Vampire Knight; Roses on the Chess [Sonnn BLM 25.01.2009] Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 5, 6, 7 ... 37, 38, 39, Sonraki |
Yazar
Mesaj



Flame-chan, o akşam ne kadar güldüğümüzü tahmin edemezsin XD nedense hep sapığı oynayan ben oluyorum XD ne alaka anlamıyorum ki XD
Nil, bari kadiri hostla da öyle koy bi zahmet bizden başka kimse anlamıyor XD
yeni bölüm isteriz Euphiş ne zaman geliyor
Nil, bari kadiri hostla da öyle koy bi zahmet bizden başka kimse anlamıyor XD
yeni bölüm isteriz Euphiş ne zaman geliyor



hadi bende yorumumu yazdım geLsin 4. böLüm xDxD
çok güsel canım hikayeLerini zeckle okuyorum bu biraz geç oldu ama vaktim yoktu xDxD
anya ve bellynin resimlerde çok güselmiş burdan fLamehazeciğede teşekkürlerimi iletiyorum xDxDxD
hadi artık yazarsın 4. bölümü demi sns

çok güsel canım hikayeLerini zeckle okuyorum bu biraz geç oldu ama vaktim yoktu xDxD
anya ve bellynin resimlerde çok güselmiş burdan fLamehazeciğede teşekkürlerimi iletiyorum xDxDxD
hadi artık yazarsın 4. bölümü demi sns



Evet arkadaşlar uzun bir aradan sonra 4. bölüm bayilerde
Ancak Aqua-chan ininiz yarısında yazmaktan sıkıldı XD bu nedenle 4. bölüm 1. part koyuyorum XD
4.BÖLÜM (PART 1)
“Müdür Kaien bugüne kadar bir sürü tuhaflık yapmıştır ama galiba bu kızları daha tanımadan gardiyan yapmak herhalde yaptığı en tuhaf şey olacak…
Yani o kızları daha tam olarak tanımıyor bile. Ben ve Zero onun çocukları sayılırız, ama onlar buraya geleli daha ne kadar oluyor ki?
Acaba o kızlar hakkında bizim bilmediğimiz bir şeyler mi biliyor ? Ama.. Ama onlar hakkında bir şeyler hissediyorum. Tuhaf bir şeyler.Bunu yakın zamanda anlarız nasıl olsa…
O kız..Bely..Galiba Zero onun hakkında bir şeyler biliyor. Yada Zero’nun dediği gibi sadece birine benzetiyor. En iyisi gidip Zero ile konuşmalıyım. Evet..Bunu yapacağım…
--
--Hey Zero!!!
Zero yavaşça kafasını kaldırdı…Bir ağacın altında uzanmıştı . Donuk bakışlarla kapıdan girip çıkan öğrencileri izliyordu.
--Seninle konuşmak istiyorum.. Şu kız hakkında. Bely..
--Ne olmuş o kıza?
--Seni tanıdığını düşünüyor… Ve senin ona böyle soğuk davranman galiba onu üzüyor..
Zero küçümseyen bir tavırla gülümsedi
--Ben herekse karşı soğuk ve kabayım… Onu özel yapan şey nedir Yuuki?
Yuuki biraz geri çekildi..Bilmiyordu ve zaten Zero’nun yanına bunu sormak için gelmişti..
--Bu kızı tanımadığına gerçekten eminmisin Zero..
--Evet..Eminim..Bu okul dışında tanıdığım hiç kimse yok. Tanıdığım herkes…*yumruklarını sıkar* öldürüldü…
--
--Kaname-Senpai.. Kızların yaraladığı vampirlerin durumu şimdi iyi..
--Umrum da bile değiller.Kuralları çiğnememeliydiler cezalarını çekecekler şimdi.
--Ama Kanabe-Senpai! Onlar kuralları çiğnemiş olabilirler ama o kızlarda çiğnediler! Müdür Cross’un kurallarına göre hiçbir vampire ve hiçbir insana zarar verilmemesi gerekiyor öyle değil mi !
Kaname, Aidou’ya oldukça duygu yüklü bir bakış attı. Aidou ise hemen yaptığı hatayı anlayıp başını öne eğdi
--Çok özür dilerim efendim..Sesimi yükseltmek istememiştim. Sadece…*Aidou sesini kendinin bile duyamayacağı bir seviyeye düşürmüştü* neden o insanı ve çevresindekileri koruduğunuzu anlamakta hala güçlük çekiyorum…
--Neler hissettiğini anlayabiliyorum Aidou ama hayır. Onlara bulaşmayacağız ve çok daha büyük bir avı bekleyeceğiz…
--Söylesene Kaname.. Bu büyük avımız ne olacak?
--Lady Cassidy !
İsmini söylemesiyle Aidou’nun dahad aeğilerek selam vermesi bir olmuştu. Cassidy, lila rengi uzun saçlarını iki yana savurarak memnuniyet ifade eden bir gülümsemeyi yüzüne yerleştirdi. Saygı görmekten hoşlanırdı.
--Bu güzel selamlamadan dolayı teşekkür ederim Aidou..Şimdi bizi Kaname ile yalnız bırak. Onunla konuşmak istediğim bir şeyler var..
--Emredersiniz..
Dedi ve Aidou yüzünde huzursuz bir ifadeyle odadan çıktı. Lady Cassidy ne zaman kendisini odadan çıkartsa, içeride ateşli bir oyun başlardı. İki safkanın kelimelerle birlikte oynadığı ateşli bir oyun…
--Evet Kaname, bu bücürü korumaya çalıştığın çok belli. Onda ne buluyorsun hala anlamıyorum yada sen oldukça mantıksız hareket ediyorsun öyle değil mi?
--Anlamayacağınız meselelere fazla ilgilisiniz leydim..
--Zekamı asla küçümseme Kaname… Zekamda en az bedenim kadar zehirlidir. Tadına azıcık bakanın bütün vücuduna yayılır…
--Zehrinizle fazla gurur duyuyorsun Cassidy.
--Bırak şimdi eski zamanlardan kalma konuşmayı Kaname! Söyle bana. Kim bu bücür..
Kaname koltuğuna yaslanıp gözlerini kapatmıştı. Cassidy ile ilgilenmiyordu ki bu genç kadının daha da sinirlenmesine yol açmıştı.
--Eğer böyle istiyorsan oyunu senin yönteminle oynayacağız Kaname..
Dedi ve yumruklarını sıkarak dışarıya çıktı bu güzel bayan. Adımlarından dehşet saçtığı belli oluyordu ve en kötüsü Kaname, onun neler yapabileceğinin gerçekten farkındaydı..
--
--Beni kaile almadığı için çok pişman olacak.
Dedi ve yürümeye devam etti Cassidy. Ay yatakhanesinden çıkmış ve okula doğru ilerlemeye başlamıştı.. Güneş ışığından nefret ederdi ama şu anki siniriyle hiçbir şeyi doğru düzgün göremiyordu.
Evet.. Cassidy, bir saf kandı. Ay yatakhanesinde en az Kaname kadar saygı duyulan bir başka safkan. Ancak gündüz sınıfı onu pek tanımazdı çünkü derslere tam gece yarısında katılırdı. Uzun lila rengi saçları ve mor renkli gözleriyle oldukça güzeldi. Vücut hatları, mükemmeldi ve bütün bu fiziğiyle birçok erkek için idealdi.
Cassidy çok zeki değildi belki ama fiziğini kullanmayı çok iyi bilirdi ve her zaman bakımlıydı. Fiziğiyle erkekleri büyülemesi birçok yerde işine yaramıştı ve işin garip kısmını bundan çok hoşlanıyordu. Kadınsı birkaç hareket ile birlikte bütün erkekler etrafında pervaneydi. Tabi ondan korkmayanlar. Ancak bütün erkekler umurunda değil. Onun istediği tek erkek Kaname.
Bütün soğukkanlılığına rağmen, Kaname bile bazen ona hayran hayran bakmaktan kendini alamazdı ama bu önemli değildi, çünkü Cassidy, Yuuki adında bacaksız bir insanın tek rakibi olduğunu biliyordu.
--Şu işe bak bugün kader benim yanımda
Dedi ve şeytanlıkla gülümsedi Casy. İşte tam karşısında başıboş bir şekilde Yuuki karşısında duruyordu.Ona doğru ilerledi. Kendisine kalsa hemen şuracıkta boynunu sıkabilirdi ama ona acı çektirmek daha eğlenceli olacaktı.

4.BÖLÜM (PART 1)
“Müdür Kaien bugüne kadar bir sürü tuhaflık yapmıştır ama galiba bu kızları daha tanımadan gardiyan yapmak herhalde yaptığı en tuhaf şey olacak…
Yani o kızları daha tam olarak tanımıyor bile. Ben ve Zero onun çocukları sayılırız, ama onlar buraya geleli daha ne kadar oluyor ki?
Acaba o kızlar hakkında bizim bilmediğimiz bir şeyler mi biliyor ? Ama.. Ama onlar hakkında bir şeyler hissediyorum. Tuhaf bir şeyler.Bunu yakın zamanda anlarız nasıl olsa…
O kız..Bely..Galiba Zero onun hakkında bir şeyler biliyor. Yada Zero’nun dediği gibi sadece birine benzetiyor. En iyisi gidip Zero ile konuşmalıyım. Evet..Bunu yapacağım…
--
--Hey Zero!!!
Zero yavaşça kafasını kaldırdı…Bir ağacın altında uzanmıştı . Donuk bakışlarla kapıdan girip çıkan öğrencileri izliyordu.
--Seninle konuşmak istiyorum.. Şu kız hakkında. Bely..
--Ne olmuş o kıza?
--Seni tanıdığını düşünüyor… Ve senin ona böyle soğuk davranman galiba onu üzüyor..
Zero küçümseyen bir tavırla gülümsedi
--Ben herekse karşı soğuk ve kabayım… Onu özel yapan şey nedir Yuuki?
Yuuki biraz geri çekildi..Bilmiyordu ve zaten Zero’nun yanına bunu sormak için gelmişti..
--Bu kızı tanımadığına gerçekten eminmisin Zero..
--Evet..Eminim..Bu okul dışında tanıdığım hiç kimse yok. Tanıdığım herkes…*yumruklarını sıkar* öldürüldü…
--
--Kaname-Senpai.. Kızların yaraladığı vampirlerin durumu şimdi iyi..
--Umrum da bile değiller.Kuralları çiğnememeliydiler cezalarını çekecekler şimdi.
--Ama Kanabe-Senpai! Onlar kuralları çiğnemiş olabilirler ama o kızlarda çiğnediler! Müdür Cross’un kurallarına göre hiçbir vampire ve hiçbir insana zarar verilmemesi gerekiyor öyle değil mi !
Kaname, Aidou’ya oldukça duygu yüklü bir bakış attı. Aidou ise hemen yaptığı hatayı anlayıp başını öne eğdi
--Çok özür dilerim efendim..Sesimi yükseltmek istememiştim. Sadece…*Aidou sesini kendinin bile duyamayacağı bir seviyeye düşürmüştü* neden o insanı ve çevresindekileri koruduğunuzu anlamakta hala güçlük çekiyorum…
--Neler hissettiğini anlayabiliyorum Aidou ama hayır. Onlara bulaşmayacağız ve çok daha büyük bir avı bekleyeceğiz…
--Söylesene Kaname.. Bu büyük avımız ne olacak?
--Lady Cassidy !
İsmini söylemesiyle Aidou’nun dahad aeğilerek selam vermesi bir olmuştu. Cassidy, lila rengi uzun saçlarını iki yana savurarak memnuniyet ifade eden bir gülümsemeyi yüzüne yerleştirdi. Saygı görmekten hoşlanırdı.
--Bu güzel selamlamadan dolayı teşekkür ederim Aidou..Şimdi bizi Kaname ile yalnız bırak. Onunla konuşmak istediğim bir şeyler var..
--Emredersiniz..
Dedi ve Aidou yüzünde huzursuz bir ifadeyle odadan çıktı. Lady Cassidy ne zaman kendisini odadan çıkartsa, içeride ateşli bir oyun başlardı. İki safkanın kelimelerle birlikte oynadığı ateşli bir oyun…
--Evet Kaname, bu bücürü korumaya çalıştığın çok belli. Onda ne buluyorsun hala anlamıyorum yada sen oldukça mantıksız hareket ediyorsun öyle değil mi?
--Anlamayacağınız meselelere fazla ilgilisiniz leydim..
--Zekamı asla küçümseme Kaname… Zekamda en az bedenim kadar zehirlidir. Tadına azıcık bakanın bütün vücuduna yayılır…
--Zehrinizle fazla gurur duyuyorsun Cassidy.
--Bırak şimdi eski zamanlardan kalma konuşmayı Kaname! Söyle bana. Kim bu bücür..
Kaname koltuğuna yaslanıp gözlerini kapatmıştı. Cassidy ile ilgilenmiyordu ki bu genç kadının daha da sinirlenmesine yol açmıştı.
--Eğer böyle istiyorsan oyunu senin yönteminle oynayacağız Kaname..
Dedi ve yumruklarını sıkarak dışarıya çıktı bu güzel bayan. Adımlarından dehşet saçtığı belli oluyordu ve en kötüsü Kaname, onun neler yapabileceğinin gerçekten farkındaydı..
--
--Beni kaile almadığı için çok pişman olacak.
Dedi ve yürümeye devam etti Cassidy. Ay yatakhanesinden çıkmış ve okula doğru ilerlemeye başlamıştı.. Güneş ışığından nefret ederdi ama şu anki siniriyle hiçbir şeyi doğru düzgün göremiyordu.
Evet.. Cassidy, bir saf kandı. Ay yatakhanesinde en az Kaname kadar saygı duyulan bir başka safkan. Ancak gündüz sınıfı onu pek tanımazdı çünkü derslere tam gece yarısında katılırdı. Uzun lila rengi saçları ve mor renkli gözleriyle oldukça güzeldi. Vücut hatları, mükemmeldi ve bütün bu fiziğiyle birçok erkek için idealdi.
Cassidy çok zeki değildi belki ama fiziğini kullanmayı çok iyi bilirdi ve her zaman bakımlıydı. Fiziğiyle erkekleri büyülemesi birçok yerde işine yaramıştı ve işin garip kısmını bundan çok hoşlanıyordu. Kadınsı birkaç hareket ile birlikte bütün erkekler etrafında pervaneydi. Tabi ondan korkmayanlar. Ancak bütün erkekler umurunda değil. Onun istediği tek erkek Kaname.
Bütün soğukkanlılığına rağmen, Kaname bile bazen ona hayran hayran bakmaktan kendini alamazdı ama bu önemli değildi, çünkü Cassidy, Yuuki adında bacaksız bir insanın tek rakibi olduğunu biliyordu.
--Şu işe bak bugün kader benim yanımda
Dedi ve şeytanlıkla gülümsedi Casy. İşte tam karşısında başıboş bir şekilde Yuuki karşısında duruyordu.Ona doğru ilerledi. Kendisine kalsa hemen şuracıkta boynunu sıkabilirdi ama ona acı çektirmek daha eğlenceli olacaktı.




6. sayfa (Toplam 39 sayfa) [ 384 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |