hehehehe saol merve ablam. ilk zaten sen okumuştun bunu. o zamandan beri okuyasın diye bekliyordum. çok teşekkürler. (duygulandım yaww)

Yaw bu bölüm de çok güzeldi. İnsanı meraklandırmayı iyi biliyorsun Uchiha_Avenger.... Ne yazıyordu bakim o parşomende.... Neyse diğer bölümü merakla bekliycem...

o parşömende yazanı birkaç bölüm öğrenemeyebilirsiniz benim suçum değil
ve saol, açıkcası arkadaşlarım bile şu merak konusunda iyi olduğumu söylediler

alın bakam meraklı münirler siziiii.....
takip için teşekkürler

Bölüm 11 - Gizler ve Sisler

Lavie, bir anda gözlerini kıstı ve tehdit edercesine tısladı.
- Bundan tek kişiye söz etme... Yoksa sonun benim ellerimde olur... Daha intikamını bile almadan...
Ürkütücü bir biçimde güldükten sonra, ani bir hareketle, sol elinin işaret ve orta parmağını Sasuke'nin alnına koydu. Ve tekrar tısladı.
- Şimdilik uyu... İcabına sonra bakarız...
Sasuke, daha ne olduğunu anlayamadan göz kapakları ağırlaşmaya başladı. Son gördüğü şey, saçları uçuşan ve gözleri gümüş renkli parlayan bir Lavie oldu.
Lavie, gizemli jutsularından birini Sasuke üzerinde kullandıktan sonra, hiçbirşey olmamışcasına parşömenlerini topladı. Sonra ayağa kalkıp Sasuke'ye baktı. Yarın okula gelecek olan kızların, bunu görünce yüzlerinin alacağı şekli düşününce, gülmeden edemedi. Bıyık altından güldükten sonra tekrar okulun içinde koşan adım sesleri yankılanmaya başladı. Okul müdürüyle olan işini hallettikten sonra başka işlerine geçecekti. Geçmişle ilgili işlerine...
Sabahleyin Sakura, pürneşe uyandı. Güneş, bugün onun için çok güzeldi. Pembe renkli saçlarını özenle taradı. O gün, hep giydiği kırmızı elbisesini değil, beyaz olan elbisesini giyecekti. Sasuke onu güzel görmeliydi. Okul hazırlığı ile kahvaltısı da aynı neşe içinde bitti ve yola koyuldu. Yolda İno'yu bile görmemişti. O yüzden hala neşeliydi.
Okula vardığında, kapıcının gecikmiş olmasından dolayı okula giremediklerini gördü. Gelen herkes, kapının yakınında bir yerlere oturmuştu. O da, köşedeki ağacın altına oturdu. Sasuke daha gelmemiş miydi? O gelmemiş olsa bile, kapıcı gelmişti. Sakura herkesten önce içeri girdi. Yerde kanlar içinde yatan Lavie'yi görünce, bir çığlık attı ve bayıldı. Ne biçim bir ninja bu?
Bu çığlığı duyunca, arkalarda olan İruka geldi ve kızın halini görünce çok şaşırdı. Okula kapıdan girmiş olamazdı. O zaman neden kapının önünde yatıyordu? En önemlisi, neden kız yüzükoyun yatıyordu?
İruka, çocuklara korku dolu anlar yaşatacak olan kızın yüzünü çevirme eylemini gerçekleştirdi. Kızın gözleri faltaşı gibi açıktı ve kıpırdamıyordu. Kolları kendini savunuyormuş gibi havadaydı fakat indiremediler o yaralı kolları. Zavallı kızın eli, tam da bileğinden kesilmişti fakat yerdeki kanlar daha tazeydi. İruka, kıza bir felç jutsusu yapıldığını anladı. Lavie'yi hemen hastaneye kaldırdılar. Sakura da ayıldı. Sonra da aklına bazı sorular geldi. Bunları Lavie'ye kim yapmıştı? Öyleyse Sasuke neredeydi? Bu düşünceleri İruka'nın sesiyle kesildi.
- Herkes sınıfına! Benim sınıfım ise sessizce beklesin. Bu günlük girecek öğretmeninizi ayarladım. O gelene dek sessizce bekleyin.
İruka'nın bunu söylemesine gerek bile yoktu. Çocukların ağzından tek bir laf bile çıkmıyordu. Koca okulun çıkardığı tek ses, ayak sesleriydi.
301 nolu sınıf da sıralarına oturdu. Ders zilinden 15 dakika sonra, gözetmen öğretmenleri geldi. Çocuklar sessizce bekliyorlardı ve dalgınlardı. Öğretmenin gelmesi onları şaşırttı.
- Merhaba çocuklar. Ben sadece bugün girecek olan öğretmeninizm. Jounin seviyedeyim ve adım Kakashi Hatake. Sormak istediğiniz birşey yoksa, size anlatmak istediğim şeyler var.

Bugün yaşanan olayla ilgili, önemli şeyler...

hadi bakalım, daha çok meraklanın şimdi.

saçları uçuşan ve gözleri gümüş renkli parlayan Lavie yi merak ettim:D
bi de tırstım yah:D
çok güzel çokk merak ettm gerçekten yazık Lavie ye ya:D
eline sağlık

sağol mrv_lp ablacım!

Dünya! Duy Sesimi! Bu Bölümü Mrv_lp'ye İthaf Ediyorum!

ya bugün ne güzel bi günmüş
çok teşekkür ederim cnm