One Punch Man Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 |
Yazar
Mesaj
animehmet@yahdex.com yazmış:
baskı istiyorsan daha uyguna resmini kendin istediğin gibi seçip yaptırabileceğin yer dolu öyle yap derim hem daha uyguna mal olur

hazır buldum sayfayı yorum yapmadan edemicem
Spoiler:
eğer izlemeyen başlamayan varsa ben sırf komedi dediler diye başlamıştım. bence herşeyiyle muhteşem güzel bir anime mangadan devam edin derim. başlayamanda kaçırır böyle güzel animeyi derim daha ne diyim

ESKİ NİCK >SERENA<
"insanlar umutsuzca mutluluğu ararlar ama mutluluk onları aramaya gelmez
Çünkü mutluluk nadiren kendi iradesiyle insanları ziyaret eder"
"insanlar umutsuzca mutluluğu ararlar ama mutluluk onları aramaya gelmez
Çünkü mutluluk nadiren kendi iradesiyle insanları ziyaret eder"

Efsane güzel bi anime ya
Bitmesine üzüldüm ama inşallah 2. sezon çekilir. Hep tek atma olayı riskli aslında bi süre sonra ne olucağını biliyorsun çünkü. İkinci sezon çıkar belki diye mangaya bakmıyorum şu an. (Ve kendini tutamadı
) Bir şekilde izlettiriyor ama. 



Eski nick: Konoha no Kiiroi Senkoo



İlk bölümünü 10 gün kadar önce izlemiştim, dün de 5 bölüm daha izledim, gerçekten kendisini izleten, popülerliğini hak eden bir anime. Ben görüntü kalitesi için bir şey diyemiyorum çünkü emanet bilgisayarda 720 değil 360'lık bölümler izlemek zorunda kaldım (ühü) ama animasyonlar gerçekten iyi, eminim renklerle de daha da şukeladır. Saitama çok değişik, ortamlarda Gintoki'ye benzetilmiş, bana göre arada ciddi fark var gerçi. Saitama düz bir adam, Gintoki'ninse hamuru kötülük ve tembellikle yoğrulmuş
Ama, evet, benzer yönleri benim de dikkatimi çekti. Ayrıca Genos ve de şu modern ninja çok sevimli karakterler, Genos'u özellikle çok sevdim.
Aksiyonu güzel, Saitama'nın çok abartılmış gücü başka bir animede abes durabilirdi ama burada öykü onun bu abartılmışlığı üzerinden gittiğinden gayet yerinde duruyor. Sevdim ama bir daha ne zaman pc başına oturup da izleyebilirim, kestiremiyorum. Bir de bana pek çok yönden Tiger&Bunny ile Samurai Flamenco'yu hatırlattı, henüz izlememiş olanlar varsa (birincisini herkes bilir de ikincisinin çok izlendiğini sanmıyorum) bunlara da bir şans verin. Birbirine paralel öyküler.
Paralel miiii


Aksiyonu güzel, Saitama'nın çok abartılmış gücü başka bir animede abes durabilirdi ama burada öykü onun bu abartılmışlığı üzerinden gittiğinden gayet yerinde duruyor. Sevdim ama bir daha ne zaman pc başına oturup da izleyebilirim, kestiremiyorum. Bir de bana pek çok yönden Tiger&Bunny ile Samurai Flamenco'yu hatırlattı, henüz izlememiş olanlar varsa (birincisini herkes bilir de ikincisinin çok izlendiğini sanmıyorum) bunlara da bir şans verin. Birbirine paralel öyküler.
Paralel miiii



Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Kagura
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Silvers Rayleigh
Bence iyiydi, tekrar belirtmekte yarar var ki leş gibi bir kaliteyle izlemek zorunda kaldım ama özellikle son bölümlerdeki uzaylı istilasını beğendim. Genos, Atomic Samuray, Tornado (İngilizcesi böyleydi, Japoncasını bilmiyorum), su bükücü yaşlı amca ve o liseli kabadayı tipli arkadaş, gerçekten beğendiğim tipler oldu. Tabii Mumen Rider ve atarlı ninjayı da sevdim. Mumen Rider'ın hikayesi nedir, neden bu beceriksizlikle bir süper kahraman olmuş merak konusu benim için. Genos'u çok çok sevdim, inanılmaz becerikli ve bir o kadar mütevazi olması, Saitama'ya bağlılığı, her şeyiyle favori karakterim oluverdi. Saitama Saitama işte. Pattis kafa.
Mangakası, ikinci sezon için elinden geldiğince acele edeceğine söz vermiş. Hadi bakalım, hayırlısı
Mangakası, ikinci sezon için elinden geldiğince acele edeceğine söz vermiş. Hadi bakalım, hayırlısı

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): SanJi
Kaliteli absürd mizahıyla beni benden alan başarılı anime. Aynı zamanda shounenleri ve Amerikan yapımı süper kahramanları harika bir şekilde eleştiriyor. Karakterimiz Saitama tamamen parodi bir karakter. Shounenlerde daha ergenken dünyayı kurtarmaya çalışan baş karakterleri yerden yere vurmak için yapılmış. Onların aksine derin ve dramatik bir başlangıç hikayesi yok. Saitama deyim yerindeyse kaldırım mühendisidir ve bir gün karşısına çıkan yengeç adamı dövüp kahraman olmaya karar verir. Tamamen keyfi bir karar, aman dünyaya hizmet edeyim, herkes bana saygı duysun diye bir derdi yoktur. Kahramanlığı hobi olarak yapar.
Kendisinin shounen karakterleri gibi ahım şahım kostümü, aksesuarları, alet edevatı da yoktur. Üstünde oldukça sade, klişe bir kostüm vardır. Tipi de karizmatik değildir. Anime karakterlerinin olmazsa olmazı olan havalı saçlar Saitama'da yoktur. O manalı bakışlara, büyük gözlere de sahip değildir. Anime boyunca bayık bayık bakar.
Animedeki en komik ayrıntı da Saitama'nın shounen karakterleri gibi ona bu gücü kazandıran büyük bir sırrı olmamasıdır. Bir sırrı vardır ama bu sır standart bir vücut çalışma programından farksızdır. Fakat diğer shounen karakterlerinin aksine bu sıradan çalışmasıyla animedeki en güçlü karakter olmuştur, tüm düşmanlarını tek yumrukta kara toprağa kavuşturur. Halbuki sıradan bir shounende karakterler güçlenip düşmanlarını yenebilmek için kendilerini yırtarlar, düşe kalka gelişirler. Gerekirse dayaklarını da yerler. Saitama'da bu iş tam tersidir. Hatta işi o kadar kolaylaşmıştır ki kendisi bu durumdan hiç memnun değildir. Anime boyunca dengi olabilecek kimse çıkmadı. Animede en beğendiğim eleştiri bu oldu.
Saitama dışında kurgulanan evren de animeye absürd atmosferi veriyor. Şehirlerin isimlerinin harfler olması, düzenli olarak birbirlerinin kopyası olan saçma kötü adamların şehirleri basıp darmadağın etmesi, bunun yanında kahramanlar ekibi klişesinin yapılması ve ekipte birbirinden absürd/gülünç kahramanların olması bu atmosferi çok güzel veriyor. Anime boyunca karakterlerin çıkış hikayeleriyle dalga geçilmesi de cabası. Misal, Genos Saitama'ya kendi hikayesini anlatırken, Saitama'nın kısa kes kafamı şişirdin demesi mükemmeldi. Bu evreni anladıkça animeyi ciddiye almamayı, South Park edasında izlemeyi öğreniyorsunuz
Animede olacaklar da bellidir zaten, ortada bir plot twist hiçbir zaman olmayacak. Her zaman Saitama kazanacak, her ne kadar bundan sıkılsa da. Animenin marifeti içinde barındırdığı eleştirel yaklaşımı ve absürd stilidir.
Tek kötü yanı şimdilik 12 bölüm çıkarmaları, gerçi bunun özellikle bir pazarlama politikası olduğunu düşünüyorum. Yine de insan sadece 12 bölüme doyamıyor. Anime akıp gidiyordu. Bakalım, heyecanla devamını bekliyoruz...
Kendisinin shounen karakterleri gibi ahım şahım kostümü, aksesuarları, alet edevatı da yoktur. Üstünde oldukça sade, klişe bir kostüm vardır. Tipi de karizmatik değildir. Anime karakterlerinin olmazsa olmazı olan havalı saçlar Saitama'da yoktur. O manalı bakışlara, büyük gözlere de sahip değildir. Anime boyunca bayık bayık bakar.
Animedeki en komik ayrıntı da Saitama'nın shounen karakterleri gibi ona bu gücü kazandıran büyük bir sırrı olmamasıdır. Bir sırrı vardır ama bu sır standart bir vücut çalışma programından farksızdır. Fakat diğer shounen karakterlerinin aksine bu sıradan çalışmasıyla animedeki en güçlü karakter olmuştur, tüm düşmanlarını tek yumrukta kara toprağa kavuşturur. Halbuki sıradan bir shounende karakterler güçlenip düşmanlarını yenebilmek için kendilerini yırtarlar, düşe kalka gelişirler. Gerekirse dayaklarını da yerler. Saitama'da bu iş tam tersidir. Hatta işi o kadar kolaylaşmıştır ki kendisi bu durumdan hiç memnun değildir. Anime boyunca dengi olabilecek kimse çıkmadı. Animede en beğendiğim eleştiri bu oldu.
Saitama dışında kurgulanan evren de animeye absürd atmosferi veriyor. Şehirlerin isimlerinin harfler olması, düzenli olarak birbirlerinin kopyası olan saçma kötü adamların şehirleri basıp darmadağın etmesi, bunun yanında kahramanlar ekibi klişesinin yapılması ve ekipte birbirinden absürd/gülünç kahramanların olması bu atmosferi çok güzel veriyor. Anime boyunca karakterlerin çıkış hikayeleriyle dalga geçilmesi de cabası. Misal, Genos Saitama'ya kendi hikayesini anlatırken, Saitama'nın kısa kes kafamı şişirdin demesi mükemmeldi. Bu evreni anladıkça animeyi ciddiye almamayı, South Park edasında izlemeyi öğreniyorsunuz

Tek kötü yanı şimdilik 12 bölüm çıkarmaları, gerçi bunun özellikle bir pazarlama politikası olduğunu düşünüyorum. Yine de insan sadece 12 bölüme doyamıyor. Anime akıp gidiyordu. Bakalım, heyecanla devamını bekliyoruz...
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Monkey D. Garp
Ulan öyle bir seri ki, animeden sonra kesin mangaya geçin acayip olaylar dönüyor diyemiyorum. Saitama herkesi tokatlamaya devam ediyor, olan bu.
Ama o kadar eğlenceli ki, ciddi bir villain eksikliğini hissetmiyoruz şimdilik. Saitamayı terletecek bir rakip de görmeyeceğiz muhtemelen. Umarım bu durum serinin ömrünü kısaltmaz çünkü ben bi 500 sayı daha esprilerini koruduğu sürece saitamanın eleman tokatlamasını okuyabilirim.

Ama o kadar eğlenceli ki, ciddi bir villain eksikliğini hissetmiyoruz şimdilik. Saitamayı terletecek bir rakip de görmeyeceğiz muhtemelen. Umarım bu durum serinin ömrünü kısaltmaz çünkü ben bi 500 sayı daha esprilerini koruduğu sürece saitamanın eleman tokatlamasını okuyabilirim.

Bizi biz yapan yeteneklerimiz değil, seçimlerimizdir.


3. sayfa (Toplam 3 sayfa) [ 28 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |