sevimli dostlarımız Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6 |
Yazar
Mesaj
01 Eyl 2008 4:17
benim kedim var:)adı çiko 9 aylık bir beyefendi.beyefendi duamn rengi tüyceezlerinin günde 2 kez taranmasını ister efem.kaplarının haftada 2 kez yıkanması mecburidir.tasma katiyen takılamaz,ısırmaca oynamak isterse karşı koyulması yasaktır.ama çok sevimli bir kediş kendisi:D
çok şeker bakışları var bide:))ve o bir öpücük delisi.
yakında resimlerinide koyarım
çok şeker bakışları var bide:))ve o bir öpücük delisi.
yakında resimlerinide koyarım
Jedward candır.<3
bende yaşanmış bir hikaye anlatayım. 1950'lerde bolivya'nın bir kasabasında salgın baş göstermiş. yerel doktorlar hastalıkla baş edemeyince amerika'dan uzmanlar gelmiş. hastalık o kasaba dışında görülmediğinden, ormanlardaki hayvanlardan şüpheleniyorlar. taşıyıcıyı bulabilmek için büyük küçük hayvanlardan, böceklere kadar yüzlerce örnek toplamaya başlamışlar. inceledikleri tüm hayvanlarda virüsün izi bile bulunamayınca çalışma alanlarını genişletmişler, ama genede taşıyıcıyı bulamamışlar.
en sonunda bir çocuğun getirdiği farede virüsü tespit edebilmişler. ama sonuç onları daha fazla şaşırtmış. çünkü taşıyıcı fare yüzlerce yıldır, kasabada yaşamaktaymış. ortaya yeni bir soru çıkmış. nasıl olurda hastalık birden insanlara bulaşmaya başlamış. neyse hastalığı yenemiyorsak taşıyıcı türü yok ederiz mantığıyla kasabanın belli yerlerine tuzaklar yerleştirilmiş. sonuç ise o bölgelerde hastalığın gerilemesi olmuş.
sonra doktorlardan birisinin dikkatini çeken bir şey olmuş. kasabada hiç kedi yokmuş. kasabalılara sorduğunda ise kasabanın sıtmaya karşı ilaçlanırken kedilerinde zehirlendiğini öğrenmiş. tamda salgının başladığı zamana denk gelmiş. tabi doktorlar hemen kediler getirmeye başlamışlar. kedilerin gelmesiyle hastalık birdaha görülmemeye başlanmış. sonradan anlaşıldığına göre kediler olmayınca fareler evlerin içne rahatça girmeye başlamış. açıkta saklanan yiyeceklere idrarlarını bırakarak hastalığı insanlara geçiriyorlarmış.
en sonunda bir çocuğun getirdiği farede virüsü tespit edebilmişler. ama sonuç onları daha fazla şaşırtmış. çünkü taşıyıcı fare yüzlerce yıldır, kasabada yaşamaktaymış. ortaya yeni bir soru çıkmış. nasıl olurda hastalık birden insanlara bulaşmaya başlamış. neyse hastalığı yenemiyorsak taşıyıcı türü yok ederiz mantığıyla kasabanın belli yerlerine tuzaklar yerleştirilmiş. sonuç ise o bölgelerde hastalığın gerilemesi olmuş.
sonra doktorlardan birisinin dikkatini çeken bir şey olmuş. kasabada hiç kedi yokmuş. kasabalılara sorduğunda ise kasabanın sıtmaya karşı ilaçlanırken kedilerinde zehirlendiğini öğrenmiş. tamda salgının başladığı zamana denk gelmiş. tabi doktorlar hemen kediler getirmeye başlamışlar. kedilerin gelmesiyle hastalık birdaha görülmemeye başlanmış. sonradan anlaşıldığına göre kediler olmayınca fareler evlerin içne rahatça girmeye başlamış. açıkta saklanan yiyeceklere idrarlarını bırakarak hastalığı insanlara geçiriyorlarmış.
Delikanlı Şinigami'ler hollow güçleri kullanmazlar.
Delikanlı Hollow'lar ve Arancar'lar, başka ruhlar ve hollow'ları yemeden güçlenmezler.
Delikanlı Ninja'nın Manifestosu
[Bağlantı]
Delikanlı Hollow'lar ve Arancar'lar, başka ruhlar ve hollow'ları yemeden güçlenmezler.
Delikanlı Ninja'nın Manifestosu
[Bağlantı]
minik bi kedim var henüz 4 aylık. adı safir:)
ööle sevimliki tekir bir kedi gri siyah çizgleri var patileri beyaz.ama bu aralar çok huysuz inanılmaz ısırıyo bizi ele alnmak istemiyo ki çok normal hayvan 2 auydr bizmle ama yere basabldgi süre çok azdr sürekli evdeki birilernn elnde tabi şimdi havalarda ısınınca iiye hırçınlaştı.ama tıpkı bir çocuk sorumluluğu almkatan farkı yokmuş.evlenmeden bi oglum oldu resmen
ööle sevimliki tekir bir kedi gri siyah çizgleri var patileri beyaz.ama bu aralar çok huysuz inanılmaz ısırıyo bizi ele alnmak istemiyo ki çok normal hayvan 2 auydr bizmle ama yere basabldgi süre çok azdr sürekli evdeki birilernn elnde tabi şimdi havalarda ısınınca iiye hırçınlaştı.ama tıpkı bir çocuk sorumluluğu almkatan farkı yokmuş.evlenmeden bi oglum oldu resmen
ben tavşan besliyorum feci bi tavşan severimdir tavşanımla ilgili bi konuşmaya başlarsam susmamaktan korktuğum için kısa kesicem adının ne olduğu hala muallak genelde bıdık diyoruz ama bazen balık ya da cadı dediğimz de oluyor; acayip titizx temiz, sevimli, şeker bişeydir; kafesten çıkardığm zaman bir saniye bile peşimden ayrılmaz ben nereye o oraya kaç kere ezilme tehlikesi geçirdi bu yüzden bikaç kere ayağn altına atladığı için eziyodum az daha. okşanmayı çok sever her yakaladığında başını uzatır elime kafasını okşayalım diye öylece uyur okşamazsak ısırıp çekiştirmeye başlayabilir, vs vs vs
köpekleri çok severim ama feci de korkarım çünkü istisnasız ne zaman bi köpekle karşılaşsam kovalar korkulu rüyam
köpekleri çok severim ama feci de korkarım çünkü istisnasız ne zaman bi köpekle karşılaşsam kovalar korkulu rüyam
Gözüne uhu dökülünce en kötü görünenler kediler oluyo,bunu farkettim.
Ayrıca kaçabileceğiniz tek hayvan köpek.Sonuçta türkiyede sizi bir fil kovalayamaz.
He bide işkenceyi en iyi yapabildiğiniz hayvan kurbağa.
Köpek kısmı dışında ciddiye almayın hee...
Ayrıca kaçabileceğiniz tek hayvan köpek.Sonuçta türkiyede sizi bir fil kovalayamaz.
He bide işkenceyi en iyi yapabildiğiniz hayvan kurbağa.
Köpek kısmı dışında ciddiye almayın hee...
topraksle yazmış:
ısırması normal oyun oynarlar öyle:)beni kedim de 3 aylıkken geldi eve öyleydi,sakinleşiyorlar sonra.ve de önerim,kedi kısa tüylü de olsa günde iki kez tara,dokulen tüyleri gitsin,ferahlar,sakinleşir ufak bi miktar da:)
Jedward candır.<3
6. sayfa (Toplam 6 sayfa) [ 59 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |