Gümüş Ejder'in Dönüşü ve Ay Ninjası Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 6, 7, 8 ... 10, 11, 12, Sonraki |
Yazar
Mesaj

Karakter Tanıtımı :
Bunu sırf lavie'yi tanıyın da aklınızda canlandırabilirn diye yazıyorum. Hatta ona benzer bir resim bile var elimde.
Lavie Takenaru: Gerçek soyadını ilerleyen bölümlerde öğrenirsiniz. İntikam ateşiyle yanıp tutuşan bir kız. Nedenini kendisi de bilmiyor ama birisinden intikamını alacak. Kuzeni var. Lotus Takenaru. Kuzeni de onunla aynı yaşta ve ilerleyen zamanlarda onu da tanıyacağız.
Lavie, daha 3 yaşında iken, kendini kar yağarken bir köprüde uyuyor olarak bulmuş. Üstündekiler paçavra gibiymiş fakat üşümüyormuş. O sırada Orochimaru onu bulmuş. ''Sende potansiyel var.'' demiş ve yanına alıp onu yarı-köle gibi birşey yapmış ve içini nefretle doldurmuş. Fakat son bir yıldır Lavie artık o kadar sinirli ve işkenceci değilmiş. Orochimaru'yu dinlemiyor, onunla kavga ediyormuş. Sonunda bir gün kaçmış fakat Akatsuki'ye yakalanmış. Sonrasında onlarla dövüşmek zorunda kalmış ve ölmek üzere oluncaya kadar savaşmış ama yenmiş. İlk bölümde yolda yürürken gelen kunai, Akatsuki'denmiş. O da yere yığılırken farketmemiş ve bir boyut kapısı açılmış ve o tipsizlerin yanına ulaşmış. Onlar da Lavie'yi yerde yatarken bulmuşlar. Gerisini biliyorsunuz.
Lavie, zümrüt yeşili gözlü, simsiyah ve upuzun saçlı bir kız. Ayrıca aşırı derecede güzel. :uzun saçlarını, tepeden iki atkuyruğuyla bağlıyor. Saçları da dümdüz. Bembeyaz tenli ve kırmızı dudaklı bir kız. Yeni bir yaşama başlayıp, Orochimaru'nun emrinden kurtulmak istiyor. Ve ayrıca takipçim varsa, hemen söyleyeyim: Sasuke ile Lavie ilişkisini bilmiyorum. ilerleyen zamanlardaki olaylara göre gelişecek. Bana bağlı değil.
İyi bakalım, bu bile bir bölüm eder.
İyi okumalar...
Bunu sırf lavie'yi tanıyın da aklınızda canlandırabilirn diye yazıyorum. Hatta ona benzer bir resim bile var elimde.
Lavie Takenaru: Gerçek soyadını ilerleyen bölümlerde öğrenirsiniz. İntikam ateşiyle yanıp tutuşan bir kız. Nedenini kendisi de bilmiyor ama birisinden intikamını alacak. Kuzeni var. Lotus Takenaru. Kuzeni de onunla aynı yaşta ve ilerleyen zamanlarda onu da tanıyacağız.
Lavie, daha 3 yaşında iken, kendini kar yağarken bir köprüde uyuyor olarak bulmuş. Üstündekiler paçavra gibiymiş fakat üşümüyormuş. O sırada Orochimaru onu bulmuş. ''Sende potansiyel var.'' demiş ve yanına alıp onu yarı-köle gibi birşey yapmış ve içini nefretle doldurmuş. Fakat son bir yıldır Lavie artık o kadar sinirli ve işkenceci değilmiş. Orochimaru'yu dinlemiyor, onunla kavga ediyormuş. Sonunda bir gün kaçmış fakat Akatsuki'ye yakalanmış. Sonrasında onlarla dövüşmek zorunda kalmış ve ölmek üzere oluncaya kadar savaşmış ama yenmiş. İlk bölümde yolda yürürken gelen kunai, Akatsuki'denmiş. O da yere yığılırken farketmemiş ve bir boyut kapısı açılmış ve o tipsizlerin yanına ulaşmış. Onlar da Lavie'yi yerde yatarken bulmuşlar. Gerisini biliyorsunuz.
Lavie, zümrüt yeşili gözlü, simsiyah ve upuzun saçlı bir kız. Ayrıca aşırı derecede güzel. :uzun saçlarını, tepeden iki atkuyruğuyla bağlıyor. Saçları da dümdüz. Bembeyaz tenli ve kırmızı dudaklı bir kız. Yeni bir yaşama başlayıp, Orochimaru'nun emrinden kurtulmak istiyor. Ve ayrıca takipçim varsa, hemen söyleyeyim: Sasuke ile Lavie ilişkisini bilmiyorum. ilerleyen zamanlardaki olaylara göre gelişecek. Bana bağlı değil.

İyi bakalım, bu bile bir bölüm eder.
İyi okumalar...


''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''


evet öyle olacak
yakında iyi bir anime izliyormuş gibi olacak hatta mangalardaki gibi sfx efekti, su damlası, burun kanaması görüntüleri felan da ekleyeceğim
acayip anime- manga arası birşey olacak
(ayrıca yazın size hem sasuke hemde sakura cosplayi yapacağım)


(ayrıca yazın size hem sasuke hemde sakura cosplayi yapacağım)

''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''


Lavie'ye benzeyen bir resim : (Lavie'nin resmini çizmiştim. Bir ara bilgisayara atayım da görün.)
Kıyafeti de böyle değil. Bir de, alnındaki kahkülleri düz.

Kıyafeti de böyle değil. Bir de, alnındaki kahkülleri düz.

''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''

Sağol
Hep kafamda kurardım. Hatta bu görünüşü bulmak için az düşünmedin hani.
(Bu arada kahkülleri düz değil, böyleymiş. Kafamda bir an yanlış canlandırmışım da.
)

Hep kafamda kurardım. Hatta bu görünüşü bulmak için az düşünmedin hani.

(Bu arada kahkülleri düz değil, böyleymiş. Kafamda bir an yanlış canlandırmışım da.


''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''


Bölüm 10 - Yetenek
Ertesi sabah, çocuklar okula gitmemek için herşeyi yapmaya hazırlardı. Çünkü akademideki her sınıfta, Test Etme Sınavı yapılacaktı. Hiçbir çocuk, beceriksiz olduğu yönünü, arkadaşlarına göstermek istemezdi.
Naruto için de, bu durum aynıydı. Neredeyse hiçbir jutsuyu beceremiyordu. Kimbilir arkadaşları bu sefer ne diyeceklerdi. Geçen yılki TES' nda, koşu yarışını sonuncu bitirdiği için ona '' Kaplumuto'' demişlerdi. Ondan önceki yıl, kunaiyi ters tutup, elini kanattığı için ''Ters Anlayışlı'' demişlerdi. Ve fazlası... Bu yılsa daha zor şeyler sorulacaktı ve o yine başarısız olacağından emindi.
Ders başladı, herkes yerine oturdu. İruka-Sensei sınıfa girdi ve çocuklara sıraya geçmelerini söyledi. Herkes sıraya geçti. İruka, hepsinin neleri yapıp yapamayacağını iyi biliyordu. Sadece şu yeni kızı merak ediyordu. O gelmeden önce bütün etkinlikleri bitirdikleri için, kızın yeteneklerini test etme fırsatı olmamıştı. Şimdi ise bu fırsat resmen kaçınılmazdı.
Sıraya giren çocuklar tek tek onlara verilenleri uyguladılar. Onlardan önce Yer Değiştirme Jutsusu, sonra Yer Değiştirme Jutsusu'ndan geriye kalan kütüğü, tek hamlede beşe bölmeleri isteniyordu.Sonra da bir düşman bebeğinin tam kalbine kunai saplanması, ardından Klon ve Dönüşüm jutsuları isteniyordu. Kimisi yapıyor, kimisi beceriksizce yapmaya çalışıyordu. Ama hiçbiri, hepsini başarıyla geçemedi. Ta ki...
- Lavie Takenaru! Lütfen yaklaşınız!
dedi İruka. Ve Lavie yavaşca yaklaştı. Önce Yer Değiştirme Jutsusu'nu çok basitmiş gibi yaptı. Ardından kütüğü tek hamlede beşe böldü. Normal bir öğrenci 3 klon yaratırken, o 7 klon yarattı. Dönüşüm Jutsusu'nda da İruka-Senseiye dönüştü. Hiçbirinde tek bir hata yoktu. Bütün çocuklar ağzı açık bakakaldılar. İruka, kızı yanına çekti ve endişelice sordu.
- Çocuğum, sen bunları nereden öğrendin?
- Kendim öğrendim. Çok daha fazlasını da yapabilirim fakat test kuralları bunları yapmamı gösteriyor.
İruka şaşakaldı. Diğer çocuğu çağırmayı unuttuğunu Lavie söylemeseydi, herhalde akşama dek beklerlerdi. Sonraki kişi ise tesadüfen Sasuke idi. Herkes Sasuke'nin Lavie'yi geçeceğini düşünüyordu fakat geçemedi. Sasuke kütüğü ancak üçe bölebildi. Ve sınıftaki yerini Lavie'ye bırakmıştı. Zaten onunla hiç anlaşamıyordu. Sürekli tartışıyorlar, atışıyorlar, sonunda da kavga ediyorlardı. Sonra da İruka kızıyor, olan oluyordu. Bir de bu çıkınca, artık Lavie, hedef tahtasındaki ikinci sırayı alıyordu...
Çıkışta çocuklar boşalınca, okulun sessiz koridorlarında, bir kişi koşuyordu. Adım sesleri, bütün koridorları kaplamıştı ve...
- AHHH! Kafam... Kırıldı galiba... Önüne dikkat - ne? Sen burada ne arıyorsun?
- Asıl sen burada ne arıyorsun?
- Önce ben sordum.
- O zaman önce sen cevapla.
- Hayır, sen...
Bu ağız dalaşı uzardı. Ta ki Lavie, az önce koşarken Sasuke'yle çarpışınca, elindeki parşömenlerin dağıldığını ve açıldığını farkedene kadar...
- Hey, bunlar da ne?
- Hiç, hiç... Hiç birşey...
- Hımm... Acaba bunda ne yazıyor?...
Lavie, parşömenleri toplamaya dalmışken, Sasuke bir tanesini eline geçirmiş, okumaya dalmıştı. Lavie farkettiğinde ise, biraz geç kalmıştı...
- HEY! Sakın onu okuma! Hadi, ver onu bana!
- Olmaz.
- Senin değil ve seninle ilgili de değil. OKUMA!!!
Oysa çok geç kalmıştı. Sasuke'nin gözleri, parşömenin bitiminde, faltaşı gibi oldu. Lavie ise başını eğmiş, kaderine katlanıyordu. Sasuke inanamamıştı.
- Lavie... Sen... Gerçekten... İnanamıyorum...
- Evet... İnansan iyi olur...
İstemesen de, gerçekleri değiştiremezsin...
Ertesi sabah, çocuklar okula gitmemek için herşeyi yapmaya hazırlardı. Çünkü akademideki her sınıfta, Test Etme Sınavı yapılacaktı. Hiçbir çocuk, beceriksiz olduğu yönünü, arkadaşlarına göstermek istemezdi.
Naruto için de, bu durum aynıydı. Neredeyse hiçbir jutsuyu beceremiyordu. Kimbilir arkadaşları bu sefer ne diyeceklerdi. Geçen yılki TES' nda, koşu yarışını sonuncu bitirdiği için ona '' Kaplumuto'' demişlerdi. Ondan önceki yıl, kunaiyi ters tutup, elini kanattığı için ''Ters Anlayışlı'' demişlerdi. Ve fazlası... Bu yılsa daha zor şeyler sorulacaktı ve o yine başarısız olacağından emindi.
Ders başladı, herkes yerine oturdu. İruka-Sensei sınıfa girdi ve çocuklara sıraya geçmelerini söyledi. Herkes sıraya geçti. İruka, hepsinin neleri yapıp yapamayacağını iyi biliyordu. Sadece şu yeni kızı merak ediyordu. O gelmeden önce bütün etkinlikleri bitirdikleri için, kızın yeteneklerini test etme fırsatı olmamıştı. Şimdi ise bu fırsat resmen kaçınılmazdı.
Sıraya giren çocuklar tek tek onlara verilenleri uyguladılar. Onlardan önce Yer Değiştirme Jutsusu, sonra Yer Değiştirme Jutsusu'ndan geriye kalan kütüğü, tek hamlede beşe bölmeleri isteniyordu.Sonra da bir düşman bebeğinin tam kalbine kunai saplanması, ardından Klon ve Dönüşüm jutsuları isteniyordu. Kimisi yapıyor, kimisi beceriksizce yapmaya çalışıyordu. Ama hiçbiri, hepsini başarıyla geçemedi. Ta ki...
- Lavie Takenaru! Lütfen yaklaşınız!
dedi İruka. Ve Lavie yavaşca yaklaştı. Önce Yer Değiştirme Jutsusu'nu çok basitmiş gibi yaptı. Ardından kütüğü tek hamlede beşe böldü. Normal bir öğrenci 3 klon yaratırken, o 7 klon yarattı. Dönüşüm Jutsusu'nda da İruka-Senseiye dönüştü. Hiçbirinde tek bir hata yoktu. Bütün çocuklar ağzı açık bakakaldılar. İruka, kızı yanına çekti ve endişelice sordu.
- Çocuğum, sen bunları nereden öğrendin?
- Kendim öğrendim. Çok daha fazlasını da yapabilirim fakat test kuralları bunları yapmamı gösteriyor.
İruka şaşakaldı. Diğer çocuğu çağırmayı unuttuğunu Lavie söylemeseydi, herhalde akşama dek beklerlerdi. Sonraki kişi ise tesadüfen Sasuke idi. Herkes Sasuke'nin Lavie'yi geçeceğini düşünüyordu fakat geçemedi. Sasuke kütüğü ancak üçe bölebildi. Ve sınıftaki yerini Lavie'ye bırakmıştı. Zaten onunla hiç anlaşamıyordu. Sürekli tartışıyorlar, atışıyorlar, sonunda da kavga ediyorlardı. Sonra da İruka kızıyor, olan oluyordu. Bir de bu çıkınca, artık Lavie, hedef tahtasındaki ikinci sırayı alıyordu...
Çıkışta çocuklar boşalınca, okulun sessiz koridorlarında, bir kişi koşuyordu. Adım sesleri, bütün koridorları kaplamıştı ve...
- AHHH! Kafam... Kırıldı galiba... Önüne dikkat - ne? Sen burada ne arıyorsun?
- Asıl sen burada ne arıyorsun?
- Önce ben sordum.
- O zaman önce sen cevapla.
- Hayır, sen...
Bu ağız dalaşı uzardı. Ta ki Lavie, az önce koşarken Sasuke'yle çarpışınca, elindeki parşömenlerin dağıldığını ve açıldığını farkedene kadar...
- Hey, bunlar da ne?
- Hiç, hiç... Hiç birşey...
- Hımm... Acaba bunda ne yazıyor?...
Lavie, parşömenleri toplamaya dalmışken, Sasuke bir tanesini eline geçirmiş, okumaya dalmıştı. Lavie farkettiğinde ise, biraz geç kalmıştı...
- HEY! Sakın onu okuma! Hadi, ver onu bana!
- Olmaz.
- Senin değil ve seninle ilgili de değil. OKUMA!!!
Oysa çok geç kalmıştı. Sasuke'nin gözleri, parşömenin bitiminde, faltaşı gibi oldu. Lavie ise başını eğmiş, kaderine katlanıyordu. Sasuke inanamamıştı.
- Lavie... Sen... Gerçekten... İnanamıyorum...
- Evet... İnansan iyi olur...
İstemesen de, gerçekleri değiştiremezsin...

''Haruki suzukeru, Allen!''
''Zavallı şeytan, ruhunun kurtarılmasına izin ver!''


7. sayfa (Toplam 12 sayfa) [ 119 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |