GÜZEL RUH
Sayfaya git: 1, 2, Sonraki

Anime Manga Forum -> Fan Fiction
 

Fan fictionumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Konu çok hoş.
83%
 83%  [ 5 ]
Güzel ama konuyu pek anlamadım.Devamı nbasıl gelecek?
16%
 16%  [ 1 ]
Güzel ama konu saçma.
0%
 0%  [ 0 ]
Toplam Oylar : 6

Yazar
Mesaj
BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)



Yaş: 26
Kayıt: 30 Oca 2012
Mesajlar: 76
Favori Anime & Manga: Claymore, D. Gray - Man, Another
Nerden: Bize Her Yer TRABZON! <3
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
GÜZEL RUH Konu: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
"O an görebildiği tek şey, Bıçak Saçlı'nın ""Güzel Ruhu""'ydu..."

GÜZEL RUH

Bölüm 1:Bıçak saçlı

Güneş görevi gereği dünyaya gülümsüyor.Işınları kendi isimlerinin verildiği hızla yeryüzüne çarpıyor.Bu kaza sonucu ısı oluşuyor.Aslında bu pek da önemli olmamalı.Çünkü bunu Güneş, sadece düşündüğümüzden bile daha uzun olan bir süredir yapıyor.Ama bunu şu an önemli kılan şey bu ışınların kimin yüzüne çarpıp ısıttığı.
AKİRA Melselde...Penceresinden ona ulaşan ışınları hissettiğini söyleyemeyeceğim.Hâlâ mışıl mışıl uyuyor.Yaz sıcağının bayıcılığı ile ince örtüsünü üzerine almamış olan bu 16 yaşındaki genç kız sanırım dün gece pek uyumamış.Acaba neden?Belki ödevi vardı.Masasına bakalım.Pek de ödev sayılmaz.Mangalarla ve örtüsünün üzerinde çizimlerle dolu pasaklı bir masa...Belki arkadaşlarıyla geç vakitlere kadar mesajlaşmıştır.Hımmm...Ben ne normal ne de bir cep telefonu göremiyorum.Galiba cep telefonu yok ve odasında da telefon bulunmuyor.Peki neden hâlâ uyuyor?Pencere açık.Yıldızları mı seyretti?Sıcaklıktan dolayı da açmış olabilir.Hey!O da ne?Yerde bir sürü anime CD'si var.Evet evet...Kızımız gecesini aşk animeleriyle geçirmiş görünüşe göre.Hava gerçekten sıcak.Yaz tatilinin 3. günü...Saat öğleyi çoktan geçti.Ao!Ayak sesleri duyuyorum.Sesiz olalım.
-MEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEELL!!!!!!!!
Bu anne olmalı.Şu an pekte sevecen görünmüyor.Yatağında panikle düşen kız doğrulmaya çalışıyor.
-KALK ÇABUK!SAATTEN HABERİN VAR MI?NE BİÇİM KIZSIN SEN?!KAL!MARKETE GİT DE BİR İŞE YARA!
Hımm...Ona kısaca Mel diyor olmalılar.Bütün bu bağırışları dinledikten sonra sadece üzgün ve yorgun bir ifadeyle kendini banyoya atıyor.Yürürken bıçak kadar keskin görünen düz kızıl saçlarını görmelisiniz.Saç telleri çok dayanıklı görünüyor.Saçları gibi cam yeşil gözlerinde ise uyku var.Teni Ay'ı kısakndıracak kadar beyaz.Yaşına göre gayet uzun fiziği güzel bir kız.
Annesi yerdeki CDlere bakıyor.Bu iyi değil.
-Mel!Yine bunları mı izledin?!Ben sana laf anlatamıyorum ki! Çabuk ol hadi hadi!
Banyoda işini bitiren Mel, dolabını açıp hiç de umursamadan bir şeyler çekip giyiniyor.Onu uzun süredir tanıyanlar; moda, erkekler gibi kızların deli olduğu konulara pek de ilgisiz olduğunu bilir.Turuncu uzun bir etek, yeşil bir tişörtü üzerine çektikten sonra sandaletlerini giyiniyor ve parayı alıp kendini dışarı savuruyor.
Burası küçük Coki kasabası.Her türlü ihtiyaç kurumunu barındırdığından şehir merkezine ihtiyaç duymayan kendi halinde bir kasaba...Bu kasabadaki Christopher parkı gençler arasında pek bir popüler.Ama belki de tahmin edeceğiniz gibi Mel oraya pek gitmiyor.
O genelde markete CD satım merkezlerine ve pastahanelerde gezinir.Çoğunlukla evdedir.Markete annesinin zoruyla, CD satım merkezlerine anime CDsi almak için, pastahaneye ise nefis poğaçaları yemek için gider.Evde de yaptığı şeyler annesine yardım edip anime izlemektir.Bu özelliklerinden dolayıdır ki erkkekler arasında da pek popüler değildir.Tüm erkekler herkes gibi onu güzel bulur ama onu asosyal bir hasta olarak görürler.
Oysa Melselde tam bir aşk hayranıdır.Sürekli aşk temalı animeler izler.Bu durumun onu üzüp üzmediği hakkında pek bilgi vermeyeceğim.
Marketten bir kaç paket kabartma tozu ve 2 ekmek aldıktan sonra eve doğru yol alıyor.Şu an pastahaneye çok yaklaştı.Pastahaneye geldiğinde biraz duruyor ve bakıyor.Sonra da elindeki bir kaç bozukluğa bakıyor.Sonra da içeri dalıyor.Arkadaşları onun bu kadar çok hamur işi yemesine rağmen böyle formda olmasına hayret eder.Bir elinde marketten aldıkları ve bir kaç poğaça, diğer elinde de içten içten çok severek yediği peynirli poğçası ile ilerliyor.Artık evinin bahçesine geldi.nnesi yine yakınıyor:
-Yine poğaça mı aldın?Nedir bu yahu?Biraz sulu yemek yesen ölürdün sanki.
Bahçesinde evin kapısına doğru adımlar atarken, pek te beklemedik bir olay:
Yüzüne karşı hızla gelen bir top görünce Mel orada o şekilde kalıyor ve kalbi de top gibi hızlanmaya başlıyor.Sonra aklında şu düşünceler:
-Bu bir futbol topu...Bu kasabada sadece erkekler futbol oynar ve onlarda benden rahatsız olduklarından benim evimin yakınlarında bile oynamazlar.Çünkü çok narin görünüyorum ve eğer bana bir şey olursa babam beni çok sevdiğinden aşırı tepki gösterebilir.Neler oluyor?Kızlar da mı futbol oynamaya başladı?Vay canına ne kadar da hızlı geliyor...


Soru

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger Anime Listesi  
31 Oca 2012 14:51, Değiştirme: 03 Şub 2012 23:32 (Toplamda 3 kere)
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): butterflyauthor, YHWH, R -MANGAKA

Katsu
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 26 Şub 2011
Mesajlar: 1,443
Tanıtımlar: 5
Favori Anime & Manga: Fate Zero Rainbow Angel Beats!
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 842

Durumu: Çevrimdışı

Katsu
Mangaka
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
kurguyu sevdim,devamını merak ediyorum

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et  
31 Oca 2012 15:32
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): BeautifulSoul

Kawa No Uta
Mangaka
Mangaka



Yaş: 26
Kayıt: 22 Oca 2012
Mesajlar: 793
Nerden: Ankara
Teşekkür: 1062

Durumu: Çevrimdışı

Kawa No Uta
Mangaka
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
O kadar hızlı gelen topun karşısında kız öyle kurgular yaptı ki! Dil Çıkartıyor

Hikayeyi sevdim, devamını bekliyorum.

If you forget my name / You will go astray
Like a killer whale / Trapped in a bay


Fan Art | Tumblr

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
31 Oca 2012 15:40
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): BeautifulSoul

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)



Yaş: 26
Kayıt: 30 Oca 2012
Mesajlar: 76
Favori Anime & Manga: Claymore, D. Gray - Man, Another
Nerden: Bize Her Yer TRABZON! <3
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
(Teşekkürler AkaSunaNoSasori ve Kawa No Uta Gülücük Dağıtıyor )

Bölüm 2:Bıçak Saçlı 2

-Vay canına, ne kadar da hızlı geliyor.
Normal bir insan bu durumla karşılarşırsa doğal olarak refleks yapar.Ama Mel bu gibi şeyler yapmaz.Annesi onu 5 yaşındayken nezle için götürdüğü doktor Mel'de bir şeyler sezmişti.Eğer dikkatini fazla çeken bir olursa, beyni ona odaklanıyor ve gözlüyordu.
Sanırım şu an da böyle oluyor.Nasıl olsa böyle şeylere alışık olmayan Mel için bu fazlasıyla dikkat çekici.Yavaş yavaş elindeki ekmekleri yere düşürüyor.Güllük gülistanlık bir havada ona doğru gelen yeni alındığı belli bir futbol topu ona hızlı bir şekilde yaklaşıyor.Şaşkınlığı arttıkça gözleri de büyüyor ve...
-MELSELDEEEEEEEEEEE!!!
Bıçak saçlarının havada savrulduğunu hissederken annesinin onun bir toptan bile korunamadığı için yakındığını duyuyor.Kalbinin büyük bir bölümünü kaplayan Pollyanna duyguları ona:
-Zaten uykun vardı.Endişelenme, sadece gözlerini kapat...
Uyandığında kendini annesinin bacakları üzerinde oturma odasında buluyor.Aradan 15 dakika geçmiş.Spnra da babasının bağrışları:
-Bu zamana kadar durdunuz da ancak mı burada oynayasınız geldi be!Ne biçim oynuyorsunuz heee!
Bu Mel'i rahatsız ediyor.Doğrulmaya çalışıyor.Masanın üzerinde duran birkaç poğaçadan birini alıp yemeye başlıyor.Annesi değişik ama iyi huylu bir bakış atıp kocasının yanına geçiyor.
Hayır, kızlarda bir değişiklik yok, erkekler futbol oynarken olmuş.Sanırım yaz turnuvaları için heyecanlıydılar.Hepsi de bıkkın ve endişeli endişeli yere bakıyor.Sonra yine hepsi, oturma odasının kapısında uçuşan bıçak kızıl saçlara bakıyor.Baba OKAMA kızını fark ediyor ve yanına çağırıyor.Mel sesiz bir şekilde poğaçasını yemeye devam ederken babası:
-Özür dileyin çabuk!
Hep bir ağızdan:
Özür dileriz AKİRA-sama...
Mel biraz düşünüyor.Neden kendisinden özür dileniyor ki?Bu onun hatası, sonra son lokmasını yutuyor ve belkide erkeklerin sadece birkaç kez duyduğu ve hatta unuttukları ses tonuyla konuşuyor:
-Özür dilemenize gerek yok.Bu benim hatamdı.Ani bir hareket olduğunda söz konusu olaya fazla dikkatimi vermek gibi bir sağlık sorunum var.Bu durumda reflekslerimi devre dışı bırakabiliyor.Asıl ben babamın bu sert tepkisi yüzünden özür dilerim.
Herkeste, özellikle de topu atan çocuğun gönlünde bir rahatlama oluştu ister istemez.Babası kızına sevgiyle baktı ve içeri geçti.Mel "İyi akşamlar" dedi ve onları uğurladı.Gece rutin animelerini ziledikten sonra düşündüğü tek şey bugünü saçma ve tuhaf bulduğuydu.
Evet, bugün güneş izinde olmalı.Her tarafta karabulutlar var ve yavaş yavaş yağmur yağmaya başladı.Melselde için bunun bir önemi yok.Çünkü zaten o hergün yağmurluymuş gibi eve kapanır.Odasına girdi.Elindeki poşetten bir CD çıkardı.Yüzünde ahfif ama eğer görseler idi herkesin kalbine taht kuracak bir gülümseme...Yeni bir anime...O heyecanla işe tam koyulacakken ev telefonu çalıyor.Sıkkın bir yüz ifadesiyle aşağıya iniyor.Avizeyi kaldırıyor ve:
-MEEEEEEEEEELL!! EVET BENİM S!GÖRDÜĞÜN ÜZERE YAĞMUR YAĞIYOR, YA DA GÖRMEMİŞSİNDİR İLGİNİ ÇEKECEĞİNİ SANMIYORUM ZATEN HERNEYSE BUGÜN SENDE TOPLANIYORUZ TELAŞ YAPMA BİZ GELİRKEN BİR ŞEYLER GETİRİRİZ.HA BU ARADA KASABAYA DA YENİ BİRİLERİ TAŞINACAK SANIRIM, GUZO-SAMA'NIN EVİNE! HİHİHİHİHİHİH ÇOOK HEYECANLIYIM ACABA NASIL BİRİ SENCE BOYU KAÇTIR?DUR DUR EN ÖNEMLİSİ CİNSİYETİ NE VE KAÇ KİŞİ TAŞINIYORLAR?
(telefondan Lizy'nin sesi duyulur)--Sarah!Peynirli mi yoksa kıyma mı?
-EEEEEE KIYMA!HAYIR HAYIR PEYNİR!DUR DUR BEN GELİYORUM HER İKİSİNDEN DE ALALIM BENCE!ÖPTÜM BIÇAK SAÇ GELİYORUZ HEMEN!
Düüüt düüüt düüüt
Görünüşe bakılırsa bu gibi sanki bir yerler yanıyormuşcasına konuşan kişiyi Mel tanıyor ve ona alışmış.Konuşan kişinin cümlelerine bakılırsa o da Mel'i tanıyor.Ayrıca arkadaşları arasında Mel'e Bıçak Saç mı diyorlar.Ama şimdi bile baktıkça saçları çok parlak ve keskin görünüyor.Sanırım telefondaki Sarah'tı.Bıçak Saç'ın en iyi arkadaşı.Çok zıt yönleri var.Ama birbirlerini tamamlıyor olmalılar.Hey...Görünüşe bakılırsa Mel sanki bu durumdan mutlu.Yoksa, böyle asosyal davranışları sadece utancından mı kaynaklanıyor?Her ne olursa olsun bu durum onun yüzünde bir tebessüme neden oldu ve bu da tüm dünyaya bedel.

Ficime şiddetle bekliyorum. Biraz geç oluyor ama ekliyorum işte bölümleri.. Güzel Ruh

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger Anime Listesi  
01 Şub 2012 15:50
Bu mesaja teşekkür edenler (4 kişi): butterflyauthor, YHWH, Kawa No Uta, R -MANGAKA

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)



Yaş: 26
Kayıt: 30 Oca 2012
Mesajlar: 76
Favori Anime & Manga: Claymore, D. Gray - Man, Another
Nerden: Bize Her Yer TRABZON! <3
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
(Flood için gomen.Yorum olmayınca dayanamadım.Okuyan ve teşekkür eden herkese teşekkürler.)

Bölüm 3:Çevre

İç ısıtan o tebessümden sonra yüzünü endişe bulutları kapladı.Doğruca odasına çıktı.Yeri bir deniz gibi kaplayan anmi CDlerini toparlamaya koyuldu.O bu iş ile uğraşırken kapı çalındı.Şu an yine aynı o tebessümle aşağı iniyor, kapıyı açtı ve...
-MEEEELLL!
Bu mavi gözlü kıvırcık, kabarık ve sarışın kız Sarah. Kısaca S derler. O Bıçak Saç'ın en iyi arkadaşıdır. Erkekler arasında pek iç açıcı olarak bilinmese de kız arkadaşları arasında bayağı bir ünlüdür.
Artık yaz tatili ve herkesi aklı ya sıcaklık derecesinden ya doğuştan ya da tatilin verdiği mayışıklıktan havada.Bıçak Saç'ın kız arkadaşları böyle bazen birbirlerinin evlerinde toplantı yapmaya bayılır.
Sanki yıllar yılı görüşmeyen dostlar gibi Mel'e sarılan S'nin neşesine diyecek yok.Şimdi Mel'in odasına çıkıyorlar. Mel her zamanki gibi hayaletleri kıskandırıyor. Odaya girdikleri gibi S CDlere daldı:
-Hey Mel! Bunlar yeni mi? Evet evet bunu izlemiştim tam sana göre.
Mel sadece gülümseyebiliyor.Bundan sonra bu cici kızlar arasındaki komik sevecen ve bağrışlarla dolu diyalogları anlatmayayım.Hadi onları yalnız bırakalım.Şimdi sıra erkeklerde.
Erkekler genelde futbol oynar.Tabi ki Mel'den uzak alanlarda.Mel'in tanıdığı erkek kitlesinin tamamını oluşturan kişiler sınıf arkadaşlarıdır.Şu an düşündükleri tek şey turnuva. Oysa bana kalırsa kızlar şimdi erkekleri çekiştiriyordur. Bu konularda konuşurken kızlar genelde Mel'in tuhaf ruh halini ve ruhunu hissetmek zorunda kalırlar. Bu da hepsini ürpertir. Mel bu konularda nedense gerçek bir hayalet Kraliçe.
Kızlarımızdan birkaç kişinin sevgilisi var ve onların sevgilileri de hep aynı sınıftan. Mel'in sınıfında öyle dış bağlantılar pek olmaz.
Hımm...Erkekler turnuvayu konuşmuyor gibi...Şşşş...Jacop içeri girdi.Eğer bu çocuğu gördüysek kesinlikle sessiz olmalıyız. Yüksek bir yer arıyor. En sonunda sandalyeye oturuyor ve konuşmaya başlıyor
-Bu hafta içinde gelir.Emin olun ondan daha çok korkacaksınız. Sevgilisi de yok. Gerçek bir kral olur şimdi Şaşırmış Durumda Herneyse geldiği zaman onu iyi karşılayın.
Jacop sınıfta erkeklerin patronu gibi bir şeydir. İngiltere'den bir arkadaşı gelecek. Böyle bir konuşma onun o arkadaşına saygı duyduğunu gösteriyor sanırım. Yeni bir patron bekliyoruz anlayacağınız. Ayrıca eğer Jacop geldiğinde gerçekten sessiz olmuşsanız onun bir sevgilisi olduğunu da anlarsınız.Acaba kim? Kesinlikle havalı biri olmalı değil mi? Genel de böyle çocukların sevgilileri öyle olur nebiliyim. Hey! Bir telefona mesaj geldi. Jacop'un gözleri arama motoruna dönüştüğüne göre telefonun sahibi o. Hımm... Şimdi iyi okuyun size bir kıyak geçip Jacop'a gelen mesajı göstereceğim. İşte:

-Merhaba tatlım! Bugün tüm kızlar Bıçak Saç'ın evindeyiz. Seni şimdiden özledim. Kayan Gözler Yarın sizi ziyaret ederim. Çok çalışın! Eğer kaybederseniz sizi kendi ellerimle parçalarım! Ayrıca sanırım dünkü küçük pastalar yüzünden midemi bozdum. Çıldırmış Durumda Ama iyi yanı da var. Eğer senin mideni bozmak istersem onları kullanacağım. Hayranlık Besliyor Seni çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok seviyorum! Hayranlık Besliyor Gıcık karakter sınırı yüzünden bu kadar çok oluyor. Madde Ama bu mesajda en çok ne kadar çok olabileceğini Mel'e hesaplattırdım.Bu kadar oluyor yani. Kahkaha Atıyor Hihi yine gevezelik yapıyorum. Seni çilekli pastalardan bile çok seviyorum! Hayranlık Besliyor
Sevgilerle pasta kreman S... Hayranlık Besliyor

Sakın üzüldüğünüzü söylemeyin. Jacop'un yüzündeki gülümsemeye bakarsak o bu durumdan çok mutlu.

Ficime şiddetle bekliyorum. Biraz geç oluyor ama ekliyorum işte bölümleri.. Güzel Ruh

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger Anime Listesi  
04 Şub 2012 17:47
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): butterflyauthor, YHWH, Kawa No Uta

YHWH
Yasaklı Üye



Yaş: 30
Kayıt: 12 Eyl 2011
Mesajlar: 297
Favori Anime & Manga: Manga:rurouni kenshin. Anime: Welcome To The NHK, wolf's rain , cowboy bebop, Ano hana.
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Librairie.
Teşekkür: 358
Uyarı: 2

Durumu: Çevrimdışı

YHWH
Yasaklı Üye
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
kendine bir takipçi daha kazandın Normal

Comme Moi, Comme Toi!
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
08 Şub 2012 4:20
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): BeautifulSoul

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)



Yaş: 26
Kayıt: 30 Oca 2012
Mesajlar: 76
Favori Anime & Manga: Claymore, D. Gray - Man, Another
Nerden: Bize Her Yer TRABZON! <3
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
(Beğnmene sewindim Gülücük Dağıtıyor)

Bölüm 4: Yeni Biri


Bıçak Saç'ın evi boşalıyor. Kızların üzerinde tatlı bir yorgunluk... Mel onları uğurlarken yeniden gülümsüyor. İçten, samimi, mutlu...

Jacop erkeklerin patronu ve S'se onun sevgilisi olsuğu için onu da kızların patronu seçtiler. Çoğu kişinin aksine bu sınıf bir lider tarafından iş birliği ile hareket etmeyi seviyor. Bu onlara birbirlerini ne kadar çok sevdiklerini hatırlatıyor. Fakat yeni patron yolda. Ayrıca sevgilisi de yok. Sanırım patronluk Jacop'tan gider ama S hâlâ kraliçeliğini sürdürür. Nasıl olsa yeni patron Jacop'un en iyi arkadaşı.Eğer Jacop'un kalbini açıp bakma imkanımız olsaydı ona ne kadar saygı duyduğunu anlardık. Önemli birisi olmalı. Ayrıca kaliteli. Şu an size onun hakkında söyleyebileceğim tek şey şu an onun uçakta geliyor olması. Yakın... Çok yakında büyük değişim patlak verecek.

Vay canına! Bugün hava süper. Manzarayı izlemek harika ama şu uzun zamandan beri çalan telefon sesinden tadı tuzu kalmadı. Kim şu tembel? Pof! Jacop kendini vermiş uykuya. Hadi onu uyandıralım. Üfleyin bakalım.

FÜF!

Evet ani bir şekilde uyanan prensimiz yataktan yere düşmüş durumda. Evet evet telefon çalıyor. Bak ona hadi! ğır ağır telefonu kulağına getiriyor ve...

O ses... İnsanda saygılı olması gerektiğini uyandırıyor. Çok asil ve görgülü... Şimdi onu dinleyin.

-Jacop, uyandırdım mı? Özür dilerim. Saat şu an on ve ben hava alanına sekizde geldim. Aradım ama uyuyordun sanırım. Beni almaya gelin hadi.

Jacop duyduğu ses ve cümleler karşısında biraz duraksadı ve sonra:

-Çok çok çok pardon. Uyuya kalmışım. Sınıfı toplayıp hemen geliyorum!

Sonra telefonu kapattı ve kendine söylene söylene giyinip herkese mesaj atmaya başladı.

Bıçak Saç akşam yine anime izlemiş olacak ki o da hâlâ uyuyor. ma onun uykusu Jacop'unki kadar değil. Ev telefonu çalıyor. Sanırsam evdekiler de uykuda. Gözlerini açıoyr ve aşağı iniyor. Avizeyi kaldırıyor ve... Bence kulaklarınızı birazcık kapatın.

-MEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEEELLLLLLL!!! JACOP'UN ARKADAŞI GELMİŞ!! BEN,M AKILLLI AŞKİTOM DA ONU TAM İKİ SAAT BEKLETMİŞ ÇABUK HAZIRLAN ONU KARŞILAMAYA GİDİYORUZZ!! AYY!! ÇOK HEYECANLIYIM ÖLMEK ÜZEREYİM!!!! MELLLL!!! KOŞ KOŞ KOŞ KOŞ ÇABUK DİYORUM SANAAAA!!

Mel bu aşırı frekanslı sesten korkmuş olacak ki düşe kalka odasına koşuyor. Giysi uyumu diye bir derdi olmadığı için şanslı. Sokağa atıyor kendini ve sokağın ortasında deli gibi koşan S'ye yetişmeye çalışıyor. Kavşağı tam dönüyorlar diğer kızlar da çekirge sürüsü gibi geli... .....................................

Hey, yavaş yavaş!!!! Beni ezdiniz. Eh işte şimdi de erkekler katıldı. Koşun bakalım koşun.

Hava alanına geliyorlar Jacop'un gözleri şişmiş etrafı kendini savururcasına kolaçan ediyor ve gözleri ani bir şekilde mermi gibi bir yerde çakılıyor. Bu o!Önce erkekler etrafını sarıyor kralın kızlar heyecan içinde beklemede. Ya da Mel haricindekiler diyelim. Tam o anda S'nin telefonu çalıyor. Arayan Tenis Klübü'nden birisi. Kayıt için evrakları istiyorlar. Ao! Bu iyi değil.

-AAAAAAAAAAAAA!!! TAM ZAMANINI BULDU. BİRİMİZ GİDİP ONLARI VERMELİYİZ YOKSA TURNUVALAR BİZİM İÇİN BİTER!

Sonra Yuki atılıyor:

-Kral'ı görmek onun için pek de önemli olmayan birisi gitmeli ama öyle biri var - mı - ki - ?

Bir refleks gibi herkesin gözü kulaklarında hâlâ çınlanan, koşarken saçlarının çıkardığı kılıç sesine benzer sesin sahibine bakıyor. Bu duraksamadan sonra S Mel'e sıcak bir gülümseme armağan ediyor. Onu Mel'in en iyi arkadaşı yapan özelliklerinden biri de bu. Konuşmaya gerek kalmadan her şeyi bir ifade ile hâlledebilmesi. Bıuçak Saç koşuşturmanın acelesinden bitkin düşmüş. Sonra yerine getirmesini gereken görevi anlıyor ve kızlarımızın kalbini kamçılayan bir tebessüm ile oradan ayrılıyor.

O sırada erkekler delirmiş durumda. Bağırarak bir şeyler söylemeye çalışıyor. İşte yeni patron. Up uzun boylu, sarışın, kaslı, gözleri mavi ve çok ağırbaşlı. Yakışıklılığından söz etmiyorum bile.

Çok dikkatli olduğu anlatacağım olaydan belli. Gözleri dünyayı görüyorken birden bir yerde iple bağlanmışcasına takılıyor. Bu koşan bir kız, kızıl saçlı, yeşil gözlü... Ceylan gibi koşuyor ve saçları... Çok gariptir ki saçları garip bir ses çıkarıyor. Şey gibi, eee kılıç! Kılıç gibi... Aman Allah'ım ne kadar da güzel! Arnold nutku tutulmuşcasına kalıyor. O güzel kızı dört mevsim içinde hayal ediyor. Sonbahar, saçları ile dökülen yaprakların çaldığı parça... Kış, teni kar tanelerini kıskandıracak kadar beyaz. İlkbahar, gözleri etraftaki çiçekler gibi parlak. Ve yaz... Kalbi yazın en yüksek sıcaklık derecesinden bile daha sıcak.

Ani oldu ama sanırım güzel hissettiriyor. Arnold daha ona bakmaya doyamadan gözden kayboluyor. Güneşin batışı gibi... Jacop'un sarsması ile kendine gelen kralımız şu an şokta. Ayrıca bu şokun uzun süreli olduğunu düşünüyorum.


Ficime şiddetle bekliyorum. Biraz geç oluyor ama ekliyorum işte bölümleri.. Güzel Ruh

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger Anime Listesi  
08 Şub 2012 19:58
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): butterflyauthor, Kawa No Uta, YHWH

Kawa No Uta
Mangaka
Mangaka



Yaş: 26
Kayıt: 22 Oca 2012
Mesajlar: 793
Nerden: Ankara
Teşekkür: 1062

Durumu: Çevrimdışı

Kawa No Uta
Mangaka
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
Güzel bir bölümdü. Yeni bölümü bekliyorum. Gülücük Dağıtıyor

If you forget my name / You will go astray
Like a killer whale / Trapped in a bay


Fan Art | Tumblr

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
08 Şub 2012 20:28
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): BeautifulSoul

Şeyh Pir
Mangaka
Mangaka



Kayıt: 24 Ekm 2010
Mesajlar: 1,645
Favori Anime & Manga: Anime:FMA.Manga:FMA.
Nerden: Homunculus ini.
Teşekkür: 1046

Durumu: Çevrimdışı

Şeyh Pir
Mangaka
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
Huuuuh. Anlatım tarzın gerçekten çok hoşuma gitti. Aslında fic okumaktan hoşlanan birisi değilimdir alksmdkalsdm ama seninkini takip edeceğim sanırsam. *-*



En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Anime Listesi  
08 Şub 2012 20:36
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): BeautifulSoul

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)



Yaş: 26
Kayıt: 30 Oca 2012
Mesajlar: 76
Favori Anime & Manga: Claymore, D. Gray - Man, Another
Nerden: Bize Her Yer TRABZON! <3
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

BeautifulSoul
Otaku (Level 2)
GÜZEL RUH Konu: Yanıt: GÜZEL RUH
Alıntıyla Cevap Gönder
Beğendiğinize gerçekten çok sevindim. Umarım bu bölümden de keyif alırsınız Gülücük Dağıtıyor Biraz uzun oldu ama öyle olmalıydı diye düşünüyorum. Benim tipik betimleme hastalığım XD )

Bölüm 5:Yeni Biri 2

Arnold gördüğü manzara karşısında biraz sendeliyor. Sonra kendine geliyor ve uzun süreli beklemeden yorgun düştüğünü belirtiyor. (Bu arada bizim kızlar onun sesini duydukları için deliriyorlar.)

Jacop ile biraz sohbet ettikten sonra gözü bekleyen ve heyecanlı oldukları her hâlinden belli olan kızlara takılıyor. Jacop durumu anlıyor ve:

-Gel bakalım şimdi kızlarla tanış. Gülücük Dağıtıyor

Her çeşit özellikten tam 12 kız. Arnold istemden kıvırcık saçlı ve asil bir gülümsemeyle ona bakan kıza dönüyor:

-Sen kesinlikle Sarah'sın.

S'nin gülümsemesinin yoğunluğu daha da artıyor ve klasik ve beklenildiği gibi açıoyr ağzını yumuyor gözünü:

-Merhaba! Evet ben S! Kızların kraliçesiyim. Yani senin sevgilinin olmadığını biliyorum doğal olarak tahtımı birine bırakmayı da düşünmüyorum zaten. Evet tanıtıyorum şimdi. Bu Lizy, sınıfın kitap kurdudur. Bu Rona, bizim web tasarımcımız. Bu da tatlı Yuki, tam bir yardımseverdir. Sonra bu da...

---.--- Bence daha fazla dinlemeyelim. Nasıl olsa susmasını hayal edecek kadar ona yenik düşmüş durumdayız. Büğtün kızları tanıttıktan sonra S'nin gözleri biraz ileride bir şeye takılıyor. Sonra yine yüzünden eksik etmediği o gülümsemesi ile:

-İşte bu da bizim kedimiz sayılır. Sürekli bizim peşimizde dolanır durur.

Beya, mavi gözlü ve kahverengi yamalı küçük tatlı kedi yine yanlarındaydı. Gerçektende genellikle onu bizim sınıfın üyelerinin yanında görürsünüz hep. Gerçekten de tatlı bir tüy yumağı. Herneyse devam edelim. S devam etti: (Tahmin etmişsinizdir. ---.---)

Hemen hemen her gün birinin evinde toplanıp eğleniriz. Bugün sıra Melselde'de.

Sonra Mel'in evinin yolunu tuttular. S'nin uzun tanışma faslından olsa gerek Arnold Mel ile tanışmadığının farkındaydı. Ama önemli değildi. Onun için şu an önemli olan sadece o ceylan kızdı.

İlerledikçe Coki Kasabası'nın pek güzel olduğunu düşünüyordu. Sonra S heyecanlı bir şekilde seslendi. İşte geldik. Küçük şirin bir ev değilmi Arnold? Senin de sevdiğini görebiliyorum. S etrafına bakındı, kedinin gittiğini düşünüyor olacak ki o kadar da önemsemedi. Kapıyı çaldılar. Kapıyı Mel'in annesi bayan Dukayu açtı.

-Merhaba efendim! Mel evde mi acaba?

-Hayır acele ile bir yerlere gitti sizden sonra ama bilemiyorum. Onun işi bu gizemli olmak. Herneyse siz geçin onun odasına.

B,rlikte küöük merdivenleri çıktılar. Oda küçüktü ama bizim sınıf olarak 28 kişiyi alabiliyordu. Doğal olarak S yine konuşmaya başladı. Arnold yeni girdiği bu ortamdan hoşlanıyor gibiydi. Sonra pencerede büyük bir istekle bekleyen Yuki atıldı:

-Bıçak Saç geliyor!

Arnold'un yüzünden bu kelimeyi tuhaf bulduğunu anlayan S açıkladı:

-Gelen Melselde, kısaca Mel ya da saçlarının çıkardığı sesten dolayı Bıçak Saç diyoruz. Eğer onunda bu sınıf içinde çoğunlukla hangi görevi üstlendiğini sorarsan, o tam bir matematik dehasıdır. Süper çizimleri vardır ve çok sert tenis oynar.

Bu açıklama aslında normalde Arnold için gayet açıklayıcı olup onu meraktan kurtarıyor olmalıydı. Ama "Bıçak Saç" ve "Saçlarının çıkardığı sesten dolayı" kelime öbekleri nedense onun kalbinin hızlı bir şekilde atmasına neden oluyordu. Acaba o, gözlerini ışığı ile birkaç saniyeliğni kör eden kız mıydı? Derken atmosfer değişir. Eğer şu an olanları ağır çekime alırsak tamı tamına şöyle oluyor:

Herkes hafif bir şeyin varlığını hissediyor. Bütün odaklar bu varlıkta. Hafif ve belirsiz varlık bir hayalet hissi uyandırıyor. Dha sonra Arnold hariç herkes onu tanıyor. Arnold ürkmüş ve nedense endişelenmiş durumda. Veee BAM!!!! O ses! Çoğunlukla olmadığı kadar farklı bir ton ile söylüyor bu sefer şarkısını. Sanki hem mutlu hem heyecanlı... En sonunda kapıdan görünen bir tutam ve gayet sağlıklı ve dolgun oldukları ilk görüşte anlaşılan bir demet kızıl saç görünüyor. Arnold'un gözleri bugün yaşadığı istemsiz olayalar yetmezmiş gibi heyecan ve gnedense güzel bir his ile sonuna kadar şişiyor. Bu o! Mel gerçekten mutlu edici bir haber almış olacak ki her zamanki gibi insanları hayalete benzer varlığıyla ürpertirken onlarla ilgilenmiyor. Acele ve koşuşturmalı bir şekilde çantasına yapışıyor! Karıştırıyor karıştırıyor... Havada birbirinden güzel manga çizimleri uçuşurken gözleri aradığını buldum dercesine sinyal veriyor. Herkes ve özellikle Arnold'un nutku tutulmuş durumda. Mel kapıdan yine ceylanımsı hareketiyle çıkarken sadece :

-S benimle gel!

diyor...

S de sanki ne olduğunu biliyormuşcasına ki evet o ender bir şeyden haberi olmadığı anlardan birini yaşıyor, sadece Mel'in söylediğini yerine getiriyor. Odadan çıktıklarında herkes üzerlerinden yük kalkmışcasına nefes alıyor. Çünkü hayaletin hafif ama yoğun varlığı odayı terk etti. Aval aval bakınırlarken Arnold'un kalbine bir inme daha iniyor...

Amma çok şey olmuş bea! Herneyse Bıçak Saç bu nasıl olsa. Herkes bir müddet sonra olanların hâlâ şokunu yaşıyor bir şekilde evlerine çekiliyor. Jacop Arnold'un yerleşmesine yardım ediyor ve:

-Eğer burada yaşayacaksan Bıçak Saç'a alışmalısın. O hep böyle gariptir.

Bence bu pek de kolay olmayacak. Arnold'a ilk böyle şeyler olduğu için biraz yorgun düşmüş. Daha sonra iyi eski ve derin arkadaş el sıkışıyor ve gülümsüyorlar. Evet... Artık yatma vakti...

.................................................. Z..Z..ZZ......ZZZZZ.....ZZZ....

PAAATT!!

HEY HEY NELER OLUYOR? Of of uyuya kalmışım. Bu esnaf da tam zamanını buldu. Oy ya ödüm koptu! Ha evet ben sizinle konuşuyordum. A evet evet devam ediyorum. Hımm... Küçük bakkalın içindeki küçük aynada neler görüyorum!!!? Yine o kedi... Kim bilir kimin peşine takılmıştır. Herneyse devam. Arnold her zamanki gibi erkenden uyanmış anlaşılan. Şimdi ise hazırlanmış, dışarı çıkıyor. Küçük kasabamızda etrafına gözlerinden gülücük saçarak bakıyor. Ebn sonunda gitmeyi amaçladığı yeri çevrenin güzelliği yüzünden dalmış olacak ki geçtiğini görüyor. Biraz çekinmiş bir şekilde geri dönüyor ve CD dükkanına giriyor. Burası Coki kasabasındaki 2. en iyi dükkandır. Girdiğinizde karşınızda size yüzü dönük olmayan biraz eski rafları görürsünüz. Hep birlikte küçük labirentler oluşturmuşlar. İlerliyor ve iki dolabın küçük bir yol yaptığı aradaki mangaları inceliyor. Açıldığında ona bağlı olan çanı harekete geçirip insanlara yeni biri geldiğini haber veren kapı yeniden yapıyor bunu ve Arnold yeniden vuruluyor. Bu çocuğu da öldüreceğiz yahu! Bıçak Saç tuhaf ama düşünceli bakışlarla içeri giriyor. Saçaları o normal hayat hışırtısı melodşisini çalarken pek bir güzel. Tam bir hayalete yaraşır adımlarla Arnold'un incelediği mangaların bulunduğu dolabın zıt yönüne geçip anime CDlerini inceliyor. Artık aralarında sadece bu güzelerin öğle yemeği olan dolap olduğundan Arnold'un heyecanı iyice artıyor. Sonra başka bir ses.

DIK! DIKDIKDIKDIKDIKDIKDIK!

Bu yere düşen bir pet şişe. Yerde biraz yuvarlanıyor ve duruyor. Tam girişin önünde. Şimdi dikkatli okuyun. Arnold ve Mel'in gözleri pet şişede. Kimsenin onu çöpe atmayacağı insanların artist bakışlarından belli oluyor. Her ikisi de tam gidip onu çöpe atmayı planlarken bir çocuk koşarak geçiyor ve pet şişeye çarparak onun Arnold ve Bıçak Saç'ın arasındaki engel olan dolabın altına gitmesini sağlıyor. Artık aralarında sadece dolap yok. Şu anlatacağım birkaç dakikalık olay içerisinde pek rastlanmayan bir şekişlde bu iki güzel kalp sanki aynılarmış gibi hareket edioyr. Eğiliyorlar ve ellerini pet şişeye uzatıyorlar derkeeeennn!!!!

Tin!!!! (Siz perilerin değneklerinden çıkan o sihirli sesi aklınıza getirin ---.---)

İki el birbirine dokunuyor. Bunu anlayan iki renkli beyin ise hemen geri çekmesini emrediyor. İkiside biraz korkmuş ve endişeli. Sonra tekrar kalpler arasında bir köprü daha kuruluyor ve o delikli karşıyı gösteren rafların deliklerinde gezdiriyorlar gözlerini. O an da ikisi de dokundukları elin ne kadar sıcak olduğunu ve nedense güzel hissettirdiğini düşünüyor. Ve birileri bu iki gencin kalbine acıtan ama bir anlığına bile olsa onlarda çok güzel bir his uyandıran bir ok atıyor. Bıçak Saç'ın saçları senfonilerini bitirdi. Sıra bu bir çift yeşil ve bir çift mavi gözde...


Ficime şiddetle bekliyorum. Biraz geç oluyor ama ekliyorum işte bölümleri.. Güzel Ruh

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger Anime Listesi  
09 Şub 2012 19:36
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): butterflyauthor, Kawa No Uta, YHWH

 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: 1, 2, Sonraki
1. sayfa (Toplam 2 sayfa) [ 12 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız