Dünyada her nasıl olduysa (Allahın hikmeti) bir ışık belirir ve cennet-cehennem kapıları ortaya çıkar ve hemen ardından bazı insanların içinde bir ışık yana ve bazıları yüklenici bazılrı kukla olur. Hemen ardından gök yüzündede yıldız gibi ışıklar belirir. Bu yükleniciler içindeki ışıktan dolayı gözleride ışıldar ve bazı özel yetenekleri ortaya çıkar. hikayemizin ana karakteri bu ışıkları kendi ışıklı özelliğiyle söndürür yani öldürür.Birinci sezonun sonunda bazı kşlerin bu yüklenicileri ışıklı bir silahla yok edilmesini engeller baş karakterimiz ve bunu yaparken yanında ışıklı bir şekilde zamanı kontrol eden eski yavuklusu, metresi polis kadın ve ilerde sevgilisi olcak olan bir kukla yardım eder.... 2. sezonuda aynı dünyayı ışıkla bitcek olan bi felaketten kurtarır ve en sonunda herkez ışıklar içinde başka boyutlara gider.

izanami'nin öldürdüğü yüklenicileri daha iyi bir hayata kavuşturması için shion'la bir anlaşma yapmış olmasıydı (shion'un kopyalama yeteneğinden dolayı).

bunlar bir araya gelince oluşacak yeni varlıktan bahsediyor. ve bu varlığın bölüm sonunda tabuttan çıkan yin/shion karması çocuk olduğunu düşünüyorum. yani dünyaya acı getirecek olan yaratık.

daha yin istemeden kararlaştırılmış oluyor (gibi bir şey ).

İlk sezona göre biraz daha duygusallık ve hüzün ön planda.Hei bu sezonda bambaşka birisi olarak karşımıza çıkıyor,saç sakal alkolik bir adam olup çıkmış.Konusu aslında karışık değil bir hayli net,fakat 12 bölüm boyunca anlatıkmak istenilen olayı 1 bölümde anlatılması izleyicinin bir hayli kafasını karıştırdı,buda benden eksi puan aldı.Hei'nin böyle karşımıza çıkması bence uygun olmuş sonuçta hayatındaki herkezi kaybetmiş bir adamı canlandırıyor.Animenin en sevdiğim yönü müzikleri oldu diye bilirim,

Seri gerçekten de çok güzeldi. 2. sezon hakkında genel olarak kötü şeyler yazılmış sitelerde fakat ben bayağı sevdim. Gerçi içimi karartmasına kararttı. Bir mutlu olamadı Hei.

OVA harikaydı öncelikle. Sözde duygusuz olan bir doll ile contractor'ın arasındaki duygusal ilişkiyi görmek çok hoşuma gitti.

Yin'e o kadar üzüldüm ki. Bir o kadar da Hei'e..

Hei 2. sezonda karşımıza ayyaş olarak çıktı. Tabaklarca yemek yemeyi bırakmış, saçına sakalına dikkat etmeyen, küçük kızları tokatlayan bir tip olmuş. Yine de gözümden azıcık bile düşürmedi bu onu. Sevdiği herkes ellerinden kayıp gitmiş ne yapsın? Sevdiği kızın yerinde dünyayı yok edebilecek bir canavar var şimdi. Hayattaki tek amacı onu öldürmek. Nasıl olsun da değişmesin?

Suou tatlı bir kız. Arkadaşlarıyla ve ailesiyle yaşadıkları da gerçekten üzücü. Bir arkadaşı onu unutuyor, bir arkadaşı öbür arkadaşını korkunç bir biçimde öldürüyor, annesi ona onun öldüğünü söylüyor, kardeşi ruhsuz bir contractor. Bu yalnızlığın içinde Hei'e sığınıyor tabi, ve ona âşık oluyor. Hei'in buna karşılığı gibi bir şeyi düşünmek saçma ama bence. Hei'in ona sevgisi daha değişik. Yin'i sevdi hep o.

July da çok sevimli. Zavallının ilk partnerleri öldürüldü. Onların ilişkisi de tamamıyla duygulardan arınmış değildi bence. November 11, April, July. Hei Huang Mao Yin kadar belli etmeseler de seviyorlardı birbirlerini.
Yalnız animede hiç hoşuma gitmeyen bir nokta bir doll hislerini belli etmeye başlayınca onun için ''evriliyor'' denmesi. Yin için, Suou'ya bağlandığını belli eden July için bunu dediler. Sanki ''çok yüz verirsen şımarırlar'' der gibi oldu bu. Doll'lar da contractorlar gibi duyguları olup da bunu anlamak için biraz çaba göstermeleri gereken insan(?)lar. Mesela Yin hep hissediyordu. Daha şu dedektif ve eski piyano öğretmeni tarafından kaçırılıp da Hei'in onun için partnerim demesinden de önceydi. Hei'in elini tutmuştu ilk bölümlerde.

Kirihara. Sevdiğim bir karakterdi. Hangi tarafta olacağını pek anlamamış gibi bir hali vardı gerçi. Hei x Amber ve Hei x Yin'den sonra Hei'le duygusal bir şeyler yaşamasını en istediğim karakterdi. Fakat OVA'dan sonra bunu boşverdim tabii. Yin'le Hei'in ne kadar mükemmel olduğunu görünce.
Yine de animenin sonunda biraz üzüldüm ona, Hei ile hiç istediği gibi konuşamadı bile. Soruları vardı soramadı.

Animenin sonuna gelince. Hei'i tebrik etmek istiyorum gördüğüm en yetenekli yalancı o. Suou'yu son gördüğü sahnede sarılıp ''hep seninle olacağım'' demesi.. Bir an düşündüm acaba Yin'e söylediği de mi böyle yalandı. Fakat hayır. Suou veya Kirihara, belki de kimse Hei'i bu olaydan sonra bir daha görmedi. Ama ölmedi o bence. Yin'le beraber daha güzel bir yerlerde. Sonunda kavuştular ve şu an hâlâ oralarda bir yerlerde artık mutlular. Bunu ölüm onları birleştirdi falan anlamında demiyorum. Gerçekten ölmediler bence.

Son olarak animenin müzikleri çok güzeldi. Zaten 1. sezonun müziklerini üstad Yoko Kanno yapmıştı. 1. sezonun defalarca dinlediğim ve şu anda da dinlemekte olduğum en sevdiğim müziğini paylaşıp mesajıma son veriyorum.
Black.