Yaklaşık olarak bir saat önce başımdan geçen bir olay;

Arkadaşlar ile dışarı çıktık. Birisinde vodka+kola diğerinde vodka+Schweppes bende ise sadece kola var arabanın içerisindeyiz. Yukarıda da polis var ve çevirme yapıyor. Yanından geçtik polis bizi çevirmedi biraz ileride durduk, içtik bari başımız derde girmesin. Bir süre sonra polis başımıza geldi camı tıklattı açtık. Arabayı kullanan arkadaş vodka+cola daha önce yapmadığı için bayağı çarpılmış, polis ehliyet istedi buda çıkartıp kredi kartını vermesin mi?

Polis: Maalesef post makinemi evde unutmuşum bu bende işlemez.
Arkadaş: Anlayamadım?
Polis: Diyorum ki yanımda post makinem yok!
Ben ve diğer arkadaş bir yandan gülüyoruz diğer yandan yusuf modu.

Arkadaş en sonunda ehliyet vermesi gerektiğini hatırladı ve verdi.

Arkadaş: Az önceki olay için kusura bakmayın memur bey. Yarın askere gidicem onun için bu akşam biraz dağıtak dediydim. Aslında askere gideceği falan da yok.
Polis: Tamam ama gecenin bu vaktinde fazla içip başınızı derde sokmayın.

Dedi ve ceza falan yazmadan gitti. Sonrasında biz gülmekten ölüyorduk o ayrı bir şey Bu da bize bir ders oldu. Bundan sonra süt ile dışarı çıkıcaz

Bir keresinde dudağıma kuş şaapmıştı. Biraz küçüktüm ağladığımı hatırlıyorum. Çok mu şanslıyım?

Pisuara pantolonunu sıyırarak işeyen adam gördm. bildigin 30-35 yaşlarında kıllı mıllı bişeydi. Yani Ayı olsa yapmaz bunu yuhh.

Forumun birinde Sasuke'ye vatan haini dediğim için forum admini bana uçan tekme atan smileyle cevap verdi

Bir gün ingilizce dersinde dikkatim epey dağılmıştı, arkadaşlarla kaynatıyorduk vb. İngilizce hocamız da sınıfa pek hakim değildir, ağır kanlıdır falan. Böyle böyle dersin ortalarına doğru artık derse yoğunlaşma kararı aldım, sıra arkadaşıma kitapta nerede olduğumuzu sordum. Arkadaşım da "Bak burdayız, doing sometiiing." dedi. Bana bir sinir geldi, "Dıying Sımtiiing" diye ciyakladım. Sonra birden beni duyan ön ve arka sıra sakinleri bana döndü, 6 kişi birden patladık. Deli gibi bir dakika boyunca aralıksız güldük. Sınıf şaşkın şaşkın bize bakıyor, ne olduğunu soruyordu. Biz bırakın açıklamayı, nefes bile alamıyorduk. Beni asıl kopma noktasına getiren şey ise hocanın tepkisiydi. Biz gülmeye başlayınca önce şaşırdı; durmayınca da hiçbir şey demeyip elindeki kitabı masaya bıraktı, oturup iki dakika dışarıyı seyretti. Biz sonunda gülmeyi kesince de hiçbir şey olmamış gibi derse devam etti.

Yahu her şeyi geçtim de; ben bir daha o kadar ince ses çıkaramadım. Nasıl bir patlama yaşadıysam artık...

geçen gün sınıfta arkadaşlar arkada birbirlerinin üzerine atlayıp eğleniyorlardı. bende öyle sırada oturup test çözüyordum. moralim baya bozuktu arkadaşım ömer de moralimi yerine getirmek için bana '' bak şimdi ben bizimkilere ne yapıyorum. izle beni. '' dedi ve bende mutsuz bir şekilde onu izliyorum. bekledim ve birden arkadaşım arkadakilerin üzerine atladı. sınıfta kızlardan o tarafa bakan bir ben varım. hayır hayır sınıfta sadece ben varım bir de baktım ki olan oldu. ömer'in pantolonu çok fena yırtıldı sınıf birden bir kahkaha attı. ben şoktayım. gözlerimi kapatıyorum. sınıftakiler ben ve ömerle alay ediyorlar felan. hocamız sınıfa girdi. olayı öğrenmeye çalışıyor.
hoca :
- olay nerde ne zaman nasıl yaşandı?
ismet:
- hocam olay tamda kafamın üzerinde yaşandı.
onur:
- hocam valla berivan güneşi gördü
ömer:
- yıllardır korudğum namusum 5 dk da gitti. ayrıca hocam ben havadayken bir yırtılma sesi duydum. anladım birinin pantolonun yırtıldıgını. alttan bana hava geliyor. iyi alay edeceğiz o pantolonu yırtılanla dedim. meğer o benmişim. hemde bugün 7000 salavat çekmiştim. okulumu değiştiriyorum. benden hoşlanan kızlara sakın ha anlatmayın neden gittiğimi.

gibi daha bir çok yorumlarda bulundular.
çok rezil bir durumdu. televizyonda pantolon yırtılma sahnelerini görünce krize giriyorum.

ayrıca bir haftadır ömer okulda yok. merak etmeye başladım şaka şaka kırklareliye kaçmış.

flood olacak ama...

sınıftaki arkadaşlarımın hepsi böcekten çok fena korktuğumu bilir. bugün son saat törene geç indim. sıraya geçtim. istiklal marşı okunmak üzere olduğu için koskoca bahçede kimse konuşmuyordu. arkadaşım birden sessizce ''sırtında böcek var berivan '' deyince ben arkamı dönüp öyle bir çığlık attım ki herkes dönüp bana baktı. rezillik!
nedir benım bu böcek fobim ya.

Buraya yazdım mı hatırlamıyorum ama geçen gece uyuyamadığım sırada aklıma geldi. İki yıl önce İstanbul'a geri dönüş yapmıştım hava felaket sıcak yaz mevsimindeyiz. Sivrisinekler fırıl fırıl her yerdeler. Yine bir akşam vakti uykulu mu neyim esneye esneye aşağı indim. Tam kapıyı açtım mı açmadan önce mi tam hatırlamıyorum bir esnedim ağzıma sivrisinek girdi boğazıma yapıştı. Öldü gitti zavallıcık ben ise öksüre öksüre bir hâl oldum onu. Bayağı bir zaman boğazımı temizleyemedim zaten o yüzden. Ne demişler, esnerken; "ağzını kapa, sinek kaçar" pauhuahuha Zaten ailemde bayağı gülmüştü bu olaya hemen yanlarında yaşadığım için o anı. Ben de kopmuştum gerçi haha =P