İnternet bağımlılığı? Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, Sonraki |
Yazar
Mesaj

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Gama_Sennin
Önemli olan dengeyi tutturabilmek.İnternette çok takılıp saatlerce günlerce aralıksız takılmak insanı bağımlı kılar ancak dengeyi tutturabiliyorsan internet kullanmakta sorun olduğunu düşünmüyorum.Gerçek hayattaki sorumluluklarını halledebiliyorsan zaten internet bağımlısı sayılmazsın bence.Ayrıca artık herşey internet üzerinden yürüyor bu devirde.İnternetin yeri tabiki hayatımızda büyük bir yer kaplıyor.Sonuçta internetten haberleşebiliyoruz başka ülkelerdeki tanıdıklarımızla anında birşey paylaşabiliyoruz.İnternetin hayatı tamamen kolaylaştırdığı ve insanı hazıra alıştırdığına inanıyorum.Fakat sosyalleşmek internet üzerindende olabilecek birşey sonuçta insanlarla irtibat kuruyorsun reel hayatta internetten tanıştığın insanlarla tanışabilirsin...
En büyük örnek olarak burda anime-manga severler birbirimizi buluyoruz.
En büyük örnek olarak burda anime-manga severler birbirimizi buluyoruz.

Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): Uchiha Clan, Desdemona, Atabetü'l-Hakayık
Bir yerde,yapılan araştırmalara göre internet bağımlılığının uyuşturucu bağımlılığından daha kötü olduğunu okumuştum.
Ancak ben bu teze katılmıamakla birlikte internetin hem faydalı hem de zararlı yanları olduğunu düşünüyorum.Lakin çok sığ bir mantıkla bakılsa da internte kullanıcılarının farklı amaçları var.
Örneğin, ben kendi adıma interneti daha çok forum siteleri için kullanıyorum, sebebi ise forum sitelerini daha çok ortak bir zevke sahip seviyeli kişiler oluşturuyor,gerektiğinde güncel konularda tartışılıp bunlara fikir yürütülebiliyor.
Reelde böyle kişiler bulup onlarla bir paylaşımda bulunması çok zor.
Bunun yanında internet müzik dinlemek, ödev yapmak, oyun oynamak gibi basit amaçlar için de kullanıldığı için hayatın bir parçası olduğunu düşünüyorum.Artık okullarda bile bir ödev verilirken " A konusunu internetten araştırın".şeklinde ödevler veriliyor,tamam bunun bir bakıma hazırcılığa alıştırdığı doğru ama çocuk değil güncel bir konuyu normal bir şeyi araştırırken bile kendi seviyesine uygun bilgileri ansiklopedilerde bulamaz,internette bunun için ayrı siteler var.
Bunların haricinde, dil öğrenmek isteyen internetten dil öğrenebiliyor,hastanelerden daha kolay randevu alınabiliyor, ev hanımları bile internetten yemek tarifi bakıyor vs..
Zararlı yanlarına gelince, özellikle arkadaşlık sitelerinin amacını doğru bulmuyorum.Çoğu kişi orda kendini olmak istediği gibi tanıtıyor, kişi gerçek hayatta elde edemediği hayali bir ilişki yaşıyor, klavyenin arkasındaki yaşama bağlı olduğu için bir süre sonra anksiyete krizi,depresyon gibi ruhsal hastalıklara yakalanıyor ve karşı cins onun için bir saplantı haline geliyor.
Facebook,twitter gibi sitelere de gelince, facebooku zaten çoğu kişi birbirinin özel hayatını öğrenmek için kullanıyor,reelde selamlaşmadığınız kişi sizin facebooktan arkadaşınız oluyor en saçma bulduğum ise bir fotoğraf yorumu bile bir ilişkiyi bitirebiliyor.
Kısacası ben internetin kişiye bağlı olarak faydalı veya zararlı olacağını düşünüyorum. İsterse herkes 10 saat kullansın ancak bağımlı olup olmamak kişinin kendisinde bitiyor, bu durumda kişi sosyal ilişkilerinde dengeyi sağlayıp günlük işlerini etkilemedikçe istediği kadar kullanabilir bence.
Ancak ben bu teze katılmıamakla birlikte internetin hem faydalı hem de zararlı yanları olduğunu düşünüyorum.Lakin çok sığ bir mantıkla bakılsa da internte kullanıcılarının farklı amaçları var.
Örneğin, ben kendi adıma interneti daha çok forum siteleri için kullanıyorum, sebebi ise forum sitelerini daha çok ortak bir zevke sahip seviyeli kişiler oluşturuyor,gerektiğinde güncel konularda tartışılıp bunlara fikir yürütülebiliyor.
Reelde böyle kişiler bulup onlarla bir paylaşımda bulunması çok zor.
Bunun yanında internet müzik dinlemek, ödev yapmak, oyun oynamak gibi basit amaçlar için de kullanıldığı için hayatın bir parçası olduğunu düşünüyorum.Artık okullarda bile bir ödev verilirken " A konusunu internetten araştırın".şeklinde ödevler veriliyor,tamam bunun bir bakıma hazırcılığa alıştırdığı doğru ama çocuk değil güncel bir konuyu normal bir şeyi araştırırken bile kendi seviyesine uygun bilgileri ansiklopedilerde bulamaz,internette bunun için ayrı siteler var.
Bunların haricinde, dil öğrenmek isteyen internetten dil öğrenebiliyor,hastanelerden daha kolay randevu alınabiliyor, ev hanımları bile internetten yemek tarifi bakıyor vs..
Zararlı yanlarına gelince, özellikle arkadaşlık sitelerinin amacını doğru bulmuyorum.Çoğu kişi orda kendini olmak istediği gibi tanıtıyor, kişi gerçek hayatta elde edemediği hayali bir ilişki yaşıyor, klavyenin arkasındaki yaşama bağlı olduğu için bir süre sonra anksiyete krizi,depresyon gibi ruhsal hastalıklara yakalanıyor ve karşı cins onun için bir saplantı haline geliyor.
Facebook,twitter gibi sitelere de gelince, facebooku zaten çoğu kişi birbirinin özel hayatını öğrenmek için kullanıyor,reelde selamlaşmadığınız kişi sizin facebooktan arkadaşınız oluyor en saçma bulduğum ise bir fotoğraf yorumu bile bir ilişkiyi bitirebiliyor.
Kısacası ben internetin kişiye bağlı olarak faydalı veya zararlı olacağını düşünüyorum. İsterse herkes 10 saat kullansın ancak bağımlı olup olmamak kişinin kendisinde bitiyor, bu durumda kişi sosyal ilişkilerinde dengeyi sağlayıp günlük işlerini etkilemedikçe istediği kadar kullanabilir bence.

Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): arnemethia, Moody, Atabetü'l-Hakayık
Normalde, buraya uzun uzun yazmak isterdim.
Ama kısa ve öz yöntemini deneyeceğim.
1. İnternetin bağımlılık yapması mümkündür.
2. İnternet asosyalliğe neden olabildiği gibi sosyalliği de arttırabilir. (Bende oldu mesela.)
3. İnternetteki özgür platform, insanın kendine özgüvenini sağlıyor bence. Bu gerçek hayata kötü de yansıyabilir, iyi de. Ben burada açık açık görüşlerimi söylemeyi becerdikten sonra, gerçekte de söylemeyi başarabileceğimi düşünerek, korkaklığımdan sıyrılmışımdır mesela.
4. Kişisel ve toplumsal sorunları olan insanlar, sanal ortamlarda daha çok vakit geçirir, sözünün doğruluk payı vardır. Bu sorunlarımı aynı anda çok kişiyle paylaşabilir, yazabilir, dert bulabilir, ya da kafamı dağıtabilirim. Bunu iyi bilirim.
5. Bir sonuca bağlamak gerekirse, iyisiyle kötüsüyle artık internet yaşamımızın bir parçası. Ama esas önemli olan, artık o mu bizim parçamız, yoksa biz mi onun? İşte en önemli maddeye geldik.
Önemli olan, iradedir. İnternette, tatmin olamazsın. Ne kadar durursan dur, bu çevrimiçi ortam, sana bu hissi vermez. Yani, 1 saat girsem o beni tatmin eder, yeter, hissi yoktur. Bütün yaz girdim, hala giriyorum, demek ki tatmin olmadım, çünkü burası güncel bir platform.
Dolayısıyla, internetin en büyük bağımlılık yapıcı özelliği de budur.
Burada ne devreye giriyor?
İdare, irade ve öz kontrol. 1 saat bakacağım diyeceksin. Bakıp çıkacaksın. Zamanı fark etmedim diye bir şey yok, bu insanın kendini kandırması! Lütfen, ben saate bakıyorum, az kalmış kalkmama, ama bazen de neyse ya saati görmedim ki ben n'apayım bahanesiyle GÜYA kendi vicdanımı susturuyorum.
Bunu üstünden atmanın en iyi yolu ne? Dışarının farkına varın. Ben, okulda satrançtan folklöre, ondan biyoloji olimpiyatlarına, yazı yarışmalarına, ne bulduysam atladım. Her fırsatta birileriyle geziyorum. Dolayısıyla, bu yüz yüze görüşmenin verdiği tatmini, internetin veremediğini, onun için o doymamışlık hissiyle bırakamadığımı biliyorum.
Ha şu da var, internetti ki o milyonlara ulaşma şansı, ya da özgür paylaşma şansı yok. Ama bunun için kısıtlı bir zaman zaten çok yeterli olacaktır. Bu yazıyı yazmak benim ne kadar zamanımı aldı? Ya da illa bir şey yazacaksam, elde yazar öyle geçiririm.
Veya bir şey paylaşacak, online bir etkinlik yapacaksam, bunu 7/24 yapmıyorum ya! İnternetsiz yapılamayacak şeyler var, ama onları bu kısıtlı zamanlarda yapmak mümkün.
Hem de rahatlıkla.
Bunu engellemenin şu yolu veya bu yolu yok. İrade var. Bir de iradesi zayıf olanlar var. İraden güçlüyse zaten bir şey demeye bile ihtiyaç duymazsın. İşte eğer zayıfsa da, sağdan soldan destek alacaksın, 1 saat dolsun kaldır beni şunun başından diyeceksin birine, vs. vs.
//İyi ki öz oldu.
Ama kısa ve öz yöntemini deneyeceğim.
1. İnternetin bağımlılık yapması mümkündür.
2. İnternet asosyalliğe neden olabildiği gibi sosyalliği de arttırabilir. (Bende oldu mesela.)
3. İnternetteki özgür platform, insanın kendine özgüvenini sağlıyor bence. Bu gerçek hayata kötü de yansıyabilir, iyi de. Ben burada açık açık görüşlerimi söylemeyi becerdikten sonra, gerçekte de söylemeyi başarabileceğimi düşünerek, korkaklığımdan sıyrılmışımdır mesela.
4. Kişisel ve toplumsal sorunları olan insanlar, sanal ortamlarda daha çok vakit geçirir, sözünün doğruluk payı vardır. Bu sorunlarımı aynı anda çok kişiyle paylaşabilir, yazabilir, dert bulabilir, ya da kafamı dağıtabilirim. Bunu iyi bilirim.
5. Bir sonuca bağlamak gerekirse, iyisiyle kötüsüyle artık internet yaşamımızın bir parçası. Ama esas önemli olan, artık o mu bizim parçamız, yoksa biz mi onun? İşte en önemli maddeye geldik.
Önemli olan, iradedir. İnternette, tatmin olamazsın. Ne kadar durursan dur, bu çevrimiçi ortam, sana bu hissi vermez. Yani, 1 saat girsem o beni tatmin eder, yeter, hissi yoktur. Bütün yaz girdim, hala giriyorum, demek ki tatmin olmadım, çünkü burası güncel bir platform.
Dolayısıyla, internetin en büyük bağımlılık yapıcı özelliği de budur.
Burada ne devreye giriyor?
İdare, irade ve öz kontrol. 1 saat bakacağım diyeceksin. Bakıp çıkacaksın. Zamanı fark etmedim diye bir şey yok, bu insanın kendini kandırması! Lütfen, ben saate bakıyorum, az kalmış kalkmama, ama bazen de neyse ya saati görmedim ki ben n'apayım bahanesiyle GÜYA kendi vicdanımı susturuyorum.
Bunu üstünden atmanın en iyi yolu ne? Dışarının farkına varın. Ben, okulda satrançtan folklöre, ondan biyoloji olimpiyatlarına, yazı yarışmalarına, ne bulduysam atladım. Her fırsatta birileriyle geziyorum. Dolayısıyla, bu yüz yüze görüşmenin verdiği tatmini, internetin veremediğini, onun için o doymamışlık hissiyle bırakamadığımı biliyorum.
Ha şu da var, internetti ki o milyonlara ulaşma şansı, ya da özgür paylaşma şansı yok. Ama bunun için kısıtlı bir zaman zaten çok yeterli olacaktır. Bu yazıyı yazmak benim ne kadar zamanımı aldı? Ya da illa bir şey yazacaksam, elde yazar öyle geçiririm.
Veya bir şey paylaşacak, online bir etkinlik yapacaksam, bunu 7/24 yapmıyorum ya! İnternetsiz yapılamayacak şeyler var, ama onları bu kısıtlı zamanlarda yapmak mümkün.
Hem de rahatlıkla.
Bunu engellemenin şu yolu veya bu yolu yok. İrade var. Bir de iradesi zayıf olanlar var. İraden güçlüyse zaten bir şey demeye bile ihtiyaç duymazsın. İşte eğer zayıfsa da, sağdan soldan destek alacaksın, 1 saat dolsun kaldır beni şunun başından diyeceksin birine, vs. vs.
//İyi ki öz oldu.

Everyone is alone. Everyone is empty. People have no longer any need of others. You can always find a substitute for any talent. Any relationship can be replaced. I've grown sick of a world like that… - Shougo Makishima
Bu mesaja teşekkür edenler (4 kişi): LiGht'ray, Birisi, Moody, Atabetü'l-Hakayık

Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): Emerald, Atabetü'l-Hakayık



2. sayfa (Toplam 4 sayfa) [ 31 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |