Mecnun zihinsel bir hastalık nedeniyle yatalak ve konuşma yetisi bile yok.
İzlediğimiz gelmiş geçmiş en absürd dizi olan Leyla ile Mecnun'da yaşanan her şey aslında Mecnun'un zihninde yaşanmış
Annesi gerçekten evi terketmiş, Mecnun'a bakmaktan bıktığı için.
Kaan, Mecnun'un ilk okul arkadaşı ve dizi boyunca da Kaan hep ama hep önlüklü. Çünkü Mecnun onu en son okulda önlüklü şekilde gördü ve hep öyle hatırlıyor.
Yemek yediğinde gördüğü tuzluğu erdal bakkala benzetiyor. Bakkalın getirdiği sipariş sonrası yenilen yemeklerde gördüğü tuzluğu erdal ile bağdaştırıyor, aslında o bakkalı hiç bir zaman görmemiş, sadece babasının 'erdal siparişleri getirdi' lafı zihninde.
Yavuz, babasının o eve ilk taşındıklarında diktiği fidana verdiği isim ve Mecnun'un o ağacın pencereden odaya yansıyan gölgesi sadece. Çünkü yavuz her zaman pencereden girer.
Ak sakallı dede, aslında beyaz saçlı bir doktor ve asa ise Mecnun'un yediği iğneler. Dede asası ile Mecnun'un içine girerek mikroplarla daha doğrusu Karabasan ile savaşıyor.
İsmail abi bir japon balığı. Mecnun tüm gün onu izliyor odanın diğer köşesinden. Bir gün İskender Abi 2. bir balık getiriyor kavanoza, ilk günün sonunda ölüyor yeni balık. Tıpkı şekerpare gibi sadece 1 gün dayanıyor. Ve mecnunun bütün gün baktığı balık da tıpkı ismail abi gibi pullu pullu.
Leyla ismi ise, Mecnun'un çocukluğunda hoşlantı duyduğu ilk okuldaki bir kızdan ibaret. Sadece isim var görüntü yok. Mecnun tüm gün yattığı yerden dizilerde/filmlerde gördüğü bayanlara Leyla ismini vererek, onlara aşık oluyor.

Tuzluk olan Erdal baggalın karısı, her zaman kara giyinen Nurten ablanın karabiber oluşu.
Yavuz gibi ağaçlar ilk ve sonbaharda en güzel görüntülerini verir. Mesela Nisan ve Eylül ayları...
Leyla ile Mecnun'un sonunda İsmail abi denize atlıyordu. Bir balık olarak ait olduğu yere dönüyordu...
Dizi, görüp görebileceğimiz en saçma olayları ve durumları içeriyordu ve absürdlüğün bini bin paraydı. Bu kadar gariplik ancak zihinsel olarak hasta birinin kafasında gerçekleşebilirdi. Hem Mecnun'un kafasına sıkmasına rağmen ölmemesi başka nasıl açıklanabilir? Çünkü hala onun hayalindeyiz.
Az sakallı dede 'Haci' isimli bir kediymiş, nereye konulursa konulsun geri dönmesi ve her bulduğu yemeğe yumulması bundanmış.

kamil: mecnun'a babasının almış olduğu formadır.. sürekli dolabında asılı kalmış asla oynayamamış onla ve hep yedek kalmıştır mecnunun hayatında..
arda : hastalığın ayrıntıları çok verilmediği için netleştiremediğim muhtemelen fırsatçı bir enfeksiyöz ajandır.. esas kötülük kaynağı olan karabasanın oğlu olması bu olasılığı güçlendirmektedir.. zaman zaman ortaya çıkar.. mecnun'un durumunu kötüleştirir ve bu sıralarda mecnun'u tv izleyemeyecek kadar kötüleştirir.. leyla'yı görmesinden alıkoyar onu.. ama her defasında mecnun onu yenmenin bir yolunu* bulup leyla'ya döner..