Nina Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 32, 33, 34 ... 40, 41, 42, Sonraki |
|
Yazar
Mesaj

Ya bayıldım bu bölüme süpersin Yukiko.
Sahi Tolga nerde? Kerem de yok ortada..
Bir de gelecek bölümde acı bir kaybımız olacak dedin ve bir aşk bitecek dedin.
Bence bu iki kişi olabilir.
Timur ya da Revan.... İkisi de Nina'nın aşkı çünkü...
Biri abisi diğeri sevdiği çocuk.... Ve ben ikisinin de fanıyım...
Olamaz ya....
Neyse devamını merakla bekliyorum.... 

Sahi Tolga nerde? Kerem de yok ortada..

Bir de gelecek bölümde acı bir kaybımız olacak dedin ve bir aşk bitecek dedin.

Bence bu iki kişi olabilir.

Biri abisi diğeri sevdiği çocuk.... Ve ben ikisinin de fanıyım...








Kerem...
Yeni bölümün yarısındayım. Ama pcde silinmiş, kardeşim yanlışlıkla koca bölümü silmiş yaa
Ben de hatırladıklarımı tekrar yazdım...
Yarın akşam yeni bölümü koyarım ve Hizashi, sorunun cevabını bulacaksın
Yeni bölümün yarısındayım. Ama pcde silinmiş, kardeşim yanlışlıkla koca bölümü silmiş yaa

Ben de hatırladıklarımı tekrar yazdım...
Yarın akşam yeni bölümü koyarım ve Hizashi, sorunun cevabını bulacaksın

Звезды ближе ко мне, чем когда-либо ♥




Bana hem endişli hem de öfkeyle bakıyordu o gözler. Eskiden sınıfta bana gülümseyen, hem şüpheli hem de sevimli arkadaşım şimdi benim karşımdaydı.
-Daha başındayken sende bir tuhaflığının olduğunu düşünmüştüm'' dedim. Nedense sesim titriyordu. Açıkçası tüm bedenim inanılmaz derecede sarsılmış gibiydi. Bu kadar şaşıracak ne vardı anlamıyorum...
Soğukkanlı halini bozmadı. Yüzünde en ufak bir değişiklik olmadı.
-Sen çok aptal birisin...'' dedi. Bunca zamandır yanıbaşımda sessizce dolaşan düşmanım açıklama yapmak yerine bana aptal olduğumu söylüyordu.
-Bırak bunları! Neden bizim düşmanımızsın?! ''
-Nina... Sen gerçekten aptal birisin! Yaşama şansın varken bu saçma savaşın içine girdin. Geçmişini bildiğini sanıyorsun ama bildiğin birşey yok!''
Diğer tarafta Bay Koda, Revan ve Ege savaşıyordu. Ama sanki onlar yok gibiydi. Şaşkındım...
-Bu kadar saçmalık yeter! Nina öldür şu herifi! Hemen!'' diye abimin sesi duyuldu. Dehşete düşmüş halde ona döndüm.
-Timur!''
-Böyle konuşa konuşa zihnini ele geçirecek! Buna izin veremezsin çabu ol, öldür onu, hadi!!!'' Doğrulmuş, kolunu sıkıca tutmuş oturuyordu. Kolundan akan kan yerde küçük bir birikinti oluşmuşturmuştu.
-Ölmezsem gerçekleri anlatarım diye mi korkuyorsun?''
Bu sözden sonra ilerdeki çarpışma durdu. Bay Koda geriye doğru sıçrayıp kolunu tutup inledi. Bizimkiler de hem ona hem de bize baktı. Bay Koda:
-Sakın öyle bi aptallık yapmaya kalkışma! Seni kendi ellerimle gebertirim'' diye bağırdı.
Çocuk hafifçe ondan yana başını çevirdi, '' sen zaten birazdan geberip gideceksin ve bunlar bana kalacak. Bu yüzden beni korkutamazsın. Cehennemden bana yazmayı unutma dostum'' dedi. Dudaklarının kenarından yukarıya doğru bir gülümseme yayıldı. Sanki daha önce yaşadıklarının intikamıydı bu!
Ege bu konuşma faslından yararlanarak, ''hadiii ama !'' dedi ellerini birbirine sürterek. ''Benim birini fena halde kaşımam lazım. Uyuz bir cesaret geldi, dövmezsem patlarım '' dedi. Bay Koda'nın yüzü çaresizlik ve umutsuzluktan çökmüş durumdaydı. Aynı şekilde birkaç dakika önce o bizimle dalga geçerken şimdi kendisinden kaç yaş küçük çocukların oyuncağı olmuştu. Dizinin üzerine düştü. Ege, ''şimdi oyun oynama sırası bizde!'' diye kahkaha attı. Ege'nin bu garip haline şaşırark bakıyordum. Bundan zevk alıyora benziyordu.
-Ege...''
-Merak etme güzelim! Biz onun gibi işkenceci değiliz. Ben yalnızca kafasını bedeninden ayırırım olur biter'' dedi. Kalbim birden hızlı çarpmaya başladı. ''E-Ege..Ya-ya-yapamaz-sın'' diye gözlerine baktım ama Ege bana vahşice gülümsedi. Kendini kaybetmişti.. ''de-değil.. mi?'' diye fısıldayarak tamamlayabildim sözlerimi. Ve o saniyede Ege fırladı birden.
Avucunda sipsivri bir buz oluştu. Bay Koda'ya doğru koşarken,'' buz gibi bir ölüm olacak merak etme. Birşey hissetmeyeceksiniz Bay Koda!'' diye bağırdı.
-EGEEEE!! HAYIR!'' diye çığlık attım.
Ege Bay Koda'nın yanına son süratle koştu. Birden sıçradı havaya ve mızrağını, buz mızrağını hazırladı...
-EGEEE-ee...'' çığlığım yarıda kesildi...
Birden yırtınma sesine benzer bi ses ve derinin parçalanış sesi durmuş bakmakta olan bizlerin kulağına geldi. Bay Koda'ın kafası birden yana düştü. Yüzüne baka kalmıştım. Ne duyuyor ne de hissediyordum.
Dehşetten açılmış gözleri ve kopmuş kafasından oluşan büyük bi kan birikintisi... Bay Koda'nın gözleri kocaman açılmıştı, yuvalaından fırlayacaktı nerdeyse. Yerde o kafa öylece yan durmuştu. Dizlerim daha fazla taşıyamadı beni, çöktüm yere.
Ege kafası kopmuş, dizlerinin üzerinde duran bedenin önünde dikiliyordu. Hala öylece duruyordu beden. Ege ayağının ucuyla bedene dokundu ve beden tüm ağırlığıyla düştü.
Bize döndü. Yüzünde donuk br ifade vardı. Sanki o vahşi hali yavaş yavaş geçiyordu.
-O bunu hakediyor..'' dedi. Sonra asıl ikinci düşmanımıza baktı. SUPHİ'YE!
-Seni bundan daha berbat şekilde öldüreceğim'' dedi.
Neden bilmiyorum ama ağlıyordum. Revan koşarak yanıma geldi. Ellerini hemen belime dolayıp beni kendine çekti.
-Birşey yok tatlım! Sakin ol!'' dedi. Diğer yandan da sırtımı okşuyordu.
-Bunca zamandır bizimle beraberdin. Neden orda işimizi bitirmedin?''
-Herşeyin bir zamanı var'' dedi Suphi, soğukkanlı bir şekilde. Eskiden tanıdığım Suphi bu olamaz diye düşündüm. Başımı Revan'nın göğsünden kaldırıp onları izlemeye başladım.
-Arkadaşlar izin verin bu herifi ben yollayayım Bay Koda'nın yanına. Böylelikle Bay Koda da mektup yazma derdinden kurtulur'' dedi. Revan'a baktım. Bana endişeli bakışlarla gülümsedi. ''Ne haldeyiz ama hala şaka yapabiliyor'' dedi.
Timur arkada artık kendine gelmiş durumdaydı. Ayağa kalkıp bizim yanımıza geldi.
-Ege, dostum, bundan emin misin?'' dedi.
-Timur, sizi tanıdım tanıyalı hepiniz benden güçlüydünüz! Hep siz savaştınız. Nina hep beni kurtardı korudu. Kendimi yetersiz hissettim. Aslında Nina bunu anlamıştı ama siz hiç anlamadınız. İzin verin bunca zamaın acısını düşmanımızdan BEN çıkarayım!'' dedi. Suphi hınzırca gülümsedi. ''Sen hala bir hiçsin! Farkında değilsin'' dedi.
-Ne kadar güçlenrsen güçlen ruhsal açıdan tam bi asalaksın. Kendi fikirlerin yok! Özgür değilsin, başınızdaki o Bilge Ruh dediğiniz, taptığınız kişinin oyuncağısın. O seni bebekliğinde ailenden alıp kendi yarattığı bi aileye verdi. Seni istediği gibi yetiştirmelerini sağladı. Hala kendini orjinal bi insan sanıyorsun. Çok yazık...'' dedi. Ağzımız açık onu dinliyorduk.
-Bu salakça hikayeye inanacağımı mı sanıyorsun? Ben senin gibi aptal değilim, karıştırma!'' dedi Ege. Elindeki mızrak,mavi buzdan mızraktan kan damlaları yerlere damlıyordu. Ege yavaş yavaş Suphi'ye doğru yürüyordu.
-Şimdiye kadar bir köşede bekledim durdum ama artık içimdeki tüm öfkeyi serbest bırakacağım!'' dedi.
-O öfke bana değil... Seni gerçek hayatından alıp kurgulanmış bir hayata koyan insanlara.''
-Artist artist konuşma da adam gibi anlat şunu!'' dedi Ege, mızrağını daha da sıkarak, '' yoksa söyleceklerini söyleyemeden senin de kafanı uçururum''
Ege'nin bu son sözlerimi miğdemin bulanmasına neden oldu. Çünkü Bay Koda'nın kafası hala ilerde yerde duruyordu. Başsız bedeni de yerde yıkılmış haldeydi. Birkaç dakika önce konuşan bir insanın bu kadar vahşice öldürülmüş halde görmek miğde bulandırıcıydı. Ege'nin üstü başı, yüzüne sıçramış kanlı görüntüsü korkunçtu. Ama en korkuncu da yüzünün haliydi. Kendini kaybetmiş, acımasız bir gülümseme duruyordu. Hiç geçmiyordu bu gülümseme... Gözleri kısılmış, alay eden, acımasız gülümseyen yüzü...
-Revan,'' dedim.'' Ege iyi değil, Birşeyler yap''
-Farkındayım ama şu anda birşey yapamam çünkü kontrol abinde'' diye başıyla işaret etti. Gerçekten de Timur orda dikilmiş pür dikkat onları izliyordu.
-Nerde sizin Bilge Ruh'unuz? Şu anda ortaya çıkması gerekiyordu''
-Seni neden ilgilendiriyor bu? Nasıl olsa birazdan öleceksin, bilsen ne olur, bilmesen ne olur?''
-Bu kadar eminsin beni öldürebileceğinden''
-Herhalde! Beni devirecek değilsin''
-Göreceğiz o zaman'' dedi Suphi. ''Okulda da senden nefret ederdim. Şimdi de nefret ediyorum. Zayıf bir kişiliğin var ve çok çabuk inanıyorsun''
-Göreceğiz kim güçsüzmüş'' dedi Ege ve birden saldırıya geçti. Kan damlayan buz mızrağıyla Suphi'nin üzerine doğru koştu. Aynı şekilde Suphi de ...
Звезды ближе ко мне, чем когда-либо ♥

33. sayfa (Toplam 42 sayfa) [ 419 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |