Nina Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 31, 32, 33 ... 40, 41, 42, Sonraki |
|
Yazar
Mesaj
Alıntı:
Bunu göreceğiz...
Alıntı:
Söz verdiğim gibi. Ama bi dahaki bölüm değil de ondan sonra başlıyor. Asıl şaşıracağınız kişi geliyor. Hani Nicole'ün bahsettiği bizimkilerin yaşlarındaki erkek düşman!!!
Alıntı:
Teşekkür ederim tatlım!!! Beğenmene seviniyorum. Açıkçası haklısın da... Nina çok mızmız ve şımarık biri ama her hikayede böyle biri olmalı ki okuyucu buna biraz sinir olsun xD
Alıntı:
Umm.. şeyy... türk erkekleri şey etmesinler, alınmasınlar ama yabancı erkekler kızların ruhundan çok iyi anlarlar. Tabi elbette vardır ama bilirsiniz işte genel bi fiziksel ve ruhsal bi geleneksel yapı vardır her millette!
Bu yüzden Revan ve Revan gibiler daha mutlu, daha uzun süreli ikişkiler yaşarlar ve çok az acı çekerler. Çünkü hayatında kendisine uyan, kendisine hep aşık ve kendisinin de kölesi olacağı kutsal aşkı bulurlar

Çok konuştum ama

Звезды ближе ко мне, чем когда-либо ♥

oh son bölümüde gördüm okudum beğendim sevdim hoşlandım ağustosta evlencem şaka şaka evlenmiycem belkide evlenicem nihehahahaha!
[Bağlantı]
fan art sayfam
fan art sayfam


bende 

ben bu bölümüde sevdim sabırsızlıkla bekliyorum dier bölümleri:D (3 haftadır gerek sabahlayarak gerek okula gimeyerek gerek serviste çalışarak çalışıyorum o yüzden beynim sulandı böyle vöcür vöcür iğrenç bişey oldu :S (ayrıca cümlemde bozuk gibi geldi ya hadi hayırlısı
XD )






[Bağlantı]
fan art sayfam
fan art sayfam


Diz çökmüş vaziyette abim nefes almak için uğraşıyordu. Eliyle karnını tutuyor diğer eli yumruk yapmış dayanmaya çalışıyordu. Bay Koda havada asılı durmaktaydı.
Bay Koda'nın tüm vücudu kırmızıydı. Yanan bir ateş halindeydi. Zor anlaşılıyordu yüzü. Abim ise tersine buz mavisi yüzü ve üstündeki beyaz gömleği ve mavi kot pantolonuyla buzdan heykel gibiydi.
Gömleği iyice parçalanmış durumdaydı. Her yerinde çizikler ve yaralar vardı. Pantolonunun diz kapakları parçalanmış, aşınmış haldeydi.
-TİMUR!''
Uzaktaydık, ama meydandan bana baksa görebilirdi. Duymadı.
-Nina, şimdi sırası değil'' dedi Revan kolumdan tutarak. ''Sana bakarsa saldırıya uğrayabilir. Biraz daha bekleyelim''
Bay Koda büyük bir kahkaha attı.
-Bak sana bir şans veriyorum. Güçleri ver seni öldürmeyeceğim!'' acımasıza gülümsüyordu. Bu onursuzca bir teklifti. Abimi küçüksüyerek, ''ha? Ne dersin? Hem arkanda senin için ölümü bile göze alan kız kardeşine kavuşursun''
Revan ile birbirimize baktık sonra abime. Timur yalpalayarak ayağa kalkmaya çalıştı, olmadı dizinin üstüne düştü. Zorladı kendini, yavaş yavaş ayağa kalktı. Başını arkasına çevirdi.
Buz mavisi yüzünde büyük bir endişe vardı. Acı ve endişe.
-GİT!!!'' diye bağırdı. Yumruklarını sıktı, ''GİT NİNAAA!''
Bağırmasına aldırmadan abime koşmaya başladım. Revan şoktaydı böyle yapacağımı tahmin etmemişti. O da arkamdan koşmaya başladı. Bay Koda'nın sesi sanki gökten geliyor gibiydi.
-Kız kardeşinle mutlu mesut yaşamak istemiyor musun?''
Abim tüm gücünü yitirmiş, umutsuz ve acı dolu bakışlarla benim ona doğru koşmamı seyrediyordu.
Yanına ulaşır ulaşmaz sarıldım. Ama sarılmamla ondan uzaklaşmam bir oldu. Buz gibiydi, dokunamadım. O kadar soğuktu ki!
-Timur...'' Abim dizinin üstüne düştü. Revan da o sırada yanımıza yetişti.
-Çok soğuksun, sana dokunamıyorum!''
-Öyle olmam gerekiyor...'' dedi. Konuşurken ağzından soğuk hava dumanı çıkıyordu. ''Ne işin var senin bu cehennemin ortasında?'' Revan'ı fark edince, ''hepiniz de mi burdasınız?'' diye gülümsedi.
-Hayır, sadece ben ve Nina'' dedi Revan. Timur'un yüzü soldu, '' diğerleri nerde peki? İyiler mi?''
-Evet!''
-Timur, sen güçsüz düştün! Güçlerini bize devret senin yerine biz devam edeceğiz'' dedim. Abim elini omzuma koymak için kaldırdı ama sonra hemen geri çekti. Minnettar gözlerle, ''tatlım'' dedi. '' ben devam edeceğim, sonuna kadar dayanarım''
-Dostum, yapamayacaksın. Yirmi dört saatten fazla zamandır savaşıyorsun. Deneyimsizsin, çok yorgunsun. Bizim önerimiz , bu sefer kabul et çok mantıklı'' diye Revan göz kırptı. Timur Revan'a öyle bir baktıki, gururlanmıştı takım arkadaşının kendisini yarı yolda bırakmadığı için. O sırada Ege göründü ilerde.
-HEYYY!!! BENİ BEKLEYİN!'' diye koştu bize.
-Dostum! Dostum iyi misin?'' dedi yanımıza gelir gelmez nefes nefese.
-Evet, güç paylaşımı yapıp yenmeye karar verdik düşmanı!''
Ege'nin gözünün altı morarmış durumdaydı. Alt dudağının sol tarafı patlamış ve şişmişti. Ama o sırada bunları görecek halde değildi abim.
-Varım abicim varım be! Cehennemin merhametli kollarına teslim edelim şu Bay Koda'yı!'' dedi. Abim ayağa kalkmaya çalışırken Ege kolumu tutup kenara çekti. ''Bırakıp gittin bizi, yüreğimizi ağzımıza getirdin kuzucuğum. Daha hesaplaşmamız bitmedi ona göre'' dedi. Revan aramıza girdi. Bir kolunu Ege'nin omzuna bir kolunu da benim omzuma attı.
-Hesaplaşmayı Bay Koda'yla yapalım dostum. Eskiler eskide kalsın'' dedi. Ege garip garip baktı Revan'a.
-Birşeyler dönüyor diyor içimdeki şeytan Ege '' diye gülümsedi. Timur ayağa kalktı, '' hazır mısınız?''
-Evet!!!'' diye bağırıştık.
-Evet? Cevabın nedir?'' diye Bay Koda'nın sesi gürledi. Abim arkasına dönüp, ''birazdan vereceğim'' dedi.
Bize döndü hemen. İçinden birşeyler mırıldanmaya başladı. Vücudundan halkalar yükseldi yavaş yavaş...
-Ne? Ne? Nasıl?'' diye şaşırırken Bay Koda Timur çoktan tüm gücünü üçe bölüm bedenlerimize göndermişti.
Güçlerimiz geri geldiğinde kendimi olduğumdan daha enerjik hissetmeye başlamıştım.
Timur'u Ege meydanın diğer tarafına bırakırken biz vücudumuzda oluşan değişikliğe hayranlıkla bakıyorduk. Üstümdeki yapışık kot pantolon değişip kısa bir eteğe dönüştü. Üstümdeki bol tişört ise dar bi askılı kısa kolluya...
Revan'nın saçları sanki jole sürülmüş gibi ortadan diklenmişti. Yemyeşil gözleri koyu maviye dönüşmüştü. Simsiyah gözbebekleri ona fantastik bir hava katıyordu. Üstündeki gömlek yok olmuş kaslı ve yapılı vücudu ortaya çıkmıştı. Pantolonu da koyu mavi renge dönmüştü.
-N-neler oluyor?''
-Daha rahat savaşmak için abinde olan değişim bizde de oluşuyor''
-Bu kadar şamata yeter! '' diye bağırdı Bay Koda. ''Artık sahneye ben gireceğim ve gösterimi tamamlayacağım. Siz tatlı figüranlarsınız ama ne yazıkki bu sahnede rolünüz çok kısa''
-Göreceğiz Alev Topu'' Bay Koda önce şaşırdı sonra kaşlarını çattı ve geri çekilip saldırmaya hazırlandı.
-Nina sen geride dur açığı yakaladığın anda elinden ne geliyorsa onu yap!''
-Tamam !'' dedim. Geriye doğru hafifçe sıçradım ama hesaba katmadığım şey güçlerimin bana büyük bir hafifliğin verdiğiydi. Geriye en az on metre sıçramışım...
Bay Koda büyük bir hızla Revan'a doğru saldırıya geçti. Avucunda topladığı ateşi Revan'ın üzerine fırlattı. Revan ise uçarak Bay Koda'nın üzerine gidiyordu. Attığı alev toplarından sıyrılarak ona ulaşıyordu. Bay Koda Revan'nın hızındandan dolayı paniğe kapılmıştı. O sırada birden Bay Koda'nın arkasında gölge belirdi.
-Yetiştim birader !'' diye bağırdı. Ege ellerinin arasından sivri buzdan mızrağa benzer bir silah yaptı aniden. Ve bu mızrağı Bay Koda'nın sırtına sapladı. O sırada Revan elinde oluşturduğu buz yumruğu ve gücüyle, yumruğu Bay Koda'nın karnına indirdi. Neye uğradığını şaşıran Bay Koda'nın alevi küçüldü. Kendini çocuklardan kurtarmak için hava akımı yaratıp diğer tarafa sıçradı. Ege'nin sapladığı buz mızrak hala sırtında duruyordu.
-Sizi hafife almamalıydım. Daha başında gebertmeliydim hepinizi!''
-Bu sizin aptallığınız Bay Koda'' dedi Revan ve yine saldırıya geçti. Bay Koda bu saldırıdan sıyrılmayı başardı ama ışığı, alevi gittikçe kayboluyordu. Tıpkı geldiğimizde abimin ışığının solmaya başlaması gibi. Abim ağaçlardan uzak boş bi alanda yatıyordu. Hem ona bakıyor hem de Bay Koda'ya öldürücü darbeyi vurmak için fırsat kolluyordum. Ege ve Revan ard arda saldırıyor Bay Koda ise bunlardan kaçıyordu. zaten bundan başka çaresi de yoktu.
Bay Koda'nın olduğu tarafta durmakta olan siyah bir gölgeyi gördüm birden. Sadece bana dönmüş durumdaydı. solda bizimkiler kapışırken o gölge dosdoğru bana bakıyordu. Yürümeye başladı. Gölge ışığa gittikçe aydınlanmaya başladı. Gelen bir insandı. Bizim yaşlarımızda biri...
Tanıdıktı sanki. Kısa saçlı, atletik yapılıbir çocuk...
Nicole'ün sözleri aklıma geldi. Düşmanlardan biri erkek demişti ve bizi tanıyan, yakın biri...
Çocuk ağaçların arasından sıyrıldıkça alev ve ayın ışınları onu yavaş yavaş ortaya çıkarıyordu. Timur, ''Nina! Dikkatli ol!'' diye seslendi yattığı yerden.
Saçlarına vurdu ayın ışığı!
Gözleri, burnu, dudakları... O hain ve sinsi gülümseyişi.
Tanıyordum onu.
Hem de tanıştığımız günden beri kendisinde gariplik hissettiğim kişi.
Ama burda karşıma çıkacağını hiç düşünmemiştim!
Звезды ближе ко мне, чем когда-либо ♥




Yaklaştın Hizashi, yaklaştın!!!
Tolga? Olabilir olmayabilir
Gelecek bölüm için ip ucu: Düşman belli olacak ve diğer bölümde ise acı bi kaybımız olacak. Çok vahşice öldürülecek bir dostumuz!!! Bir aşk ortadan kalkacak...
Tolga? Olabilir olmayabilir

Gelecek bölüm için ip ucu: Düşman belli olacak ve diğer bölümde ise acı bi kaybımız olacak. Çok vahşice öldürülecek bir dostumuz!!! Bir aşk ortadan kalkacak...
Звезды ближе ко мне, чем когда-либо ♥

32. sayfa (Toplam 42 sayfa) [ 419 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |