Niara-Ölüm öpücükleri- 17 bitti Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 10, 11, 12 ... 30, 31, 32, Sonraki |
|
Yazar
Mesaj
saol Maron_Rei foto koyamam tiplerini tarif edebilirim;
Niara: Çikolata rengi teni, beyaz saçları ve iri ceviz-lacivert gözleriyle güzel bir kızdır. (biliyorum biraz acayip geliyor ama güzel ^^)
Jin: Siyah saçlı, yemyeşil gözlü hafif ufak ama nefes kesici birisidir. Burnu çok güzeldir ve gözleri
Varnira; çok cazibelidir. Korkutucu zekası fiziğinide yansımıştır. Buz mavisi gözleri, mermer rengi teni ve dolgun vişne rengi dudaklarıylçok güzel vir kızdır.
biliyorum Varnira ile Niara kardeş
ama renkleri biraz böyle farklı çünkü onlar peri (herşey mümkün
) vede babalarının rengi Niaranınki ile aynı annelerininkide Varnira ile.
Niara: Çikolata rengi teni, beyaz saçları ve iri ceviz-lacivert gözleriyle güzel bir kızdır. (biliyorum biraz acayip geliyor ama güzel ^^)
Jin: Siyah saçlı, yemyeşil gözlü hafif ufak ama nefes kesici birisidir. Burnu çok güzeldir ve gözleri

Varnira; çok cazibelidir. Korkutucu zekası fiziğinide yansımıştır. Buz mavisi gözleri, mermer rengi teni ve dolgun vişne rengi dudaklarıylçok güzel vir kızdır.
biliyorum Varnira ile Niara kardeş



wahuuuww
gerçi zaten bn normal bir tip beklemiodum sürpriz olmadı
ama şu jin yok mu aaaah ah hizanın hikayesinde ki kaende öle gerçi bn onu erkek sanıodum deilmiş ama öle tiplere hastayım
peki neden hastasın psico
bana benzio ondan olabilir ama bnm saçlarım açık kahve xD
başkaaaa
ilk aşkııııımm aynen jin'e benziodu aaaaaaaaaaaa söylettiniz banaaaaa
hatırladım bak şimdi
onunda burnu çok güzeldi aaaahhh aaaaaaaa ( bu böyle gider en iisi burda kesiim
)



peki neden hastasın psico
bana benzio ondan olabilir ama bnm saçlarım açık kahve xD
başkaaaa
ilk aşkııııımm aynen jin'e benziodu aaaaaaaaaaaa söylettiniz banaaaaa



*TRUST&BETRAYAL*
[img]http://www.imgplace.com/[/img]
[img]http://www.imgplace.com/[/img]


ewt itiraf ediyorum siyah saçlı mermer tenli yeşil gözlü çocuklara zaafım var ondan 

*TRUST&BETRAYAL*
[img]http://www.imgplace.com/[/img]
[img]http://www.imgplace.com/[/img]





ve de yeni bölüm. çok çabuk geldi biliyorum. ama bir önceki kısaydı
7
Nate’ in soğuk boynunu öpüyordum. Kendimi geriye çektim. Dudaklarında çocuksu bir gülümseme vardı. Gözlerine baktım; bir kez daha üzülerek anladım insanlarım duygu körü olduğunu. Ben onu aşk ve şehvetle öpüyor, o öpücüklerimin Mary Anne nın kilerden farkı olmadığını düşünüyordu.
Delilercesine koşuyorduk el ele, açık ovada. O aptal bir köpek yavrusu gibi umursamaz ve korkusuzdu, ancak ben biz yokuşa doğru koşarken bizi fark eden sireni görmüştüm, korkuyordum. Benim planım suya düşmüştü. Planım yoktu ki.
En başından beri biliyordum, Nate ile kuzey kıyısına kadar kaçmanın, hidraları kontrol ederek buralardan uzaklaşmanın imkânsız olduğunu. Peki, niye bile bile kendi sonumu getirmek istemiştim.
Çınar tohumları ve Nate. Lanet olsun! Âşıktım ben! Daha önce tatmadığım duyguları yaşıyordum
Sadece kendimi avutup Nate ile muhteşem üç buçuk ay geçirmiştim. Bütün hayatımı üç buçuk aya satmış, zaten benim yardımımla hayatta kalmış Nate i yalanlarımla avutmuş onu da kendimle beraber bilinçaltında yaşayacağıma inandırmıştım. Arkamızdan geliyorlardı.
Aptal mıydım? Belki evet.
Pişman mıydım? Kesinlikle hayır.
O da bende istiyorduk ölümü. Ben belki de farkında değildim ölümü sevdiğimin… Periler için “Hayat ölümle danstır” sözü hiç bir şey ifade etmezken, bu kelimeler beni özetliyordu. Yaşamak için ölmek…
Bencilce biliyorum. Sevenlerim olduğunu bile bile…
Kendimden gizli gizli hep nefret etmiştim, ama…
Jin’ i düşündüm. Gülümseyişini, ağlayışını...
Jin’ i ağlarken görmektense ölmeyi yeğlerdim. Zaten yeğlemiştim ki ben ölmeyi.
Varnira, benim tabirimle buz prensesi, o ne yapardı. Üzülmezdi. Benden utanırdı. Bir hain olarak öldüğüm için. Benden nefret eder, yokluğuma sevinirdi.
Asbarla…
Onları düşünmek içimde kırık bir burukluğa sebebp oldu. Onları üzemezdim. Pişmansam onlar için pişmandım.
Nate’ i durdurup arkamdakilere teslim etmek, onunla hiç tanışmamış olmayı diledim bir an.
Nasıl olurda bir insanın aklımı başımdan almasına izin verirdim.
Kendimden bir kez daha nefret ettim. Suçlu o muydu?
Şelalelere bakan tepeye vardığımızda bütün bu düşüncelerden kafamı kaldırdım.
—Burası!
Nerdeyse bağırmıştım.
Yere çömeldik. Tıpkı hayvanlar gibi ellerimle toprağı eşeledim. Ayak seslerini duyabiliyordum.
Titreyen elleriyle tohumları toprağa döktü; toprağı kapattı. Dişlerimle baş parmağımı kanattım. Kutsal kanımla toprağı suladım.
Nate o kadar tatlı, o kadar mutlu gülümsüyordu ki, içimdeki pişmanlık hissi yok oldu. Nate’ in yüzündeki ifade, gözlerindeki bakış bir anda dondu. Endişeyle ona baktım. Kafası kucağıma düştü. Kafasına bir ok saplanmıştı. Onu düz çevirdim. Üzerine kapaklandım.
Kan içindeki dudaklarından hafif bir teşekkür döküldü.
O bu kadar mutluyken ben nasıl onun için ağlayabilirdim ki? Bencillik olurdu.
O kadar mutlu gözüküyordu ki bir kahkaha atmaktan kendimi alamadım. Anyası ve Mary nin ona sarıldığı o kadar belliydi ki. Mutluydum; mutluydu. Anya mutluydu, Mary mutluydu. Nate kaybettiği hayatını bulmuştu öldüğünde.
Tutuklanıp sorgulanmak üzere saraya giderken bile gülümsüyordum.
7
Nate’ in soğuk boynunu öpüyordum. Kendimi geriye çektim. Dudaklarında çocuksu bir gülümseme vardı. Gözlerine baktım; bir kez daha üzülerek anladım insanlarım duygu körü olduğunu. Ben onu aşk ve şehvetle öpüyor, o öpücüklerimin Mary Anne nın kilerden farkı olmadığını düşünüyordu.
Delilercesine koşuyorduk el ele, açık ovada. O aptal bir köpek yavrusu gibi umursamaz ve korkusuzdu, ancak ben biz yokuşa doğru koşarken bizi fark eden sireni görmüştüm, korkuyordum. Benim planım suya düşmüştü. Planım yoktu ki.
En başından beri biliyordum, Nate ile kuzey kıyısına kadar kaçmanın, hidraları kontrol ederek buralardan uzaklaşmanın imkânsız olduğunu. Peki, niye bile bile kendi sonumu getirmek istemiştim.
Çınar tohumları ve Nate. Lanet olsun! Âşıktım ben! Daha önce tatmadığım duyguları yaşıyordum
Sadece kendimi avutup Nate ile muhteşem üç buçuk ay geçirmiştim. Bütün hayatımı üç buçuk aya satmış, zaten benim yardımımla hayatta kalmış Nate i yalanlarımla avutmuş onu da kendimle beraber bilinçaltında yaşayacağıma inandırmıştım. Arkamızdan geliyorlardı.
Aptal mıydım? Belki evet.
Pişman mıydım? Kesinlikle hayır.
O da bende istiyorduk ölümü. Ben belki de farkında değildim ölümü sevdiğimin… Periler için “Hayat ölümle danstır” sözü hiç bir şey ifade etmezken, bu kelimeler beni özetliyordu. Yaşamak için ölmek…
Bencilce biliyorum. Sevenlerim olduğunu bile bile…
Kendimden gizli gizli hep nefret etmiştim, ama…
Jin’ i düşündüm. Gülümseyişini, ağlayışını...
Jin’ i ağlarken görmektense ölmeyi yeğlerdim. Zaten yeğlemiştim ki ben ölmeyi.
Varnira, benim tabirimle buz prensesi, o ne yapardı. Üzülmezdi. Benden utanırdı. Bir hain olarak öldüğüm için. Benden nefret eder, yokluğuma sevinirdi.
Asbarla…
Onları düşünmek içimde kırık bir burukluğa sebebp oldu. Onları üzemezdim. Pişmansam onlar için pişmandım.
Nate’ i durdurup arkamdakilere teslim etmek, onunla hiç tanışmamış olmayı diledim bir an.
Nasıl olurda bir insanın aklımı başımdan almasına izin verirdim.
Kendimden bir kez daha nefret ettim. Suçlu o muydu?
Şelalelere bakan tepeye vardığımızda bütün bu düşüncelerden kafamı kaldırdım.
—Burası!
Nerdeyse bağırmıştım.
Yere çömeldik. Tıpkı hayvanlar gibi ellerimle toprağı eşeledim. Ayak seslerini duyabiliyordum.
Titreyen elleriyle tohumları toprağa döktü; toprağı kapattı. Dişlerimle baş parmağımı kanattım. Kutsal kanımla toprağı suladım.
Nate o kadar tatlı, o kadar mutlu gülümsüyordu ki, içimdeki pişmanlık hissi yok oldu. Nate’ in yüzündeki ifade, gözlerindeki bakış bir anda dondu. Endişeyle ona baktım. Kafası kucağıma düştü. Kafasına bir ok saplanmıştı. Onu düz çevirdim. Üzerine kapaklandım.
Kan içindeki dudaklarından hafif bir teşekkür döküldü.
O bu kadar mutluyken ben nasıl onun için ağlayabilirdim ki? Bencillik olurdu.
O kadar mutlu gözüküyordu ki bir kahkaha atmaktan kendimi alamadım. Anyası ve Mary nin ona sarıldığı o kadar belliydi ki. Mutluydum; mutluydu. Anya mutluydu, Mary mutluydu. Nate kaybettiği hayatını bulmuştu öldüğünde.
Tutuklanıp sorgulanmak üzere saraya giderken bile gülümsüyordum.


11. sayfa (Toplam 32 sayfa) [ 320 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |