Ölümün Kemancısı [13.12.08] Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4 |
Yazar
Mesaj
Alatariel karşısındaki manzarayı çözmesi zaman aldı ; zihni başka yerlere kayıp gidiyordu. Feci bir düşüştü , kendini toparlaması zor oldu. Ama sonra hiç olmazsa kızın kim olduğunu sorabilmeyi başardı.
''Ben Iris. Hyborethian suikastçisi gece elfi...'' dedi kız gülümseyerek. Gözlerinde acayip bir bakış vardı , kedi gibi oval gözbebekleriyle hafifte olsa korkutuyordu. Ve devam etti...
''Sen Alatariel olmalısın... Şu ünlü kemanlı savaşçı , değil mi?'' dedi kız meraklı bir ses tonuyla. Alatariel bu soruyla oldukça canı sıkılmıştı ; bu keman iyi bir silahtı fakat yaydığı ün kötüydü. Konuyu değiştirerek en can alıcı soruyu sordu Iris'e.
''Diğerleri , Usta Finrod , onlar nerede?'' diye sordu Alatariel hafif sesi titreyerek. Onların başına birşey gelmemesini diliyordu , özellikle Usta Finrod...
''Gittiler'' dedi Iris donuk bir sesle. Alatariel bu cevapla daha da içini sıkan o huzursuz duyguyu hissetmişti. Acı gerçeği sordu :
''Öldüler mi?'' dedi sesi daha da titreyerek. Kalbinin heyecan dolu atışlarını duyabiliyordu.
''Hayır gittiler'' dedi Iris yukarıya bakarak. Alatariel bu cevapla belli etmesede oldukça rahatlamıştı. Fakat neredeydiler?
''Nereye?'' dedi Alatariel sert bir sesle. Cevabı öğrenmek için sabırsızlanıyordu.
Iris bir an dona kalmıştı , sanki heykele dönüşmüştü. Gözleri donuklaşmış , sanki birşey hatırlamaya çalışıyordu...
''Lütfen Iris , bana olanları anlatır mısın?'' dedi Alatariel sakin bir sesle. Bunu söyler söylemez Iris hemen kendine geldi ve hiçbirşey olmamış gibi devam etti sözüne.
''Bir ağaca çıktım... Ve o askerleri gördüm... Ellerinde Usta Finrod ve diğer konsey üyeleri birkaç da savaşçı vardı...'' dedi fısıldamışçasına...
''Onların nereye gittiğini gördün mü?'' dedi Alatariel ciddi bir ifadeyle... Iris ise sadece kafasını sallamakla yetindi ve elinde kıvranan solucanı afiyetle ağzına götürdü...
-----
Önündeki doğa harikası inanılmazdı... Dört bir yanda şelaleler çağlıyordu , her taraf yemyeşillikti... Ayağının hemen altında dibi çağlayan sulardan gözükmeyen bir uçurum vardı , imuazzam derinlikteydi. Karşısında ise bümbüyük halatlar ve halatların tuttuğu bir kule vardı. Kulenin çok uzağında ise bir taş bir köprü vardı , askerlerin rehineleri işkence ederek götürdüğü görülüyordu. Aralarında Alatariel'in atnıdığı savaşçılar ve konsey üyeleri vardı fakat Usta Finrod yoktu... Acımasız gözlerle o işkenceyi seyreden Alatariel biliyordu ki ölümün askerleri , asla merhamet göstermeyecekti...
Alatariel karşısındaki uçsuz bucaksız manzarayı seyrederken Iris yere çömelmiş bıçaklarının üstüne zehir sürüyordu... Zehir onun vazgeçilmez silahıydı , küçük bıçaklarını düşmanlarına fırlattıktan sonraki zehirin yarattığı işkenceyi seyretmek büyük bir keyifti... Birden çenesinde bir el farketti ; Alatariel'di bu...
''Iris... Benimle geliyor musun?'' dedi Alatariel yumuşak bir sesle. Irıs sadece kafasını salladı ve yerinden hızlıca kalkarak bıçaklarını kollarındaki yerlerine geri koydu... ''Evet Alatariel , geliyorum...'' dedi Iris cesaretlenmiş bir sesle...
çook kısa olsu ama bugünlerde biraz meşgul olduğum için anca bu kadar yazabildim umarım beğenirsiniz T_T
''Ben Iris. Hyborethian suikastçisi gece elfi...'' dedi kız gülümseyerek. Gözlerinde acayip bir bakış vardı , kedi gibi oval gözbebekleriyle hafifte olsa korkutuyordu. Ve devam etti...
''Sen Alatariel olmalısın... Şu ünlü kemanlı savaşçı , değil mi?'' dedi kız meraklı bir ses tonuyla. Alatariel bu soruyla oldukça canı sıkılmıştı ; bu keman iyi bir silahtı fakat yaydığı ün kötüydü. Konuyu değiştirerek en can alıcı soruyu sordu Iris'e.
''Diğerleri , Usta Finrod , onlar nerede?'' diye sordu Alatariel hafif sesi titreyerek. Onların başına birşey gelmemesini diliyordu , özellikle Usta Finrod...
''Gittiler'' dedi Iris donuk bir sesle. Alatariel bu cevapla daha da içini sıkan o huzursuz duyguyu hissetmişti. Acı gerçeği sordu :
''Öldüler mi?'' dedi sesi daha da titreyerek. Kalbinin heyecan dolu atışlarını duyabiliyordu.
''Hayır gittiler'' dedi Iris yukarıya bakarak. Alatariel bu cevapla belli etmesede oldukça rahatlamıştı. Fakat neredeydiler?
''Nereye?'' dedi Alatariel sert bir sesle. Cevabı öğrenmek için sabırsızlanıyordu.
Iris bir an dona kalmıştı , sanki heykele dönüşmüştü. Gözleri donuklaşmış , sanki birşey hatırlamaya çalışıyordu...
''Lütfen Iris , bana olanları anlatır mısın?'' dedi Alatariel sakin bir sesle. Bunu söyler söylemez Iris hemen kendine geldi ve hiçbirşey olmamış gibi devam etti sözüne.
''Bir ağaca çıktım... Ve o askerleri gördüm... Ellerinde Usta Finrod ve diğer konsey üyeleri birkaç da savaşçı vardı...'' dedi fısıldamışçasına...
''Onların nereye gittiğini gördün mü?'' dedi Alatariel ciddi bir ifadeyle... Iris ise sadece kafasını sallamakla yetindi ve elinde kıvranan solucanı afiyetle ağzına götürdü...
-----
Önündeki doğa harikası inanılmazdı... Dört bir yanda şelaleler çağlıyordu , her taraf yemyeşillikti... Ayağının hemen altında dibi çağlayan sulardan gözükmeyen bir uçurum vardı , imuazzam derinlikteydi. Karşısında ise bümbüyük halatlar ve halatların tuttuğu bir kule vardı. Kulenin çok uzağında ise bir taş bir köprü vardı , askerlerin rehineleri işkence ederek götürdüğü görülüyordu. Aralarında Alatariel'in atnıdığı savaşçılar ve konsey üyeleri vardı fakat Usta Finrod yoktu... Acımasız gözlerle o işkenceyi seyreden Alatariel biliyordu ki ölümün askerleri , asla merhamet göstermeyecekti...
Alatariel karşısındaki uçsuz bucaksız manzarayı seyrederken Iris yere çömelmiş bıçaklarının üstüne zehir sürüyordu... Zehir onun vazgeçilmez silahıydı , küçük bıçaklarını düşmanlarına fırlattıktan sonraki zehirin yarattığı işkenceyi seyretmek büyük bir keyifti... Birden çenesinde bir el farketti ; Alatariel'di bu...
''Iris... Benimle geliyor musun?'' dedi Alatariel yumuşak bir sesle. Irıs sadece kafasını salladı ve yerinden hızlıca kalkarak bıçaklarını kollarındaki yerlerine geri koydu... ''Evet Alatariel , geliyorum...'' dedi Iris cesaretlenmiş bir sesle...
çook kısa olsu ama bugünlerde biraz meşgul olduğum için anca bu kadar yazabildim umarım beğenirsiniz T_T
--Kamina-sama is love--
Deviantart: [Bağlantı]
Spoiler:
ne garip kız şu İris
ama çok sevdim
gene çok güzel olmuş devamını beklerim
bu sefer daha çabuk ama
ama çok sevdim
gene çok güzel olmuş devamını beklerim
bu sefer daha çabuk ama
"Yağmurlu bir günde,
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
Yola fırlayan yeşil, sarı kertenkele.
Bir otomobilin lastiği o koca kafanı dümdüz ettiğinde,
Yine bu kadar mutlu olabilcek misin sence!"
(Roberto Totaro-Nirvana)
Trafik kurallarına uyalım ^^
çok güzel olmuş*-* dewamını bekliyorum
Shana~ Arigatou!! :3
Spoiler:
my_dream_jeanne@hotmail.com
16 Oca 2009 1:31
4. sayfa (Toplam 4 sayfa) [ 40 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |