Nina
Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 9, 10, 11 ... 40, 41, 42, Sonraki

Anime Manga Forum -> Fan Fiction
 

Hikayeyi beğendiniz mi?
Evet
61%
 61%  [ 26 ]
Hayır!
19%
 19%  [ 8 ]
Daha iyi olabilirdi sanki...
19%
 19%  [ 8 ]
Toplam Oylar : 42

Yazar
Mesaj
t1ber1um
Mangaka
Mangaka



Yaş: 15
Kayıt: 07 Tem 2008
Mesajlar: 832
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 682

Durumu: Çevrimdışı

t1ber1um
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder


[Bağlantı]

fan art sayfam
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Tem 2008 11:40
Yukiko
Mangaka
Mangaka



Yaş: 34
Kayıt: 04 Hzr 2008
Mesajlar: 943
Favori Anime & Manga: SailorMoon, İnuyasha, Bleach, Naruto...
Cinsiyet: Kız
Nerden: Darmadağınık odamdan =)))
Teşekkür: 3

Durumu: Çevrimdışı

Yukiko
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
Mektup ~13~

Dünyaya düşen bir güç vardı. Evreni bile yok edebilecek. Bunlar altı rahibe paylaştırıldı. Altı Rahip, ölmeden o güçleri kendilerinden sonraki Rahiplere, güvendikleri Rahiplere bırakmak zorundaydılar. Eğer ölürse o güçle, cezalandırılacaktı.
Rahipler evlenmezmiş, bu yüzden ölürken gücü de yanında götürürmüş.
Bir gün güçten haberdar olan biri yanına tehlikeli kişileri alarak gücü elde etmek istemiş. Genç rahip te gücü dünyanın farklı yerlerine salmış.
Salınan güç bölünerek, altı farklı kişiye gitmiş.
Tesadüfen Amerika'da tıp ile ilgili işleri yüzünden dedemle yaşayan babama, Rusya'da yaşayan anneannemlerdeki anneme, hastalığı nedeniyle değişiklik olsun diye akrabalarımıza yollanan Fransa'daki teyzeme ve bilinmeyen üç kişiye daha bu güç gitmiş..
Annem ve babam tanıştıklarında güçlerini birbirlerine anlatmışlar. Teyzem de bir şekilde anlamış. Böylece üç küçük arkadaş olmuşlar. Zaman ilerledikçe küçük küçük bilgilere ulaşmışlar ve bu güçlerin sonsuza kadar kendilerine ait olmayacağını anlamışlar. Ölmeden bu güçleri koruyuculara teslim etmeleri gerekiyormuş.
Annemle babam, evlendikten sonra ben beş, abim yedi yaşındayken koruyucuları bulmuşlar ve güçleri geri vermeye karar vermişler. Teyzeme de bu konudan bahsetmişler ama teyzem kabul etmemiş. Bizi bakıcıya bırakıp o gece yola çıkmaya hazırlanmışlar. Son kez gidip konuşmuşlar ama işe yaramamış. Yola çıktıklarında ise kaza olmuş...
Annemle babam şimdi cezalandırılabilirler. Ancak abime göre o kazaya teyzem sebep olmuş olabilir.Timur'a göre, biz şu anda ailemizin katiliyle yaşıyor olabiliriz.
Ne kadar garip değil mi?
Dün gece, yemekten sonra abim bunları anlattı. Düşündükçe çıldıracak gibi oluyorum. Teyzemin yaptıklarına hala inanamıyorum. Değişik bir durum. Görünmez bir güç ama sanki her an saldıracakmış gibi duruyor. Nerde, ne zaman başına ne gelecek bilemiyorsun. Sürekli tedirgin oluyorsun. Teyzem bu, bizi rahatlıkla, delilsiz öldürebilir. İstediği zaman, istediği yerde...

-Nina kızım?''
Düşüncelerimden sıyrıldım zorla. Baktığımda gözlüklerin üzerinden bana bakmakta olan Necmettin Hoca'nın gözleriyle karşılaştım.
-Efendim hocam?'' diye ayağa kalktım. Sınıfta sesizlik vardı.
-Kaç kere seslendim kızım, duymadın. İyi misin?''
-İyiyim hocam. Afedersiniz... Düşünüyordum, dalmışım'' dedim. Sesim de çatallaşa çatallaşa çıkıyordu. Necmettin Hoca gözlüklerini taktı, '' haydi git elini yüzünü yıka. Kendine gel biraz. Yanına arkadaş ister misin?''
-Hayır, teşekkür ederim hocam. Ben iyiyim''
-Haydi git, anlamam ben iyiyim miyiyim felan'' dedi. Ben de istemeye istemeye sınıftan çıktım.
Tuvaletlere girdim. Yüzüm bembeyazdı... Miğdem bulanıyordu. Kendimi görünce daha da kötü oldum. Kantine indim, su aldım. Onu içince kendime geldim. Yüzüm yavaş yavaş pembeleşiyordu.
Sınıfa girdiğimde Necmettin Hoca gülümsedi. ''Hah, şööle, renk gelmiş yüzüne. Şimdi otur bakayım'' dedi. Sırama geçip oturmamla zil çaldı. Necmettin Hoca, '' yarın sözlü var, çalışın'' diyerek sınıftan çıktı.
İlayda ile Melis yanıma geldiler.
-Neyin var? Kötü görünüyorsun?'' dedi Melis.
-Hoca tam dört kere sana seslendi, sen dördüncüde kafanı kaldırdın. Bir an sana birşey oldu sandık!'' dedi İlayda endişeli gözlerle beni süzerken.
-Uykusuzum ve galiba...''
-Galiba?''
-Galiba yediğim birşey dokundu'' İlayda bir elini diğer eline vurdu, ''ah Nina ah! Sabah kahvaltı etmedin değil mi? Sonra kantinden hamburger yedin dokundu tabi!'' dedi.
Seni çok seviyorum İlayda! Ne kadar da yardımcı oldun!
-Evet,''dedim.
-Sana söylemeliydik. Kantinde yemekler bazen kötü oluyor, üstüne sabah kahvaltıyı burdan yaparsan, ah canım benim. Miğden bulanıyor mu peki?'' dedi Melis. ''Biraz önce bulanıyordu, su içtim biraz geçti'' dedim. O sırada Suphi de geldi.
-Nina bacım? İyi misin? Ne bu hal böyle?'' Melis suphi'yi iterek, '' rahat bırak kızı. Zaten kötü, bir de senle uğraşmasın'' dedi.
-Ya noluyoruz ya? Merak ettim... İyi misin Nina?'' diye beni görmeye çalıştı Suphi. Melis ve İlayda önünde duruyor, görüş açısını kapatıyorlardı.
-İyiyim, merak etme''
-Birşey ister misin?''
-Hayır sağol!''
-Aaaa! Yeter Suphi, kaybol!!! '' diye kzdı İlayda. Suphi merakla bana bakarak uzaklaştı. Kızlarla oturup konuşurken bizim Karanlık Şovalyeler sınıf kapısında göründüler. Geç gelmişlerdi. Garip halleri vardı. Beni görünce yüz ifadeleri değişti. Hemen yanıma geldiler. Tolga çantasını sıraların başından en arka sırasına fırlattı, basket topu gibi ve anında yanıma oturdu.
-Nina? Güzelim kötü görünüyorsun!'' dedi.
- Sen onu derste görecektin! Yüzü bembeyazdı. Bayılacak sandık. Hoca kaç kere seslendi duymadı, öylece sırada oturdu. Sınıfa geldi ruh gibi oturdu. Necmettin Hoca da bunu lavaboya yolladı da bembelik geldi kızın yüzüne'' diye açıklamalara koyuldu İlayda.
- Neden böylesin peki?'' Tam ağzımı açacaktım ki Melis, '' hiiiç yorulma Ninacığım, ben anlatırım'' dedi ve başladı:
-Sabah kahvaltı etmemiş ve buradaki yemekleri yemiş. Burda kaç kişinin başına geldi işte uyaracaktık ama kimin aklına geldiki...''
Ege hiç konuşmadan bana bakıyordu. Kerem ve Tolga sanki bu halimden başka nedenler çıkarmaya çalışıyordu. Başıma ağrı girdi birden! Sanki biri beynimin içini oyuyordu! Başımı her iki elimin arasına aldım. Dayanamıyordum.
-Nina?'' dedi endişeyle Melis, ''iyi misin?''
- Başım çok ağrıyor!'' dedim. Bunu dememle birlikte ağrı geçti. Sanki suyun dibine batmış, nefesiz kalmış ve birden su yüzeyine çıkmış gibiydim.
-Hocaya söyleyelim mi? İlaç isteyelim mi?'' dedi İlayda. ''Bana bir su alsanız'' dedim. Ege, kalkıp sınıftan çıktı. Kerem, '' biz hemen döneriz'' dedi.

Öğle saatine kadar iyi geçti.
Kerem, '' Nina seninle oturmamda bir sakınca var mı?'' diye sordu. İlk başta şaşırdım ama Kerem sevdiğim arkadaşım olduğundan ''tabiki yanıma gelebilirsin'' dedim. Bütün ders boyunca Suphi solumdaki sırada oturuyordu. Kerem de yanımda oturuyordu. Sık sık onların birbirlerine nasıl baktıklarını gördüm.
Sanki nefret ediyorlardı! Sanki aralarında bir düşmanlık vardı!
Diğer ders Kerem beni kendi oturduğu tarafa oturttu. Anlamama rağmen yine de birşeylerin döndüğünü hissedebiliyordum.
İngilizce dersinde sonunda dayanamadım.
-Neden beni bu tarafta oturttun?'' diye sordum Kerem'in kulağına eğilerek.
-Bu tarafta oturmak istedim'' dedi Kerem.
-Ama Suphi ile bakışıp duruyorsunuz. Sanki birbirinize dalacakmışsınız gibi...''
- Yanlış anlıyorsun Ninacığım. Yok öyle birşey'' dedi.
Var öyle birşey! Görüyorum.
Ders bitti. Suphi yanıma geldi. ''Nina dışarı çıkalım mı?'' diye sordu. O anda Tolga ''hayır! Nina bizimle geliyor'' dedi. Suphi, '' ben Nina'ya sormuştum'' dedi ve bana döndü.
-Nina bize söz verdi. Bizimle gezecekti bu tenefüs'' dedi Kerem. Ortada tatsızlık olmasın diye ''ben şimdi kendimi iyi hissetmiyorum. Sınıfta otursam olmaz mı?'' dedim. Kerem kafasını 'evet' anlamında salladı. Suphi de ,''iyi o zaman'' dedi ve yanımdaki sıranın üzerine çıkıp oturdu. Tolga hepsinden daha sinirliydi. Aralarında birşeyler olmuştu ama benim haberim yoktu.
- Bi daha kantinden kahvaltı etme Nina. Öğle yemeği yediğinde pek birşey olmuyor ama aç karnına hamburger yersen biraz kötü oluyor'' dedi Suphi.
-Ketçap ve mayonez sabahları, aç karnına yenmez güzelim. Yersen miğden fazla kardıramaz. O yüzden kendini bu kadar kötü hissetmişsin'' diye devam etti Kerem.
-Pardon abicim ya'' dedi Suphi, '' senin yerine konuştum. Bu olay senin uzmanlık alanına giriyordu''
-Boşver'' diye elini salladı Kerem.
-Nina, senle konuşabilir miyiz?'' dedi birden Tolga.
-Tabi''
-Ama özel!''
-Vaaayyy! N'oluyoruz?'' diye manalı manalı baktı Suphi. Yüzündeki o şapşal gülümsemesi beni çok rahatsız etti.
-Suphi! ''dedim, '' arkadaşını kaybetmek üzeresin. Konuşmalarına dikkat et lütfen!'' Tolga da acaba kavga çıkarsam mı çıkarmasam mı diye duruyordu.
Tolga ile koridorda yavaş adımlarla yürümeye başladık. Tolga cebinden küçük bir mektup çıkardı ve bana uzattı.
-Bunu eve gidince oku, tamam mı?''dedi.
-Nedir bu?''
-Evde okuyunca öğrenirsin. Okuduktan sonra beni ara, geniş bir açıklama yaparım'' dedi.
-Peki,tamam''
Acaba o mektupta ne var?
Aşk mektubu mu?
Suphi'nin dediğinden birşeyler mi? Yoksa başka birşey mi?
Of! Ne acaba???


Звезды ближе ко мне, чем когда-либо
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Tem 2008 12:18
Yukiko
Mangaka
Mangaka



Yaş: 34
Kayıt: 04 Hzr 2008
Mesajlar: 943
Favori Anime & Manga: SailorMoon, İnuyasha, Bleach, Naruto...
Cinsiyet: Kız
Nerden: Darmadağınık odamdan =)))
Teşekkür: 3

Durumu: Çevrimdışı

Yukiko
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
Bu da yazdığım en son bölüm Çok Mutlu Yeni bölümü not defterime yazdım ama pcye geçirmedim.

Звезды ближе ко мне, чем когда-либо
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Tem 2008 12:19
Begüm
Mangaka
Mangaka



Yaş: 33
Kayıt: 12 Nis 2008
Mesajlar: 612
Favori Anime & Manga: sailor moon, basilisk, shaman king,candy candy,...
Cinsiyet: Kız
Nerden: limon bahçesinden:P

Durumu: Çevrimdışı

Begüm
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
ay bu bölüm süper ya Hayranlık Besliyor %50 %50 aşk mektubu olabilrde olmayabilirde gidişattan yorum yaparsam bence aşk mektubu değil Kahkaha Atıyor acaba ne düşündüğüm şey mi... Çok Mutlu hadi Seda diğer bölümüde isterim bi heyecan aldı başını gidiyo yazlığa gittiğimde bile hikayenin nasıl devam ediceğini düşünüyorum o denli yani Kahkaha Atıyor Hayranlık Besliyor


süpersin yaXD hadi üç ayı tin tin tin XD
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Tem 2008 12:45
t1ber1um
Mangaka
Mangaka



Yaş: 15
Kayıt: 07 Tem 2008
Mesajlar: 832
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 682

Durumu: Çevrimdışı

t1ber1um
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
giderek ilginçleşiyooo.. süper oluyooo Çok Mutlu Çok Mutlu Çok Mutlu

[Bağlantı]

fan art sayfam
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Tem 2008 22:30
Yukiko
Mangaka
Mangaka



Yaş: 34
Kayıt: 04 Hzr 2008
Mesajlar: 943
Favori Anime & Manga: SailorMoon, İnuyasha, Bleach, Naruto...
Cinsiyet: Kız
Nerden: Darmadağınık odamdan =)))
Teşekkür: 3

Durumu: Çevrimdışı

Yukiko
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
Mektupla Gelenler ~14~

Son dersler geçene kadar çamtamdaki mektubu açmamak için kendimi zor tuttum. İçinden aşk dolu sözlerin çıkmayacağını biliyordum. Çünkü Tolga 'nın gözlerinde öyle bir ışıltı yoktu. Ciddi ve meraklı bakışları vardı.
Tenefüslerde ne Tolga, ne Kerem ne de Ege yanıma gelmedi. Tabi Kerem ile aynı sırada oturuyorduk ama yine de sessizce dersi dinliyorduk.
Tenefüste Suphi yanıma gelip, '' hayrola? N'oluyor bunlara? Yanına gelmiyorlar?'' diye sordu. Ne cevap vereceğimi bilemedim sadece Suphi'nin yüzüne bakmakla yetindim.
-Bana bak, bi yamuk mu yaptılar. Söyle dalayım şunlara!'' diye sinirlenmeye başladı.
-Hayır Suphi, birşey olmadı''
- O zaman ne bu haller? Heriflerin yanına uğradığı yok. Tolga'nın verdiği mektupla ilgili kesin. Ne vardı onun içinde?''
-Suphi, lütfen rahat bırak beni!''
-Kızım bak, birşey var söylemiyorsun...''
-Ya üstüme gelme Suphi!'' dedim ve bahçeye çıktım.

*****************
Kurs binasının önünde Timur bir aşağı bir yukarı gidip geliyordu. Servisten bunu rahatlıkla görebiliyordum. Servisten iner inmez sordum.
- Birşey mi oldu?''
-Yoo, sadece son olanlardan sonra beş saniye geç kalman beni endişelere sürüklemeye yetiyor, '' diye uçuk bir gülümseme oluştu yüzünde. ''Hadi gidelim''
Timur'a mektubu söyleyip söylememkte kararsızdım. Şimdi söylersem burda sinirlenebilir, üzülebilir yada sevinebilirdi. O kadar kişinin içinde oluşacak her hangi bir olaya müdahale edemeyeceğim için söylememeye karar verdim.
Ben resim bölümüne Timur da müzik bölümüne yollandık.
Öğretmen beni görünce, güler yüzle sanki her gün buradaymışım gibi ''hoşgeldin Nina, şurası senin yerin, geçebilirsin'' dedi. Malzemeleri verdi. Önümüzde bir resim, ona bakarak çizmeye çalıştık. Kolay bir çalışmaydı ve nedense çizimi yaptıkça hoşuma gitmeye başladı. İnsan kendini böyle bir ortamda önemli biriymiş gibi hissediyor.
Eski zamanlarda yaşayan sıradan, gösterişsiz ancak çok yetenekli ressamlar aklıma geldi. Bir elinde fırça diğer elinde palet, karşısında da tuval! Yavaş ve usta harektlerle resmi çiziyor. Geri çekilip şöyle bir düşünüyor, sonra yine çizmeye devam ediyor. Dışardan gelen kuş sesleri, pencereden içeriye sızan zayıf güneş ışınları...
-Aferin Nina, çok çabuk kavramışsın! '' diyen öğretmenin sesiyle hayallerim dağıldı.
-Teşekkür ederim !'' dedim ve çizime devam ettim. Oldukça basit birşey olduğundan çabuk bitirdim. Öğretmen de çizimi panoya astı. Diğerleri çalışmalarına devam ederken ressamların çizimleri, hayatlarıyla ilgili kalın kitabı inceledim.
Spor kursunda voleybol öğretmenimiz bize kuralları, hataları, pozisyonları ve hareketleri öğretti. Önce ısınma hareketleri yaptırdı sonra da egzersizlere başladık. Ama benim üzerimde okul forması olduğundan bu çalışmlara katılmadım. Çıkışta voleybol öğretmeni beni çağırdı ve bir poşet uzattı. '' Bunlar senin voleybol kursunda giymen gereken takımların'' dedi. ''Resim kursundan sonra tenefüste bunları giyip geleceksin, tamam mı?''
-Peki, teşekkür ederim'' dedim ve çıkışa gittim. Abim servisi bekliyordu kapıda. Sırtında gitarıyla elinde bir poşet sinirli sinirli bakıyordu.
- Neden geç kaldın?''
-Voleybol öğretmeni tuttu da biraz, bu takımları giymem gerekiyormuş'' diye elimdeki poşeti kaldırdım.
-Seninki de kolaymış, ben şu sırtımdaki lanet gitarı taşıyacağım hergün. Okula giderken, kursa giderken. Başlarım böyle kursa yaa!''
-Peki ya bu poşette ne var?''
-Onlar da yüzme takımı!'' dedi.
Servis geldiğinde gitarı oraya çıkarmakta zorlandı. Söylene söylene bindi. Timur bugün çok sinirliydi...

***************************
Eve geldiğimizde Zeynep abla her zamanki gibi bizi karşıladı. Sanki dün hiç birşey olmamıştı. Sanki burda zorla tutulmuyor, ayda 1000 bin dolar maaş veriyorlardı.
-Biz bodruma mı gideceğiz?''
-Valla iyi olurdu, denize girerdik oh!''
- Yok be kuzum, o ceza dünkü davranışınıza yapılan cezaydı. Aman nolursunuz, bi daha tatsızlık çıkarmayın e mi? Üzülüyorum sizin için''
-Tamam, tamam. Çıkarmayız.'' dedi abim.

Odama çıkar çıkmaz, kapıyı kilitledim. Çantamı hmen açıp zarfı çıkardım. Eski püskü bir zarftı, okulda bunu hiç fark etmemiştim.Arkasında hiç birşey yazmıyordu. Zarfı açıp mektubu çıkardım. Ve el yazısıyla yazılmış, tozlu, eski mektubu okumaya başladım.

''Sevgili Zvezda!
Dün gece rüyamda geleceği gördüm. Başımıza gelecekleri tüm çıplaklığıyla gözümün önünden geçti. Bazen böyle bir yeteneğim olduğu için mutsuz oluyorum. Ama maalesef bu yetenek sana da geçecek!
Küçükken geleceği göremezsin ama büyüyünce geleceği dosdoğru görebileceksin. Şu anda sana harika bir özellik gibi gelebilir ama inan bana bazı gerçekler sandığın kadar güzel ve doğru olmuyor...
Sevgili kızım, bir tanem!
Bunu yaptığım için bana kızmanı istemiyorum. Çünkü benim elimde olan birşey değildi. Babana rüyamdan bahsetmedim hiç. Anlatsaydım engel olmaya çalışırdı. Fakat bu yaşanması gereken bir gelecekti.
Bu mektubu rüyayı gördükten hemen sonra yazıyorum. Yarından sonra ben ve baban yolculuğa çıkacağız ve siz daha sonra öldüğümüz haberi alacaksınız.
Şu anda bunları okuyorsan, Svetlana'nın gerçek yüzünü de biliyorsundur. Ama bilmediğin birşey daha var.
Svetlana'ya gittiğimizde onu ikna etmeye çalıştık. Ama o güçlerin kendisinde kalmasını istiyordu. Ne söylediysek işe yaramadı. Bu sefer onsuz gideceğimizi söyledik. Bize engel olacağını söyledi. Yine de gitmeye karar vermiştik ve yola çıktık.
Yola çıkalı bir iki saat olmuştu. Yağmur yağıyordu. Yağmurlu yolda ilerlemek zordur ama yine de sorunsuzca gidiyorduk. Birden yolun ortasında biri göründü. Korna çaldı babanız ama çekilmedi. Arabayı durdurmaya çalıştı ancak yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda araba duramadı ve yoldaki kişiye çarpmamak için babanız uğraşırken, araba yoldan çıktı ve aşağıya yuvarlandı. En son hatırladığım gözleri ışık saçan teyzenizin aydınlık yüzüydü.
Sevgili kızım, bunları abine de okut. Dikkatli olun teyzenize karşı. Teyzeniz bu zamana kadar yaşadıysa güçlerini gelişmiştir. Bildiğimizden daha güçlü olmuştur. Ancak bu güçler öldükten sonra onun başına bela açacaktır. Bunu bildiği halde hırsının ve isteklerinin esiri oldu. Sakın siz olmayın!
Güçler bize verildiğinde onların sonsuza kadar bizde kalmayacağını ve bunların bize korumak için verildiğini biliyorduk. Ama teyzeniz bunu bildiği halde bencillik etti. Bilge Ruh bize güçleri zamanında vermezsek cezalandırılacağımızı söyledi. Güçler biz öldükten sonra çocuklarımıza yada bize yakın olan birilerine geçeceğini söyledi. Ancak biz bu bilgileri alırken teyzeniz Bilge Ruh'un derslerine gelmiyordu. Bilge Ruh ta bunun cezası olarak onu bilgilerinden mahrum etti.
Şu anda teyzeniz birçok bilgiyi bilmiyor ancak çok güçlü görünüyor. Siz onu kurallarla yenebilirsiniz. Unutmayın, güç olsa da insanda önemli olan onu en iyi şekilde, kurallar eşliğinde kullanmaktır. Fakat o sadece gücünü kullanmaktan başka birşey bilmiyor.
Tolga ve Kerem de sizin gibi olaylar yaşamış çocuklar. Bir şekilde onlarla karşılaşacaksınız. Onlara güvenebilirsiniz. Tolga ve Kerem şu anda sizin bildiklerinizden daha çok şey biliyorlar bu yüzden onlarla takım halinde çalışmalısınız. Böylelikle daha başarılı olabilirsiniz.

Sevgili çocuklarım!
Sizi çok özlüyorum! İkinizin de kokusunu çok özlüyorum. Ne beni ne de babanızı hayal kırıklığına uğratmayacağınızı biliyorum. Siz güçlü, akıllı ve güvenilir çocuklarsınız. Asla pes etmeyin! Asla birbirinizden kopmayın! Hep bir arada olun, biz de ruhumuzla sizinle olacağız.
Sizi çok seviyoruz!
Anneniz ve babanız!


Звезды ближе ко мне, чем когда-либо
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
19 Tem 2008 12:10
ReiLa~
Mangaka
Mangaka



Yaş: 32
Kayıt: 06 Şub 2008
Mesajlar: 1,346
Teşekkür: 34

Durumu: Çevrimdışı

ReiLa~
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
çok şaşırdım nasıl ne teyzymiş böyle özel güçler fln demek tolga ve kerem de bu konuyu biliyor.devamını merakla bekliyorum*-*

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
19 Tem 2008 20:53
13darkcat13
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)



Yaş: 33
Kayıt: 06 Tem 2008
Mesajlar: 169
Favori Anime & Manga: Bleach,Naruto,Gakuen Alice,Vampire Knight,Ouran,Love Monster,Fruits Basket,Sprited Away,Howls Moving Castle,Beast Master,Bloody Kiss,Koukou Debut
Cinsiyet: Kız
Nerden: İst. (:

Durumu: Çevrimdışı

13darkcat13
Otaku (Level 3)
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
wuhhuuu çok güzel gidiyo gözlerim acıdığı halde baştan sona okudum devamını bekliorumm Kahkaha Atıyor Hayranlık Besliyor

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
19 Tem 2008 22:07
Kanlı Kontes
Mangaka
Mangaka



Yaş: 31
Kayıt: 10 Arl 2007
Mesajlar: 644
Nerden: Elizabeth Bathory-Sensei'min yanından *-*
Teşekkür: 1

Durumu: Çevrimdışı

Kanlı Kontes
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
ne demiş atalarımız kontrolsüz güç güç deildir... diee hehe tolgayla keremin de haberleri vardı demkk.... çokk güzell olmuşş dewamını bekliyorumm cnm Hayranlık Besliyor


Sewimlİ_HırsıZ'a bu güzel imzadan dolayı çok teşekkür eder ve minnetimi gönderirim

Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
19 Tem 2008 22:15
Begüm
Mangaka
Mangaka



Yaş: 33
Kayıt: 12 Nis 2008
Mesajlar: 612
Favori Anime & Manga: sailor moon, basilisk, shaman king,candy candy,...
Cinsiyet: Kız
Nerden: limon bahçesinden:P

Durumu: Çevrimdışı

Begüm
Mangaka
Nina Konu: Yanıt: Nina
Alıntıyla Cevap Gönder
vayyy be işte merakla beklediğimn bölüm... okudum tekrar okudum Çok Mutlu valla süper olmuş Kahkaha Atıyor ama bende tek bi soru var bu mektup nasıl onun eline geçmiş Düşünce Karışık


süpersin yaXD hadi üç ayı tin tin tin XD
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
21 Tem 2008 11:34
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 9, 10, 11 ... 40, 41, 42, Sonraki
10. sayfa (Toplam 42 sayfa) [ 419 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız