Vampire Knight; Roses on the Chess [Sonnn BLM 25.01.2009] Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 26, 27, 28 ... 37, 38, 39, Sonraki |
Yazar
Mesaj



İşte sizlere en yeni bölüm!!!
************
--Ne demek bizi beklemeden gittiler ya ?
--İyide Bely, ben öyle bişey demedim ki.. Sizin gibi beceriksiz vampir avcılarına bu görevde ihtiyacımız yok diyip gittiler..
--Anya!!!
--Ne yani yalanmı söylememei tercih ederdin ?
Anya,zaten onlarla gidip bir vampiri kurtarmaya hiç niyetli değildi.Bu yüzden Kaname ile hiç inada bindirmemişti işi.Bely'ninde bu bizim meselemiz değil,diyip odalarına gidip kendilerine güzelce bir uyku çekmelerini bekliyordu doğrusu. Ama, nedense Bely'yi bu kadar sene tanımış olmanında getirdiği deneyimle, onların peşinden gideceklerini biliyordu. Ah evet...Hatta gidip, kendi meseleleri olmayan o işi birbirine katacaklarına emindi..
***************
Aidou ve Shiki, Kaname ve diğerlerine kızlarla birlikte buldukları o tuhaf şatoya götürüyrodu.Kaname'yi bunu anlattıklarında, o, Yuuki'nin orada olduğundan yüzde yüz eminmiş gibi konuşmuştu. Üstelik,Kaname o şatonun neresi olduğunuda çok iyi biliyordu. Lucifer'ın , o yıllardır aradığı kanla birlikte bütün şeytani gücünü açığa çıkarabileceği yer...Cehennemin tam ortasıydı orası. Ve etrafıda 7 kat cehennem bahçesiyle çevriliydi.
İşte gelmişlerdi. Burası şatodan birkaç metre uzaktaydı ama herkes,o tuhaf enerjiyi buradan hissetmişti. Bu yüzden Aidou, Bely'nin dokunduğu yerde olan portal kapısının önünde durdu, ve geriye doğru Kaname'ye baktı.
--Kaname-sama...Bunlar gerçekmi?
Ama Kaname hiçbirşey demeden, Casddy'yi önünde ilerlemeye mecbur bırakacak derecede itikleyerek o portaldan,sanki hiçbirşey yokmuşçasına geçmişti.Diğerleri, tuhaf bir şekilde kilitlenmişti sanki.Hareket edemiyorlardı.Ve bu tutukluk, Kaname ile Casddy'nin o korkunç şatodan içeri girdikleri ana kadar devam etti ve daha sonra sona erdi. Ruka ve Aidou önde olmak üzere, herkes birden portaldan geçmeye kalkıştı.Başarılıda oldular zaten..Ancak bir problem vardı. Birdenbire etraf, kocaman bir ormana dönüşmüştü. Rima,Ruka,Shiki,Aidou,Kain ve İchijou, bir müddet etrafa baktılar ancak ne şato vardı etrafta,nede başka birşey...En sonunda İchijou konuştu
--Anlaşılan o ki,sadece safkanların cehenneme birinci mevkide uçmaya hakkı var..Geri kalanımız ekonomi sınıfından başlayacak...
--Cehennemin birinci bahçesine hoşgeldiniz..
diyerek onun sözünü tamamladı Kain..Ve birdenbire, Rima, çalıların kıpırdadığını fark etti. Yavaşça ilerledi ve çalıların yanına vardı.Ancak bu pek akıllıca değildi. Birdenbire zombi köpek tarzı,bol salyalı birşey Rima'nın üzerine atlamıştı. Rima, bunu tek başınada altedebilirdi ancak bu iğrenç canavar onu biraz korkutmuştu bu yüzden hiçbirşey yapamamıştı. Tam bağıracaktı ki, birdenbire köpek,Shiki'nin attığı tekmeyle Rima'nın üzerinden yana doğru "uçuverdi". Shiki,hiçbirşey demeden elini Rima'ya uzattı. Rima'da şaşkınca ona bakarak eli kavradı ve Shiki'nin yardımıyla ayağa kalktı. Ancak, çevreleri bu küçük köpeklerin daha fazlasıyla sarılmıştı.
--Doğrusu ben çok daha iyi bişiler beklerdim..
dedi Aidou ve anında hepsini buzdan kalıplara çevirerek onları paramparça etti. Onun bu hareketiyle birlikte, hemen yanlarında bir portal daha açılmıştı. Aidou gülümseyerek
--Kolay oldu... Böyle giderse en yakın zamanda Kaname-sama'nın zaferine şahitlik edebiliriz...
dedi ve arkasındakilerle birlikte portalın içinden geçerek cehennemin ikinci bahçesine girdi..
****************
--Seni bekliyordum Kaname...
dedi gülümseyerek kendilerini kapıda karşılayan Lucifer..
--Yuuki nerede!
diye sordu Kaname cüretkar bir tavırla.Lucifer'la oynamaya vakti yoktu.Bir yandanda henüz Yuuki'ye birşey yapmamış olması için dua ediyordu. Casddy ise,hiçbirşey demeden,gözlerini hüzünle yere dikmiş bakıyordu. Sadece bakıyordu. Sanki..Birşeyler için üzülüyordu..Sanki,birşeyleri değiştirmek istiyordu ama elinden hiçbirşey gelmiyordu. Aslında sanki değil..Olaylar kesinlikle böyleydi..
--O burada Kaname..Merak etme...Ama bir sorun var...Ve bu sorunu gidermek içinde, o ufak arkadaşlarını beklemek zorundayız..Neden bekleme odasında kalmıyorsun?
dedi Lucifer ve yavaşça parmağını ısırdı. Kaname, nefesini tutmaya yeltelendi ama o sırada casdddy'de aynı şekilde parmağını ısırmıştı ve kanayan parmağını Kaname'nin ağzına sokmuştu...
***************
--Doğru yolda olduğumuza eminmisiniz Bely?
--Evet..Kesinlikle eminim..
diye cevap verdi en önden zıplayarak ilerleyen Belinda. Anya, sessizce ona baktı, ve gitmeden önce kendisine verdiği sözü hatırladı
--Sana yemin ediyorum Anya...Yuuki'yi kurtarıp herkesi güvence altına aldıktan sonra,burayı terk edeceğiz..Herşeye kaldığımız yerden devam edeceğiz...Herşey aynı olacak sana söz veriyorum...Avcı sözü...
Anya,Bely'nin ne pahasına olursa olsun sözünü tutacağını biliyordu.Ancak..İçinde gerçekten büyük bir sıkıntı vardı.
Bely,bir an için arkasından gelen Anya ve Zero'ya baktı ve geri geri yürümeye başladı. İkiside, yere bakarak ilerliyordu. İkiside korkuyordu ve ikiside kararsızdı...İkiside aslında...Aynıydı... Belinda, ikisininde aynı anda kafasını kaldırıp kendisine bakmasıyla kendine gelerek gülümsedi ve düzgün yürümeye başladı...Kimbilir...Belkide bütün herşey bittikten sonra, Anya ve Zero çok iyi bir çift olabilirdi. Neden olmasın ki? İkisininde karkateri aynıydı nede olsa..İksiide çok acı çekmişti..İkiside aynı şeylerden zevk alıyordu. İkisininde uğrunda ölebileceği değerlerli vardı. Ve son olarak,ikiside dışarıdan bakıldığında çok soğuktu...Ama Bely,ikisininde kalbindeki o insanın tüm benliğini kaplayan sıcaklığın tadını bir kere almıştı..
************
--Ne demek bizi beklemeden gittiler ya ?
--İyide Bely, ben öyle bişey demedim ki.. Sizin gibi beceriksiz vampir avcılarına bu görevde ihtiyacımız yok diyip gittiler..
--Anya!!!
--Ne yani yalanmı söylememei tercih ederdin ?
Anya,zaten onlarla gidip bir vampiri kurtarmaya hiç niyetli değildi.Bu yüzden Kaname ile hiç inada bindirmemişti işi.Bely'ninde bu bizim meselemiz değil,diyip odalarına gidip kendilerine güzelce bir uyku çekmelerini bekliyordu doğrusu. Ama, nedense Bely'yi bu kadar sene tanımış olmanında getirdiği deneyimle, onların peşinden gideceklerini biliyordu. Ah evet...Hatta gidip, kendi meseleleri olmayan o işi birbirine katacaklarına emindi..
***************
Aidou ve Shiki, Kaname ve diğerlerine kızlarla birlikte buldukları o tuhaf şatoya götürüyrodu.Kaname'yi bunu anlattıklarında, o, Yuuki'nin orada olduğundan yüzde yüz eminmiş gibi konuşmuştu. Üstelik,Kaname o şatonun neresi olduğunuda çok iyi biliyordu. Lucifer'ın , o yıllardır aradığı kanla birlikte bütün şeytani gücünü açığa çıkarabileceği yer...Cehennemin tam ortasıydı orası. Ve etrafıda 7 kat cehennem bahçesiyle çevriliydi.
İşte gelmişlerdi. Burası şatodan birkaç metre uzaktaydı ama herkes,o tuhaf enerjiyi buradan hissetmişti. Bu yüzden Aidou, Bely'nin dokunduğu yerde olan portal kapısının önünde durdu, ve geriye doğru Kaname'ye baktı.
--Kaname-sama...Bunlar gerçekmi?
Ama Kaname hiçbirşey demeden, Casddy'yi önünde ilerlemeye mecbur bırakacak derecede itikleyerek o portaldan,sanki hiçbirşey yokmuşçasına geçmişti.Diğerleri, tuhaf bir şekilde kilitlenmişti sanki.Hareket edemiyorlardı.Ve bu tutukluk, Kaname ile Casddy'nin o korkunç şatodan içeri girdikleri ana kadar devam etti ve daha sonra sona erdi. Ruka ve Aidou önde olmak üzere, herkes birden portaldan geçmeye kalkıştı.Başarılıda oldular zaten..Ancak bir problem vardı. Birdenbire etraf, kocaman bir ormana dönüşmüştü. Rima,Ruka,Shiki,Aidou,Kain ve İchijou, bir müddet etrafa baktılar ancak ne şato vardı etrafta,nede başka birşey...En sonunda İchijou konuştu
--Anlaşılan o ki,sadece safkanların cehenneme birinci mevkide uçmaya hakkı var..Geri kalanımız ekonomi sınıfından başlayacak...
--Cehennemin birinci bahçesine hoşgeldiniz..
diyerek onun sözünü tamamladı Kain..Ve birdenbire, Rima, çalıların kıpırdadığını fark etti. Yavaşça ilerledi ve çalıların yanına vardı.Ancak bu pek akıllıca değildi. Birdenbire zombi köpek tarzı,bol salyalı birşey Rima'nın üzerine atlamıştı. Rima, bunu tek başınada altedebilirdi ancak bu iğrenç canavar onu biraz korkutmuştu bu yüzden hiçbirşey yapamamıştı. Tam bağıracaktı ki, birdenbire köpek,Shiki'nin attığı tekmeyle Rima'nın üzerinden yana doğru "uçuverdi". Shiki,hiçbirşey demeden elini Rima'ya uzattı. Rima'da şaşkınca ona bakarak eli kavradı ve Shiki'nin yardımıyla ayağa kalktı. Ancak, çevreleri bu küçük köpeklerin daha fazlasıyla sarılmıştı.
--Doğrusu ben çok daha iyi bişiler beklerdim..
dedi Aidou ve anında hepsini buzdan kalıplara çevirerek onları paramparça etti. Onun bu hareketiyle birlikte, hemen yanlarında bir portal daha açılmıştı. Aidou gülümseyerek
--Kolay oldu... Böyle giderse en yakın zamanda Kaname-sama'nın zaferine şahitlik edebiliriz...
dedi ve arkasındakilerle birlikte portalın içinden geçerek cehennemin ikinci bahçesine girdi..
****************
--Seni bekliyordum Kaname...
dedi gülümseyerek kendilerini kapıda karşılayan Lucifer..
--Yuuki nerede!
diye sordu Kaname cüretkar bir tavırla.Lucifer'la oynamaya vakti yoktu.Bir yandanda henüz Yuuki'ye birşey yapmamış olması için dua ediyordu. Casddy ise,hiçbirşey demeden,gözlerini hüzünle yere dikmiş bakıyordu. Sadece bakıyordu. Sanki..Birşeyler için üzülüyordu..Sanki,birşeyleri değiştirmek istiyordu ama elinden hiçbirşey gelmiyordu. Aslında sanki değil..Olaylar kesinlikle böyleydi..
--O burada Kaname..Merak etme...Ama bir sorun var...Ve bu sorunu gidermek içinde, o ufak arkadaşlarını beklemek zorundayız..Neden bekleme odasında kalmıyorsun?
dedi Lucifer ve yavaşça parmağını ısırdı. Kaname, nefesini tutmaya yeltelendi ama o sırada casdddy'de aynı şekilde parmağını ısırmıştı ve kanayan parmağını Kaname'nin ağzına sokmuştu...
***************
--Doğru yolda olduğumuza eminmisiniz Bely?
--Evet..Kesinlikle eminim..
diye cevap verdi en önden zıplayarak ilerleyen Belinda. Anya, sessizce ona baktı, ve gitmeden önce kendisine verdiği sözü hatırladı
--Sana yemin ediyorum Anya...Yuuki'yi kurtarıp herkesi güvence altına aldıktan sonra,burayı terk edeceğiz..Herşeye kaldığımız yerden devam edeceğiz...Herşey aynı olacak sana söz veriyorum...Avcı sözü...
Anya,Bely'nin ne pahasına olursa olsun sözünü tutacağını biliyordu.Ancak..İçinde gerçekten büyük bir sıkıntı vardı.
Bely,bir an için arkasından gelen Anya ve Zero'ya baktı ve geri geri yürümeye başladı. İkiside, yere bakarak ilerliyordu. İkiside korkuyordu ve ikiside kararsızdı...İkiside aslında...Aynıydı... Belinda, ikisininde aynı anda kafasını kaldırıp kendisine bakmasıyla kendine gelerek gülümsedi ve düzgün yürümeye başladı...Kimbilir...Belkide bütün herşey bittikten sonra, Anya ve Zero çok iyi bir çift olabilirdi. Neden olmasın ki? İkisininde karkateri aynıydı nede olsa..İksiide çok acı çekmişti..İkiside aynı şeylerden zevk alıyordu. İkisininde uğrunda ölebileceği değerlerli vardı. Ve son olarak,ikiside dışarıdan bakıldığında çok soğuktu...Ama Bely,ikisininde kalbindeki o insanın tüm benliğini kaplayan sıcaklığın tadını bir kere almıştı..


uu yeni bölüüm... süper olmuş ama pek bir olay olmamış yani. yavaş gelişiyor sanki olaylar
yazım tarzına diyecek bir sözüm yok tabii. benim görebildiğim bir usur yok
lucifer in cehennemde ne işi var ya 



***VeRa TePeS***
Eski Maron_Rei
Karin Axelsson

Eski Maron_Rei

Karin Axelsson



Anamm biraz değil bayağı geç kalmışım ben yaa
Nesem, sonunda okuma fırsatı bulabilmiş olmaktan mutluyum
Öncelikle pek bir hareket olmamış ama ortamın daha gergin olacağını resmen haykırmışsın
Hımm, bence o üçbaşlı köpeği daha iyi anlatabilirdin daha fazla aksiyon, korku ve betimlemeyle süper işler çıkarabilirdin ki bu benim fikrim
Cassidy ablayla Lucy abi aceba kanameye ne yaptılar yuuki salağı ne yapıyor, zekü avcılar ve vampirler kanameyle yuu'yu nasıl kurtaracaklar?? Bi de aslında Anya <3 Zero yakışır yaa ikisi de harbi birbirine çok uyuyor. Aslında favori çiftlerimden birisi onlardı. Sonracığıma İchijou ve Belinda. Öhöm Kanameyle Cassidy sonra
yuu da bekar kalsın bişiycik olmaz
Neysem, ben baya saptım güzel olmuş dewamını aksiyonlu olaraktan bekliyorum 








Sewimlİ_HırsıZ'a bu güzel imzadan dolayı çok teşekkür eder ve minnetimi gönderirim
Spoiler:

Maronum sennin yorumun olmadan olmaz XD
Arkadaşlarım U___U Rahatlıkla söyelyebilriim ki bundan sonra gelecek olan 8 bölümü yazdım 9. bölüm üzerinde çalışıyorum ve 10. bölümde bitirmeyi düşnüüyorum
Birkaç bölüm boyunca hayatımız cehennem bahçelerinde geçecek kusura kalmayın ve umarım sıkılmazsınız ^^ Sizin için güzel bir son hazırlamaya çalışıyorum umarım çok havada kalmaz artık bitireyim derken ^^ Sizide sıkmak istemiyorum XD
Sailor Maron harika bir düşünce bu çiftler XD Ama bundan sonra pek romantizm olmayacak ^^ Fazla ekşın olduğunuda söyleyemem ama artık birşeyleri açıklamalıyım öyle değilmi
Arkadaşlarım U___U Rahatlıkla söyelyebilriim ki bundan sonra gelecek olan 8 bölümü yazdım 9. bölüm üzerinde çalışıyorum ve 10. bölümde bitirmeyi düşnüüyorum

Sailor Maron harika bir düşünce bu çiftler XD Ama bundan sonra pek romantizm olmayacak ^^ Fazla ekşın olduğunuda söyleyemem ama artık birşeyleri açıklamalıyım öyle değilmi


Ormanda,bir çeşit patikada yürüyor…Hafif bir şekilde yağmur çiseliyor…Hayır,aslında yürümüyor..Kaçıyor,koşuyor…Ağaçların tepesinde saklanamaz mı? Hayır..Bunu yapamaz. Yanında..Küçük bir kız çocuğu var,elini tutuyor. Ama kızın yüzü çok bulanık,seçemiyor..Yinede kaçıyorlar..Çocuğu korumak için..Ama,en sonunda, karşısına o kırmızı gözler çıkıyor..Kaçtığı gözler..Çocuğu korumak için arkasına alıyor, gözler hala kırmızı.Çocuğun yüzü hala bulanık..Kırmızı gözler…Kırmızı…Kan…
Xxxx
Müdür Cros,nefes nefese kalmış bir biçimde kafasını kaldırdı ve derin derin soluk alıp vermeye başladı.
--Gene aynı kabusu gördün değil mi?
Dedi hemen karşısındaki duvara yaslanmış olan Yagari-sensei.Kaien,ona buğulu bir biçimde baktı ve konuştu..
--Her seferinde daha kötü oluyor..Eskiden sadece kırmızı gözler parlıyordu..Ama artık o gözlere sahip olan pençelerin kızın kolunu yardığını görebilecek kadar bekliyorum…
Kaien,gözlerini ovuşturarak bir kere daha Yagari’ye baktı.Oldukça endişeli görünüyordu.
--Ne oldu?
--Bence artık uyanmalısın Kaien…Senin şu çocukların başı dertte..
Xxx
Son kalan canavarında içine kılıcını soktu İchijou nefes nefese kalmış bir biçimde..Beşinci bahçeye geçebilirlerdi artık. Mantık basitti. Her bahçede karşılarına çıkan canavarları öldürüp,bir sonraki bahçenin kapısını bulmak…
--Her defasında dahada güçleniyorlar.
Dedi Ruka nefes alıp vermeye çalışırken.Bir yandan da kendisini korumaya çalışırken zarar gören Kain’in kafasını kucağında tutuyordu.Herkes bitap düşmüş durumdaydı ve daha geçmeleri gereken 3 bahçe daha vardı. Her seferinde dahada zorlaşacak 3 bahçe.
--Devam etmeliyiz! Kaname-sama’ya yetişmeliyiz..
Dedi Aidou..Diğerlerinden daha iyi bir durumda değildi.O da yorulmuştu ama pes etmeye hiç niyeti yoktu..
Ama İchijou,aynı fikirde değildi.Eğer şimdiden bu kadar zorlanmışlarsa,ileride sonları ölüm olabilirdi ve bir ölü olarakta Kaname’nin hiçbir işine yaramazlardı.Ne yapmalıydılar ?
--Gi..Gidip Kaname-sama’yı kurtaralım..
İchijou,arkasını döndü ve yerde,doğrulmaya çalışan Kain’i gördü. Büyük olasılıkla Kaname,onun için önemli değildi..O sadece Ruka’yı düşünüyordu ve bu uğurda ölmeye hazır olduğu çok açıktı.İchijou,hafifçe gülümsedi ve kafasını salladı
--Ne bekliyoruz ki?
Xxx
Zero,Bely ve Anya,en nihayetinde şatonun bahçesine varmışlardı. Kuralları önceden bilmelerine gerek yoktu.Onlar hazırdı.Zero,Bloody RosE’u çıkarmaya yeltelendi ama sanki Bloody Rose, onu reddediyordu ama o bunu önemsemedi ve en ciddi ifadesini takındı.Anya’nında beklemeye hiç niyeti yoktu. Orağını hızlıca savurdu ve savaş pozisyonuna geçti.Zero,bir an için onun bu “tehlikeli” silahına dönüp “Shinigami’nin Orağı” dediğinde,Anya’nın yüzünde bir anlık tebessüm oluşmuştu.
Bely ise en önde, o yarasaların üzerine geldiği noktanın hemen yanında duruyordu.Doğrusu biraz korkuyordu ama,sanki Yuuki onu o duvarların arkasından çağırıyordu.Bunu duyabiliyordu. Bir yandanda Casddy’yi ve babasını düşünüyordu. Kaname’nin söylediğine göre o adam Lucifer’dı..Ve Bely,onun şanını doğduğu andan beri biliyordu..Hemde çok iyi bir biçimde…
--Hazırmısın ?
Dedi Zero,Bely’nin omzuna dokunarak.Bely’nin aklındaki her şey,bu dokunuşla birdenbire yok olmuştu. Kendini..Güvende hissediyordu artık..Gülümsedi
--Evet hazırım..
Dedi ve elini yavaşça portaldan içeri soktu.Birşey olmamıştı..Ne yarasalar çıkmıştı ortaya ende başka bir şey…Derin bir iç çekti ve arkasını dönerek gülümsedi
--Eee daha ne bekliyoruz ?
Vve,yavaşça portaldan içeri geçti.Elini jöleye batırmak gibi bir şeydi bu..Vıcık vıcık…Gözlerini açtığında,karşısında ki manzara kendisine oldukça normal gözükmüştü..Bir çeşit orman..Ama gerçeği,Zero ve Anya’da yanına gelince fark etti…Portal tek yönlüydü..
--Anlaşılan oyunu kazanmadıkça bu satranç tahtasından çıkamayacağız…
Dedi Anya..Doğrusu Anya’nın her şeyde satrançla ilgili bir şeyler bulması yeterince korkunçtu..Ama Bely’yi asıl korkutan şey,Anya’nın kişileri hangi taşlar olarak gördüğüydü…Ve Anya’ya göre hangi taşın beyaz,hangi taşın siyah olduğunu bilmemek…
Xxxx
--Babacığım…Kaname’yi ne yapmamı istersiniz?
--Bırak kızkardeşinin yanında kalsın güzel kızım..Biz şimdilik başka bir avı bekleyeceğiz..
--Ama..İstediğin Yuuki’ydi öyle değilmi?
--Hayır..
--Hayır mı?
Casddy şaşırmıştı…Lucifer,derin bir nefes çekti ve konuşmaya devam etti.
--Benim istediğim, Yuuki’deki şişenin içinde bulunan kandı..*Gözleri kırmızı bir biçimde parlar* Ve o kanı ne şekilde olursa olsun alacağım..
--Peki ya aldığımızda?
Lucifer, gülümsedi..
--Sonsuza kadar mutlu yaşayacağız..başka ne olabilir ki?
Arkadaşlar bu sıkıcıııı bölüm için kusura kalmayın XD Ama dediğim gibi olayları bir şekilde bağlamalıyım buda böyle bişi oldu artık
Xxxx
Müdür Cros,nefes nefese kalmış bir biçimde kafasını kaldırdı ve derin derin soluk alıp vermeye başladı.
--Gene aynı kabusu gördün değil mi?
Dedi hemen karşısındaki duvara yaslanmış olan Yagari-sensei.Kaien,ona buğulu bir biçimde baktı ve konuştu..
--Her seferinde daha kötü oluyor..Eskiden sadece kırmızı gözler parlıyordu..Ama artık o gözlere sahip olan pençelerin kızın kolunu yardığını görebilecek kadar bekliyorum…
Kaien,gözlerini ovuşturarak bir kere daha Yagari’ye baktı.Oldukça endişeli görünüyordu.
--Ne oldu?
--Bence artık uyanmalısın Kaien…Senin şu çocukların başı dertte..
Xxx
Son kalan canavarında içine kılıcını soktu İchijou nefes nefese kalmış bir biçimde..Beşinci bahçeye geçebilirlerdi artık. Mantık basitti. Her bahçede karşılarına çıkan canavarları öldürüp,bir sonraki bahçenin kapısını bulmak…
--Her defasında dahada güçleniyorlar.
Dedi Ruka nefes alıp vermeye çalışırken.Bir yandan da kendisini korumaya çalışırken zarar gören Kain’in kafasını kucağında tutuyordu.Herkes bitap düşmüş durumdaydı ve daha geçmeleri gereken 3 bahçe daha vardı. Her seferinde dahada zorlaşacak 3 bahçe.
--Devam etmeliyiz! Kaname-sama’ya yetişmeliyiz..
Dedi Aidou..Diğerlerinden daha iyi bir durumda değildi.O da yorulmuştu ama pes etmeye hiç niyeti yoktu..
Ama İchijou,aynı fikirde değildi.Eğer şimdiden bu kadar zorlanmışlarsa,ileride sonları ölüm olabilirdi ve bir ölü olarakta Kaname’nin hiçbir işine yaramazlardı.Ne yapmalıydılar ?
--Gi..Gidip Kaname-sama’yı kurtaralım..
İchijou,arkasını döndü ve yerde,doğrulmaya çalışan Kain’i gördü. Büyük olasılıkla Kaname,onun için önemli değildi..O sadece Ruka’yı düşünüyordu ve bu uğurda ölmeye hazır olduğu çok açıktı.İchijou,hafifçe gülümsedi ve kafasını salladı
--Ne bekliyoruz ki?
Xxx
Zero,Bely ve Anya,en nihayetinde şatonun bahçesine varmışlardı. Kuralları önceden bilmelerine gerek yoktu.Onlar hazırdı.Zero,Bloody RosE’u çıkarmaya yeltelendi ama sanki Bloody Rose, onu reddediyordu ama o bunu önemsemedi ve en ciddi ifadesini takındı.Anya’nında beklemeye hiç niyeti yoktu. Orağını hızlıca savurdu ve savaş pozisyonuna geçti.Zero,bir an için onun bu “tehlikeli” silahına dönüp “Shinigami’nin Orağı” dediğinde,Anya’nın yüzünde bir anlık tebessüm oluşmuştu.
Bely ise en önde, o yarasaların üzerine geldiği noktanın hemen yanında duruyordu.Doğrusu biraz korkuyordu ama,sanki Yuuki onu o duvarların arkasından çağırıyordu.Bunu duyabiliyordu. Bir yandanda Casddy’yi ve babasını düşünüyordu. Kaname’nin söylediğine göre o adam Lucifer’dı..Ve Bely,onun şanını doğduğu andan beri biliyordu..Hemde çok iyi bir biçimde…
--Hazırmısın ?
Dedi Zero,Bely’nin omzuna dokunarak.Bely’nin aklındaki her şey,bu dokunuşla birdenbire yok olmuştu. Kendini..Güvende hissediyordu artık..Gülümsedi
--Evet hazırım..
Dedi ve elini yavaşça portaldan içeri soktu.Birşey olmamıştı..Ne yarasalar çıkmıştı ortaya ende başka bir şey…Derin bir iç çekti ve arkasını dönerek gülümsedi
--Eee daha ne bekliyoruz ?
Vve,yavaşça portaldan içeri geçti.Elini jöleye batırmak gibi bir şeydi bu..Vıcık vıcık…Gözlerini açtığında,karşısında ki manzara kendisine oldukça normal gözükmüştü..Bir çeşit orman..Ama gerçeği,Zero ve Anya’da yanına gelince fark etti…Portal tek yönlüydü..
--Anlaşılan oyunu kazanmadıkça bu satranç tahtasından çıkamayacağız…
Dedi Anya..Doğrusu Anya’nın her şeyde satrançla ilgili bir şeyler bulması yeterince korkunçtu..Ama Bely’yi asıl korkutan şey,Anya’nın kişileri hangi taşlar olarak gördüğüydü…Ve Anya’ya göre hangi taşın beyaz,hangi taşın siyah olduğunu bilmemek…
Xxxx
--Babacığım…Kaname’yi ne yapmamı istersiniz?
--Bırak kızkardeşinin yanında kalsın güzel kızım..Biz şimdilik başka bir avı bekleyeceğiz..
--Ama..İstediğin Yuuki’ydi öyle değilmi?
--Hayır..
--Hayır mı?
Casddy şaşırmıştı…Lucifer,derin bir nefes çekti ve konuşmaya devam etti.
--Benim istediğim, Yuuki’deki şişenin içinde bulunan kandı..*Gözleri kırmızı bir biçimde parlar* Ve o kanı ne şekilde olursa olsun alacağım..
--Peki ya aldığımızda?
Lucifer, gülümsedi..
--Sonsuza kadar mutlu yaşayacağız..başka ne olabilir ki?
Arkadaşlar bu sıkıcıııı bölüm için kusura kalmayın XD Ama dediğim gibi olayları bir şekilde bağlamalıyım buda böyle bişi oldu artık


27. sayfa (Toplam 39 sayfa) [ 384 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |