Teröristlerinin haber sitesinin saat 6'da verdiği haberi vermek için milli maçın bitmesinin beklendiği bir ülkede yaşıyorum. Ülkenin cumhurbaşkanı "bana 400 milletvekili verseydiniz bugün böyle olmazdı" diyor, canlı yayında, açık açık ve hâlâ yandaşları "ama şair orada öyle demek istemedi yhaa" diye ağlanıyor.

Bilin bakalım neresi burası?

Anayasayı açıp okumamış ki daha, içinde bişeyler değiştirince Türkiye'nin iyiye gidebilieceğini söyleyebiliyor. Üstüne üstlük bunu Cumhurbaşkanı olarak, şehit(şu an 16 ama çatışma devam ediyormuş ve daha fazlaymış) haberleri üzerinden söylüyor. Kaç tane milletvekilinin oğlu doğuda askerlik yaptı.. yada daha doğrusu kaçının ki askerlik yaptı? Şu an mecliste bulunan milletvekilerinin çoğunun oğulları askerlik yapmamış. Neden? Çünkü babaları mecliste asker üzerinden siyaset yaparak onların yerine vatani borçlarını yerine getiriyor. Sonra da bu adamalardan o bölgeyi anlamasını istiyoruz. Bizi sorunlardan kurtaracak çözümler üretmelerini bekliyoruz. Bu sırada fakir çocuğu telef olsun varsın.

Çözüm süreci yalanında da bizim ordu oturuken, PKK'nın nasıl hazırlandığını görüyoruz şu an. Çözüm aransın ama önlemsiz, isteksiz, habersiz olmaz bu.

Şimdi jetlerimiz dağı taşı bombalar kara topraktan öcümüzü alırız.

Az önce düğünden gelmiş biri olarak gereksiz klavye delikanlılığı yaptım. Kusura bakmayın.

PEEKİ BU FORUMDA HALA ERGENLİKTEN ÇIKMAMIŞ BAŞKA KİM VAAAR? AAAAAAANNNNEEEEEEMM! <3

Ahahahasddasass çizgifilm aşktır, 5 yaşımdan beri izlerim ahahahahaha.

Şaka bir yana, güncel hayat beni zihinsel olarak yoruyor, ben de çizgi film izleyip kafamı boşaltıyorum.

---


Bu yaz gerçekten stresli ve zor geçti, yani benim için. Öncelikle Adana hiç bu kaç sıcak olmamıştı, LYS MAT bittiği günden beri de bizim evde bitmek bilmeyen bir tadilat var; gürültüsü, tozu... Şu kalkan tozlar yüzünden alerjik astım başladı bende, nefes almak çok güç, aylardır dış cepheyle uğraşıp duruyorlar ve ayak bağı olmasın diye klimaların dış üniteleri de söküldü.

Yani klimalar da açılmıyor. Yazın ortasında Adana'da klimasız oturuyorum, bence yakında ya soğukkanlı bir canlıya ya da bir çöl kaktüsüne evrileceğim.

Sırf bu şantiye yüzünden babam bütün iznini evde kullandı, tatile de çıkamadık. Temel açıkken deprem oldu, pencereler sökülüyken fırtınaya yakalandık ve daha nicesi.

Tanrı'ım, okulların açılmasını hiç bu kadar çok istememiştim. Sonra ver elini Antalya.

-

Edit büdüt: Buralara gündemden dolayı canı sıkkın halde dert yananlara gayet hak veriyorum ancak ben yazmayacağım, yazamayacağım.

Antepteki dershaneler yeterince ogrenci kaydi alamadiklari icin sinava hazirlanan tum ogrencilerin artik ilk adresi olan ygs-lys danismanlik kurslarina dava acti. Bugun en yakin arkadaslarimin kurslarina polisler baskin yaptilar ve kac yildir gaziantepin en iyilerinden olan iki kursu muhurlediler. O kurslarinda benim suan kayitli oldugum kurs gibi tum belgeleri tam. Neden boyle bir haksizlik yapip biz ogrencileri magdur birakiyorlar? Anlamiyorum. Dershaneleri o kadar pahali yaptiktan, her dershanenin sadece belirli 3 ders verme olayindan sonra, sadece haftasonu 16 saatlik derse yillik 12 bin lira para istedikten sonra ne bekliyorlardi?

Türkiyede olduğumuzu şuraya not düşeyim

Son birkaç gündür gündem nedeniyle çok gerginim, kusura bakmazsanız ben de içimi dökmek istedim. Çünkü; o ya da bu şekilde cumhurbaşkanı olmuş birisinin onlarca şehit verdiğimiz bir günde, milyonların izlediği bir programda şehit babalarına hakaret etmesini ve bu olanlar için ona istediği vekil sayısını vermeyen halkı suçlamasını hazmedemiyorum. Bir milletvekilinin yanına aldığı it sürüsüyle bir medya binasını basmasını ve "bir kasımda sandıktan ne çıkarsa çıksın" tekrar ediyor "ne çıkarsa çıksın seni başkan yaptıracağız" diye çığırtkanlık yapmasını da... Bu adam üç ay öncesine kadar herhangi bir vasfı olmayan, askerliğini bedelli yapmış bir tip. Şimdi adam yerine koyup da ağzına mikrofon doğrultuyorlarsa bunun nedeni üç ay önce o ya da bu şekilde milletvekili seçilmiş olması ve bu adam ilk fırsatta milletin oyuyla aldığı gücü "millet iradesini ve anayasayı" yok saymak için kullanıyor. Genç, belli, sultanın gözdesi olmak için yanıp tutuşuyor.

Bir de sözde barış güvercinleri var tabii. Evet, bütün bunlar arlanmaz bir adamın iktidar hırsı yüzünden yaşanıyor ama katilin hiç mi suçu yok? Bu çözüm süreci işinde iki taraftan biri dahi samimi olmuş olsaydı 10 sene öncesine dönmemiz yalnızca 2 gün sürmezdi. Her fırsatta teröristlere ve İmralı'daki sayın kadın düşkününe teşekkür etmeyi kendine borç bilen kurmaylara sahip bir siyasi partiden bahsediyoruz. Hemen hemen her gün bir milletvekili, belediyecisi vs bizleri tehdit edip ayağımızı denk almamız gerektiğini bize hatırlatıyor sağ olsun; PKK bizi tükürüğünde boğarmış, eğer onlara oy vermezsek bir gün ansızın bir subay gelirmiş kapımıza başsağlığı dilemeye... Hepimiz ayağımızı denk alalım ama unutmayalım bunlar hep demokrasi için, meclis siyasetinin olmazsa olmazı her gün birkaç yirmisinde fakir çocuğu öldürmektir ne de olsa. Ve unutmadan terörle arasına mesafe koymayı ısrarla reddeden ve her fırsatta içini boşalttıkları "barış" kelimesinin yanına şiddet ve terör seviciliklerini iliştirmeden rahat edemeyen bu sevgi pıtırcıklarının bütün bu ölümlerden hiçbir şekilde sorumlu olmadıklarını da belirtelim. Ancak, moda diye Kürt milliyetçisi kesilenler için bütün bunların bir önemi yok tabii. Manyak mısınız, adam saz çalıyor yahu!

Hepsinin ayrı bir kirli planı varken ülkenin insanı ise maçtan saatler önce gerçekleşen bu büyük saldırının haberinin başbakana akşam şov so- pardon maç sonrası ulaştığına inanacak kadar naif.

Trt'nin spor kanalında(adını unuttum şu anda) Kuroko no Basket animesinin, "Winter Cup" adlı (isimde bir sıkıntı varsa affola) müziği çalıyordu. Hoşuma gider zannediyodum ama nedense bi garip oldum. Gerginlik hat safhada gerçektende şu sıralar. Düzeleceğine, her şey pek bi boktan olmaya başladı sanki.

[Bağlantı]

Gene dayanamadım girdim bu siteye ya :')
Lütfen girip son çevirileri okuyun süper eğlenceli skjdhfjsk
bide sayfayı yenilemeyi unutmayın