son izlediğiniz live action ve asya drama Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 51, 52, 53, 54, 55, 56, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Rich Man Poor Woman - 6...11 bitti.
Uzun zamandır ara verdiğim bir diziydi. Neyse ki bitirebildim. Bir bilgisayar dâhisi ama öte yandan insanların yüzlerini ve isimlerini hafızasında tutamayan Hyuga Toru ve yakın dostu Asahina Kosuke Next Innovation adını verdikleri bir şirket kurmuşlardır. Kısa zamanda başarılı işlere imza atan ikili artık ülke ve dünya çapında bile ünlü bir şirket haline gelmişlerdir. "Personal File" adını verdikleri yeni bir proje ile insanların hayatını daha da kolaylaştırma çabası içine girerler. Natsui Makoto ise iş hayatına yeni atılmış, sahip olduğu yeteneklerine (Hyuga Toru'nun aksine mükemmel bir ezber yeteneğine sahip) ve yaptığı o kadar iş görüşmesine rağmen hâlâ tam anlamıyla kendine uygun bir iş bulamamıştır. Ancak kısa süre sonra yolunun Next Innovation şirketi ile kesişmesiyle beraber hiç bilmediği büyülü bir dünyaya adım atacaktır. Dizinin adından akla türlü entrikalar, birbirinden ayrı düşen aşıklar gelmesin sakın aklınıza. Tam tersi romantizm geride kalırken dostluğun ön planda olduğu, çalışıp çabalayarak türlü işlerin başarılabileceğinin bunun için de asla vazgeçmememin değinildiği bir noktaya isabet ediyor. Genellikle abartının, komedinin hakim olduğu Japon yapımlar izlemişimdir ama bu dizi onlardan çok farklıydı ve oldukça da iyiydi. Oyunculuklar da fena değildi. Dizideki en sevdiğim oyuncu Ishihara Satomi oldu. O şirin gülümsemesiyle pek sevdirdi kendini bana. ^^
Uzun zamandır ara verdiğim bir diziydi. Neyse ki bitirebildim. Bir bilgisayar dâhisi ama öte yandan insanların yüzlerini ve isimlerini hafızasında tutamayan Hyuga Toru ve yakın dostu Asahina Kosuke Next Innovation adını verdikleri bir şirket kurmuşlardır. Kısa zamanda başarılı işlere imza atan ikili artık ülke ve dünya çapında bile ünlü bir şirket haline gelmişlerdir. "Personal File" adını verdikleri yeni bir proje ile insanların hayatını daha da kolaylaştırma çabası içine girerler. Natsui Makoto ise iş hayatına yeni atılmış, sahip olduğu yeteneklerine (Hyuga Toru'nun aksine mükemmel bir ezber yeteneğine sahip) ve yaptığı o kadar iş görüşmesine rağmen hâlâ tam anlamıyla kendine uygun bir iş bulamamıştır. Ancak kısa süre sonra yolunun Next Innovation şirketi ile kesişmesiyle beraber hiç bilmediği büyülü bir dünyaya adım atacaktır. Dizinin adından akla türlü entrikalar, birbirinden ayrı düşen aşıklar gelmesin sakın aklınıza. Tam tersi romantizm geride kalırken dostluğun ön planda olduğu, çalışıp çabalayarak türlü işlerin başarılabileceğinin bunun için de asla vazgeçmememin değinildiği bir noktaya isabet ediyor. Genellikle abartının, komedinin hakim olduğu Japon yapımlar izlemişimdir ama bu dizi onlardan çok farklıydı ve oldukça da iyiydi. Oyunculuklar da fena değildi. Dizideki en sevdiğim oyuncu Ishihara Satomi oldu. O şirin gülümsemesiyle pek sevdirdi kendini bana. ^^
bugün:
shut up flower boy band:13 -zamanında yarım kalmıştı bu dizi bugün devam edeyim dedim çok beğendiğim bir dizi dram olmasa iyi olurdu ama
veeee
city hunter:1 --sonunda başladım şu meşhur diziye.ilk bölümü beğendim sonunun da hüzünlü bittiğin duymuştum ama izlicem merak ediyorum
ayrıca lee min ho nun aşk dizilerinde değil aksiyon-dövüş dizilerinde oynaması gerektiğini düşünüyorum.ya da içinde aşk bulundursa da aksiyon temalı dizilerde oynamasını istiyorum
ziraa kendisinden bof te ölesiye nefret etmişkenfaith dizisinde hayran kalmıştım kendisine mesela.bu tarz roller yakışıyor ona... city hunter da böyle bir dizi gibi bakalım...
shut up flower boy band:13 -zamanında yarım kalmıştı bu dizi bugün devam edeyim dedim çok beğendiğim bir dizi dram olmasa iyi olurdu ama
veeee
city hunter:1 --sonunda başladım şu meşhur diziye.ilk bölümü beğendim sonunun da hüzünlü bittiğin duymuştum ama izlicem merak ediyorum
ayrıca lee min ho nun aşk dizilerinde değil aksiyon-dövüş dizilerinde oynaması gerektiğini düşünüyorum.ya da içinde aşk bulundursa da aksiyon temalı dizilerde oynamasını istiyorum
ziraa kendisinden bof te ölesiye nefret etmişkenfaith dizisinde hayran kalmıştım kendisine mesela.bu tarz roller yakışıyor ona... city hunter da böyle bir dizi gibi bakalım...
City Hunter ı bitireli çok oldu.Çooook güzel bir dizi idi
Bugün yeni bir diziye başladım: Flower Boy Next Door.4 bölüm izledim:Şahane
bu diziyi de izleyince ''flower boy'' serisini izlemiş olacağım
Flower Boy Serisi:Flower Boy Ramyun Shop,Flower Boy Next Door,Shut Up Flower Boy Band dizilerinden oluşan bir seri..
Shut Up Flower Boy Band i daha bitrmedim ama bitireceğim inşallah.çok güzel bir dizi ama dram işte 14.bölümde kalmıştım...
Flower Boy Ramyun Shop: bu diziyi izleyeli çok oldu,en beğendiğim dizilerden biriydi hatırlarsanız forumun çeti olduğu zamanlar bu diziyi izlerken bayağı dile getiriyordum çette,gerçekten müthişti.favori dizilerimden biri olmuştu jung ii wo oppam yeter de artar gerçi zaten bir tek sonunu beğenmedeydim ama ben zaten kore dizilerinin sonunu genelde hiç beğenmiyorum xd beğendiğim diziler nadir... koreli senaristler düzgün son yazamıyorlar... asdadfd neyse susayım
Flower Boy Next Door' a da bugün başladım işte.şahane bir dizi yine.Şehirli Rapunzel ahahhahaha.Çok komik yanları da var ama bu dizi de dram sanırım...
aralarından ''sadece komedi'' olanı Flower Boy Ramyun Shop idi.
neyse ben 3 diziye de bayıldım kısacası
Bugün yeni bir diziye başladım: Flower Boy Next Door.4 bölüm izledim:Şahane
bu diziyi de izleyince ''flower boy'' serisini izlemiş olacağım
Flower Boy Serisi:Flower Boy Ramyun Shop,Flower Boy Next Door,Shut Up Flower Boy Band dizilerinden oluşan bir seri..
Shut Up Flower Boy Band i daha bitrmedim ama bitireceğim inşallah.çok güzel bir dizi ama dram işte 14.bölümde kalmıştım...
Flower Boy Ramyun Shop: bu diziyi izleyeli çok oldu,en beğendiğim dizilerden biriydi hatırlarsanız forumun çeti olduğu zamanlar bu diziyi izlerken bayağı dile getiriyordum çette,gerçekten müthişti.favori dizilerimden biri olmuştu jung ii wo oppam yeter de artar gerçi zaten bir tek sonunu beğenmedeydim ama ben zaten kore dizilerinin sonunu genelde hiç beğenmiyorum xd beğendiğim diziler nadir... koreli senaristler düzgün son yazamıyorlar... asdadfd neyse susayım
Flower Boy Next Door' a da bugün başladım işte.şahane bir dizi yine.Şehirli Rapunzel ahahhahaha.Çok komik yanları da var ama bu dizi de dram sanırım...
aralarından ''sadece komedi'' olanı Flower Boy Ramyun Shop idi.
neyse ben 3 diziye de bayıldım kısacası
En son Code Blueyu bitirdim. 11 bölüm olmasına rağmen deli dolu ve hızlı ilerleyen, izleyiciyi sıkmayan bi seriydi. Yamapinin başrol olması ayrıca artı bi puandı. Hatta baya baya öyleydi.
Artık ben 2. sezonu izlemeye kaçaarr~
Artık ben 2. sezonu izlemeye kaçaarr~
~~
Rurouni Kenshin 7/10
Ne zamandır izlemek istediğim ama yine türlü tereddütler içinde kaldığım için pek yanaşmadığım bir filmdi. Neyse ki korktuğum gibi olmadı. Filmde yaratılan mekanlar, kostümler ve atmosfer o dönemi yansıtan nitelikteydi. Dövüş sahnelerini oldukça beğendim. Teknikleriydi, şuydu buydu derken animede kimi uçuk dövüş sahneleri mevcut. Tüm bunlara rağmen filmde dövüş sahneleri oldukça iyi yansıtılmış bana göre... Ayrıca müzikler de oldukça sağlamdı. Kötü diyeceğim bir oyunculuğa rastlamadım ama işte gelin görün ki seriyi izledikten sonra filmdeki karakterler arasında bir samimiyetsizlik kol geziyordu. Belki de film olmasından ötürü her karaktere uzun uzadıya yer veremediklerinden kaynaklanıyordur bu durum, bilemiyorum. Kısacası her ihtimale karşı filmi büyük beklentiler içinde izlemeye başlamayın.
She's On Duty 8/10
Kim Sun Ah... Bu kadına da diyecek bir lafım yok. Her rolün üstesinden gelmeyi başarıyor. Gizli bir ajan-polis olarak bir liseye öğrenci kılığıyla girerek görevine başlıyor. Pek aksiyon içermemesine rağmen komedi yönüyle oldukça tatmin ediciydi. Ha bir de bazıları Gong Yoo için izliyor(muş) onlara da "Bi' git allasen..." demek istiyorum.
Masquerade 9/10
İşte iyi ki izlemişim dediğim bir başka Kore yapımı. Joseon döneminde Kral Gwang Hae kendisine suikast düzenlenmesi korkusu ile kendine benzer bir adam bulunmasını ve tahta bir süreliğine onun geçmesini ister. Tıpatıp benzer bir adam bulunur lakin bu adam yani Ha Seon genel evlerde soytarılıktan başka bir şey yapmamaktadır. Öte yandan korkulan olur ve gerçek kral bir suikaste uğrar, zehirlenir. Acilen Ha Seon saraya getirilir. Plan ise bellidir. Ha Seon başta idam korkusu yüzünden kral yerine geçmek istemez ama paranın kokusu insana neler yaptırmaz ki? İşte filmimiz bu andan itibaren türlü traji-komik olaylara ev sahipliği yapmaya başlıyor. Sahte kral başta sadece para için giriştiği bu işe ilerleyen zamanda iyice kendini kaptırır ve ülkesini, halkını önemseyen bir kral olma yolunda ilerlemeye başlar. Başından sonuna kadar hiç sıkılmadan izledim. Oyunculuklar, mekanlar, kısacası dönemin tarihi dokusu detaylı olarak izleyiciye sunulmuş. Özellikle müzikler şahaneydi. *-* İşte açılış parçası;
Ne zamandır izlemek istediğim ama yine türlü tereddütler içinde kaldığım için pek yanaşmadığım bir filmdi. Neyse ki korktuğum gibi olmadı. Filmde yaratılan mekanlar, kostümler ve atmosfer o dönemi yansıtan nitelikteydi. Dövüş sahnelerini oldukça beğendim. Teknikleriydi, şuydu buydu derken animede kimi uçuk dövüş sahneleri mevcut. Tüm bunlara rağmen filmde dövüş sahneleri oldukça iyi yansıtılmış bana göre... Ayrıca müzikler de oldukça sağlamdı. Kötü diyeceğim bir oyunculuğa rastlamadım ama işte gelin görün ki seriyi izledikten sonra filmdeki karakterler arasında bir samimiyetsizlik kol geziyordu. Belki de film olmasından ötürü her karaktere uzun uzadıya yer veremediklerinden kaynaklanıyordur bu durum, bilemiyorum. Kısacası her ihtimale karşı filmi büyük beklentiler içinde izlemeye başlamayın.
She's On Duty 8/10
Kim Sun Ah... Bu kadına da diyecek bir lafım yok. Her rolün üstesinden gelmeyi başarıyor. Gizli bir ajan-polis olarak bir liseye öğrenci kılığıyla girerek görevine başlıyor. Pek aksiyon içermemesine rağmen komedi yönüyle oldukça tatmin ediciydi. Ha bir de bazıları Gong Yoo için izliyor(muş) onlara da "Bi' git allasen..." demek istiyorum.
Masquerade 9/10
İşte iyi ki izlemişim dediğim bir başka Kore yapımı. Joseon döneminde Kral Gwang Hae kendisine suikast düzenlenmesi korkusu ile kendine benzer bir adam bulunmasını ve tahta bir süreliğine onun geçmesini ister. Tıpatıp benzer bir adam bulunur lakin bu adam yani Ha Seon genel evlerde soytarılıktan başka bir şey yapmamaktadır. Öte yandan korkulan olur ve gerçek kral bir suikaste uğrar, zehirlenir. Acilen Ha Seon saraya getirilir. Plan ise bellidir. Ha Seon başta idam korkusu yüzünden kral yerine geçmek istemez ama paranın kokusu insana neler yaptırmaz ki? İşte filmimiz bu andan itibaren türlü traji-komik olaylara ev sahipliği yapmaya başlıyor. Sahte kral başta sadece para için giriştiği bu işe ilerleyen zamanda iyice kendini kaptırır ve ülkesini, halkını önemseyen bir kral olma yolunda ilerlemeye başlar. Başından sonuna kadar hiç sıkılmadan izledim. Oyunculuklar, mekanlar, kısacası dönemin tarihi dokusu detaylı olarak izleyiciye sunulmuş. Özellikle müzikler şahaneydi. *-* İşte açılış parçası;
Spoiler:
Kod:
bugün Nice Guy a başladım.şu an 5.bölümdeyim. Uzun zamandır 2 arkadaşım da öneriyordu bu diziyi.Ben de izlicem deyip hep askıya alıyordum xd.Dedikleri kadar varmış güzel bir dizi izlenmeyi hak ediyor.
Konu olarak I hear your voice e azcık benziyor diyebilirim onun fantastik yönünü saymazsak.Ve i hear your voice daha iyi gibi görünüyor şu an gözüme...ama daha 5.bölümdeyim tabii belki fikrim değişir bilemem.Ama i hear your voice benim ilk 5 sıralamamda kesinlikle yer alan bir dizi idi çok çok çok çok iyiydi.Ki ödüllü dizi zaten.neyse...
Konu olarak I hear your voice e azcık benziyor diyebilirim onun fantastik yönünü saymazsak.Ve i hear your voice daha iyi gibi görünüyor şu an gözüme...ama daha 5.bölümdeyim tabii belki fikrim değişir bilemem.Ama i hear your voice benim ilk 5 sıralamamda kesinlikle yer alan bir dizi idi çok çok çok çok iyiydi.Ki ödüllü dizi zaten.neyse...
52. sayfa (Toplam 56 sayfa) [ 552 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |