Naruto'da Unutulanlar Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 5, 6, 7, 8, Sonraki |
Yazar
Mesaj
@sade
Ben mangayı takip etmiyorum ve buraya manga unutulan olayları yazsaydık eğer kocaman spoiler içerir diye belirtirtim başlıkta.Ayrıca anlatımında anlamadığım bir olay var.Ben mi yanlış anladım,yoksa sen mi yanlış anlattın?Sen anime senaristlerinin Kishi'den ayrı olarak mı çalıştığını zannediyorsun?
Dolayısıyla benim içinde anime de olan olaylar önemli ve senin için önemli olmaması umrumda değil,senin umurunda değilse ne yapalım izlemiyelim mi,animeyi?Bu nasıl bir kendini bu kadar önemli zannetme durumu anlamadım.
(Ama yine de yanlış anlaşılmasın bu yazdıklarım) demekle benim aklımda ki soru işaretleri kaybolmaz,bu benim için bütün yazdıklarını hiçe saymak olur.Açıkla ki anlayalım seni neden yanlış anlayamamız gerektiğini.
Ben mangayı takip etmiyorum ve buraya manga unutulan olayları yazsaydık eğer kocaman spoiler içerir diye belirtirtim başlıkta.Ayrıca anlatımında anlamadığım bir olay var.Ben mi yanlış anladım,yoksa sen mi yanlış anlattın?Sen anime senaristlerinin Kishi'den ayrı olarak mı çalıştığını zannediyorsun?
Dolayısıyla benim içinde anime de olan olaylar önemli ve senin için önemli olmaması umrumda değil,senin umurunda değilse ne yapalım izlemiyelim mi,animeyi?Bu nasıl bir kendini bu kadar önemli zannetme durumu anlamadım.
(Ama yine de yanlış anlaşılmasın bu yazdıklarım) demekle benim aklımda ki soru işaretleri kaybolmaz,bu benim için bütün yazdıklarını hiçe saymak olur.Açıkla ki anlayalım seni neden yanlış anlayamamız gerektiğini.
@Raizen
*mangada unutulanlar için spoiler uyarısı getirmene gerek yok başlığa. çünkü zaten olmayan bir şeydir unutulanlar.
*bakuman'ın karakterlerini avatar ve imza yapmış birinin, yani özellikle böyle birinin böyle cevabı belli bir soruyu sormasını beklemezdim. senaristler tabi ki kishi'den ayrı olarak çalışıyor, ama bu "ayrı" nasıl bir ayrı açıklayayım: mesela gamatatsu'nun şu tekniği olsun mu diye soru sorabilirler mangakaya ama mangakanın buna onay vermesi teknikleri canon yapmaz. (canon: filler'ın tersi, yani gerçek olaylar.) canon yapmaz çünkü mangaka yarın öbür gün gamatatsu için kendi özgürlüğünü kısıtlamış olur. ve bu yüzden de verilen onayların anlamsız olduğunu senaristler kabul ederek bu onayları alırlar. hatta farkında mısın bilmem ama her şeyi ama her şeyi soramayacakları için de, yani başka karakterin başka tekniklerini de devamlı soramayacakları için de, çünkü bu zamansal olarak imkansız bir şeydir, bu sorular sorulmaz ve gerçekten ayrı bir şekilde çalışırlar.
ha ama diyebilirsin ki animenin tüm senaryosunu mangaka yazıyor, vallahi öyle bir mangaka ancak bakuman'da olur derim ben de sana.
*ben umrumda değil kelimesini kullanmadım. garip bir huyum var belki ama ben bu kelimeyi yıllardır kullanmıyorum. sırf bu tarz anlaşılmamak için ama işte.. anlayan çıkıyor. şans.
*asıl konumuz: animenin mangaka ile okuyucu arasındaki sarf ve katıksız hali önemlidir, bu da mangadır. müzik güzel olabilir, karakterlerin sesleri başka bir hayranlık uyandırabilir ama hepsi sahtedir, öyle şeyler yoktur ve yalancı bir bağdır mangaka ile okuyucu arasında. ben sadece saf olana ve gerçek olana önem verdiğim ve benim gibi başkaları da olduğu için genel geçer görüşte önemli olan budur dedim. ve aslında neden önemli olan bu biliyor musun. çünkü benim önem veriyorum dediğim bu şeyin gerçekliğini kimse tartışamaz çünkü mangaka benim önem verdiğim kısmı aynı anda yaratmıştır tek başına tek kalemi ile tek tempoda ama seninkini yani animenin bütününü mangaka ile beraber bir sürü kişi yaratmıştır ve haliyle biri gelip fazlalığı gereksiz bulabilir o zaman da sen onlara ama mangaka yaptı diyemezsin, halbuki benim önem verdiğim şeyi mangaka yaptı. mesela tüm bölüm fillerlar, 76 bölüm sırf filler mı vardı ne ilk seride. millet gelip gidip kishimoto'ya laf söylüyordu başka forumlarda. ama kishimoto'nun alakası yoktu, o an shippuuden'e malzeme olacak en iyi sahnelerini çizmekteydi mangasında. yani anime severler o zaman kishimoto'yu hiç gereği olmadığı halde savunurken, -çünkü senin gibi animeyi kishimoto'nun yaptığına inanıyorlardı- manga'yı okuyanların ise savunmak zorunda olduğu bir şey yoktu, manganın zevkini çıkarmaktan başka. bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi. işte bunlar yüzünden anime bence önemli değil. gamatatsuyu yaratan kişi gamatatsuyu mangasında kullanmıyorsa gamatatsu unutulmuş demektir. sahte bir dünyada gamatatsunun hatırlanışının bir önemi yok.
*ve kendimi önemli zannetmiyorum. sadece haklı zannediyorum. ama tabi bu da haklı olduğumdan olsa gerek. durduk yerde olan bir şey değil.
*mangada unutulanlar için spoiler uyarısı getirmene gerek yok başlığa. çünkü zaten olmayan bir şeydir unutulanlar.
*bakuman'ın karakterlerini avatar ve imza yapmış birinin, yani özellikle böyle birinin böyle cevabı belli bir soruyu sormasını beklemezdim. senaristler tabi ki kishi'den ayrı olarak çalışıyor, ama bu "ayrı" nasıl bir ayrı açıklayayım: mesela gamatatsu'nun şu tekniği olsun mu diye soru sorabilirler mangakaya ama mangakanın buna onay vermesi teknikleri canon yapmaz. (canon: filler'ın tersi, yani gerçek olaylar.) canon yapmaz çünkü mangaka yarın öbür gün gamatatsu için kendi özgürlüğünü kısıtlamış olur. ve bu yüzden de verilen onayların anlamsız olduğunu senaristler kabul ederek bu onayları alırlar. hatta farkında mısın bilmem ama her şeyi ama her şeyi soramayacakları için de, yani başka karakterin başka tekniklerini de devamlı soramayacakları için de, çünkü bu zamansal olarak imkansız bir şeydir, bu sorular sorulmaz ve gerçekten ayrı bir şekilde çalışırlar.
ha ama diyebilirsin ki animenin tüm senaryosunu mangaka yazıyor, vallahi öyle bir mangaka ancak bakuman'da olur derim ben de sana.
*ben umrumda değil kelimesini kullanmadım. garip bir huyum var belki ama ben bu kelimeyi yıllardır kullanmıyorum. sırf bu tarz anlaşılmamak için ama işte.. anlayan çıkıyor. şans.
*asıl konumuz: animenin mangaka ile okuyucu arasındaki sarf ve katıksız hali önemlidir, bu da mangadır. müzik güzel olabilir, karakterlerin sesleri başka bir hayranlık uyandırabilir ama hepsi sahtedir, öyle şeyler yoktur ve yalancı bir bağdır mangaka ile okuyucu arasında. ben sadece saf olana ve gerçek olana önem verdiğim ve benim gibi başkaları da olduğu için genel geçer görüşte önemli olan budur dedim. ve aslında neden önemli olan bu biliyor musun. çünkü benim önem veriyorum dediğim bu şeyin gerçekliğini kimse tartışamaz çünkü mangaka benim önem verdiğim kısmı aynı anda yaratmıştır tek başına tek kalemi ile tek tempoda ama seninkini yani animenin bütününü mangaka ile beraber bir sürü kişi yaratmıştır ve haliyle biri gelip fazlalığı gereksiz bulabilir o zaman da sen onlara ama mangaka yaptı diyemezsin, halbuki benim önem verdiğim şeyi mangaka yaptı. mesela tüm bölüm fillerlar, 76 bölüm sırf filler mı vardı ne ilk seride. millet gelip gidip kishimoto'ya laf söylüyordu başka forumlarda. ama kishimoto'nun alakası yoktu, o an shippuuden'e malzeme olacak en iyi sahnelerini çizmekteydi mangasında. yani anime severler o zaman kishimoto'yu hiç gereği olmadığı halde savunurken, -çünkü senin gibi animeyi kishimoto'nun yaptığına inanıyorlardı- manga'yı okuyanların ise savunmak zorunda olduğu bir şey yoktu, manganın zevkini çıkarmaktan başka. bilmem ne demek istediğimi anlatabildim mi. işte bunlar yüzünden anime bence önemli değil. gamatatsuyu yaratan kişi gamatatsuyu mangasında kullanmıyorsa gamatatsu unutulmuş demektir. sahte bir dünyada gamatatsunun hatırlanışının bir önemi yok.
*ve kendimi önemli zannetmiyorum. sadece haklı zannediyorum. ama tabi bu da haklı olduğumdan olsa gerek. durduk yerde olan bir şey değil.
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Faust13
Benim de en çok dikkat ettiğim konu animelerin adaptasyon sırasında bağlı kalma oranları. Sade'nin de dediği gibi mangaka sözleşmeye imza attığı anda-eğer yapımda sözüm geçecek tarzı bir madde yoksa- anime üzerinde yetkisiz kalır. Yapımcılar isterlerse mangakaya danışabilirler. Ancak zorunlulukları yoktur. Bu nedenle bazen anime ile manga arasında ufak farklılık ya da komple alakasız senaryolar oluşabilir. Kare Kano buna en güzel örnektir.
Anime yapmak masraflı bir iştir. Hele bir de haklarını satın almak gibi ekstra bir yükün altına girildiyse. Bu nedenle yapımcılar mümkün olduğunca fazla bölüm çıkartarak kar oranlarını arttırmaya bakarlar. Genelde en mangaya uygun bölümler ilk sezondadır. Burada amaç zaten kanıtlanmış olan bir kaliteyi yeni izleyicilere sunarak onları animeye bağlamaktır. Ancak zamanla anime mangaya yetişecektir. Bu durumda olacaklar-Gintamada dalga geçildiği gibi - bellidir.
1- Ekstra sahneler. Bir iki fazladan teknik, uzun bakışmalar, Final Fantasy'den cutsceneler gibi bitmek bilmeyen uzun openingler gibi öğelerle anime mangadaki hikaye örgüsüne zarar vermeden uzatılır. ÖR: Naruto Shippuuden 1- 53 arası bölümler.
2- Flashbackler ve özet bölümler. Haftalık izleniyorsa ve uzun soluklu bir seriyse TV izleyicisi için unutulanları hatırlatması açısından yılda bir iki kere kullanılması hoştur. Ancak her 3 dakikada bir giren 5 dakikalık Flashbackler anime zevkini en çok bozan olaydır bence.
3- Fillerlar. Düzgün yapılanları gayet hoş olabilir. Örneğin Fullmetal Alchemist'in ilk animesi ortalarda bir yerde mangadan kopmasına rağmen gayet iyi bir anime olarak hatırlanıyor. Ancak bazen kantarın topuzu kaçar. Ya saçma sapan alakasız bölümler(BLEACH), ya da bitmek bilmeyen-iki yıl- fillerlar(Naruto).
Kısacası yazarın sözleri(WORD OF GOD), yazarın yazdıkları(manga ve databooklar) ve yazarın önerisi üzereni yapılan çalışmalar dışında hiç bir şey canon değildir. Aslında burada yaratıcı demek daha doğru olur. Çünkü Madoka örneğinde olduğu gibi orjinal eser anime olan prodüksiyonlar da mevcut.[/i]
Anime yapmak masraflı bir iştir. Hele bir de haklarını satın almak gibi ekstra bir yükün altına girildiyse. Bu nedenle yapımcılar mümkün olduğunca fazla bölüm çıkartarak kar oranlarını arttırmaya bakarlar. Genelde en mangaya uygun bölümler ilk sezondadır. Burada amaç zaten kanıtlanmış olan bir kaliteyi yeni izleyicilere sunarak onları animeye bağlamaktır. Ancak zamanla anime mangaya yetişecektir. Bu durumda olacaklar-Gintamada dalga geçildiği gibi - bellidir.
1- Ekstra sahneler. Bir iki fazladan teknik, uzun bakışmalar, Final Fantasy'den cutsceneler gibi bitmek bilmeyen uzun openingler gibi öğelerle anime mangadaki hikaye örgüsüne zarar vermeden uzatılır. ÖR: Naruto Shippuuden 1- 53 arası bölümler.
2- Flashbackler ve özet bölümler. Haftalık izleniyorsa ve uzun soluklu bir seriyse TV izleyicisi için unutulanları hatırlatması açısından yılda bir iki kere kullanılması hoştur. Ancak her 3 dakikada bir giren 5 dakikalık Flashbackler anime zevkini en çok bozan olaydır bence.
3- Fillerlar. Düzgün yapılanları gayet hoş olabilir. Örneğin Fullmetal Alchemist'in ilk animesi ortalarda bir yerde mangadan kopmasına rağmen gayet iyi bir anime olarak hatırlanıyor. Ancak bazen kantarın topuzu kaçar. Ya saçma sapan alakasız bölümler(BLEACH), ya da bitmek bilmeyen-iki yıl- fillerlar(Naruto).
Kısacası yazarın sözleri(WORD OF GOD), yazarın yazdıkları(manga ve databooklar) ve yazarın önerisi üzereni yapılan çalışmalar dışında hiç bir şey canon değildir. Aslında burada yaratıcı demek daha doğru olur. Çünkü Madoka örneğinde olduğu gibi orjinal eser anime olan prodüksiyonlar da mevcut.[/i]
Cevabım biraz geç oldu,kusura bakmayın.İkinize de hak verdiğim yerler var fakat yanlış bulduğum kısımlarda var ve bunları burada aktarmıyacağım.Çünkü konunun amacını unutuyoruz gibi geldi.
Ayrıca son bölümdeki flashbackle Inner Sakura'yı bir kez daha görmüş olduk
Ayrıca son bölümdeki flashbackle Inner Sakura'yı bir kez daha görmüş olduk
el mühürleri yaparken adlarını söylemekmi el mühürü yaptıklarını dğru dürüst göstermiolar bile
ayrıca bu sakura sadece kaba kuvvet gösterisi yapıo hiç genjutsu fln yok
kakashi konusuna kesinlikle katılıorum zabuzayla dövüşleri ne güzeldi kopyalıodu her şeyi ahah
ayrıca bu sakura sadece kaba kuvvet gösterisi yapıo hiç genjutsu fln yok
kakashi konusuna kesinlikle katılıorum zabuzayla dövüşleri ne güzeldi kopyalıodu her şeyi ahah
[img]http://imageshack.us/photos/sasuke/99/sasuke10ci6.png/[/img]
narutoda unutulan ve ilk defa sasukeninde insan olduğu düşündüm bir bölümdü
naruto 104 bir fiilde bile hiç bu kadar gülmemiştim
naruto 104 bir fiilde bile hiç bu kadar gülmemiştim
ESKİ NİCK >SERENA<
"insanlar umutsuzca mutluluğu ararlar ama mutluluk onları aramaya gelmez
Çünkü mutluluk nadiren kendi iradesiyle insanları ziyaret eder"
"insanlar umutsuzca mutluluğu ararlar ama mutluluk onları aramaya gelmez
Çünkü mutluluk nadiren kendi iradesiyle insanları ziyaret eder"
Neji gibi güçlü bi adamda unutuldu.
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Atabetü'l-Hakayık
6. sayfa (Toplam 8 sayfa) [ 72 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |