Okuyup Beğendiğiniz ve Önerdiğiniz Kitaplar Hangileri?? Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 15, 16, 17 ... 58, 59, 60, Sonraki |
Yazar
Mesaj
eet ben de okudm shibumi i ^^ çok ilginç bi kitp yaa böle bi sürü yerini kesmişler ama gene de süper bişidi ^^
ben anita blake serisini öneirrim fantastik kitp sefenlere ^^ çok ilgnç bişi böle vampirler -kurtadamlar flan var ^^ vampirler de çok hşlar (anlatılanlara göre) vampire knight ın kitp versionu gbi xD tip bakımından tabi yoksa bi notkadan sonra +18 oluo xD
bu arada cruciatus resmin spermş xD hangi animeden ^^ çok beendm xD
ben anita blake serisini öneirrim fantastik kitp sefenlere ^^ çok ilgnç bişi böle vampirler -kurtadamlar flan var ^^ vampirler de çok hşlar (anlatılanlara göre) vampire knight ın kitp versionu gbi xD tip bakımından tabi yoksa bi notkadan sonra +18 oluo xD
bu arada cruciatus resmin spermş xD hangi animeden ^^ çok beendm xD
İpek Ongun'un ''Bir Genç Kızın Gizli Defteri'' serisini tüm kızlara öneririm.
Dave Shan'ın ''Ucubeler Sirki'' kitabını tüm vampirseverlere öneririm.
Jose Mauro De Vasconcelos'un ''Şeker Portakalı'', ''Güneşi Uyandıralım'' ve ''Delifişek'' kitaplarını romancılara öneririm.
Yine Vasconcelos'un ''Kristal Gemi'' kitabını hayalcilere öneririm.
Yine Vasconcelos'un ''Japon Sarayı'' kitabını tüm dostluk hikayesi severlere öneririm.
Sevim Ak'ın ''Şarkını Denizlere Söyle'' kitabını tüm hayat hikayesi severlere öneririm.
Micheal Gruber'ın ''Cadının Oğlu'' kitabını da severek okursunuz. Tüm masalların birleştiği, yeri geldiğinde komik veya ciddi veya hüzünlü olduğu bir kitap.
Cynthia Kadohata'nın ''Mutluluk Sözcükleri 'Kira-Kira''' kitabını tüm yaşama sevincini hissedenlere öneririm.
''Sefiller'', ''Jane Eyre'', ''Küçük Kadılar'' klasiklerine de göz atmadan geçmeyin.
Konu kitaplar ise gerçek bir kurt karşınızda. Okumaktan dolayı sanırım bir-iki yıla kadar gözlük takacağım.
Dave Shan'ın ''Ucubeler Sirki'' kitabını tüm vampirseverlere öneririm.
Jose Mauro De Vasconcelos'un ''Şeker Portakalı'', ''Güneşi Uyandıralım'' ve ''Delifişek'' kitaplarını romancılara öneririm.
Yine Vasconcelos'un ''Kristal Gemi'' kitabını hayalcilere öneririm.
Yine Vasconcelos'un ''Japon Sarayı'' kitabını tüm dostluk hikayesi severlere öneririm.
Sevim Ak'ın ''Şarkını Denizlere Söyle'' kitabını tüm hayat hikayesi severlere öneririm.
Micheal Gruber'ın ''Cadının Oğlu'' kitabını da severek okursunuz. Tüm masalların birleştiği, yeri geldiğinde komik veya ciddi veya hüzünlü olduğu bir kitap.
Cynthia Kadohata'nın ''Mutluluk Sözcükleri 'Kira-Kira''' kitabını tüm yaşama sevincini hissedenlere öneririm.
''Sefiller'', ''Jane Eyre'', ''Küçük Kadılar'' klasiklerine de göz atmadan geçmeyin.
Konu kitaplar ise gerçek bir kurt karşınızda. Okumaktan dolayı sanırım bir-iki yıla kadar gözlük takacağım.
''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''
chuck palahniuk - gösteri peygamberi...
tanrım bir insan böyle sosyolojik/psikolojik tespit yapamaz!
böyle mükemmel betimleme yapamaz!
böyle akıcı anlatamaz!
okuyanın böyle sebepsiz yere sırıtmasını sağlayamaz!
en azından hepsini bir arada yapamaz!
yeraltı edebiyatını bana sevdiren mükemmel insan..
"Telefonun yanında büyük bir ajanda duruyor. Ajandada benden yapmamı istedikleri işlerin listesi yazılı. Gelecek otuz yıl içinde yapacağım tüm işlerin hesabını tutmamı istiyorlar. Onlar gibi yaşarsanız, hayatınızdaki her şey listedeki maddelere dönüşür. Başarılması gereken bir işe. Böylece hayatınızın deşifre olmuş hâlinin neye benzediğini görebilirsiniz.
İki nokta arasındaki en kısa mesafe bir zaman dilimidir, programdır, vaktinizin haritasıdır, ömrünüzün sonuna kadar yapacağınız işlerin listesidir.
İçinde bulunduğunuz an'ı ölüme bağlayan düz çizgiyi hiçbir şey bir liste kadar iyi gösteremez. "O ajandaya baktığımda," diye bağırıyor telefondaki ses, "beş yıl sonra bugün saat dörtte seni nerede bulabileceğimi bilmek istiyorum. O derece planlı olacaksın!"
Yapacaklarınızı kâğıt üzerinde görünce, yaşam süreniz konusunda her zaman karamsarlığa kapılırsınız. Yapmak istediğiniz şeylerin sadece küçük bir kısmını başarabilirsiniz. Geleceğinizin özgeçmişi."
tanrım bir insan böyle sosyolojik/psikolojik tespit yapamaz!
böyle mükemmel betimleme yapamaz!
böyle akıcı anlatamaz!
okuyanın böyle sebepsiz yere sırıtmasını sağlayamaz!
en azından hepsini bir arada yapamaz!
yeraltı edebiyatını bana sevdiren mükemmel insan..
"Telefonun yanında büyük bir ajanda duruyor. Ajandada benden yapmamı istedikleri işlerin listesi yazılı. Gelecek otuz yıl içinde yapacağım tüm işlerin hesabını tutmamı istiyorlar. Onlar gibi yaşarsanız, hayatınızdaki her şey listedeki maddelere dönüşür. Başarılması gereken bir işe. Böylece hayatınızın deşifre olmuş hâlinin neye benzediğini görebilirsiniz.
İki nokta arasındaki en kısa mesafe bir zaman dilimidir, programdır, vaktinizin haritasıdır, ömrünüzün sonuna kadar yapacağınız işlerin listesidir.
İçinde bulunduğunuz an'ı ölüme bağlayan düz çizgiyi hiçbir şey bir liste kadar iyi gösteremez. "O ajandaya baktığımda," diye bağırıyor telefondaki ses, "beş yıl sonra bugün saat dörtte seni nerede bulabileceğimi bilmek istiyorum. O derece planlı olacaksın!"
Yapacaklarınızı kâğıt üzerinde görünce, yaşam süreniz konusunda her zaman karamsarlığa kapılırsınız. Yapmak istediğiniz şeylerin sadece küçük bir kısmını başarabilirsiniz. Geleceğinizin özgeçmişi."
Twilight: Alacakaranlık;
Üç şeyden emindim. Birincisi Edward bir vampirdi. İkincisi, ne kadar baskın olduğunu bilemesem de onun bu vampir yani kanıma susamıştı. Üçüncüsü ise, koşulsuz ve geri dönülemez bir şekilde ona aşık olmuştum.
Isabella Swan Washington'ın, yağmurun hiç dinmedigi küçük kasabası Forks'a taşınır. Bu şimdiye kadar aldığı en sıkıcı karar gibi görünmektedir. Fakat gizemli ve çekici Edward'la tanışması hayatını heyecanlı ve tüyler ürpertici bir hale sokar. Edward şimdiye kadar, içinde yaşadığı küçük toplulukta vampir kimliğini saklayabilmiştir. Ancak artık kimse güvende değildir, özellikle Edward'ın en çok değer verdiği insan olan Isabella… İki sevgili kendilerini tutku ve tehlike arasında dengede duran bir bıçağın en keskin noktasında bulur.
Alacakaranlık içgüdülerimize meydan okumakla tutkularımızı tatmin etme boyun isteği arasındaki çatışmayı sorgulayan etkileyici bir kitap.
Şiddetle öneririm.
dün sabah başladım akşama doğru bitti:).şimdide 2. kitaba başlıcam.
Üç şeyden emindim. Birincisi Edward bir vampirdi. İkincisi, ne kadar baskın olduğunu bilemesem de onun bu vampir yani kanıma susamıştı. Üçüncüsü ise, koşulsuz ve geri dönülemez bir şekilde ona aşık olmuştum.
Isabella Swan Washington'ın, yağmurun hiç dinmedigi küçük kasabası Forks'a taşınır. Bu şimdiye kadar aldığı en sıkıcı karar gibi görünmektedir. Fakat gizemli ve çekici Edward'la tanışması hayatını heyecanlı ve tüyler ürpertici bir hale sokar. Edward şimdiye kadar, içinde yaşadığı küçük toplulukta vampir kimliğini saklayabilmiştir. Ancak artık kimse güvende değildir, özellikle Edward'ın en çok değer verdiği insan olan Isabella… İki sevgili kendilerini tutku ve tehlike arasında dengede duran bir bıçağın en keskin noktasında bulur.
Alacakaranlık içgüdülerimize meydan okumakla tutkularımızı tatmin etme boyun isteği arasındaki çatışmayı sorgulayan etkileyici bir kitap.
Şiddetle öneririm.
dün sabah başladım akşama doğru bitti:).şimdide 2. kitaba başlıcam.
Daphne4 yazmış:
evet çıktı..Alacakaranlık ve yeniay...epsilon yayınları.
3.sünü merakla bekliyorum.Ama daha çok beklerim aralıkta çıkar heralde3. kitap.Neyse filmi çıkıyo yakında bu kitabın.Tek tesillim bu zaten
16. sayfa (Toplam 60 sayfa) [ 598 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |