Anime:
Blood+

Manga:
Vampire Knight

Dizi:
Buffy the Vampire Slayer

Kitap:
Der Kleine Vampir Serisi (evet ciddiyim xD)

Bende küçük vampir serisini çok severdim. Ama sonuna
kadar okuyamamıştım. Acısı hala içimde

alacakaranlık...

Alacakaranlık serisi bence cok kötü anne rice varken özellikle o yazar nedir öyle yaw ben de yazarım öyle kitabı neyse TRUE BLOOD süperdir

Bu başlığa msj atmışım ama bir daha yazmak istiyorum detaylı olarak

Vampir kültürünü seviyorum .

Kitap olarak : Gece evi serisi (işaret,ihanet,seçilmiş,vahşi ) okudum.
Film olarak : Alacakaranlık , Blade ,Karanlıklar ülkesi filmlerini beğeniyorum.

Anime olarak : Vampire Knight serisi,Hellsing,Shingetsutan Tsukihime ,Blood+ izledim .

Dizi olarak bi arkım Vampire Diaries izliyodu. Çok bayıldığını söylemişti. O anlatırken ben bile ağzım açık dinliyodum xD

Manga: Bloody Kiss:!: Bloody Kiss:!: ve Bloody Kiss

Bloody Kiss mangası gerçekten güzeldi ama ne yazık ki çok kısa -_-

Film olarak ;

Blood: The Last Vampire'i öneririm.
Blood + adlı animenin filmleştirilmiş hali zaten. Karakterimiz Saya Otanashi. Ben beğendim ^^

Anime: Hellsing (e herhalde), Vampire Knight

Dizi: Buffy the Vampire Slayer ve Angel zaten kült artık, onları oynatmak imkansız. İkisi de çok güzel diziler ve birisini diğerine değişmem, fakat Angel bana her zaman daha "oturmuş", daha "erişkin" dizi gibi gelmiştir. Belki bunda Buffy sezon 1'de adam gibi rol kesmeyi becerleyemeyen David Boreanaz'ın Angel karakterini yiyip bitirmesi, Angel'ın genel felsefesinin (iyi ve kötünün denge içerisinde varolmasının gerekliliği üzerine adamlar sağlam 4 sezon yedi) daha bir oturmuş ve daha az "hadi iyiler kazansın"cı olması da etkilidir.

Film:

-The Lost Boys üçlemesi. Üç film de. İki zaten çok iyiydi ama üç, zaman zaman süründürse de çok güzel mükafatlandırıyordu izleyiciyi. Ki zaten bilimum psychobilly / horror punk şarkılarında hala duyuyoruz, "Sleep all day, party all night, never grow old...." diye.

-From Dusk till Dawn. Sadece ilk film. George Clooney, Juliette Lewis, Robert Rodriguez, her zamanki gibi bir Danny Trejo. Replikler, olaylar, Sex Machine rolünde Tom Savini.... of. Of yani.

-Interview with the Vampire. Brad Pitt'in yeteneğini konuşturduğu efsane film. Kitap daha güzeldi, ama film kötü demedim hiçbir zaman - klasik olmasının bi sebebi var.

-Blade. İlk Blade filmi modern, 90'lar sonu şehir ortamı vampirleri kavramını çok başarılı bir şekilde inceler. Seri ondan sonra battı zaten.

-Van Helsing. Çünkü efsane bir film.

-The Hunger. David Bowie, Susan Sarandon. O kadar gotik ve o kadar vampirik ki, Bauhaus'un "Bela Lugosi's Dead" performansıyla açılıyor!

-Daybreakers, çünkü ilginç bir konsept atıyorlar ortaya ve işlenişi de gayet hoş.

-Let the Right One In. Of. Bunun iki versiyonu da çok güzel, fakat orijinali daha.... boğucu.

Anime : Helsing ondan sonra izlediğim vampir animeleri pek güzel gelmiyor bana Gelen olurmu bilemem
Film olarak : Van helsing diyebilirim