Eveeeeeeeeeettttttt uzun zamandan beri siteye ilk kez giriyorum ve girer girmezde senin fanficine baktım ve ilk yorumumu sana atıyorum

Hikaye'nin ilk bölümünü beğenmiştim, tasvirlerin güzeldi anlatım güzeldi karakterler gözümde canlanmıştı ama ikinci bölümde vampire knightla birleştirince bozuldum Yanlış anlama Vk severim hatta bende bir fanfic yazmıştı mbirkaç ay önce ama ne bileyim sanki özgün bir hiakye kokusu almıştım en başından

Her neyse ^^ Okumaya devam edeceğim yeteneğin olduğu açık

ikinci bölümü geç okumuştum yorum yapmamıştım ama üçüncü gelince atarım demiştim ama hala yeni bölüm yok ne zaman gelicek ve ayrıca çok güzel olmuş ikinci bölüm zaten vk severim umarım senin anlatımınla daha güzel olur yeni bölümü sabırsızlıkla bekliyom

Sevgili KaNaShiiSaigo,
Sailor Maron gibi ben de Türkçe'deki imla kurallarına uyulmasını oldukça önemli buluyorum. Bu yüzden gerekli düzeltmeleri yapıp fanfiction'ını daha okunabilir bir hale getirirsen çok sevinirim.

Vampire Knight'ı okumadığım için pek fazla yorum yapamayacağım ama yazdıkların hoşuma gitti - özellikle betimlemeler ki ben hiç betimleme yapamam, zavallı beceriksiz beeenn!! - dolayısıyla da en kısa zamanda okumayı planlıyorum. Animesi de vardır herhalde, onu da izleyiveriyim tatile girer girmez. Sayende yeni bir fandom buldum, sağol=D

Buradaki diğer fanfictionlara göre iyi yazıyorsun, devam etmeni dilerim. Tarzını koru, imlaya dikkat et yeter. Vampire Knight okur okumaz fanfiction'ını yalayıp yutucam (şimdi fazla spoiler olmasın diye göz gezdirdim sayılır)

bn de beğendim çok güzellll... ama acaba benden çizmemi istediğin karakterler başka bir hikayeye mi ait yoksa senin hayalindeki vampire knight karakterleri mi olucak? bunu çok merak ettim bir de bn artık manga tarzı çizmeye tekrar başladım eğer zamanın uygunsa seve seve çizerim. ( tarayıcım bozuk hala ama senin için bir şekilde hallederim )

uzun bir aradan sonra hepinize merhabaaaa... Arkadaşlar hepinize tek tek teşekkür ederim beni sabırla beklediğiniz için ...



Bukadar çoook beklettiğim için özür dilerim ama bildik sıkıntılar işte; karne zamanı ,19 Mayıs,pc ,sınavlar, sbs,öss ; iş,iş,iş ve dahası ... umarım beklettiğime değer.


canııım tesekkür ederim... iltifat kabul ediyorum bu sözlerini tatlıım...



Evet okula yeniden döndüler, dönmek zorundaydılar.Hikayenin kilit noktaları hala karanlıkta çünkü. okudukça daha iyi anlayacaksınız sebebini...
canııım bu arada çok tesekkür ederim...bende seni severek okuyorum



Sevgili Aqu@ güzel cümlelerine çok teşekkür ediyorum ki bunlar çok değerli övgüler benim için ...Bu arada umarım yaşattığım hayal kırıklığını hikayenin lezzeti ile telafi edebilirim...hoş geldin ...
not: Söylemeden edemicem ;ilk yorumunu bana yazdığın için daha bi mutlu oldum şimdi bak...


canıım tesekkürler dediğim gibi biraz yoğundum ama döndüm...sabırlı bekleyişine ve güzel sözlerine teşekkür ederim



canım ;hoş geldin ...merak etme öyle sanıldığı kadar çok spoiler söz konusu değil ve de olmayacak ,diğer serilerden farklı bir seri oluşturmak istiyorum.vampirleri de vampire knight ı da çok seviyorum seninde bir an önce okumanı ve izlemeni tavsiye ederim.umarım beni okumaya devam edersin ...



tesekkürler sevgili EkpHorA;
seni burda görmek güzel
bu kısacık 2 bölümü beğenmene çook sevindim.
çizmeni istediğim karakterlerim bu hikayeme dahil olacaklar.senin de hakkını vereceğine eminim.
vakit bulur bulmaz yeni karakterlerimin tasvirlerini ve resimlerini sana özel mesajla yollayacağım canım.
bu arada tarayıcına üzüldüm
gösterdiğin ilgi için ayrıca tesekkür ederim.

not:
son olarak bu uzun bekleyişiniz kısa bir süre sonra bitecek. 2 yeni bölümü ard arda koymayı umuyorum.sanırım beklediğinize değecek...Keyifli okumalar dilerim hepinize.

~~~BÖLÜM 3 ~~
Sorular Sorunlar



Eskilerin pastırma yazı dedikleri sıcak bir sonbahar sabahında ,güneşin altın ışıkları doğayı sarıp sarmalamışken uyandı Ruka.Rima’nın dost canlısı sesi odayı dolduruyordu.Yazdan kalma Ekim sabahında bir insanın neşeli olabilmek için aradığı hersey vardı aslında. Ama bu insanlar için gecerliydi öyle değil mi ? Ruka suratı asık bir şekilde yatağından kalkmadan şöyle bir odaya göz gezdirdi çarçabuk. Masanın üzeri sayfaları kırışmış moda dergileri ile doluydu. Yarısı içilmiş portakal suyu şişesi diğer abur cuburlarla beraber komidinin üzerine saçılmıştı. Oda arkadaşı nereye attığını bilmediği şemsiyesini bulmak için yatağının altına girmişti.Yatakta asık bir suratla gerinen Ruka , arkadaşının havada ki poposuna bakarak gülümsedi .Rima nın kafası hala yatağın altındaydı sesini çıkarmadan bir süre daha izledi onu.Yatağının altındaki, uzun süredir el değmeyen ve gizli bir dünya oluşturacakmış hissi uyandıran tozlu eşyalarının arasında, aradığını bulmak için sürünürken; bir yandanda neşeli mi neşeli bir çocuk şarkısını mırıldanıyordu.

Vampir kızın canı yataktan çıkmayı hiç istemiyordu.Sıradan bir gündü işte , aynı diğerleri gibi.Ne vardı ki bu kadar mutlu olacak.
- ‘’Sanki inadıma yapıyor bu kız.’’ diye düşündü ekşimiş bir suratla .Kızın susmaya hiç mi hiç niyeti yoktu. Şimdide , suan da gençlerin pek sevdiği, hızlı bir şarkıya geçmişti.En iyisi uyuyor numarası yapmaktı.Yorganı başına kadar çektikten sonra gözlerini kapadı, bu gün odasından çıkmaya hiç niyeti yoktu. Zaten derse girsede ne fark edecekti ki onun için. Okula sadece Kaname için geri dönmüştü. Ama yakışıklı safkan’ın hayatında değişen bir şey olmamıştı. Hala gözü o aptal kız kardeşinden başka bir şeyi ya da birini görmüyordu. Bunları düşünürken Rima’nın tatlı tatlı kendine seslendiğini duydu.Duymazlıktan gelip uyuyor numarasını sürdürse de , başarı şansı sıfırdı.Yorganı araladığında Rima’nın içi gülen gözlerle kendini izlediğini gördü. Elindeki şemsiyesi ve ağzındaki çikolatalı çubuklarıyla, burnunun dibinde sırıtarak dikiliyordu. En aksi yüz ifadesini takınarak ;
-Ne var ? diye tersledi kızı, konuşmasına izin vermeden. Fakat genç kız Ruka’nın aksiliğini önemsemedi bile .
-Günaydın Buz Kraliçesi…Hadi ama !! Günün en güzel saatlerini uyuyarak mı geçireceksin ?

Bu kızı anlamak ne kadar da zordu.Hep hayat dolu ve cıvıl cıvıldı.Örtünün altından kafasını çıkartıp, ters ters baktı gülümseyen genç kıza .

-Rima tatlım, unuttun mu yoksa ''biz vampiriz ''.Bizler neşeli şarkılarla günü karşılamayız, geceyi severiz.
Rima duyduğu soguk cümlelere kuş cıvıltısını andıran bir sesle güldü önce.Ardındanda, kibarca yatağın ucuna ilişerek yanıt verdi.

-Olsun, bu yinede gerçeği değiştirmez.Günün en canlı ve en güzel saatleri .Toprak uyanıyor ,canlılar ,doğa …

Ruka huzursuzca kıza sırtını döndü, solgun teni ve dağınık saçlarıyla gercekten de keyifsiz görünüyordu.Uzun zamandır böyleydi,çevresinde gelişen olaylar onu ilgilendirmiyordu. Yıkık
bir kaleydi sanki; tüm mutsuzluğu ve kırgınlıgı gözlerine yansıyordu.Karşılıksız kalan duygularına üzülüyordu, oysa uzun zaman geçmişti.Rima’ya göre; artık Ruka’nın da bazı gerçekleri kabullenmesi gerekiyordu.
Fakat Ruka sanki arkadaşının düşüncelerini okurmuşçasına aksi aksi homurdandı yataktan çıkmadan;

-Rima-san ‘’biz vampiriz’’ diye baslayan bir cümlenin cevabı bu olmamalı .

Biryandanda uyandırılış gerekçesinin ne kadar saçma olduğunu düşünüyordu. Onun bu aksiliği Rima yı etkilemiyordu. Arkadasını ve acısını anlıyordu çünkü.
Gülümseyerek , yatağından çıkmamak için direnmeye hazırlanan Ruka’nın saçlarını okşadı ;

-Haydi ama tatlııım nazlanma. Bahçeye inelim.

Artık uyumaya çalışmak saçmaydı. Ruka isteksizce giyinirken oda arkadaşının olumsuzluklar karşısında nasıl bu kadar iyimser kalabildiğini anlamaya çalışıyordu.Doğallığının ve gülümseyen yüzünün altında onun da gizli hüzünleri ve mutsuzlukları gizliydi oysa .Aynı asık suratıyla kapıya yöneldiği zaman bir anda Kain’le burun buruna geldiler.

-‘’Off ya ne sabah’’ diye söyleniyordu zavallı Kain’e hızla çarptığında ve tabii ki ondan da hıncını almadan geçemedi.
- ‘Sende nereden çıktın’ diyerek onu da aradan cıkarmayı ihmal etmemişti. Bu çarpış canını yakmış sinirlerinin bozukluğu Kain de patlamasıyla son bulmuştu.
Kain merdivenlerden koşarak inen genç kıza bakarken bu terslemeyi de diğerleri gibi yüreğinin kuytu bir köşesine saklayarak odasına doğru yürüdü. Bir kez daha incitmişti onu sevdiği kız . Sadece ‘günaydın’ demek istemişti okadar. Oysa hiç de aydın bir sabah olmamıştı . ‘Kız milleti nasılda iki dakka da huysuzluk çıkartabiliyordu’.

*** *** ***

Elinde kocaman bir havuç tabağı , dudaklarının kenarında yakışıklı bir tebessümle Aido odaya girdiğinde Kain’i pencere kenarındaki eski koltuğa gömülmüş , elindeki tahta parçasına şekil vermeye çalışırken buldu.Yüzü öyle asıktıki, yanına yaklaşmamak yapılacak en mantıklı hareketti.Aido ununla ilgilenmeden dolapta bulduğu küçük krakerleri bir tabağa koymaya başladı . Bir yandanda göz ucuyla arkadaşını izliyordu.
Kain’in elinde tuttuğu tahtanın üzerine keskin çakıyla Ruka’nın yüzü işlenmişti.Yakışıklı vampirin yüzündeki ifade her zamankinden daha soğuktu.Aido kaşları çatılmış arkadaşının yüzünü uzun uzun incelediysede sabah ki gözlerinin içi gülen Kain den eser bulamadı.Bu arada sertçe çalınan kapıyla beraber içinde bulunduğu duygulardan sıyrılarak kapıya baktı.İçeriye giren Rukaya bakarak ne olduğunu sormak üzere açtığı ağzını bu işe karışmaması gerektiğini hissederek kapattı.Artık Kain’in suratının neden asık olduğunu sormayada , tahmin yürütmeyede gerek kalmamıştı.
Ruka alelacele , Aido’yu geçiştirmek üzere ‘günaydın’ dedikten sonra doğruca pencere kenarındaki koltuğa ve orda oturmakta olan suratsız vampire yaklaştı.
-Kain-san sabah sana öyle davrandığım için üzgünüm ,

Kain bakışlarını Ruka’ya çevirmeden cevap verirken hiç istifini bozmadı.Tepkisiz bir surat ve soğuk bir ses tonuyla kısaca cevap verdi ayakta dikilen genç kıza.
-Önemli değil…
Ruka ne diyeceğini bilemiyordu.Aslında ortada büyütülecek birsey de yoktu ona göre .Olduğu yerde bir an öylece durdu.
-İyi… ded, daha sonra sırtını dönüp giderken sinirlenmişti. ‘Ne yani basit bir tersleme yüzünden kaprismi yapıyordu şimdi Kain’.
-iyi … dedi Kain de Rukaya bakmamaya özen göstererek.Elindeki tahta parçasınında şekli değişmişti.Dahada hırslı oyuyordu şimdi onu.Gereksiz yere, yerli yersiz bir çocuk gibi azarlanmaktan sıkılmıştı artık iyice …
Ruka onu kendi haline bırakmaya karar verdi.Sorunun ne olduğunu biliyordu aslında ama elinden gelen bir çözümü yoktu işte. Hala tüm benliğiyle Kaname’yi seviyordu ve kalbindeki yer ona aitti.Kapıdan çıkarken sonkez seslendi Kain ‘e.
-İyi…
*** *** ***

Kain ve Aido’nun tanışmaları oldukça eskiye dayanıyordu.Taaki çocukluk yıllarına uzanan bir geçmişleri vardı , bir çok şey paylaşmışlardı.Şuan da hem oda arkadaşı hem de iki iyi dosttular.Paylaştıkları zevkler gibi çoğu zaman anlam veremedikleri kimi konularda ortaktı.Örneğin; kızlar…
Pek sık konuşmasalar da , aslına bakarsanız ikisinin de anlam veremediği bir konuydu bu . İkisi de kız erkek arkadaşlığı konusunda pek başarılı sayılmazlardı. Onları ve beklentilerini anlayamıyorlardı.Ne düşündüklerini anlamak için uğraşsalarda, bunlar anlamsız çabalar olarak kalıyordu çoğu zaman.
Vampir olsun ya da olmasın hepsi aynıydı işte.Ruka, Yuuki ve ya
Ay yatakhanesinin önünü çevreleyen diğerleri…Evet ! çok zekiydiler.Evet ! çok güzeldiler. Ama yinede onları anlayabilmek Kain ve Aido ‘yu aşıyordu. Oysa her biri birbirinden çok farklıydı. Kızlar kapalı birer kutuyu andırıyordu Kain için; ne zaman ne yapacaklarını kestirmek zordu.
Kain gömüldüğü koltuktan kalkıp, pencereye doğru yaklaştı.Aşşağıda şemsiyesinin altında Gülerek bir şeyler anlatan Rima ve onu dikkatle dinleyen Ruka ‘yı seyretti bir süre .Yüzünü Aido’ya dönmeden çarçabuk sordu aklındakileri…

-Sence ne istiyorlar ??

-‘Bilmiyorum ’diyerek cevap verdi Aido.Bunu hiç düşünmemişti aslında .Zamansız yakalandığı bu soruyu geçiştirmek istercesine elindeki havuçlardan bir iki tanesini ağzına atıp , Kain’ in yanına yaklaştı ;

-Havuç istermisin ???,

Kain arkadaşının kendisini ciddiye almamasına kızıp , sert bir sesle tersledi onu .Yüzü gergin ve hiddetliydi. Bakışları güleryüzlü delikanlıya kilitlenmişti.

- Sana bir soru sordum Aido …

Arkadaşının bu kızgınlığına bir anlam veremeyen Aido da sevimli sevimli sırıtarak yanıtladı öfkeli vampiri.
Aido;
-Ben de öyle… havuç ???

Kain ;
- …………………………………

Kain kızları anlayamıyordu.Tamam çok akıllı ve ya nazik olmayabilirdi ama kızları anlamak da akıl işi değil yetenek meselesiydi ona göre.Sanki kazanamayacağını bildiğin bir dövüşe girmek gibi bir şeydi bu .Anlaşılmaz şeyler yapmak için yaratılmışlardı.Sürekli ilgilerini çekebilecek ve ya onları mutlu edebilecek bir şeyler bulmak zorundaydınız. Kain bunları düşünürken kendisini dikkatlice süzen arkadaşının bakışlarını üzerinde hissetti başını çevirince de gözleri karşılaştı.

-Neden kızlarla anlaşabilmek ,kendini ifade edebilmek bu kadar zor ???

Aslında Aido’da bu konularda başarılı sayılmazdı ama yine de içtelikle yanıtladı arkadaşının sorusunu.

-Belki de aynı dili konuşmayı beceremediğimiz için …

Kain aldığı yanıta başını sallayarak cevap verdi.Hala Ruka ‘ya ulaşabilmek için ne yapması gerektiği konusunda bir fikri yoktu.

- Eee yani ???

Aidonun dostuna yanıtı gayet açık oldu.
-yani si şu … bende bilmiyorum Belki biz ayrıntılara takılmıyoruz, onlarsa en ince ayrıntısına kadar dikkat ediyorlar hayata…
Kain arkadaşının bu yönünü ilk kez görüyordu.Daha önceleri onun böyle ciddi konularda fikir sahibi olabileceğini düşünmemişti.Aido devam etti.
- Erkeklerin mantığı daha düz ve tek yönlü; kadınların ki ise karmaşık.Önce onların gözüyle bakabilmeyi öğrenmek lazım sanırım .Aido’nun anlattıkları Kain’e ilginç gelmişti.O daha önce hiç bu yönüyle düşünmemişti bu konuyu.Aynı zamanda, Aido’nun tüm bunları nerden bildiğini de merak ediyordu.Çünkü; dışarıdan bakıldığı zaman Aido saf ve çocuksu yönleri ile dikkat çekerdi çoğu zaman. ‘‘İnsan ve ya Vampir herkesin içinde gizli bir dünya var demek ki’’ diye düşündü Kain,
-Yani dedi bir kez daha, arkadaşının ağzına tıktığı abur cuburları büyük bir zevkle yemesini izlerken.
Aido;
-‘‘yani; onların neyi neden yaptıklarını sorgulamak yerine kızları , oldukları gibi kabul etmek en iyisi bence.'' diye cevap verdikten sonra arkadaşına bakıp tatlı tatlı gülümsedi…
-Sanırım kendileri de ne istediklerini bilmiyorlar.

-‘Bence de öyle’ diye homurdandı iri yarı vampir,yüzüne masum ve çocuksu bir ifade yerleşmişti.Kederli bir şekilde bahçeyi izliyordu.

-Ben zaten Ruka’nın Kaname –sama da ne bulduğunu da anlamıyorum! Dedi.Bunu Okadar hüzünlü bir şekilde söylemişti ki arkadaşının bu haline, Aido’nun içi burkuldu.
Güneş iyice yükselip odayı sıcacık ışınları ile sarmalamış olsada, havadaki sonbahara özgü serinlik artık iyice hissediliyordu.Ama yinede bahçede kuşlar cıvıldıyor , hayat devam ediyor ,
Ve en yakın arkadaşı hala aşk acısı çekiyordu.
Aido Kain’i neşelendirmek istercesine bir kez daha sırıttı.

-Sende sürekli kapasitenin çok üstündeki şeyleri anlamaya çalışıyorsun be dostum.

Kain’in düşünceli yüzünde gözleri hırsla parladı.

-Ne gibi??

Aido Kain’in bu ani öfkesine yine bir anlam verememişti.

-‘‘Kadınlar, Ruka ve ya Kaname gibi…’’ dedi, derse gitmek için üzerini değiştirirken.

-Nasıl yani ne demeye çalışıyorsun sen ? diyerek kükredi Kain. Şimdi iyice sinirlenmişti.Kaname’nin adının Ruka’nın ki ile aynı cümlede geçmesi bile Kain’i deli etmeye yetiyordu.Bu bile onun kıskanması için yeterli bir sebepti.
Aido arkadaşının sırtını sıvazlayarak soruya yanıt verdi.Artık konunun kapanmasını ve Kain’bu boş sevdadan vazgeçmesini umuyordu.
-Bak dostum aslında çok basit.
''Kızları olduğu gibi kabul et.
Ruka'ya olan duygularını içinde yaşamaya devam et.
Kaname’yi anlamaktansa vazgeç.'' işte bunlar altın kurallar.Nokta.

Aido’nun bu son sözleri Kain’i mutsuz etmişti ama bunlar gerçeklerdi işte.Yüzünde umutsuz gölgeler dolaştı.İçindeki kırgınlığın sesine de yansımasından korkuyordu.Kırgınlık yerini öfkeye bırakırken cevap vermek için aralanan dudakları sımsıkı kapandılar.Söyleyeceği şeylerden korkarak sustu Kain.Kafasından geçen planları Aido’yla paylaşsaydı alacağı tepkinin ne kadar sert olabileceğini de biliyordu.
Aido odadan çıkarken son kez dostunu süzdü,neler geçiyordu acaba Kain’in aklından şuanda.İçinden iyi şeyler olmasını dileyerek koridora adım attığı zaman, artık gülümsemiyordu.

**** **** ****

Aido’nun odadan çıkmasıyla etraf bir anda sessizleşmiş, Kain de iç dünyasına geri dönmüştü.Aido'nun kendisine anlattıklarını düşünüyordu.Evet arkadaşının haklı olduğu şeyler vardı ama Ruka ve Kaname konusunda Kain onun taraflı davrandığını düşünüyordu.Zaten her zaman Kaname Kuran’ın yanın da olmuştu Aido.İşte ömründe ilk defa Kain Kaname’den öldüresiye nefret etti.Hem en iyi dostunu yanına çekmiş,hem de sevdiği kızı kendine aşık etmişti o çünkü.Ruka’nın çektiği acıyı görmek için vampir yada büyücü olmaya gerek yoktu; sıradan bir ölümlü bile bunu onun gözlerinden anlayabilirdi.'Neden ona bir şans tanımıyordu bu kız,sadece tek bir şans ' Oysa denese, ona bir şans verse neler yapardı Kain. Bu yegane şansı sonuna dek kullanır ve Ruka'yı sonsuza dek mutlu etmeye adardı kendini. Genç adam bunları düşünürken; tekrar kızları izlemeye dalmıştı. Birden aklına gelen düşünce kırıntısı, yüzünü buruşturmasına neden oldu.''kaname'' herseyin sebebi oydu , onun varlığıydı. Eğer Kuran ortalıklarda olmasaydı, belki bir şansı olabilirdi, belki her şey farklı olabilirdi, belki umud ettiği şeyler gerçekleşebilirdi. Belki,belki,…
‘Eğer ondan kurtulabilseydi.’Bu sevimsiz düşünce önce rahatsız etti onu.Ama biraz daha düşününce, başka çaresinin olmadığına karar verdi. Herkes için en iyisiydi bu . Bunun artık bir son bulması gerekiyordu ama nasıl?
Kıskançlık dürtüsüyle hareket ettiğinin kanısına vararak, düşüncelerinden korktu bir anda. Eğer bunu hissederse, safkanın kendisini yok edeceğini de biliyordu.Fakat bir şeyler yapmalıydı.Bir şeyler yapmalı ve Ruka'nın kendisine bir şans vermesini sağlamalıydı fakat nasıl?Mutlaka bir yolu olmalıydı.
Asık suratlı vampir delikanlı 'her şeyin bir yolu vardır 'diye düşündü. 'bir ölümsüzü öldürmenin bile!'
*** *** ***

mükemmmmmelllllllllll ne dicemi bilemiyorum inanilmaz inanırmısın vk sadece zero ve kanemeyi sevememe rağmen ruka'ya bayıldım anatımınla beni büyüledin senin gibi yazabilmeyeyi çok isterim baklım şimdi ne olcak sabırla bekliyo olucam dört gözle bekliyo olucam yeni bölümü

Sewgili NaNa,
çoook tesekkür ederim .Güzel övgülerin beni okadar mutlu ettiki anlatamam.beğenmene de çok sewindim.beklediğini bulmana çook mutlu oldum en azından iltifatların için tesekkür ederim canım...bakalım diğer karakterlerimi de beğenecekmisin ... o tam bir muaamma...
yeni bölümü bu akşam koycam canımın içi...

@KaNaShiiSaigo,canım yine herzamanki döktürmüşsün
Yeni bölümü uzun bir süredir yazamadın ve bizi beklettin ama yinede beklememize değer bir şekilde dönüş yaptın Senin Ff nin sürekliliği,akıcılığı,anlatım şeklin gerçekten çok güzel =) Bu bölümdede gördüğümüz gibi yine aynı şekilde yazmaya devam ediyorsun.Yeni bölümde en çok dikkatimi çekenler kıskançlık,kadın/erkek ilişkileri üzerinde durman oldu Tekrar eline sağlık,birde yaz vakti geldi.Bu tatil zamanında ff nin yeni bölümlerini daha hızlı yayınlarsın umarım 10/10