi çekil yolumdan ula, okula geç kaldum...
-Kiz sende herkez kibin erken kalkip okuluna gitsene...
-Sana mi soracağum uşağım... Ben yoluma gideyrum...

Usagi uzun ve süratli adımlarla yoluna devam ederken, birden çok tuhaf bir olaya tesadüf etti. Birkaç arsız ve şımarık çocuk alnına bant yapıştırmış, kuyruğuna iple teneke bağlamış, bıyıklarına düğüm atılmış, ayaklarına çorap giydirilmiş, üstüne suluboyayla "ŞAMPİYON TİRABZONSİPOR" yazılmış zavallı, küçük siyah bir kediyi kovalıyorlardı.

-Ula siz nabaysunuz burada, deyin bakayum bana...
-Vatani namussuz düşmanlardan kurtarayiruz...
-Uşağum hani düşman...
-Aha düşman budur...
-Ula düşman bu midur?
-Hee aha budur...
-Ula bu düşman değildur...
-Nedur?
-Bu kedidur...
-Kedi midur?
-Hee kedidur...
-Hee bu kedidur...
-Kim kedidur...
-Aha bu kedidur...
-Bu kedi midur?
-Hee kedidur...
-La hani buna düşman diyeydun, şimdi kedi dersun...
-Eeeee??! Hee diyeyrum...
-Ula bu düşman midur kedi midur?
-Eeeee? Bilmeyrum...
-Uşaklar bilmediğinuz işi kurcalamayin... Hadi gidin da yolunuza...
-Peki...
-Uyy kediye ne bulursanuz giydirmişiniz uşağum...

Sırayla kuyruğundaki tenekeli ipleri söken, üstündeki sulu boyaları kolonyalı mendiliylesilen, bıyıklarına atılan düğümleri çözen, patilerindeki çorapları çıkaran Usagi, sıra küçük siyah kedinin alnındaki bantı çıkarmaya geldiğinde, kedinin alnında tuhaf bir işaret görür. Bu işaret hilale benzememektedir ama sonuçta bir işaret vardır işte, fazla kurcalamayın.

-Sen artik Ay savaşçisisun…
-Uy kedi konuşti!
-Onu pırak ta, sen artik Ay savaşçisisun…
-Ula sen kimsin da!?
-Ben kediyum…
-Nesun?
-Kediyum…
-Kedi misun?
-Hee kediyum…
-Hee sen kedi değilsun…
-Değil miyum?
-Hee değilsun…
-Niye ki uşağum?
-Ula kedi konuşir mi hiç?
-Konuşmaz mi?
-Hee konuşmaz da…
-Heeee…. Kedi konuşmaz…
-E sen niye konuşuyon güsel uşağum?
-Sen artik Ay savaşçisisun…
-Kurban olayum sana, ne dersun?
-Ben kediyum…
-Ula ben dediğinden bir şeycik te anlamadum. Seni çantama atip okula götüreyim bari…

Akşam okuldan dönen Usagi, kediyi çantasından çıkarıp, olup biteni öğrenmeye çalışmaya başlar…

-Ula çantanin içinde havasizlikten boğulacaktim da!
-Ha şimdi de bakayum sen nesun?
-Ben kediyum?
-Sen nasil kedisun?
-Niye ki?
-Ula sen konuşaysun…
-Eee nolmuş ki da?
-Kedi dediğin konuşur mi?
-Konuşmaz mi?
-Hee konuşmaz…
-Ben sihirli kediyum…
-Sihirli kedi misun?
-Hee sihirli kediyum…
-Ula sen ne sihiri yapiyon uşağum?
-Seni Ay savaşçisu yapacağum…
-Uy!


Devam edecek...

]Haaaa haaaa ahaaaaa XD XD




''Usagi uzun ve süratli adımlarla yoluna devam ederken, birden çok tuhaf bir olaya tesadüf etti. Birkaç arsız ve şımarık çocuk alnına bant yapıştırmış, kuyruğuna iple teneke bağlamış, bıyıklarına düğüm atılmış, ayaklarına çorap giydirilmiş, üstüne suluboyayla "ŞAMPİYON TİRABZONSİPOR" yazılmış zavallı, küçük siyah bir kediyi kovalıyorlardı.''

Buraya bittim koptuğum paragraf!!!!!!!!!

Ayrıca sabah kahvaltısında Hamsi çorbasi yenilir mi da? Miğdemuz kalkasun sonra uşağım?
Vay be o kadar da zor değilmiş

Süpersin! Harikasın! Bravoooooooooo!!!! Şamata yapmalıyım ama ne yapacağımı bilmiyorum!
Şimdiye kadar okuduğum en komik yazındı bu bence!!!!!!

XD XD XD çok komik yaa payildumm

Zuhahaha hellarmy süper olmuş buserfeki XD Hele alnındaki trabzonspor amblemine bayıldım zuhahaha XD

Ek Not: Uyy uşağum bende Trabzonliyum daa XD