Vampire Knight; Roses on the Chess [Sonnn BLM 25.01.2009] Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 12, 13, 14 ... 37, 38, 39, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Bu açıklama için teşekkürler Maron XD İşte size yeni bölüm
Bu arada bir karara vardım XD Bundan sonra aralarda özel bölümler yayınlayacağım
Nasıl olacak bu özel bölümler? Çok basit
Normalde animelerde göremeyeceğiniz sahneler olacak
Mesela Kaname ve Zero bilek güreşine girebilirler XD
Vampire Knight bir dizi olarak düşünülürse ve herkesin rol yaptığı düşünülürse, bu özel bölümler oyuncuların özel hayatını kaplayacak kısacası
İlk özel bölümüm için şimdiden sabırsızlanıyorummm
Bu arada bölüm aslında daha uzun olacaktı ancak İntegra'ya bişi sormalıydım oda çıkmıştı bu nedenle bugünlük bununla idare ediverin XD
***********************
*Horul horul horul*
"Ahh şu kız..."
diye iç geçirdi Anya...Tamam kabul dün akşam çok yorulmuşlardı ama artık bugün okula gitmeleri gerekiyordu...
--Hey sen!
--...
--Sana diyorum!!!
--...
--Bely!!
--Adam gibi söylemediğin takdirde sana cevap vermeyeceğimi biliyrosun öyle değilmi...
Anya elini alnına koyup umutsuz manasında kafasını iki yöne salladı..
--Sevgili Belyciğim artık kalkarmısın yetişmemiz gereken dersler varda!!!
Bely isteksiz bir şekilde kalktı ve gözünü ovuşturmaya başladı
--İyi iyi tamam kalktım işte...
Görüşü yerine gelincede Anya'ya laf atmadan geçemedi
--Oooo sende allah bilir 3 saattir hazırsındır...
dedi ve onu süzmeye başladı..Tipik Anya...Gömlek, oldukça düzenli,kurdele mükemmel,ceket sonuna kadar ilikli,etek düzgün,uzun çoraplar ve uzun bağcıklı çizmeler...
--Senin aksine son 3 dakika içinde harikalar yaratabileceğimi sanmıyorum Bely..
dedi Anya ve kendini koltuğa atıp saçlarını fırçalamaya başladı..
Saçlarını tarıyordu ki,arkasından uzanan eller,tarağı elinden aldı ve Anya'nın saçlarını taramaya başladı...
Bely,bunu yapmaya bayılrıdı..Saatlerce Anya'nın saçlarıyla oynayabilirdi...Yavaşça,fırçayı saçlarından aşağıya indiriyordu.Anya,itiraf etmesede,bundan büyük bir huzur duyuyordu..Saçları taramyı bitirdikten sonra,Bely, Anya'nın arksından kollarını onun boynuna doladı ve kafasını omzuna yatırıp gözlerini kapadı..
--İyimisin?
--Evet..Beni merak etme..Daha kötülerinide atlattım..Ama bunu zaten biliyorsun..
dedi Anya..Daha sonrada Bely'yi itikleyerek
--Hadi ama! Üzerini giyina rtık ..Yada seni almadan giderim sınıfa!
--Bana beş dakika ver kaptan!!
***
Okulun koridorlarında yürürken,Bely,herkesin Anya ve kendisine baktığını hissedebiliyordu.Her ne kadar itiraf etmek istemesede...Bu duyguyu özlemişti..
Anya,göz ucuyla Bey'ye baktı.. Kısa çoraplarla birlikte giyilen topuklu ayakkabılar ve bileklerine bağladığı kurdeleler, Eteğinin üzerine çıkardığı ve üst düğmelerini iliklemeye gerek görmediği gömleği, gene sadece ortadaki düğmesini kapattığı ceketi ile oldukça hoş gözüküyordu. Boynundan çıkarmadığı o şişeyide, okulun sembolünün olduğu kolyenin üzerine geçrimişti...Boynuna takması gereken kurdeleyi ise yandan topladığı saçlarına takmıştı...Anya'nın aksine, boyuna geçirilen çantalardan değil,el çantası kullanıyordu...
--Ne o çirkin ördek yavrusu? Bakıyorum bu ilgiden pek şikayetçi değilsin..
--Kapa çeneni Anya..
diyip yandan bir gülümseme attı Bely..
--İyi tamam birşey demedim
diyerek önüne bakmaya devam ederek sınıfa girdiler...
***********
Casy,yatağında dört dönüyordu..O kız...Kendisini gerçekten korkutuğunu sanıyordu...Bely,sadece sırrını biliyorum demişti..Ama casy'nin o kadar çok sırrı vardıki..
Mesela bunlardan bir tanesi,babasının sıradan bir safkan olmadığı gerçeğiydi..Casy'nin babası,tüm zamanların en çok korkulan vampiriydi..En azından 17 sene öncesine kadar...O, bütün insanları öldürmek isteyen ve bu dünyada sadece vampirlerin yaşamasını isteyen birçok sayıda vampirden biriydi...Ancak o ,istemekle kalmayıp adamlarıyla birlikte bir katliam yaratmışlardı.Buda,kendisini tüm vampir avcılarının en çok arananlar listesinin en başına eklettirmeye yetmişti..
Sonramı? Casy daha yeni doğmuş bir bebekken,annesi vampir avcıları tarafından öldürülmüştü...Babasının evi,yerle bir olmuştu...Ve babasıda,çok büyük bir mücadele verdiğinden oldukça güçsüz duruma düşmüştü..Casy'yi başka bir vampir ailesine bırakıp, ormana "ebedi istiharata" gitmişti..En azından bakıcısı Casy'ye öyle demişti..Ancak daha sonra gerçekleşen birkaç olaydan sonra,Casy'nin babası geri dönmüştü...
Ancak kim olduğunu saklayarak...Çünkü onun ismi vampirler aleminde bile;
Uğursuzlukla anılırdı...
**********
Anya ve Bely, bu sefer yanyana oturmuşlardı ve çevreleri meraklı kızlar ve oğlanlarla sarılmıştı..Kızlar ,bu kızın Bely olduğunu anlayınca, oldukça şaşırmışlardı..Ama bu şaşkınlık pek uzun sürememişti..Çünkü Anya ve Bely, birdenbire sınıfa giren oldukça yoğun bir enerjiyi hissedip birbirlerine dehşetle bakmışlardı..Ve daha sonrada gözleri kapıya çevrilmişti..
--Pekala herkes yerlerine geçsin !
Anya, hala sınıftan içeri giren bu tuhaf, göz bantlı adama bakıyordu ama Bely,birdenbire yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirmişti...Anya,ona son baktığında, onun sırasından,öğretmen kürsüsüne doğru uçtuğunu gördü...
--Yagari-senseiiiii!!!!!!!
Ve adamın şaşkın yüzü
--Be-Belinda?
Yagari ,birdenbe karşısında eski öğrencisini gördüğünde şaşırmıştı...Onu görür görmez, daha merhaba bile diyemeden aklında şu sözler yankılandı...
Sensei! Ben tanrıya inanırım...Ve onun herşeyi mükemmel olarak yarattığına...Öyleyse söyleyin..Vampirler neden bu kadar yanlış?...
***************
--Bayan Belinda! Derste olduğunuzu unutuyorsunuz !
diye bir ses yankılandı arka sıralardan..Bely, o yöne baktığında kendine pis pis sırıtan Zero'yu gördü...Bely ise kollarını,boynuna doladığı Yagari-sensei'den çekmeden Zero'ya laf attı
--Sen kendi işine baksana!! Böööö
diyip dil çıkardı...Bütün sınıfın kafasından noktalar geçiyordu..Bu kızda neydi böyle?Bütün buz kalplilerin kalbini ısıtan bir şömine falanmı ?Birdenbire herkes kendine gelip çığlık atmaya başladı
--ZERO GÜLEBİLİYORMU!!!???
Daha sonrada kafalarını Yagari-sensei'den yana çevirdiler...Oda gülümsüyordu...Azıcık şoktaydı ama gülümsüyordu...
--YAGARİ-SENSEİ'DEMİİ!!!!????
Anya ise bütün bu olanlar karşısında her zamanki hareketini yapmakla yetindi...Elini kafasına koydu ve başını ümitsiz manasında sağa sola salladı...
********
Nihayetinde Bely,Yagari-sensei'den kopmuştu ve oda şaşkınlığını atıp her zamanki cool tavrıyla dersi anlatmaya başlamıştı...Dersin sonuna kadar Bely,onun her kelimesini ağzının içine bakarak dinlemişti...Zero ile birlikte Yagari-sensei'nin derslerinde ne kadar eğlenirlerdi..İchiru'da onlara katılamayıp kenarda onları izlerdi ama Bely,o üzülmesin diye hep onun yanına oturup onunla sohbet ederdi...Ahhh eski günler...Ama birdenbire,Bely'nin suratı asılmıştı...İchiru....Herkes buradaydı...Peki ya İchiru?
**********
Dersin sonunda, Bely Zero'nun yanına koşacaktı..Anya'da arkasından geliyrodu ancak yolları birdenbire patlayan flaş ışıklarıyla kesilmişti...Sonra birkaç tane daha...İkiside ne olduğunu anlayamamıştı ve gözleri parlıyrodu...Ama bunun,fotoğraf çeken kızı ilgilendirdiğnii pek sanmıyrolardı...Çünkü kız etrafa neşeli naralar atarak oradan oraya geçiyor ve Anya'yla Bely'nin fotograflarını çekiyrodu...




Vampire Knight bir dizi olarak düşünülürse ve herkesin rol yaptığı düşünülürse, bu özel bölümler oyuncuların özel hayatını kaplayacak kısacası




Bu arada bölüm aslında daha uzun olacaktı ancak İntegra'ya bişi sormalıydım oda çıkmıştı bu nedenle bugünlük bununla idare ediverin XD
***********************
*Horul horul horul*
"Ahh şu kız..."
diye iç geçirdi Anya...Tamam kabul dün akşam çok yorulmuşlardı ama artık bugün okula gitmeleri gerekiyordu...
--Hey sen!
--...
--Sana diyorum!!!
--...
--Bely!!
--Adam gibi söylemediğin takdirde sana cevap vermeyeceğimi biliyrosun öyle değilmi...
Anya elini alnına koyup umutsuz manasında kafasını iki yöne salladı..
--Sevgili Belyciğim artık kalkarmısın yetişmemiz gereken dersler varda!!!
Bely isteksiz bir şekilde kalktı ve gözünü ovuşturmaya başladı
--İyi iyi tamam kalktım işte...
Görüşü yerine gelincede Anya'ya laf atmadan geçemedi
--Oooo sende allah bilir 3 saattir hazırsındır...
dedi ve onu süzmeye başladı..Tipik Anya...Gömlek, oldukça düzenli,kurdele mükemmel,ceket sonuna kadar ilikli,etek düzgün,uzun çoraplar ve uzun bağcıklı çizmeler...
--Senin aksine son 3 dakika içinde harikalar yaratabileceğimi sanmıyorum Bely..
dedi Anya ve kendini koltuğa atıp saçlarını fırçalamaya başladı..
Saçlarını tarıyordu ki,arkasından uzanan eller,tarağı elinden aldı ve Anya'nın saçlarını taramaya başladı...
Bely,bunu yapmaya bayılrıdı..Saatlerce Anya'nın saçlarıyla oynayabilirdi...Yavaşça,fırçayı saçlarından aşağıya indiriyordu.Anya,itiraf etmesede,bundan büyük bir huzur duyuyordu..Saçları taramyı bitirdikten sonra,Bely, Anya'nın arksından kollarını onun boynuna doladı ve kafasını omzuna yatırıp gözlerini kapadı..
--İyimisin?
--Evet..Beni merak etme..Daha kötülerinide atlattım..Ama bunu zaten biliyorsun..
dedi Anya..Daha sonrada Bely'yi itikleyerek
--Hadi ama! Üzerini giyina rtık ..Yada seni almadan giderim sınıfa!
--Bana beş dakika ver kaptan!!
***
Okulun koridorlarında yürürken,Bely,herkesin Anya ve kendisine baktığını hissedebiliyordu.Her ne kadar itiraf etmek istemesede...Bu duyguyu özlemişti..
Anya,göz ucuyla Bey'ye baktı.. Kısa çoraplarla birlikte giyilen topuklu ayakkabılar ve bileklerine bağladığı kurdeleler, Eteğinin üzerine çıkardığı ve üst düğmelerini iliklemeye gerek görmediği gömleği, gene sadece ortadaki düğmesini kapattığı ceketi ile oldukça hoş gözüküyordu. Boynundan çıkarmadığı o şişeyide, okulun sembolünün olduğu kolyenin üzerine geçrimişti...Boynuna takması gereken kurdeleyi ise yandan topladığı saçlarına takmıştı...Anya'nın aksine, boyuna geçirilen çantalardan değil,el çantası kullanıyordu...
--Ne o çirkin ördek yavrusu? Bakıyorum bu ilgiden pek şikayetçi değilsin..
--Kapa çeneni Anya..
diyip yandan bir gülümseme attı Bely..
--İyi tamam birşey demedim
diyerek önüne bakmaya devam ederek sınıfa girdiler...
***********
Casy,yatağında dört dönüyordu..O kız...Kendisini gerçekten korkutuğunu sanıyordu...Bely,sadece sırrını biliyorum demişti..Ama casy'nin o kadar çok sırrı vardıki..
Mesela bunlardan bir tanesi,babasının sıradan bir safkan olmadığı gerçeğiydi..Casy'nin babası,tüm zamanların en çok korkulan vampiriydi..En azından 17 sene öncesine kadar...O, bütün insanları öldürmek isteyen ve bu dünyada sadece vampirlerin yaşamasını isteyen birçok sayıda vampirden biriydi...Ancak o ,istemekle kalmayıp adamlarıyla birlikte bir katliam yaratmışlardı.Buda,kendisini tüm vampir avcılarının en çok arananlar listesinin en başına eklettirmeye yetmişti..
Sonramı? Casy daha yeni doğmuş bir bebekken,annesi vampir avcıları tarafından öldürülmüştü...Babasının evi,yerle bir olmuştu...Ve babasıda,çok büyük bir mücadele verdiğinden oldukça güçsüz duruma düşmüştü..Casy'yi başka bir vampir ailesine bırakıp, ormana "ebedi istiharata" gitmişti..En azından bakıcısı Casy'ye öyle demişti..Ancak daha sonra gerçekleşen birkaç olaydan sonra,Casy'nin babası geri dönmüştü...
Ancak kim olduğunu saklayarak...Çünkü onun ismi vampirler aleminde bile;
Uğursuzlukla anılırdı...
**********
Anya ve Bely, bu sefer yanyana oturmuşlardı ve çevreleri meraklı kızlar ve oğlanlarla sarılmıştı..Kızlar ,bu kızın Bely olduğunu anlayınca, oldukça şaşırmışlardı..Ama bu şaşkınlık pek uzun sürememişti..Çünkü Anya ve Bely, birdenbire sınıfa giren oldukça yoğun bir enerjiyi hissedip birbirlerine dehşetle bakmışlardı..Ve daha sonrada gözleri kapıya çevrilmişti..
--Pekala herkes yerlerine geçsin !
Anya, hala sınıftan içeri giren bu tuhaf, göz bantlı adama bakıyordu ama Bely,birdenbire yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirmişti...Anya,ona son baktığında, onun sırasından,öğretmen kürsüsüne doğru uçtuğunu gördü...
--Yagari-senseiiiii!!!!!!!
Ve adamın şaşkın yüzü
--Be-Belinda?
Yagari ,birdenbe karşısında eski öğrencisini gördüğünde şaşırmıştı...Onu görür görmez, daha merhaba bile diyemeden aklında şu sözler yankılandı...
Sensei! Ben tanrıya inanırım...Ve onun herşeyi mükemmel olarak yarattığına...Öyleyse söyleyin..Vampirler neden bu kadar yanlış?...
***************
--Bayan Belinda! Derste olduğunuzu unutuyorsunuz !
diye bir ses yankılandı arka sıralardan..Bely, o yöne baktığında kendine pis pis sırıtan Zero'yu gördü...Bely ise kollarını,boynuna doladığı Yagari-sensei'den çekmeden Zero'ya laf attı
--Sen kendi işine baksana!! Böööö
diyip dil çıkardı...Bütün sınıfın kafasından noktalar geçiyordu..Bu kızda neydi böyle?Bütün buz kalplilerin kalbini ısıtan bir şömine falanmı ?Birdenbire herkes kendine gelip çığlık atmaya başladı
--ZERO GÜLEBİLİYORMU!!!???
Daha sonrada kafalarını Yagari-sensei'den yana çevirdiler...Oda gülümsüyordu...Azıcık şoktaydı ama gülümsüyordu...
--YAGARİ-SENSEİ'DEMİİ!!!!????
Anya ise bütün bu olanlar karşısında her zamanki hareketini yapmakla yetindi...Elini kafasına koydu ve başını ümitsiz manasında sağa sola salladı...
********
Nihayetinde Bely,Yagari-sensei'den kopmuştu ve oda şaşkınlığını atıp her zamanki cool tavrıyla dersi anlatmaya başlamıştı...Dersin sonuna kadar Bely,onun her kelimesini ağzının içine bakarak dinlemişti...Zero ile birlikte Yagari-sensei'nin derslerinde ne kadar eğlenirlerdi..İchiru'da onlara katılamayıp kenarda onları izlerdi ama Bely,o üzülmesin diye hep onun yanına oturup onunla sohbet ederdi...Ahhh eski günler...Ama birdenbire,Bely'nin suratı asılmıştı...İchiru....Herkes buradaydı...Peki ya İchiru?
**********
Dersin sonunda, Bely Zero'nun yanına koşacaktı..Anya'da arkasından geliyrodu ancak yolları birdenbire patlayan flaş ışıklarıyla kesilmişti...Sonra birkaç tane daha...İkiside ne olduğunu anlayamamıştı ve gözleri parlıyrodu...Ama bunun,fotoğraf çeken kızı ilgilendirdiğnii pek sanmıyrolardı...Çünkü kız etrafa neşeli naralar atarak oradan oraya geçiyor ve Anya'yla Bely'nin fotograflarını çekiyrodu...


yupiii özel bölüüm XD merakla beklemekteyim
bu bölüme gelirsek, hoş olmuş önceki bölümdeki heyecanı bırakamadım o yüzden daha sönük ama her bölümdede aksiyon olcak değil ya dimi
acaba yagari-sensei aslında cassynin babası mı ve yagarinin belly ve cassy ile olan ortak geçmişleri birbirine mi bağlancak XD
son olarak: roses on the chess by aqua-hime fanficine hoş geldin yagari-sensei ve kimliği belirsiz fotoğrafçı kız

bu bölüme gelirsek, hoş olmuş önceki bölümdeki heyecanı bırakamadım o yüzden daha sönük ama her bölümdede aksiyon olcak değil ya dimi

son olarak: roses on the chess by aqua-hime fanficine hoş geldin yagari-sensei ve kimliği belirsiz fotoğrafçı kız


Ulen naaptın XD Cassy'nin bbası öz ve öz safkan XD Yagari-sensei nasıl babası olsun XD Üsteik Bely ve Casy için ortak bir geçmiş düşnümüyorum
Kimliği belirsiz fotografçı kız XD İnş. yarın açıklanacakkk XD
Esenlikle kalınn hoşçakalın

Kimliği belirsiz fotografçı kız XD İnş. yarın açıklanacakkk XD
Esenlikle kalınn hoşçakalın


Alıntı:
belinda'nın bu sözünü sewdim




Sewimlİ_HırsıZ'a bu güzel imzadan dolayı çok teşekkür eder ve minnetimi gönderirim
Spoiler:


Tamam biliyorum bu bölüm kısa oldu ama naaapiimXD Psikolojim çok bozuktu bugün arkadaşlar kusuruma bakmayın söz bir dahakine daha heyecanlı daha atraksiyonlu ve daha uzun bir bölümle karşısınızda olacağım
*******
--Hey sen!!! O fotograf makinasını alırım....Bizi kör etmeden önce şun uyapmayı kesecekmisin acaba!!!!!
Kız Bely'nin damarına basmıştı...Bely'nin hayatta en nefret ettiği şey flashların karşısında olmaktı..Ne zaman gözüne ışık gelse sinirli bir insana dönüşüyordu...
--Hey sakin olun!! Ben sadece kendime modeller arıyorum!!Fotografçılık klübü için...
dedi kız yüzünde kocaman bir gülümsemeyle birlikte..Bely,görüşü yerine geldikten sonra kızı şöyle bir süzdü.Kısa mavi saçlı,yüzünde kocaman bir gülümse olan normal bir kızdı...Üzerinde siyah okul üniforması vardı ki,bu Bely'nin ona birşey yapamaycağı anlamına geliyordu.Kızdaki tek tuhaf olan şey bir gözünün kahve,öteki gözünün mavi olmasıydı...
Bely,ona uzaylı görmüş gibi baktı
--Ee..Gözlerinde bir problemin mi var?
Kız,refleks olarak elini gözüne götürdü..Ama sonra gülümsedi
--Ah evet bir gözümde bozukluk var bu nedenle lens takıyorumm..
--....Ee...Peki neden farklı renk?
--Çünkü farklı olmayı seviyorum
--....
--Bize neden bizi rahatsız ettiğinide söylecekmisin?
diye konuya dalış yaptı Anya...Kollarını birbirine kavuşturmuş,kafasını hafifçe aşağıya çevirmişti...O sırada kız, Anya'ya dönüp gözlerini parlattı
--Cool and spicyyy !!! Benim..Benim...
Kız ,Anya'nın önünde diz çökmüş ve ellerini tutmuştu...Anya,şaşırmıştı ve etrafta beyaz beyaz parlaklıklar geziyordu
"Bunlarda nereden çıktı böyle!!!
--Benim...Benim mankenim olurmusunnn!!! Fotograflarımda hep kullanmak istediğim tip işte sende var!!!!
--Oh..Hayır olamaz..
dedi Bely gözlerini korkudan kocaman açarak..Anya'nın dayanamadığı bir tek şey vardı..Onu kendinden geçiren ve inanılmaz derecede değiştiren,Bely'den bile daha tuhaf yapan bir tek şey...
Anya biraz durdu.Durdu.. Ve birdenbire cevap verdi
--TABİKİİİİ TABİKİ ÇOK İSTERİİM!!!!
-- O______________O
---------
Anya'nın kendini kaybettiği tek konu..Resmiin çekilmesi.Konu fotograf olunca,Anya istediğniiz her şekile girebilirdi.Mutlu,hüzünlü,ateşli...
Ve bu Larissa denilen kızda onu tam can damarından yaklamıştı.Bely,yanlızdı işte.Kendi kendine *Şu işe bak* diye sayıklanarak okul bahçesinin en ıssız köşelerinde yürümeye başladı..Bely,fotograf çekilmesinden ne kadar nefret ediyrosa,Anya'da bir o kadar bayılıyordu.Hele değişik değişik kıyafetler giyip değişik mekanlarda poz vermek...Bu nedenle,hiç kimse fotoğraflardaki güler yüzlü kızın Anya olduğuna inananamazdı.
Bely,onun ne kadar değiştiğini farketti birdenbire..İlk yanına getirildiğinde,Bely hiçbirşey hatırlamıyordu.Hoş yine farklı sayılmazdı ama yavaş yavaş Kiryuu ailesi ile olan ortak geçmişini anımsamıştı..Yinede bazen kabuslarında iki adam görüyrodu...Yüzlerini seçemiyordu belki ama onların yoğunluklarını hissedebiliyrodu...Anya'ya gelince,Bely ilk geldiğinde,Anya tamamen buz kalıbıydı.Onu ilk gördüğünde üstü başı kir içindeydi ve oldukça cılızdı.Bely,çocuk aklıyla ona ne odluğunu hatırlamıyrodu.Tek bildiği Anya'nın banyosuna yardımcı olup,saçlarını özenle taradığıydı...
----
Bely,birdenbire kafasını kaldırıp baktığında,her tarafının güllerle çevrili olduğunu farketti...Arkasına döndüğünde, orasıda aynı şekildeydi...Etrafta birkaç dakika boyunca koşturunca anladı ki,güllerden oluşmuş bir labirentin içindeydi
--Heh bi bu eksikti zaten!!!!
Bely,çaresizlik içinde bu güllerden oluşan labirentin içinde dolaşmaya başladı...Birdenbire bir yaşam enerjisi hissetti ve yönünü,bunu kullanarak bulmaya karar verdi..En azından,şimdilik başka bir çaresi yoktu...
Ama...Burası çok...Güzeldi...
-----
Bely,yürümeye devam etti ve nihayetinde bir yere ulaşmıştı.Burası,bir çeşit çardağa benziyordu..Sarmaşık güllerle dolanmış inanılmaz güzel bir çardak...Bely,inanamayarak ona bakıyordu..Büyüleyici birşeydi sanki...
--İşte bunu hiiç beklemiyordum..
dedi Bely gözlerini çardaktan ayırmayarak...
--Doğrusu bende bir misafir beklemiyordum..
dedi sevecen bir erkek sesi...Bely,hızla arkasını dönüp savaş pozisyonu aldı ancak karşısındaki adam,oldukça sevecen bir tavırla gülümsüyrodu.Üzerindeki beyaz üniformaya rağmen,Bely onun içinde hiçbir kötülük sezememişti...
--Benden korkmanıza gerek yok Lady Bely..Size zarar vermem
dedi gülümseyerek..Ama Bely şaşkınca ilerledi
--Sizi tanıyromuyum?
--Sayılır..Partide karşılaşmıştık...Siz düşüyordunuz,bende sizi tutmuştum...
İşte o anda Bely'nin yüzünde bir gülümseme belirdi..Çocuk yalan söylemiyordu..
--Ah evet hatırladım..O gerçekten sizdiniz!
dedi Bely sarı saçlı,yeşil gözlü çocuğu baştan aşağıya süzerek..İçindende kendi kendine "Hiçde fena değil" diye geçiriyordu...
--Buyrun,oturun..Sanırım biraz sohbet edebilriiz öyle değilmi Bayan Bely?
--Ta-tabiki bay...bay...Hey! Ama bu haksızlık! Bana isminizi söylemediniz ki!
Sarışın çocuk çocuksu tavrıyla gülümsedi
--Bana İchijou derler...
-----

*******
--Hey sen!!! O fotograf makinasını alırım....Bizi kör etmeden önce şun uyapmayı kesecekmisin acaba!!!!!
Kız Bely'nin damarına basmıştı...Bely'nin hayatta en nefret ettiği şey flashların karşısında olmaktı..Ne zaman gözüne ışık gelse sinirli bir insana dönüşüyordu...
--Hey sakin olun!! Ben sadece kendime modeller arıyorum!!Fotografçılık klübü için...
dedi kız yüzünde kocaman bir gülümsemeyle birlikte..Bely,görüşü yerine geldikten sonra kızı şöyle bir süzdü.Kısa mavi saçlı,yüzünde kocaman bir gülümse olan normal bir kızdı...Üzerinde siyah okul üniforması vardı ki,bu Bely'nin ona birşey yapamaycağı anlamına geliyordu.Kızdaki tek tuhaf olan şey bir gözünün kahve,öteki gözünün mavi olmasıydı...
Bely,ona uzaylı görmüş gibi baktı
--Ee..Gözlerinde bir problemin mi var?
Kız,refleks olarak elini gözüne götürdü..Ama sonra gülümsedi
--Ah evet bir gözümde bozukluk var bu nedenle lens takıyorumm..
--....Ee...Peki neden farklı renk?
--Çünkü farklı olmayı seviyorum
--....
--Bize neden bizi rahatsız ettiğinide söylecekmisin?
diye konuya dalış yaptı Anya...Kollarını birbirine kavuşturmuş,kafasını hafifçe aşağıya çevirmişti...O sırada kız, Anya'ya dönüp gözlerini parlattı
--Cool and spicyyy !!! Benim..Benim...
Kız ,Anya'nın önünde diz çökmüş ve ellerini tutmuştu...Anya,şaşırmıştı ve etrafta beyaz beyaz parlaklıklar geziyordu
"Bunlarda nereden çıktı böyle!!!
--Benim...Benim mankenim olurmusunnn!!! Fotograflarımda hep kullanmak istediğim tip işte sende var!!!!
--Oh..Hayır olamaz..
dedi Bely gözlerini korkudan kocaman açarak..Anya'nın dayanamadığı bir tek şey vardı..Onu kendinden geçiren ve inanılmaz derecede değiştiren,Bely'den bile daha tuhaf yapan bir tek şey...
Anya biraz durdu.Durdu.. Ve birdenbire cevap verdi
--TABİKİİİİ TABİKİ ÇOK İSTERİİM!!!!
-- O______________O
---------
Anya'nın kendini kaybettiği tek konu..Resmiin çekilmesi.Konu fotograf olunca,Anya istediğniiz her şekile girebilirdi.Mutlu,hüzünlü,ateşli...
Ve bu Larissa denilen kızda onu tam can damarından yaklamıştı.Bely,yanlızdı işte.Kendi kendine *Şu işe bak* diye sayıklanarak okul bahçesinin en ıssız köşelerinde yürümeye başladı..Bely,fotograf çekilmesinden ne kadar nefret ediyrosa,Anya'da bir o kadar bayılıyordu.Hele değişik değişik kıyafetler giyip değişik mekanlarda poz vermek...Bu nedenle,hiç kimse fotoğraflardaki güler yüzlü kızın Anya olduğuna inananamazdı.
Bely,onun ne kadar değiştiğini farketti birdenbire..İlk yanına getirildiğinde,Bely hiçbirşey hatırlamıyordu.Hoş yine farklı sayılmazdı ama yavaş yavaş Kiryuu ailesi ile olan ortak geçmişini anımsamıştı..Yinede bazen kabuslarında iki adam görüyrodu...Yüzlerini seçemiyordu belki ama onların yoğunluklarını hissedebiliyrodu...Anya'ya gelince,Bely ilk geldiğinde,Anya tamamen buz kalıbıydı.Onu ilk gördüğünde üstü başı kir içindeydi ve oldukça cılızdı.Bely,çocuk aklıyla ona ne odluğunu hatırlamıyrodu.Tek bildiği Anya'nın banyosuna yardımcı olup,saçlarını özenle taradığıydı...
----
Bely,birdenbire kafasını kaldırıp baktığında,her tarafının güllerle çevrili olduğunu farketti...Arkasına döndüğünde, orasıda aynı şekildeydi...Etrafta birkaç dakika boyunca koşturunca anladı ki,güllerden oluşmuş bir labirentin içindeydi
--Heh bi bu eksikti zaten!!!!
Bely,çaresizlik içinde bu güllerden oluşan labirentin içinde dolaşmaya başladı...Birdenbire bir yaşam enerjisi hissetti ve yönünü,bunu kullanarak bulmaya karar verdi..En azından,şimdilik başka bir çaresi yoktu...
Ama...Burası çok...Güzeldi...
-----
Bely,yürümeye devam etti ve nihayetinde bir yere ulaşmıştı.Burası,bir çeşit çardağa benziyordu..Sarmaşık güllerle dolanmış inanılmaz güzel bir çardak...Bely,inanamayarak ona bakıyordu..Büyüleyici birşeydi sanki...
--İşte bunu hiiç beklemiyordum..
dedi Bely gözlerini çardaktan ayırmayarak...
--Doğrusu bende bir misafir beklemiyordum..
dedi sevecen bir erkek sesi...Bely,hızla arkasını dönüp savaş pozisyonu aldı ancak karşısındaki adam,oldukça sevecen bir tavırla gülümsüyrodu.Üzerindeki beyaz üniformaya rağmen,Bely onun içinde hiçbir kötülük sezememişti...
--Benden korkmanıza gerek yok Lady Bely..Size zarar vermem
dedi gülümseyerek..Ama Bely şaşkınca ilerledi
--Sizi tanıyromuyum?
--Sayılır..Partide karşılaşmıştık...Siz düşüyordunuz,bende sizi tutmuştum...
İşte o anda Bely'nin yüzünde bir gülümseme belirdi..Çocuk yalan söylemiyordu..
--Ah evet hatırladım..O gerçekten sizdiniz!
dedi Bely sarı saçlı,yeşil gözlü çocuğu baştan aşağıya süzerek..İçindende kendi kendine "Hiçde fena değil" diye geçiriyordu...
--Buyrun,oturun..Sanırım biraz sohbet edebilriiz öyle değilmi Bayan Bely?
--Ta-tabiki bay...bay...Hey! Ama bu haksızlık! Bana isminizi söylemediniz ki!
Sarışın çocuk çocuksu tavrıyla gülümsedi
--Bana İchijou derler...
-----

höyt anya'yı ne hallere düşürdün kız ehe
ama çok güldüm ya beni bu halde bile güldürebiliyosun ya tebrik ederim
ichijou ve bely çiftini görmekten büyük mutluluk duyarım böylece zero bana kalır fufufufu
neyse eline sağlık^^



ichijou ve bely çiftini görmekten büyük mutluluk duyarım böylece zero bana kalır fufufufu
neyse eline sağlık^^


cool and spicy XD bu fotoğrafçı kızda bişi sezdim bi gariplik var o gözlerde (kem göz
) anya birtek fotoğraf çekilirken soğuk olmuyorsa bely boynunda fotoğraf makinesiyle dolaşabilir
bely ve ichijouyu birlikte görmek güzel roses on the chesse hoşgeldin ichican XD




13. sayfa (Toplam 39 sayfa) [ 384 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |