Haber: Nisan Benzergil



Ne Hakkında?

Ghost in the Shell Masamune Shirow tarafından yazılan ve resmedilen bir manga serisi olarak ortaya çıktı. Hikayede Kamu Güvenliği 9. Bölüm’deki siber teröristleri yakalamakla görevli terörle mücadele ekibinin hikayesi anlatılıyor. Ekibin başında tamamen sentetik bir sayborg bedenine sahip olan ama insan özünü/ruhunu veya “hayaletini” de koruyan Binbaşı Motoko Kusanagi var. Kusanagi mangada, filmlerde ve TV dizisinde dış görünüşünü sürekli değiştiriyor ama üstün dövüş ve taktik yeteneklerini hiçbir zaman kaybetmiyor, diğer subayların saygısını ve hayranlığını da.

9. bölüm Kusanagi’yi, komutan muavini Bato’yu ve çaylak Togusa’yı denetleyen Daisuke Aramaki tarafından yönetiliyor. Ekip hayalet hackleme (başka bir bireyin zihnine yasadışı bir şekilde izinsiz girmek) gibi siber suçlar işleyen suçluların peşine düşüyor. Mamoru Oshii tarafından yönetilen 1995 yapımı filmde 9. Bölüm sayısız vatandaşa hayalet hackleme yapan bir şüpheli olan Kukla Ustası olarak tanınan bir suçluyu yakalamaya çalışıyordu. Kusanagi yabancı bir ülkenin kendi kimliğine dair gizli deneyleri ve soruşturmalarının da dahil olduğu bir komployu ortaya çıkarınca, Kukla Ustası’nın amaçlarının arkasındaki gerçek sebep de ortaya çıkıyordu.

Neden/Nasıl Uyarlanmalı:

Son yıllarda canlı çekim anime ve manga uyarlamaları projelerinin sayısı gittikçe arttı. Bunlardan sadece birkaç tanesi gerçekleştirildi. Birkaçı (Dragonball: Evolution, Aeon Flux) ise kötü bir şekilde yapıldı. Japonya’da ise canlı çekim anime uyarlamalarının birçoğunda başarı kazanıldı. Ama gördüklerimiz arasında en iyi olan Wachowski Kardeşlerin Speed Racer’ıydı. James Cameron’ın Battle Angel uyarlamasını izlemek için en az 2017’ye kadar beklememiz gerekiyor. Akira ise hala yapım sürecinde. Birkaç yıl önce Ghost in the Shell’in canlı çekim filminin yapılmasına dair konuşmalar yapılıyordu. Bunun orijinal filmden çok mangaya dayanacağı söyleniyordu. Bence 1995 yapımı anime canlı çekim uyarlama için en uygun taslağı ve temeli oluşturuyor.

Anime uyarlamalarının neden gelişemediğini merak ediyorum gerçekten. Teknolojik unsurlarla geliştirilen ve uyarlanan çizgi roman filmlerinin kazandığı başarıya bakarsak, format da gelişime açık görünüyor. Belki bunun sebebi birçok anime eserinde karşılaştığımız durumdur: kadınların aşırı bir şekilde cinselleştirilmesi. Başka bir sebebi de insanların bunları “çizgi film” olarak görüp hiç şans vermemeleri ve aslında eserlerde işlenen konulardan bihaber olmaları olabilir.



Bence, Ghost in the Shell’i uyarlamanın iki yolu var: birincisi, yapım şirketlerinin Total Recall yeniden çevriminde yaptıkları gibi ele alınması ve bilim kurgu aksiyon filmine dönüştürülmesi; ikincisi ise, Ridley Scott’ın Blade Runner’ı gibi bilim kurgu unsurlarına sahip ama karakter odaklı bir film yapılması. Ghost in the Shell’in hikayesinin merkezinde Kusanagi’nin düşünceleri ve sürekli yaşadığı ikilem var: insani özelliklerini korumayı sürdürmek mi yoksa tamamen yapay bir varlığa dönüşmek mi. Filmin geneli boyunca bu karakterlerde de bu çatışma devam ediyor: Normal insanlar gibi görünen ama farklı sibernetik parçaları için rutin olarak bakıma girmesi gereken diğer sayborglar, yine insan gibi görünen ama özgür iradeleri olmayan bebekler ve gittikçe daha fazla insani özellik edinen robotlar. Teknoloji ile biyolojinin gittikçe daha bütünleşik bir hale geldiği bir çağda, Ghost in the Shell yeniden çevrimi biyoteknolojinin durumuna dair uygun bir zamanda yapılmış bir yorum olacaktır.

Son Söz:

Jose Padilha’nın yönettiği RoboCop yeniden çevriminin vizyon tarihinin yaklaşmasıyla, androidler ve sibernetik sistemler belki yeni sinema trendi haline gelebilir. Öte yandan, Ghost in the Shell: Arise isimli yeni bir anime serisi de bu senenin sonlarına doğru seriyi izleyiciler karşısına çıkaracak. Belki bunun üzerine biri canlı çekim uyarlama konusunu önceden düşünür ve serinin ardından hayata geçirir. Kusanagi rolü için bir isim önerisinde de bulunalım: Gina Carano.

NSFW’nun Ghost in the Sheel için yayınladığı fragman:

[url] [Bağlantı] [/url]