| Küçükken Hayalinizdeki Dost Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 5, 6, 7 ... 10, 11, 12, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Shinjitsu'cum, unuttuğum yerleri nasıl da güzel ekleyiverdin öyle.
Aslında şizofreni ile bağdaştırmak değişik ve mantıklı aslında. ama hayali dostu olanlara şizofreni diyemeyiz, değil mi? Yine de şizofreniyi buna karıştırmasak iyi oluryoksa konu iyice psikolog oturumuna dönecek.
Gerçekten de haklısın aslında. Ergenlikte bu sorunlar olunca biraz zor olabilir bence de. Çünkü o alıştığı düzenin üzerine ekler, değiştirmek istemez. Yatkınlıklardan küçüklükten vazgeçmeli veya bunu dediğin gibi pozitif yapmalı. Yoksatoplumdan soyutlanmış veya üzerine hiç hoş olmayan etiketler yapıştırılmış br kişilik çıkar ortaya.
Ama dediğin gibi pozitif yaparlarsa da, gerçekten yaratıcı bir karakterdedir. Ve bu bize iradeli, kararlı, yolunda ilerleyen ve sağlıklı gelişmekte olan bir birey olduğunu gösterir. Bu sayede de bireyin daha yaratıcı geliştiğini görürüz.
Jeanne'in neden direttiğine gelince, hani ilk sayfalarda da demişti ya ''Hiç ben dememişim, biz demişim.'' diye. Belki Jeanne'in anlatmak istemediği sorunları vardır veya ergenliğin getirtiği bir değişme, gelişme sürecinde bulunduğumuz için, o da şimdilik ona ihtiyaç duyuyor olabilir. Onun için Jeanne ile iyi bir konuşma yapmamız gerekebilir de. Ama bunu iyi niyetli söylüyorum, sakın yanlış anlamasın.
Yani bence bu kötü birşey değil, sonuçta bir yansıma ama bu yansımayı tek kişilikte birleştirmek daha yararlı olur diye düşünüyorum. Jeanne için de bir şey diyemem, çünkü onun neden, nasıl bunu yarattığını, onunla neler yaptığını bilmeden, onun hakkında bir yorum yapmaya hakkım yok.
Aslında ergenlikte böyle bir hayali dost kullanışlı bile olabilir. Çünkü bildiğiniz üzere ergenler değişim sürecinden geçerken kendilerini keşfetme yönündedirler. Bu nedenle kendileriyle yüzleşmek istememeleri doğaldır diye düşünüyorum. Bu hayali arkadaş da kişiliklerinin isyanı olabilir.
Jeanne'cim, lütfen yanlış bir şey söylediğimi zannetme.
Ben sadece düşüncemi açıkladım. Ama karşıt düşüncen varsa, tabi ki alırız.
Shinjitsu'cum, gerçekten de haklısın.
Bunu, büyüdükçe pozitife çevirebiliyorsa kişi, gerçekten de kişiliği için iyi bir eğilim.
(Bugün psikologluğum üzerimde.
)
Aslında şizofreni ile bağdaştırmak değişik ve mantıklı aslında. ama hayali dostu olanlara şizofreni diyemeyiz, değil mi? Yine de şizofreniyi buna karıştırmasak iyi oluryoksa konu iyice psikolog oturumuna dönecek.
Gerçekten de haklısın aslında. Ergenlikte bu sorunlar olunca biraz zor olabilir bence de. Çünkü o alıştığı düzenin üzerine ekler, değiştirmek istemez. Yatkınlıklardan küçüklükten vazgeçmeli veya bunu dediğin gibi pozitif yapmalı. Yoksatoplumdan soyutlanmış veya üzerine hiç hoş olmayan etiketler yapıştırılmış br kişilik çıkar ortaya.
Ama dediğin gibi pozitif yaparlarsa da, gerçekten yaratıcı bir karakterdedir. Ve bu bize iradeli, kararlı, yolunda ilerleyen ve sağlıklı gelişmekte olan bir birey olduğunu gösterir. Bu sayede de bireyin daha yaratıcı geliştiğini görürüz.
Jeanne'in neden direttiğine gelince, hani ilk sayfalarda da demişti ya ''Hiç ben dememişim, biz demişim.'' diye. Belki Jeanne'in anlatmak istemediği sorunları vardır veya ergenliğin getirtiği bir değişme, gelişme sürecinde bulunduğumuz için, o da şimdilik ona ihtiyaç duyuyor olabilir. Onun için Jeanne ile iyi bir konuşma yapmamız gerekebilir de. Ama bunu iyi niyetli söylüyorum, sakın yanlış anlamasın.
Aslında ergenlikte böyle bir hayali dost kullanışlı bile olabilir. Çünkü bildiğiniz üzere ergenler değişim sürecinden geçerken kendilerini keşfetme yönündedirler. Bu nedenle kendileriyle yüzleşmek istememeleri doğaldır diye düşünüyorum. Bu hayali arkadaş da kişiliklerinin isyanı olabilir.
Jeanne'cim, lütfen yanlış bir şey söylediğimi zannetme.
Shinjitsu'cum, gerçekten de haklısın.
(Bugün psikologluğum üzerimde.
''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''
Uchiha seni çok takdir ediyorum, çok düşünceli ve zekisin ^_^
ben de şizofreniyle bağdaştırmanın biraz ağır kaçacağını düşünmüştüm fakat aslında şizofreni çokta kötü bir hastalık değil, eğer önceden sosyal açıdan önlem alınırsa engellenebilir.
birden aklıma geldi de, ben sürekli kendi kendime konuşurdum hem de annemin yanında bile filan. bana garip garip bakıp deli olduğumu sanmıştı
bende kesinlikle hayali arkadaş diye bir durum söz konusu değil fakat aşırı şekilde küçüklüğümden beri yaptığım bir şey var.
o da sürekli birileri benimle röpörtaj yapıyormuş gibi aynanın karşısına geçip hem soruları sorar hem cevapları veririm. bence bu çok normal bir şey. hatta şimdi insanlar böyle yapılmasını bile tavsiye ediyor, bir topluluğun önüne çıkmadan hazırlık yapmak gibi bir şey bu. fakat orada kimsenin olmadığını biliyorum. sadece ben olduğumu ve başka kimse olmadığını.
onun dışında aynı şekilde mesela gerçek hayattan çok hoşlandığım kişilerle ayna karşısına geçip konuşurum onlara hiç bir zaman söyleyemeyeceğim şeyleri söylerim, onlarda bana cevap verirler ama benim ağzımdan.
yani tamamen kontrol ben de.
zaten şizofreniyle normal hayal gücünü ayıran ince nokta da bu bence.
kontrol kimde?
ben de şizofreniyle bağdaştırmanın biraz ağır kaçacağını düşünmüştüm fakat aslında şizofreni çokta kötü bir hastalık değil, eğer önceden sosyal açıdan önlem alınırsa engellenebilir.
birden aklıma geldi de, ben sürekli kendi kendime konuşurdum hem de annemin yanında bile filan. bana garip garip bakıp deli olduğumu sanmıştı
o da sürekli birileri benimle röpörtaj yapıyormuş gibi aynanın karşısına geçip hem soruları sorar hem cevapları veririm. bence bu çok normal bir şey. hatta şimdi insanlar böyle yapılmasını bile tavsiye ediyor, bir topluluğun önüne çıkmadan hazırlık yapmak gibi bir şey bu. fakat orada kimsenin olmadığını biliyorum. sadece ben olduğumu ve başka kimse olmadığını.
onun dışında aynı şekilde mesela gerçek hayattan çok hoşlandığım kişilerle ayna karşısına geçip konuşurum onlara hiç bir zaman söyleyemeyeceğim şeyleri söylerim, onlarda bana cevap verirler ama benim ağzımdan.
yani tamamen kontrol ben de.
zaten şizofreniyle normal hayal gücünü ayıran ince nokta da bu bence.
kontrol kimde?
18 Şub 2009 1:03
18 Şub 2009 14:13
18 Şub 2009 14:34
hayatin cennet olmasi mumkun degildir zaten, fakat en azindan hayatin mukemmel olmadigi gercegini kabul etmesini bilenler icin hayat hic bir zaman zor degildir hatta cok kolaydir.
fakat ideolojileri cok kuvvetli basan insanlar hayati hep kendilerine karsi gorurler. cunku bir kisinin ideolojisi tum dunyayi asla yonetemez; hele ki su yasadigimiz cagda bu mumkun degildir.
Kisacasi hayati hayalleriyle yasayan icin hayat her zaman zor olacaktir.
ben de boyle dusunuyorum..
fakat ideolojileri cok kuvvetli basan insanlar hayati hep kendilerine karsi gorurler. cunku bir kisinin ideolojisi tum dunyayi asla yonetemez; hele ki su yasadigimiz cagda bu mumkun degildir.
Kisacasi hayati hayalleriyle yasayan icin hayat her zaman zor olacaktir.
ben de boyle dusunuyorum..
| 6. sayfa (Toplam 12 sayfa) [ 111 mesaj ] |
| Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |








