DGM FanFiction ~ Melody which coming from Heart [17.09.09] Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 7, 8, 9, 10, 11, 12, Sonraki |
Yazar
Mesaj



asdasd o söz tamamen ablamdan öğrendiğim bişi heheheehe gördüğün gibi ikna gücü fazla xD olsun değdi söylememe *-* koycan dimi Tyki? söz dimi? iki gözün önüne aksın dimi? fanfic yazamaz olasın dimi? (msnde hep mesgule aldığın için burdan sıkıştırıyorum nihahahaha >D)
Arbeit macht frei.


cadı himeee üü. Kanda istiyorum ben Kandaaaa T___T ama mümkünse o pembe kafayla birlikte olmasın üü.
>>My Anime List<<[/center]


evet bakmaz çünkü bi tek bana bakar u.u xDDD
>>My Anime List<<[/center]


Evvet işte buda açıklamalı bölümlerimizin sonuydu
Hala akfanıza soru varsa sormaktan çekinmeyin.. Artık ekşın dolu sahnelere giriş yapmak istiyorum *-*
Kelimelerin anlamları vardır..Sadece söylemiş olmak için konuşmak ise anlamsızdır..Ama şarkılar,çok daha farklıdır..Ruhumuzu dinlendirirler zaman zaman..Ya da verimi arttırırlar her zaman..Ama araştırmacıların,tarihçilerin bilmediği bir şey var ki..Bu bilmedikleri şey, müziğin ve kelimelerin birleştiği zaman ne kadar güçlü olabileceği gerçeğidir..Öyle takviye güçler değildir bahsettiklerim..Bir kara büyüyü bile bozacak güce sahip olduklarını bilirim,şahidim…
Niki’nin dudaklarında bir gülümseme belirdi.Tam tahmin ettiği gibi müzik ve sözler birleşince silinen anılar geri dönmüştü..
Her şey tam da planladığı gibi gidiyordu.Artık elinde,beklemekten başka yapacak bir şey kalmamıştı.
Kız,en azından artık ‘gerçekleri’ biliyordu…
Xxx
Aqua,küpten içeri girer girmez içeride çalan o melodiyi tanımıştı..Niki’ye ilk defa yiğenlerini korumak için saldırdığı zaman ki duyduğu melodiyle aynıydı..Boşlukta dalgalanırken duyduğu o melodi…
Koşup sesi takip etmeye başladı..Ne Lavi umrundaydı ne de başka bir şey şu anda..Tek istediği , geçmişinden farklı bir geçmişe sahip olduğunu hissettiren bu tanıdık melodinin kaynağını bulabilmekti..
Bulmuştu da..Beyaz saçlı çocuk,Allen..Piyanonun başında kendinden geçmişti sanki..Ve işin tuhaf tarafı kız odadan içeri adımını atar atmaz ,aynı şekilde kendinden geçip,yıllardır zihninde durduğunu sandığı o şarkıyı söylemeye başlamıştı..
Sözcükler ağzından döküldükçe,bir yalandan ibaret olan geçmişi siliniyor ve gerçekler yavaş yavaş yerleşiyordu zihnine..En sonunda şarkı bittiğinde kız,şaşkınlıktan küçük dilini yutacaktı..Niki, neden böyle bir şey…
Birdenbire Niki’nin o güzel yüzü gözlerinin önüne geldi Aqua’nın..Kendisine içtenlikle gülümsüyordu..Konuşmaya başladı;
‘Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinle Aqua..Yaptıklarım ve yapacaklarım için üzgünüm..Ama bilmen gereken bir şeyler var..’
Xx
Niki’nin görüntülü mesajı bittiğinde,Aqua kendine gelmişti.. Gülüyordu.. Mutluydu.. Yanılmamıştı..
‘Allen!’ diyerek koşup boynuna sarıldı ikizinin..Çocuk,oldukça şaşkındı..Sanki beyninde gizli kalmış bir odayı keşfetmişti az önce..Ve bu odada ikiziyle yaşadığı bütün anıları duruyordu..
Mana öldüğünde kendisini sakin tutmak için verdiği uğraşları,Cross-sama kendisini Allen kadar gibi çalıştırmadığı için onunla diklendiği anlar..Her zaman Allen’a sarılarak uyuması…
Ve Niki’nin onu kendisinden koparıp aldığı gün..
Allen,kıza sıkıca sarıldı ..Ne kadarda büyümüştü..Güzelleşmişti evet ama hala eskisi kadar sevimliydi de..
Lavi,hiçbirşey anlamadan ikizlere bakmaya devam ederken,arkasından odaya doğru koşarak gelen ayak seslerini duydu..
Celestite,Shin ve Chou,Lavi’yi görmezden gelip direk odaya daldılar..
‘Allen!’ diye çığlık atarak boynuna sarıldılar Shin ve Chou..Celestite ise Aqua’ya sarılmıştı..
Hemen arkalarından gelen Komui ve Buket,bu manzarayı görünce gülümsediler..Herşey tam da tahmin ettikleri gibiydi..
Xxx
‘Ne yani? Şimdi Aqua ve Allen ikiz kardeş,Shin ve Chou’da onların üvey yeğenleri..Aynı zamanda Celestite’de Aqua’nın çocukluk arkadaşı öyle mi?’
‘Öyle görünüyor..’ diyerek kafalarını evet manasında salladı beşi..Bütün bu olanlar Lavi’ye biraz ağır gelmişti.Yarı ölü biçimde duvara kafasını dayamış duruyordu..Lenalee gülümsedi;
‘Bu,Allen ve Aqua’nın benzerliğini açıklamış oluyor..’
Tuhaf bir şekilde, hiçbiri yadırgamamıştı..Zaten Lenalee’nin dediği gibi benzerlik ortadaydı..Ve Noah’ların yapabileceklerine daha önce de şahit olmuşlardı..Kanda konuştu;
‘Neden daha önce bu soya filizi ve..* Aqua’ya bakıp uygun bir lakap bulmaya çalıştı ama masum gözlerle kendisine hayran hayran baktığını görünce ‘che’ diyip kafasını çevirdi* Bu soya filizi ve ikizini daha önce tanıdığını bilmiyorum Celes?’
Celes,Aqua’nın saçları okşamayı bırakıp sevimlice gülümsedi;
‘O zaman 10 yaşındaydık ve sen çoktan bei terk edip Order’a katılmıştın Yuucuğum..’
Kanda onu öldürecekmiş gibi baksa da Celes umursamadan kızın saçlarını okşamaya devam etti..Anlaşılan sekiz sene önce söz verdiği gibi saçlarını hiç kesmemişti..Hafızası tamamen silinmiş olsa da,sözünü tutmuştu..
Xxx
‘Beni engelleyemezsiniz Usta! Bak, saçlarımı kestim! Artık kimse kız olduğumu anlayamaz ! Bende Allen’la birlikte çalışacağım!’
10 yaşında ki Celes, evlerine misafir aldıkları bu 3 yabancıdan küçük olan kızın büyük,kızıl uzun saçlı adama bağırmasını izliyordu..Erkek olan çocuk,kızı engellemeye çalışıyordu;
‘Aqua lütfen! Senin çalışmanı istemiyorum..Bu işler çok zor oluyor..’
‘Bende bu yüzden çalışmak istiyorum şapşal! Sana yardım etmek için!’
‘Son sözümü söyledim Aqua..Seni asla çalışmaya yollamayacağım..’
Ve 10 yaşındaki beyaz,yamuk yumuk ,kendisinin kesmeye çalıştığı belli olan kısa saçlı kızın gözleri dolu, yumruklarını sıktı..En sonunda da;
‘Şapşal Allen! Kötü Usta!’ diye bağırarak kapıdan çıktı..O sıra da Celes ile çarpışmıştı..
Biraz itiraz etse de Celes,onu saçını düzeltmeye ikna etmişti..Eline bir makas aldı ve düzeltmeye başladı..Kendi saçını hep kendi keserdi bu yüzden eli alışıktı..
‘Bir daha böyle bir şey yapmamalısın..Uzun saç sana çok yakışıyor..Bir daha yapmayacağına söz ver..’
Xxx
Celes,kafasını sallayarak bu daldığı hayalden kurtuldu..Daha sonra,Japonya2da 3 ay daha kalmışlardı ve Aqua,Celes ile çok iyi anlaşmıştı..Ayrılma vakti geldiğinde de bir daha buluşacaklarına yemin etmişlerdi..
Buluşmuşlardı da..
Xxx
‘Dayıcığım!!’
Allen’in kafasında damlacıklar çıktı..Shin bunu kendisini sinir etmek için yapıyordu ve başarıyordu da..Kafasını çevirdi ama yüzü ‘Dark Allen’ ifadesiyleydi;
‘Efendim ufaklık?’
Donup kalma sırası Shin’deydi ama bozuntuya vermedi;
‘Sadece merak ediyordum..Anneme kızgınsın..Değil mi?’
Shin,bunu sıkılgan bir ifadeyle sormuştu..Allen’da bir an duygunlaştı ama hemen sonrasında kolunu Shin’in omzuna atıp gülerek konuştu;
‘Şu anda sizde benimle olduğunuza göre ödeşmiş sayılırız bence..Şimdide o yalnız öyle değil mi?’
Shin,zorlukla da olsa gülümsedi..Allen haklıydı..Her ne kadar onu suçlamak istemese de,Niki gerçekten büyük bir suç işlemişti..İkizleri birbirinden ayırmak..
Ama tuhaf bir şekilde Aqua,artık ona kızgın değildi..Hatta her fırsatta onu savunuyordu..Kız,kendilerinin bilmediği bir şeyler biliyordu..Ama neydi bu?’
Xxx
‘Burası benim meditasyon odam..’
‘Eee?’
‘Buraya izinsiz giremezsiniz..’
‘Üzgünüm sert çocuk ama sana kötü bir haberim var..Tam burada oturuyorum..’
Kanda gözleri kapalı,ayakları bağdaş durumdaydı ve sakin kalmak için elinden geleni yapıyordu..Ama bu kız tamamen kendisini çıldırtıyordu..
‘O Aptal Tavşanı baş belası sanırdım..’ diye tısladı dişlerinin arasından ama Lovel duymamazlıktan geldi..
‘Sessiz olsanıza biraz! Meditasyon yapmaya çalışıyoruz..’ dedi yandan Celestite tek gözünü açarak..Hemen yanında ki Bihter ve Nage’de kafalarını sallayarak onayladılar..Chou ise uyuya kalmış olacak,kafası aşağı düşmüş sallanıyordu..
Kanda durdu..Durdu..Durdu…
Ama en sonunda patladı;
‘Hepiniz burada ne halt ettiğinizi sanıyorsunuz defoluunn!!!’ diyerek Mugen’i eline aldı..
‘Kyaa!!! Yuu çıldırdı kaçın kızlaaarr!!!!’
Xxx
Şehrin öteki ucunda, ağzı maskeyle kapatılmış sarışın bir çocuk,yere düşürmüş olduğu altın renkli düğmeyi almak üzere eğilmişti..Ama başka biri ondan önce davranıp düğmeyi aldı ve çocuğa gülümseyerek uzattı..
Çocuk,bu gözlüklü,dağınık uzun saçlı adam çok iyi tanıyordu..
Ona sıkıca sarıldı;
‘Eve hoş geldin Tykki!’
‘Tadaima..Eeze…’

Kelimelerin anlamları vardır..Sadece söylemiş olmak için konuşmak ise anlamsızdır..Ama şarkılar,çok daha farklıdır..Ruhumuzu dinlendirirler zaman zaman..Ya da verimi arttırırlar her zaman..Ama araştırmacıların,tarihçilerin bilmediği bir şey var ki..Bu bilmedikleri şey, müziğin ve kelimelerin birleştiği zaman ne kadar güçlü olabileceği gerçeğidir..Öyle takviye güçler değildir bahsettiklerim..Bir kara büyüyü bile bozacak güce sahip olduklarını bilirim,şahidim…
Niki’nin dudaklarında bir gülümseme belirdi.Tam tahmin ettiği gibi müzik ve sözler birleşince silinen anılar geri dönmüştü..
Her şey tam da planladığı gibi gidiyordu.Artık elinde,beklemekten başka yapacak bir şey kalmamıştı.
Kız,en azından artık ‘gerçekleri’ biliyordu…
Xxx
Aqua,küpten içeri girer girmez içeride çalan o melodiyi tanımıştı..Niki’ye ilk defa yiğenlerini korumak için saldırdığı zaman ki duyduğu melodiyle aynıydı..Boşlukta dalgalanırken duyduğu o melodi…
Koşup sesi takip etmeye başladı..Ne Lavi umrundaydı ne de başka bir şey şu anda..Tek istediği , geçmişinden farklı bir geçmişe sahip olduğunu hissettiren bu tanıdık melodinin kaynağını bulabilmekti..
Bulmuştu da..Beyaz saçlı çocuk,Allen..Piyanonun başında kendinden geçmişti sanki..Ve işin tuhaf tarafı kız odadan içeri adımını atar atmaz ,aynı şekilde kendinden geçip,yıllardır zihninde durduğunu sandığı o şarkıyı söylemeye başlamıştı..
Sözcükler ağzından döküldükçe,bir yalandan ibaret olan geçmişi siliniyor ve gerçekler yavaş yavaş yerleşiyordu zihnine..En sonunda şarkı bittiğinde kız,şaşkınlıktan küçük dilini yutacaktı..Niki, neden böyle bir şey…
Birdenbire Niki’nin o güzel yüzü gözlerinin önüne geldi Aqua’nın..Kendisine içtenlikle gülümsüyordu..Konuşmaya başladı;
‘Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinle Aqua..Yaptıklarım ve yapacaklarım için üzgünüm..Ama bilmen gereken bir şeyler var..’
Xx
Niki’nin görüntülü mesajı bittiğinde,Aqua kendine gelmişti.. Gülüyordu.. Mutluydu.. Yanılmamıştı..
‘Allen!’ diyerek koşup boynuna sarıldı ikizinin..Çocuk,oldukça şaşkındı..Sanki beyninde gizli kalmış bir odayı keşfetmişti az önce..Ve bu odada ikiziyle yaşadığı bütün anıları duruyordu..
Mana öldüğünde kendisini sakin tutmak için verdiği uğraşları,Cross-sama kendisini Allen kadar gibi çalıştırmadığı için onunla diklendiği anlar..Her zaman Allen’a sarılarak uyuması…
Ve Niki’nin onu kendisinden koparıp aldığı gün..
Allen,kıza sıkıca sarıldı ..Ne kadarda büyümüştü..Güzelleşmişti evet ama hala eskisi kadar sevimliydi de..
Lavi,hiçbirşey anlamadan ikizlere bakmaya devam ederken,arkasından odaya doğru koşarak gelen ayak seslerini duydu..
Celestite,Shin ve Chou,Lavi’yi görmezden gelip direk odaya daldılar..
‘Allen!’ diye çığlık atarak boynuna sarıldılar Shin ve Chou..Celestite ise Aqua’ya sarılmıştı..
Hemen arkalarından gelen Komui ve Buket,bu manzarayı görünce gülümsediler..Herşey tam da tahmin ettikleri gibiydi..
Xxx
‘Ne yani? Şimdi Aqua ve Allen ikiz kardeş,Shin ve Chou’da onların üvey yeğenleri..Aynı zamanda Celestite’de Aqua’nın çocukluk arkadaşı öyle mi?’
‘Öyle görünüyor..’ diyerek kafalarını evet manasında salladı beşi..Bütün bu olanlar Lavi’ye biraz ağır gelmişti.Yarı ölü biçimde duvara kafasını dayamış duruyordu..Lenalee gülümsedi;
‘Bu,Allen ve Aqua’nın benzerliğini açıklamış oluyor..’
Tuhaf bir şekilde, hiçbiri yadırgamamıştı..Zaten Lenalee’nin dediği gibi benzerlik ortadaydı..Ve Noah’ların yapabileceklerine daha önce de şahit olmuşlardı..Kanda konuştu;
‘Neden daha önce bu soya filizi ve..* Aqua’ya bakıp uygun bir lakap bulmaya çalıştı ama masum gözlerle kendisine hayran hayran baktığını görünce ‘che’ diyip kafasını çevirdi* Bu soya filizi ve ikizini daha önce tanıdığını bilmiyorum Celes?’
Celes,Aqua’nın saçları okşamayı bırakıp sevimlice gülümsedi;
‘O zaman 10 yaşındaydık ve sen çoktan bei terk edip Order’a katılmıştın Yuucuğum..’
Kanda onu öldürecekmiş gibi baksa da Celes umursamadan kızın saçlarını okşamaya devam etti..Anlaşılan sekiz sene önce söz verdiği gibi saçlarını hiç kesmemişti..Hafızası tamamen silinmiş olsa da,sözünü tutmuştu..
Xxx
‘Beni engelleyemezsiniz Usta! Bak, saçlarımı kestim! Artık kimse kız olduğumu anlayamaz ! Bende Allen’la birlikte çalışacağım!’
10 yaşında ki Celes, evlerine misafir aldıkları bu 3 yabancıdan küçük olan kızın büyük,kızıl uzun saçlı adama bağırmasını izliyordu..Erkek olan çocuk,kızı engellemeye çalışıyordu;
‘Aqua lütfen! Senin çalışmanı istemiyorum..Bu işler çok zor oluyor..’
‘Bende bu yüzden çalışmak istiyorum şapşal! Sana yardım etmek için!’
‘Son sözümü söyledim Aqua..Seni asla çalışmaya yollamayacağım..’
Ve 10 yaşındaki beyaz,yamuk yumuk ,kendisinin kesmeye çalıştığı belli olan kısa saçlı kızın gözleri dolu, yumruklarını sıktı..En sonunda da;
‘Şapşal Allen! Kötü Usta!’ diye bağırarak kapıdan çıktı..O sıra da Celes ile çarpışmıştı..
Biraz itiraz etse de Celes,onu saçını düzeltmeye ikna etmişti..Eline bir makas aldı ve düzeltmeye başladı..Kendi saçını hep kendi keserdi bu yüzden eli alışıktı..
‘Bir daha böyle bir şey yapmamalısın..Uzun saç sana çok yakışıyor..Bir daha yapmayacağına söz ver..’
Xxx
Celes,kafasını sallayarak bu daldığı hayalden kurtuldu..Daha sonra,Japonya2da 3 ay daha kalmışlardı ve Aqua,Celes ile çok iyi anlaşmıştı..Ayrılma vakti geldiğinde de bir daha buluşacaklarına yemin etmişlerdi..
Buluşmuşlardı da..
Xxx
‘Dayıcığım!!’
Allen’in kafasında damlacıklar çıktı..Shin bunu kendisini sinir etmek için yapıyordu ve başarıyordu da..Kafasını çevirdi ama yüzü ‘Dark Allen’ ifadesiyleydi;
‘Efendim ufaklık?’
Donup kalma sırası Shin’deydi ama bozuntuya vermedi;
‘Sadece merak ediyordum..Anneme kızgınsın..Değil mi?’
Shin,bunu sıkılgan bir ifadeyle sormuştu..Allen’da bir an duygunlaştı ama hemen sonrasında kolunu Shin’in omzuna atıp gülerek konuştu;
‘Şu anda sizde benimle olduğunuza göre ödeşmiş sayılırız bence..Şimdide o yalnız öyle değil mi?’
Shin,zorlukla da olsa gülümsedi..Allen haklıydı..Her ne kadar onu suçlamak istemese de,Niki gerçekten büyük bir suç işlemişti..İkizleri birbirinden ayırmak..
Ama tuhaf bir şekilde Aqua,artık ona kızgın değildi..Hatta her fırsatta onu savunuyordu..Kız,kendilerinin bilmediği bir şeyler biliyordu..Ama neydi bu?’
Xxx
‘Burası benim meditasyon odam..’
‘Eee?’
‘Buraya izinsiz giremezsiniz..’
‘Üzgünüm sert çocuk ama sana kötü bir haberim var..Tam burada oturuyorum..’
Kanda gözleri kapalı,ayakları bağdaş durumdaydı ve sakin kalmak için elinden geleni yapıyordu..Ama bu kız tamamen kendisini çıldırtıyordu..
‘O Aptal Tavşanı baş belası sanırdım..’ diye tısladı dişlerinin arasından ama Lovel duymamazlıktan geldi..
‘Sessiz olsanıza biraz! Meditasyon yapmaya çalışıyoruz..’ dedi yandan Celestite tek gözünü açarak..Hemen yanında ki Bihter ve Nage’de kafalarını sallayarak onayladılar..Chou ise uyuya kalmış olacak,kafası aşağı düşmüş sallanıyordu..
Kanda durdu..Durdu..Durdu…
Ama en sonunda patladı;
‘Hepiniz burada ne halt ettiğinizi sanıyorsunuz defoluunn!!!’ diyerek Mugen’i eline aldı..
‘Kyaa!!! Yuu çıldırdı kaçın kızlaaarr!!!!’
Xxx
Şehrin öteki ucunda, ağzı maskeyle kapatılmış sarışın bir çocuk,yere düşürmüş olduğu altın renkli düğmeyi almak üzere eğilmişti..Ama başka biri ondan önce davranıp düğmeyi aldı ve çocuğa gülümseyerek uzattı..
Çocuk,bu gözlüklü,dağınık uzun saçlı adam çok iyi tanıyordu..
Ona sıkıca sarıldı;
‘Eve hoş geldin Tykki!’
‘Tadaima..Eeze…’

8. sayfa (Toplam 12 sayfa) [ 120 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |