Güneş Dil Teorisi
Sayfaya git: 1, 2, Sonraki

Anime Manga Forum -> Konu Dışı
 
Yazar
Mesaj
ming
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)

Avatar

Yaş: 33
Kayıt: 03 Ekm 2007
Mesajlar: 205
Favori Anime & Manga: death note,ouran host club,ghost in the shell,blood:the last vampire,howl's moving castle,animatrix,sailor moon,candy,hellsing,full metal achemist,ang

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
ming
Otaku (Level 3)
Güneş Dil Teorisi Konu: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
12 Temmuz 1932'deki Tarih Kongresi'nin hemen ardından, Atatürk, 'Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurdurmuş, dilde de birlik sağlanması için adım atılmasını sağlamıştır. I.Türk Dil Kurultayı, 26 Eylül 1932 tarihinde Dolmabahçe Sarayı'nda toplanmıştır.

Türk Dili Tetkik Cemiyeti kurulduğu zaman Atatürk’ün önünde yakın geçmişin iki dosyası duruyordu. Bir tanesi 1928 yılında yapmış olduğu Yazı Devrimi. Bir tanesi de Kubilay olayı. Dolayısıyla Atatürk yazı devriminin güçlenmesi ve köklenmesi için belirli bir kültür hareketinin olmasını istemekteydi.

Dil bir iletişim aracıdır ve her dil, kendisini oluşturan topluluğun iletmek ihtiyacında olduğu anlamları iletmeye yeter. Iletilecek yeni anlamlar belirirse, dil de, kendi bünyesi içinde, bu anlamları taşıyacak yeni biçimler bulabilmektedir.

Bu kongrede, dildeki Arapça ve Farsça kelimelerin yanı sıra bölgeler arasındaki lehçe farklılıklarının da ortadan kaldırılması için İstanbul Türkçesi örnek alınarak çalışmalara başlanmıştır. Yapılan çalışmalar Belleten adlı dergide yayımlanmıştır.

Hermann Kvergitsch’in teorisinin ana fikri Türk dilinin dünyada esas bir dil olduğu ve dünya dillerindeki birçok kelimenin de Türkçeden türediğiydi.

Güneş Dil Teorisinin tarih içerisinde oynadığı rol, Atatürk Devrimleri'nin ideolojik hattını anlamak açısından önemlidir. Ümmetten millete geçme aşamasında olan ve Batı karşısında kendisini aşağılanmış hisseden Türk milletine özgüven aşılamak Teorinin amaçları arasında görülmüştür. Atatürk Devrimleri'nin yıktığı düzenle ve Avrupa merkezci tarih teorileriyle hesaplaşma çabası olarak değerlendirilmektedir.


Teorinin Desteklenme Amacı

Cumhuriyet'in ilk kurulduğu yıllarda dilde arılaşma hareketi çok karmaşık bir hal aldı ve kimsenin anlayamadığı yeni kelimeler türedi.Bu nedenle tüm yabancı kelimeleri Türkçe'ye çevirmektense diğer dillerdeki kelimelerin Türkçe kökenli olduğu kabul edilecekti.Böylece dilin arılaştırılması hareketindeki karşılaşılan karmaşıklıklardan kurtulmuş olunacaktı.


Güneş Dil Teorisini araştırırken aşağıdaki örneğe rastladım


ACE: "outstanding" ve "one of a kind" ile es-anlamli bu sözcük Türkçe "bir" ve "essiz" anlamlarinda olan Türkçe AS sözcügünden kirilmistir. Hem yazilis ve okunus bakimindan Türkçe AS sözcügünden uzaklastirilmis olmasi onun aslinin Türkçe oldugunun taninmamasini saglar.

ACHE: pain, agony, hurt ile es-anlamli aci ve agri ifade edip Türkçe ACI sözcügünden yapilmistir. C harfi Ç'ye (CH) degistirerek ve ayrica CH'yi K sesi gibi okuyarak taninmaz hale getirilmistir.

ACCIDENT: Bu sözcük "ac-ci-dent" ve "ak-si-dent" seklinde analiz edildiginde Türkçenin "AKSI-eDENTi" (kazadi) degimi oldugu görülür. Bu aksilik yaratan bir olayin adi. Türkçe deyimdeki ilk K harfi C harfine degistirildigi halde yine K seklinde seslendilrilmekte, fakat S harfi ise yine C harfine degistirildigi halde S seklinde seslendirilmektedir. Ve böylece her hangi bir kural gözlenmemistir. Ayrica, Türkçe "EDENDI" deyiminin E ve I bas ve son ünlüleri düsürülmüs, neticede iki kirilmis veya bozulmus Türkçe sözcükler birlestirilerek yeni sözcügün Türkçe kimligi silinmistir.

ACCIDENTAL: "acci-den-tal" seklinde incelendiginde Türkçenin "aksi eden oltu/oldu", "aksilik oldu", "kaza oldu" anlamlarinda olan "AKSI-eDEN-ALTu" degiminden yapilmis oldugu belli oluyor. Taninmamasi için gereken kirilma ve degistirmeler yapilmis kaynak gizlenmistir.

ADJECTIVE: Türkçede "sifat", "isimleri tasvir eden tanimlayici söz" anlamlarinin karsiligi olan bu sözcük "ad-jec-tive" seklinde incelendiginde Türkçenin "AÇIK-ETIVDI" (açik edipti anlaminda) deyiminin yozlastirilmis hali oldugu görülür.

ADORE: "worship", "praise" ve "love intensely" ile es-anlamli olup bir kaç anlami var ki simdilik birisi ile yetinelim. "Ado-re" seklinde incelendiginde Türkcenin "ADU-ER" (adI-er) deyimi oldugu görülüyor. ER sözü is Türkçede er, koca, es, erkek, kahraman ve insan anlamlarindadir. ER sözü tersine çevrilerek gizlilik saglanmistir.

ADVERT: Türkçede "adini zikretmek" anlaminda olan bu sözcük Türkçenin "AD-VERTI" (ad verdi) deyiminin yozlastirilmis seklidir.

ANTE: "before" ile es-anlamli ve Latincesi de "ante" olan Türkçe "önce" anlaminda bir sözcük olup Türkçenin "ÖNTE/ÖNDE" sözünden üretilmistir. Sözcüklerin yapilarinin ve anlamlarinin ayni olusu birinin digerinden yapildiginin isaretidir.

ANTECEDENCE: "precedence" ve "going before" anlamlarinda olan bir sözcük olup "ante-cedence" seklinde ikiye ayirdigimizda Türkçe "ÖNTE-CEDENCE"(ÖNDE GIDENCI) deyimi ile karsilasiyoruz. Bu kirilmada Türkçe GIDENCI sözü CEDENCE sekline degistirilerek ve zaten kirilmis olan ANTE ile birlestirilip yeni bir sözcük üretilmis ve Türkçe oldugu gizlenmistir.

ANTECEDENT: "going before", "prior in time" ile es-anlamli olup "ante-cedent" seklinde incelendiginde Türkçenin "ÖNTE-GEDENTi" (önde gidendi) degiminden gelistirildigi asikardir. Gerekli gizlilik ünlülerin degistirilmesi veya düsürülmesi ile ve bazi ünsüzlerin de degistirilmesi suretiyle saglanmistir.

ANTI: "against" anlaminda olup Türkçenin "ITEN" (karsi koyan) sözcügünden degistirilerek üretilmistir.

-ative: bir kelime sonu eki olup Türkçenin "ETIV" (etif, ediv, edip) sözünden kirilmistir.

AYE-AYE: Türkçenin "HAY-HAY" deyiminin degistirilmis hali.

BEAU: "adore" ile es-anlamli olup sevmek anlamindadir. "Bea-u" seklinde incelendiginde, kadinin beyi, esi, eri, kocasi, sevgilisi anlamlarinda olup Türkçenin "BEY-O" (BAY-O) sözünden degistirilerek yapilmis ve Türkçeden alindigi gizlenmistir.

BELIEVE: gerçekligine inanilmis inanç anlaminda Türkçenin "BILIV" (dogru-bilif, gerçek-bilip, bilinen, inanilan anlamlarinda) deyiminden yaratilmis bir sözcüktür.

BIBLIOTHEQUE: "kütüphane" anlaminda olan bu ad "bi-bli-o-theq-ue" seklinde incelendiginde Türkcenin "O-BIL-BITIK-OY" (O Bil-Bitik-Öy) deyiminden yapildigi görülür. Dikkat edilmelidir ki bu Firansizca ad içinde Türkçenin "bil" (bilgi) ve "bitik" (kitap) sözcükleri yer aldigi gibi Türkçenin "O" isaret zamiri ve "öy" (ev) sözcükleri de yer almistir. Böylece Türkçenin dört sözcügünü içine alan bir deyimi bu Fransizca kelimeye kaynak olmustur. Bu sebepledir ki kelime sanki kendi basina üretilmis gibi, gizlenmis olarak karsimiza çikmaktadir.

Yine dikkat etmeliyiz ki Arapça olarak Türkçeye girmis olan "kitap" sözcügü de Türkçenin "PITIK" sözcügünün tersinden okunmus halidir. Türkçeyi kirip yeni garip kelimeler üretme isinde Semitik halklarda Grek ve Latinlerde ve diger Avrupalilardan geri kalmamislardir. Degistirme isleminde B harfi P harfine degistirilmistir. Görülüyor ki Türkçede "Milli Kütüphane" yerine "Milli Bitikevi" denmesi en dogru bir deyim olur. Düsünün ki Fransizlar dahi BIBLIOTHEQUE adinda Türkçeyi kaynak olarak kullanmislardir

BIG: Türkçede "büyük", "iri", "cüseli", "yüksek ruhlu", "büyümüs insan" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin: a) "BÜYÜK" deyiminin yozlastirilmasindan; b) "BEG" (Bey) sözünün degistirilmesindan yapilmis, her iki anlama da gelen bir sözçuuktür.

BREAK: bir seyin "kirilmis" halini gösteren bu söcük Türkçenin "KIRIP" deyiminden alinip "fiil" adi olarak gelistirilmis bir sözcüktür.

BRICK: "block" ile es-anlamli olup her hangi bir harçtan yapilmis "tugla" veya "kerpic" anlamindadir. "bic-kr" seklinde incelendiginde Türkçenin "KERPIC" (tugla) sözcügünden kirilarak yapildigi görülür.

BUCKLE: Türkçede "herhangi bir gücün etkisi altinda bükülmek" anlaminin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "BÜKÜLÜ" / "BÜKÜLÜCÜ" deyimlerinden yozlastirilmis bir sözcüktür. Dikkat edilmelidir ki yozlastirmanin bir yöntemi olarak fiil olan Türkçe sözler "isim halinde", "isim" olanlar ise "fiil" halinde degistirilmislerdir.

BUCKLE: Türkçede ikinci bir anlaminda "baglamak" karsiligi olan bu sözcük (Buckle my shoes) Türkçenin "BAGLA" (bagla) degiminin anlaminida içeriyor.

BUILD: "insha etmek" anlaminda olan bu söz, Türkçenin "YAPILDI" deyiminden kirilmistir.

CAT: Bu sözcügün Türkçe "KEDI" adindan geldigini izaha dahi gerek olmasa gerek.

CASUAL: "chance", "unplanned", "accidental", "unexpected" ile es-anlamli olup beklenmedik bir anda olan bir kazayi ifade eder. Kelime "casu-al" (kazu-al) seklinde incelendiginde, Türkçenin "KAZA-OLU" (kaza olu/olur) deyiminden yapilmis bir sözcük oldugu görülür. Dikkat edilmelidir ki CASUAL sözü seslendirilirken içindeki S harfi Z sesinde söylenir. Bu da sözcügün Türkçeden alinmis oldugunu kapatmak için kullanilan tekniklerinden biridir.

CASUALTY: "accident" sözü ile es-anlamli olup "casu-alty" seklinde incelendiginde Türkçenin "KAZA-ULTU" (kaza oldu) deyiminden üretildigi görülür. Bu degistirmede. K harfi C'ye deyistirilip yeniden K sesi olarak söylenmekte, U ve A harflerinene yer degistirilmis, olarak ve gerçekte U sesi olan kandirici Y harfi ile sözcük bitirilmistir. Böylece kafi miktarda kirma olusturulup sözün Türkçe bir deyimden kaynaklandigi gizlenmistir. Sözcük söylenirken S harfi Z gibi söylenmekte olup gizlilige yardim etmektedir.

CHIN: Türkçenin "ÇENE" sözünün degistirilmis halidir.

CON: Türkçede "atlatmak", "yuturmak", "kandirmak" gibi anlamlarinda olan bu sözcük Türkçenin "KANDIRMAK" fiilinin kökü olan "KAN" sözü oldugu görülüyor.

CRACK: Türkçede "çatlamish" anlaminda olan bu sözcügün Türkçe "KIRIK" deyiminden yapildigi kuskusuzdur.

CREASE: Türkçede "kirmak", "kat kat burusturmak", "çizgiler halinde kiristirmak" anlamlarinda olan bu sözcük Türkçenin "KIRISh"/"KIRISH-O" (KIRISTIRMAK fiilinden) deyiminden yozlastirilarak yapilmis oldugu görülüyor.

CRIME: "suç" anlaminda olan bu sözcük "krime" seklinde incelendiginde Türkçenin "KIRMA" (kanunu kirma) anlamindaki deyimden yapildigi bellidir. K harfi C'ye dönüstürülmüs olmasina ragmen yine de K sesi ile söylendigine dikkat edilmelidir. Diger sözcükler gibi, mükemmel bir sekilde gerçek Tuurklük kimliginden uzaklastirilmis ve gizlenmistir.

CRUSH: Türkçede "ezmek", "kirmak" anlamlarinda olan bu sözcük Türkçenin "KIRUSh" (KIRISh) deyminin yozlastirilmasindan yapilmistir. K harfi C ye dönüstürülmüs oldugu halde yine de K sesiyle söylenmektedir.

DEFAULT: Türkçede "ihmal", "isi yapmaktan kacinma", "mahkemede hazir olmamak" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "def-ault" seklinde incelendiginde Türkçenin "DEF-OLTU" deyiminden yozlastirilarak yapildigi bellidir.

DELINQUENT, juvenile: Türkçede "suçlu çocuk", "kabahatli genç", "aklina geleni yapmakta zorluk görmeyen delikanli" anlamlarinda olan bu sözcük "deli-n-quen-t" seklinde incelendiginde dogu Anadolu ve Azeri-Türkçesinin "DELI-GANNITI"(delikanlidi, gençti, aklina geleni korkmadan yapandi anlaminda) deyiminden yozlastirilarak yapildigi görülüyor. Bu kirmada Türkçe G harfi Q harfine dönüstürülmüs, bazi ünlülere yer ve kimlik degistirilmis ve sonunda bütün sözcükler birlestirilerek Türkçeden tümüyle uzaklastirilmis yeni bir kelime yapilmistir.

DELIRIUM: Ingilizcede "madness", "hallucination" ile es-anlamli olan ve Türkçede "hezeyan", "sayiklayan", "deliren" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "deli-ri-um" seklinde incelendiginde Türkçenin "DELIRI-YOM" (deliriyorum anlaminda) deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor. Iki ayri dilin deyimleri hem morfolojik bakimdan hemen hemen ayni ve hem de anlam bakimindan biri digerine dil bakimindan akraba olan bu deyimlerin bu kadar yakin olmasi olasiligi sifirdir. Ancak birileri Türkçe deyimi karistirma yoluna gittiginde bu benzerlik derecesi gerçeklestirilmis olur. Birileri Türkçenin deyimlerini degistirirken parmak izlerini de farkinda olmadan geride birakmisa benziyor.

DELIVER: Türkçede "vermek", "bir emaneti yerine teslim etmek" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "deli-ver" seklinde incelendiginde Türkçenin "ELDE-VER" (elden-ver anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

DERM: Ingilizcede "skin" anlaminda olup Türkçe "DERIM" deyiminden alinmis, "I" ünlüsü düsürülerek "DERM| seklinde gizlenmistir.

DERMATO: yine "skin" anlaminda olup, "derm-at-o" seklinde incelendiginde Türkçenin "DERiMTI-O" ("o derimdi" yahut "derimdi o") deyiminden alinip gizlilikle kusanmistir.

DERMATOLOGY: "deri" ve "deri hastaliklari" ile ilgili tibbin bir kolunun adi olup Türkçenin "DERIMTI-O-OLGU" (O olgunun konusu derimdi) deyiminden gelmektedir. Bunda da uzun bir Türkçe deyim deyisikliklere ugratilarak yeni bir yabanci sözcük halinde yeni bir dile kazandirilmistir.

DETECT: Türkçede "meydana çikarmak", "kesfetmek", "gizli bir durumu açiga çikarmak" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "detec-t" seklinde incelendiginde Türkçenin "DIDIK-ET" (didik didik et, incele, ayrintilarini bul anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis halidir.

DETECTIVE: Türkçede "meydana çikaran", "kesfeden", "gizli bir durumu açiga çikaran" anlamlarinda olan bu sözcük "detec-tive" seklinde incelendiginde Türkçenin "DIDIK-ETIV" (didik-didik-etif, didik-didik-etip, inceleyip anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülür.

DISCOVER: "di-scov-er" seklinde incelendiginde sözcügün Türkce "KEShiV-EDER" deyiminden yapilmis oldugu görülür. Dikkat edilmelidir ki Türkçe "Sh" harfi "S" harfine dönüstürülmüstür.

DOME: Türkçede "kubbe", "kubbe biçiminde", "gökyüzü seklinde yapilmis" anlamlarinda olan bu sözcük Türkçenin "DAM" (dam, ev, gök-kubbe anlamlarinda) sözcügünün yozlastirilmis halidir.

EARTH: "arz" anlaminda olan bu sözcük Türkçenin "YERTI" (yerdi, arzdi) deyiminden yapilmis ve çok etken bir seilde gizlenmistir.

EARTH: "arz" anlaminda olan bu sözcük Türkçenin "YURT" (insanlarin yurdu) anlaminda olan degimden de yapilmis oldugu görüntüsünü vermektedir.

-ed: fiillerin geçmis zaman halini gösteren bu son-ek Türkçenin "idi, iti, di, dü, du" eklerinin tek ekle "-ed" seklinde gösterilen halidir. Türkçeden kirildigi fakat Türkçe anlaminda degisiklik olmadigi her haliyle bellidir.

EDUCATE: Türkçede "egitmek", "ögretmek", "yetistirmek", "okumak" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "ed-ucat-e" seklinde incelendiginde Türkçenin "OKUT-EDE" (okumak fiilinden "okuta" anlaminda) deyimin yozlastirilmis halidir.

EDUCATOR: Türkçede "egitmen", "ögretmen" anlamlarinda olan bu sözcük "ed-ucator" seklinde incelendiginde Türkçenin "OKUTUR-EDE" ("okutur-eden", "egitir-eden" anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis halidir.

GATHER: Tuurkçe "toplamak" anlaminda olan bu sözcügün Türkçe "GETIR" deyiminden geldigi ve degistirildigi bellidir.

GENESIS: Bu söz "Musevi" ve "Hiristiyan" dinlerinin "kutsal" bilinen kitaplarinin "TORAH" (kanun) adi ile bilinen ve adlari Türkçe "töre, tora, türe" sözünden gelen ilk bes kitaptan birincisinin adi olup Türkçe "GÜNESh" (genes, kines, günes) sözcügünden gelmektedir. Sözün Türkçe kimligini gizlemek için Türkçenin "GENES-I-S" ("Günes I (Bir)-aS", "Günes-Bir-Essiz" anlamlarinde) ve olasilikla "günes-si", yahut "günes-ci", "günese tapan" Türkçe deyiminlerinden alindigi asikardir. Zira eski Tur/Türk dünyasi onbinlerce senelerdenberi GÜNESh'e (Gün-Tanri'ya) tapan bir toplum idi. Bu sebeple eski Tur/Türk dünyasinda Günes her önemli kavrama ad verendi ve adi verilendi. Yine o sebepledir ki Türkçe bir "Günes" dilidir. 1930 larda bu kavram "Günes Dili Nazariyesi" adiyla Türk aydinlari tarafindan tanitilmaya ugrasilmis isede, kavram iyi anlasilip açik bir dille anlatilamadigindan simdiye kadar bir ragbet görmemistir. Elbetteki durumu çok iyi bilen yabanci gruplar bu kavramin elle tutulur tarafi olmadigini defalarce söyleyerek Türk aydinlarini korkutmus ve bu fikirden caydirmislardir. Bu yazimizin içinde genis ve açik bir sekilde verdigimiz izahlarimizdan, Türkçenin bir GÜNES-DILI, OGUZ-DILI, TUR-DILI VE TANRI-DILI oldugunu açiklamis ve bildirmis oluyoruz.

GILD: "altun" veya "ince yalduzlu kaplama" anlaminda olup Türkçenin "CILD/CILT" sözünden alinmis ve GILD seklinde degistirlimistir. Her nekadar bu Türkçe söz Arapca ve Farscaya aitmis gibi tanimlanirsa da bunun gerçekle ilgisi yoktur. CILD/CILT yaparken çesitli yaldizli malzeme kullanildigindan ve bunlarin arasinda "altun" da bulundugundan olsa gerek ki GILD (GOLD) sözünün altunla da ilgisi olusturulmustur.

GOD: Indilizcede "Tanri" anlaminda olup Türkçe "aGa-OD" (Aga-Od, Aga-Atash, Aga-Ot, Aga-Utu, OD-Han, Gün-Gan anlamlarinda" eski Türk dünyasinin "Günes-Tanrisini ve "aGa-ADa", (Aga-Ata anlamlarinda) Gök-ATA-Tanrisinin adidir. Böylece Gök-Tanriyi tanimlayan bu Türkçe deyim kirilarak, degistirilerek gerçek Türkce kimliginden uzaklastirilmisdir.

HAZARD: "accident" ile es-anlamli olup "haza-rd" seklinde incelendiginde Türkçe HAZADIR, KAZADUR, GAZADUR deyimlerinden yapilmis oldugu hemen anlasilir. Bilhassa Türkçe DIR/DUR eki RD seklinde degistirilerek sözcügün Türkçeden oldugu taninmaz hale getirilmistir.

HOSPITAL: Türkçedehastalarin alinip bakildigi olarak bilinen "hastahane" sözü ile es-anlamlidir. Bu sebeple, "hos-pi-ta-al" seklinde incelendiginde adin Türkçenin "HASTA-ALIP" deyiminden geldigi görülür. Kirma isinde Türkçe "HAS" hecesi "HOS" olarak degistirilmis ve ana deyim kirildiktan sonra parçalarina yer degistirilmis ve sirasi bozularak yeniden birbirine eklenmistir. Böylece de Türkçeden olusu gizlenmistir.

HOSTILE: Türkce "düsmanca" anlaminda olan bu sözcük Türkçenin "HOS-DEIL" (hos degil) deyiminden kaynaklanmistir.

HYENA: avina karsi "haince" davranan bu çöl çakalinin adi "Y=U ve "huena" < "ha-en-u" seklinde incelendiginde Türkçenin "HAIN-O" sözünden geldigi görülür.

ILK: bir seye ilk sahib olani göteren bir sözcük olup Türkçenin "ILK" sözünden gerçek anlami yansitilarak degistirilmis bir addir.

INCIDENT: "event", "occurance", "accident" ile es-anlamli bir sözcük olup beklenmedik sekilde olan ve neticesi hos olmayan bir olayi tanimlar. "Inciden-t" seklinde incelendiginde Türkçenin "INCITENDi" (acitandi, zarar-ziyan verendi) degiminden geldigi görülür ki burada D ve T harflerine yer degistirilmis ve en son ünlü de düsürülerek gizlilik saglanmistir.

-ic: bir son ek olup Türkçenin "CI, CU, CÜ" eklerinden degistirilerek yapilmis bir ektir. Islamic karsiligi olan "ISLAM-CI" deyiminde oldugu gibi. Fakat CI sözü hem tersine çevrilmis ve hem de IK seklinde yaniltici olarak seslendirilmistir.

-ism: bir son ek olup Türkçenin "ISMi" deyiminden degistirilip son ek olarak kullanilan bir ektir. Islam-ism karsiligi olan "ISLAM-ISMI" (ismi Islam, adI Islam) deyimlerinde oldugu gibi. Yaniltici olarak "-ism" seklinde seslendirilerek Türkçe kimliginden uzaklastirilmistir.

-ite: bir son ek olup Türkçenin "ITI" (idi) ekinin aynidir. Islam-ite karsiligi olan "ISLAM-IDI" deyiminde oldugu gibi. Yaniltici olarak "-ite" seklinde seslendirilerek Türkçe kimliginden uzaklastirilmistir. Bu sözcüklerde Türkçe eklerin nasil degistirildigi açikca görülüyor.

KING" bir ülkenin basi olan kral, hakan, aga anlaminda olan bu söcük Türkçenin "KIN-aGa" (Kin-Aga, Kün-Aga, Gün-Aga) anlamlarinda Gün-Tanri yahut Gün-Han'in adi olan Türkçe deyiminin kisaltilmasindan türetilmistir.

LEADER: bir gruba, bir millete ve/veya bir ülkeye "önderlik etme durumunda olan bir kimseyi tanimlayan bir deyim olmak dolayisiyle, "le-ad-er" seklinde incelendiginde Türkcenin "ILERDE" (ileride) deyiminden alindigi görüntüsünü veriyor. Yabanci dillere yeni sözcük üretmede Türkçe kaynak deyimin kirilmasi kurali hakim olduguna göre, bu Türkçe deyiminde ayni sekilde elden geçtigi beklenebilir.

LEAKED: Ingilizce "seepage" sözcügü ile de es-anlamli olan bu sözcük ile bir kaptan herhangi bir seyin aktigi ifade edilmektedir. Bu anlamiyla ve "le-ak-de" seklinde incelendiginde, Türkçenin "DELIK-O" ve/veya "ELEKDI" sözcükleri ile iliskili oldugu ortaya çikiyor. Elek araci su tutmadigi gibi delikli olan her kabin da su veya baska bir akabilen nesneyi akitmasi dogaldir. Belliki sözcük bu Türkçe sözlerden kirilarak yeniden sekillendirilmistir.

LIBRARY: Türkçe karsiligi "kütüphane" olan bu sözcük "Libr-ary" seklinde incelendiginde Türkçenin "BiLIR-YER" (bilir yer/yeri, bitik evi) anlamindaki deyimin kirilmasindan ve yeniden düzenlenmesinden yapilmis oldugu görülüyor. "Library" bir yerdir ve içinde pek çok bilgi veren kitaplar olduguna göre onun "bilir-yer" olarak tanimlanmasi da çok mantiklidir.

-like: "gibi" ve "benzer" anlamlarinde olan olan bu ek Türkçenin "-LIK" ekinden alindigini isaretliyor. Nitekim, Ingilizce "father-like" deyimi ile Türkçe "babalik" deyimi, yahut "baby-like" ile "bebeklik" deyimleri ayni olup her ikiside "like" ve "LIK/LiK" ekleriyle bitmektedirler.

LIQUID: "akmaya" meyilli nesneye verilen ad olup, "li-qu-id" seklinde incelendiginde Türkçenin "aKUDILI" (akitili yani bir kaptan baska bir yere akitila-bili, yahut bir su kanalinda, borusunda akitila-bili anlaminida) bir deyimden kirilarak yapilmis oldugunu gösteriyor.

LOGY: Her nekadar Ingilizce "-logy" eki "logic" (sound reasoning) deyiminden geldigi iddia ediliyorsada, bunun dogruluguna inanmiyorum. Verilen bilgilerde -logy" ekinin Grekce "söz, konusma" anlaminda "logos" sözünden geldigi iddia ediliyor. Bence, "-logy" eki Türkçenin "olgu" degimidir. Olgu" sözü herhangi bir konuda bir "olgu" nun yaratilmasi ve gelistirilmesidir. Bir "olgu" gelistirilirken de onun nasil ve ne sekilde gelistirilecegi planli ve mantikli bir seklide incelenir atilmasi gereken adimlar planlanir. Böylece Türkçe "olgu" ve "mantik" birbirine daha yakin ve ele ele gelisen kavramlardir. Böylece -logy" ekinin etimolojisinin Grekçe "logos" (söz, veya "konusma oldugu inandirici degil. Örnegin: ETYMOLOGY sözcügü Türkcenin "ETUM-OLGU-O" ("adum-Olgu-O" yani "adlarin olgusunu inceleyen ilim dalinin adi olup Türkçe bir deyimdir. Onun Grek dili ile ilgisi, Grekleri bu Türkçe deyimi alip kirarak yeni bir sekle sokup kendilerine dil edinmeleridir.

LOVE: Yine "adore" ile es-anlamli olup "sevgi" anlaminda olup Türkçenin "ALAV", alev, atash kavramindan gelen bir sözcüktür. Burada gerçek fiziksel bir sicaklik konu olmayip, mecazi anlamdaki sicaklik, atesli olustur. Zaten, "love" sözü de söylenirken "LAV" seklinde seslendiriliyor ve bastaki A ünlüsü seslendirmede söylenilmiyor.

LUKE-WARM: Bu sözcükle, bir seye dokunuldugunda duyulan 'ILIK" bir duyusu ifade etmektedir ki Türkçenin "ILUK-UARuM" (ILIK-uyarim, ILIK-uyarma yaratan bir sicaklik anlaminda) deyiminden kirilip alinmis olmalidir, W = uu.

MAN: Türkçede "insan" anlaminda olan bu sözcük gerçekte Türkçenin "men/man/ben" anlaminda olan birinci sahis tek kisi zamiri olmakla beraber, sahsin kendisini gösteren ve böylece kendisinin "man = "insan" oldugunu isaretliyen Türkçenin "MEN/MAN/BEN" sözü ile aynidir. Anlam bakimindan Türkçe sözün çok az kullanildigi bir anlamla tanimlastirilarak Türkçeden uzaklastirilmistir.

ME: Türkçede "men/man/ben", "meni/beni", "mene/mana/bana" gibi anlamlarinda olan bu sözcük Türkçenin "MEN/MAN" (birinci sahis tek kisi kisisel zamir anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis halidir.

MINE: Türkçede "menim/benim" anlaminda olan bu sözcük Türkçenin "MENIM" (benim anlamlarinda) deyimin yozlastirilmis halidir.

MULTIPLY: Türkçede karsiligi "çarpma" olan bu matematik islemi gerçekte pek çok "toplama" isleminin arka arkaya yapilmasi demektir. Çagdas "bilgisayar" tekniginde "çarpma islemi" "toplama islemini" defalarca yapmak suretiyle yapilir. Böylece, sözcük "m-ul-tip-ly", y=u, seklinde incelendiginde Türkçenin "TOPLAMaLU" deyimini buluyoruz. Bunun gibi MULTIPLE sözcügü de yine Türkçenin "TOPLAMaLU" deyiminden geliyor.

Name: "appellation", "proper name" ile es-anlamli sözcük olup Türkçenin "NAMI" (adi) sözünden yapilmistir. Örnegin: "proper name" Ingilizce deyimi Türkçenin "PIR-APA-ER-NAMI" (Bir ata er nami/adi) deyimi oluyor. Bu kadar benzerligi olmasi bir shans eseri olarak izah edilemez.

NEGROID: "kara" renkli insanlari tanimlayan bu sözcük, "ne-gro-id" seklinde incelendiginde Türkçenin "NE-KARADI" (ne kara idi) deyimi olarak karsimiza çikiyor. Elbetteki bu Türkçe deyim de digerleri gibi kirilmis, degistirilmis ve yeniden sekillendirilerek yeni fakat Türkçeden uzaklastirilmis bir sözcüktür.

OCEANUS : iki büyük okyanuslara verilen ad olup "o-cean-us" seklinde incelendiginde Türkçenin "O-ACUN-SU" ("O-sonsuz-su") deyimi olarak karsimiza çikiyor. Türkçe deyim bilinçli sekilde degisime ugradigi için Türkçe kimligi gizlenmistir.

OMBUDSMAN: bu oldukca yeni sözcügü yazinin basinda da açiklamistim. Sözcük aslinda Türkçenin "MABUD-OSMAN" deyiminden kirilarak yapilmistir.

OUS: Ingilizcede bir sifat eki olarak kullanilan bu ek, yine Ingilizcenin "glorious", "splendid", "magnificent", lustrous, brilliant, "shiny", "glowing", "radiant", "luminous", "grand", extraordinary, "excellent", "superb", "dazling", "georgous", "beautiful" ve bunlar gibi pek çok sifatlarla es anlamlidir. Dikkat edilmelidir ki bütün bu sifatlar hep eski Tur/Türk duunyasinin Gök-Tanrisini (Gö-Ata-Tanri, Günesi (Kün-TanrI) ve Ay'i (Ay-Tanri) OGUZ'u tanimlayan sifatlardir. Zaten OUS adi da Türkçenin OGUZ adinin kisaltilmis sekli olup Türkceden alindigini nerdeyse bagirarak ilan ediyor. Es-anlamli Ingilizce sözcüklerin Türkçe kaynagi olan deyimler ayrica baska bir listede verilecektir.

PLAN: bir islemin baslatilmasindan bitirilmesine kadar gereken her türlü islemleri önceden tesbit eden ve yapilmasini öneren bir program olup Türkçenin "aPiLAN" (yapilan) degimininden kirilarak yapildigini gösteriyor.

PRECEDENCE: "antecedence" ile es-anlamli olup "pre-ceden-ence" seklinde incelendiginde Türkçenin "BIRINCI-GEDEN", "birinci giden" veya "önde giden" anlamlarinda olan deyimden üretildigi anlasilir. Gereken kirmaca ve deistirme yapilarak sözcügün Türkçe kimligi gizlenmistir.

PRINCIPAL: Türkçe "ana", "bash" ve "temel" sözcükleri karsiligi olup "princi-pal" seklinde incelendiginde Türkçenin "PIRINCI OLUP" (birinci-olup) degiminden yapilmis oldugunu gösteriyor.

PRINCIPLE: Tuurkçe "temel bilgi" anlaminda olup "princi-ple" ßeklinde incelendiginde Türkçenin "BIRINCI BIL" (birinci-bilgi, temel bilgi anlamlarinda) degimden yapilmis oldugu görülüyor.

PROSTITUTE: "pros-ti-tu-te" seklinde incelendiginde Türkçenin "ATI-OROSPU-ITI" (adi-orospu-idi) degiminden geldigi ve bir hayli kirildigi belli olan üç Türkçe sözcügün birlestirilmesinden türetilmis bir sözcüktür.

POLY: "çok" anlaminda Grek diline ait oldugu söylenen bu sözcük, "pol-y" seklinde incelendiginde Türkçenin "BOL-U" (bol-o, çok-o anlaminda) deyiminden alindigini gösteriyor. Bati dillerindeki V ve Y harfleri aslinde eski çaglarin U harfi olup sonradan bir nevi sekil degistirmistir ve dolayisiyle sasirtici bir harftir. Y harfi çogu zaman U, bazan I ve bazan da Y sesi verircesine kullanilir. Bu sebeple, "çok" anlaminda olan "poly" sözcügü "pol-u (bol-o) degiminden türetilmistir.

POLITICIAN: Ingilizcede "demagogue", "agitator", "manipulator" sözcükleriyle es-anlamli olup "pol-itici-an" seklinde incelendiginde Türkçe iki deyimle karsilasiyoruz: a) "an" eski Türkçenin çogul eki olup günümüz Türkçesinde ler, lar ekleri ile ifade ediliyor. Böylece, "BOL-ITICI-AN" ("bol-itici-ler") anlamini tasiyor. Politika ile ugrasanlarin yaptiklarini göz önüne aldigimizda, bu tanimlamanin dogrulugu görünüyor; b) "bol-aticiyan", "çok-yalanci", "inanilmaz-güvenilmez kimse" anlamlarindaki Türkçe "BOL-ATICI-IaN" deyiminden türetilmis oldugunu isaretliyor. Bu tanimlama da yine politikacilarin davranislarini gayet acik bir sekilde tasvir ediyor. Böylece, denebilir ki "politician" sözcügü de Türkçenin deyimlerinden degistirilerek yapilmis olup digerleri gibi Türkçe kimligi gizlenmistir.

PROPAGANDA: Türkçede "herhangi bir konuda konusma yoluyla karsidakileri ikna etmege çalisan kimsenin yaptigi ish" anlaminda olan bu sözcük "pr-opa-ganda" seklinde incelendiginde Türkçenin "PIR-APA-GANDI" (bir apa/baba kandirildi anlaminda) deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor. Yani "prpopaganda" isinde, söylenenler dögru da olsa egri de olsa hedef birilerinin "kandirilmasi" isidir.

QUITE: Türkçede "tamamen", "bütün bütün", "gayet" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "qu-i-te" seklinde incelendiginde Türkçenin "GAYET" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

REPEAT: "tekrar etmek" anlaminda olan bu sözcük "rep-eat" seklinde incelendiginde Türkçenin "BIR-TAhA" (bir daha, tekrar et anlaminda) deyiminden türetilmis oldugu gözleniyor. Dikkat edilmelidir ki Türkçe "bir" sözü, "per" ve "rep" seklinde ve daha" sözü de "taa" ==> "eat" seklinde degistirilip birlestirildikten sonra yeni "repeat" sözcügü türetilmistir.

SALE: Türkçenin "ALIS" (satin alish) deyiminden kaynaklaniyor.

SCHOOL: "s-kool" seklinde bakildiginda Türkçenin "aS-OKUL" ("bir okul" yahutta "Okul-as/az/essiz" anlaminda) degimi oldugu görülüyor. Sözcügün söylenisinde, CH harfi "K' sesini verir seklinde söylenmekte, böylece Türkçe deyimin kimligi gizlenmistir.

SEA: Türkçe "deniz" anlaminda olan bu sözcügün Türkçe "SU" söz`ünden geldigi asikârdir.

SEEPAGE: Türkçe "SIZINTI" anlaminda olan bu sözcük "see-p-age" seklinde incelendiginde Türkçenin "SU-AKIP" degimi ile karsilasiyoruz. "su-akip" degimi ise "sizinti" ile es anlamlidir.

SERIAL: Türkçede "seri halinde olan" anlamindaki bu sözcük "seri-al" seklinde incelendiginde Türkçenin: a) "SERI-OL"; b) "SIRALI" deyimleri ile karsilasiyoruz. Böylece bu Ingilizce sözcügün bu Türkçe deyimlerden yapildigi gün gibi bellidir.

SERIES: Türkçede "seri", "sira", "silsile", "dizi" anlamlarinin karsiligi olan bu bu sözcük "seri-es" yahut "seri-se" seklinde incelendiginde Türkçenin "SERICI" deyimi ile karsilasiyoruz, yani "seri-yapan", "dizi-yapan", "bir sira izleyen" anlamlarinda ki deyimden yapildigi görülür.

SERV: Türkçede "hizmet etmek", "hizmet vermek", "ish-yapmak", "kulluk etmek" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "s-erv" seklinde incelendiginde Türkçenin "iSh-VER" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

SERVER: Türkçede "hizmetci", "hizmet veren", "ish-veren", "kulluk eden" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "s-erver" seklinde incelendiginde Türkçenin "iSh-VERIR" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

SERVICE: Türkçede "hizmet etmek", "bakimini saglamak", "ish-vermek", "onarmak" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "s-erv-ice" seklinde incelendiginde Türkçenin "iSh-VERICI" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

SERVANT: Türkçede "hizmetci", "hizmet eden", "ish-yapan", "ish-veren" gibi anlamlarinda olan bu sözcük "s-erv-ant" seklinde incelendiginde Türkçenin "iSh-VERENTi" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor.

SHEEN: Türkçe "PIRILTI" ve "parlaklIk" karsiligi olan bu sözcük "eshen" seklinde incelendiginde Türkcenin "IShIN" sözcügü ile ilgili oldugu, olasilikla ishildayan, parlayan anlamlarinda "IShIN" deyiminden alindigi gözetiliyor. SHEEN sözünde iki e ünlüsünün yanyana bulunusu kelimenin baska bir deyimden türetildiginin isaretidir. Iki e ünlüsuunün yanyana olusu, ünlüyü daha da inceltme araci olarak kullanildigi tezi ise pek inandirici olamaz.

SHINE: bu sözcük te Türkçe "parlamak", "IShIK saçmak" ve "parlak olmak" gibi anlamlarda olduguna göre, o da Türkcenin "IShIN" sözcügü ile ilgili olup onun degistirilmis halidir.

SORRY: Türkçede "üzgün", "özürlü", "kederli", "kusurlulugundan pisman olma" anlamlarinda olan bu sözcük "sorru" seklinde incelendiginde Türkcenin "OSüRRU" (özürrü, özürlü, kusur anlaminda) deyiminden kaynaklandigi ve degistirilerek yapildigi görülüyor.

SORTIE: Türkçenin "disari çikis" anlaminda olan bir sözcük olduguna göre, "sor-ti-e" <== "ti-sor-e" seklinde incelendiginde eski Türkçenin "TISARI" (DIShARI, ÇIKISh anlamlarinda) deyimi oldugunu görüyoruz. SORTIE ve TISARI, diger kirilmis sözcüklerde oldugu gibi, her sözcügün bel kemigini yapan, iskeletini teskil eden ayni ünsüzlere sahip olup onlari birbirine baglayan degisik ünlüleri haizdirler. Birbirinden ayri gelismis iki ayri gruptan olan dilin iki ayri sözcügünün hem ayni ünsüzlerden yapilmis olmasi ve hem de ayni anlami içermesi olanagi sifir denecek kadar azdir. Bu sebeple, "SORTIE" Türkçe "TISARI" deyiminden kirilarak (anagrammatized) türetilmis bir sözcüktür. Sortie'nin Ingilizce karsiti olan EXIT sözcügü de EXIT <== "EKSIT" <== "ÇIKIShTI" degiminden kirilarak türetildigi bellidir. Ç harfi düsürülmüs ve Sh sesi S harfine çevrilip gerekli baska degistirme ve kirmalar da yapildiktan sonra EXIT haline getirilmistir.

SPILL: Türkçenin "sepilmek", "dökülmek" sözcükleri karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "sepilmek" sözünden kaynaklanan "SEPIL" deyimi ile ilgili olup degisime ugramistir.

SQUARE: Türkçede "dört kenari esit dik-dörtgen", "sehir içindeki meydan" anlamlarinda olan bu sözcük "square" <== "s-q-u-are" seklinde incelendiginde Türkçenin "aS-U-KARE" deyimi çikiyor ki bu deyim de "essiz-o-kare", "bir-o-kare", "essiz-o-meydan" anlamlarini içeriyor. "Kare" sekiller arasinda özel haliyle essiz olan bir sekildir. Ayni sekilde sehir ortasinda genellikle "kare seklinde olan bir meydanin da alis/veris merkezi olmasi dolayisiyle özel bir durumu vardir. [5]

SQUEEZE: Türkçe "sikmak", "ezmek" fiillerinin karsiligi olan bu sözcük "squ-ee-ze" seklinde incelendiginde Türkçenin "SIK-VE-EZ" degiminden alinip islendigi görülür.

STORE: Türkçede"magaza", "dükkan" karsiligi olan bu sözcük "st-o-re" seklinde incelendiginde Türkçenin "SETER-O" (SATAR-O) degiminin kirilmis hali oldugu anlasilir.

STORY: Türkçede"hikâye", karsiligi olan bu sözcük "s-tor-y" seklinde incelendiginde Türkçenin "U-TUR-uSh" ("uydurus"), yahut "st-ory" seklinde tersinden okundugunda "yaratish" anlamlarinda olan deyimlerden alinip kirildigi anlasiliyor.

SWIM: Türkçede"yüzme" karsiligi olan bu sözcük "suim" seklinde incelendiginde Türkçenin "ÜZME" (yüzme) deyiminden kirilmis oldugu görülüyor.

SWAIN: bu sözcük Ingilizce "adore" ile es-anlamli olup sevmek anlamindadir. Böylece Türkçenin "SEVEN" sözünden degistirilerek gelistirilmistir.

TAG: Türkçede "ufak sarkik uc", "yafta", "etiket" karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "TAK" (üzerine bilgi yazilip takilan anlaminda) degimden geldigi bellidir.

TAG: Türkçede "elim sende" diye bilinen çoçuk oyununda önemli olan "degme" oldugundan ve bu oyun batida da oynandigindan Türkçenin "TEG" ("degmek fiilinin kökü olan "deg") degiminin ayni oldugu görülüyor.

TECHNOLOGY: Türkçede simdilerde "teknik isler ilmi" anlaminda olan bu sözcük "techn-o-logy" y=u, seklinde incelendiginde Türkçenin "TEKNE-OLGU-O" deyimin yozlastirilmis hali oldugu görülüyor. TEKNE geminin govdesini teskil eden kismidir. Böylece, Bati dillerininmis gibi görünen bu "technology" sözcügünün asli Türkçe bir deyim olup eski çaglarin "tekne" yahut "gemi" yapma islerinde kullanilan her türlü teknigi içine alan bir ilim kolunun adi oluyor. Deyimin Türkçeden gelmesi eskidenberi Tur/Türk insaninin "tekne" yapma ve denize acilmakla ugrastiginin göstergesidir. En azindan Tur Fenikeliler (EFE-Kin-Eli" liler denizcilikle ugrasan Tur/Türk insanlaridi.

THROUGH (thro, thru): Türkçede "bir yandan öür yana", "bir basindan obür basina, "dosdogru" anlamlari karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "TOGRU" (dogru) sözünün yozlastirilmasindan yapilmis oldugu görülmektedir.

TOSS: Türkçede "atmak", "silkmek", "çalkalamak", "çalkandirmak" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "ATIS" (atmak fiilinden) deyimi ile ilgili oldugu görülüyor.

TREASURE: Türkçede "hazine", "degerli sey", "biriktirilmis eser" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük "tr-eas-u-re" seklinde incelendiginde Türkçenin "ESER-TUR-A" ("eserdur-o", "eserdir-o" anlamlarinda) deyiminden alinip yozlastirildigi ortaya çikiyor. TREASURE sözcügünün ikinci bir anlami da Türkçe "TUR-ESERi-A" ("Tur-seri-o", "Türk-eseri-o" anlaminda) degimden alinip yozlastirdigi ve ayni zamanda dünya müzelerinde toplanan eski paha biçilmez eserlerin eski "Tur/Türk-Eserleri" oldugu gerçegini dile getirmesidir. Görüldügü gibi Türkçe deyimler hasin bir sekilde kirilip dagildiktan sonra, Türkçe olmaktan uzak yeni sözcükler yapilmistir.

TRUE: Türkçede "gerçek", "dogru", "aru/ari", "katkisiz", "safi" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin: a) "TOGRU" (dogru); b) "ARU-TI" (ariti, safti, katkisizdi anlamlarinda) deyimlerinden alinip yozlastirilmistir.

TUCK: Türkçede "tikmak", "üstünü örtmek", "katkat etmek" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "TUKA" (TIKAMAK fiilinden "TIKA" sözü ile es anlamli) deyiminden alinip deistirilmistir.

TURN: Türkçede "töndürmek", "döndürmek ", "çevirmek" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "TUNER" (döner) deyimini yozlastirilmis halidir.

VIGILANCE: Türkçede "kanuni yetkisi olmadigi halde kanunu kendi eline alan", "vurmak için tetikte duran" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük "vig-ilan-ce" seklinde incelendiginde Türkçenin "ÖC-ALANCI" degiminin yozlastirilmis sekli oldugu görülür.

VIGILANTE: Türkçede "öç almak için uyanik olan", "vurmak için tetikte duran" gibi anlamlarin karsiligi olan bu sözcük "vig-ilan-te" seklinde incelendiginde Türkçenin "ÖC-ALAN-TI" (kanunu kendi eline alandi) degimi oldugu açik bir sekilde ortaya çikiyor.

WAR: Türkçede "savash", "harp", "savashmak", "harp etmek" anlamlarinin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "VUR" (vurmak fiilinin kökü) degiminin biraz yozlastirilmis seklidir. Yozlastirildigi için de Türkçeden alindigi taninmaz hale getirilmistir.

WARRIOR: Türkçede "savashci", "harpci", "cenk eri", "asker" anlamlarinin karsiligi olan bu sözcük Türkçenin "VUR-eRI-O-eR" / "VURUYOR" deyiminin birlestirilerek yozlastirilmis halidir.

-Bir diğer örnek:

"Türkcede her söz geçmisten kalma bir yazit, bir resim, bir kazit gibidir. Bu diger dillerde de öyledir. Her sözcügün tanimlamasi asiri bir gerçekcilige ve mantiga dayanmaktadir. Her sözcük eski Tur/Türk dünyasindaki kültürün, dünya görüsünün, hayat felsefesinin küçük bir bölümünü anlatir ve onu gelecege götürür. Dil "Aguz'dur"; Agus "Oguz'dur". Böylece Oguz ve Aguz biri digerinin aynidir, yani Oguz'suz aguz ve "agus'suz da Oguz olmaz. Oguz insan oglunun adidir ve her insanin da "aguz'u" vardir. Tanri-Oguz adi söylendigi ve anildigi zaman vardir. Söylenmedigi zaman yalnizdir ve tek basinadir. Kültür aguz'un kavramlara "ad" vermesiyle olur. Adi konulmamis nesne var bile olsa adi olmadigi için bilinmez. Bilinmeyen nesne ise "yok" anlamindadir. Onun içindir ki "dil, ses, söz" tanri ile dogmustur. Bebek dogdugunda ilk isi "sesini" çikarip dünyaya geldigini ilan eder. Onun ilk bagirmasi onun sesi ve sözüdür. Söz Tanri kadar güclüdür. Onun içindir ki Tur/Türk töresinde Korkut-Ata "Ad veren" olarak bilinir yani o bir "AD/AT-HAN'dir". AT/AD-Han'in disilestirilmis hali "At-Han-Ana'dir". "At-Han-Ana" Türkçe deyimi eski Tur Ay-Han (Yunan) dilinde "ATHENA" (< At-Hen-a) seklinde kendini gösterir. Athena da Zeus'ün (aZ-EUS'un/Ouz'un (Essiz-Oguz'un) aguzundan dogmustur ve her ad gibi o da tektir ve bakiredir. Bati dinlerinde "Ilk defa Söz (Word) vardi" deniyor. Bu gelisigüzel söylenmis bir ad degildir. Türkçenin "aguz içi" anlaminda bir sözü olan "avurd/avurt" Ingilizcede karsimiza "WORD" olarak çikiyor. Bu tesadüflerin neticesi olmayip bilincli sekilde Türk dilinin birileri tarafindan asurulmus oldugunu gösterir. "

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
28 Ekm 2007 16:43
NazNiz
Otaku (Level 4)
Otaku (Level 4)



Yaş: 36
Kayıt: 14 Ağu 2007
Mesajlar: 306
Cinsiyet: Kız
Nerden: Bursa/Ankara
Teşekkür: 19

Durumu: Çevrimdışı

NazNiz
Otaku (Level 4)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
Ben "Atatürk ve Kayıp Kıta Mu" adlı bir kitap okumuştum.. Onda da bahsdiyordu Güneş Dili Teorisi'nden.. Bu kelimeleri incelemek de hoşuma gitti.. Teşekkürler Gülücük Dağıtıyor ..


Sasuke'yi kendim yaptım.. Naruto da hazırlanıyor...
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et  
01 Ksm 2007 21:42
Kıman
Otaku (Level 4)
Otaku (Level 4)

Avatar

Yaş: 25
Kayıt: 30 Tem 2007
Mesajlar: 352
Favori Anime & Manga: -
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 1

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Kıman
Otaku (Level 4)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
Şaşırtıcı değil. İngilizcede çok sayıda sözcük var. Hepsini kendilerinin bulmuş olması imkansız. Elbette etkilenmişlerdir.
Mesela benim bildiğim Brother-Birader vardı Kayan Gözler

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
01 Ksm 2007 21:56
ming
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)

Avatar

Yaş: 33
Kayıt: 03 Ekm 2007
Mesajlar: 205
Favori Anime & Manga: death note,ouran host club,ghost in the shell,blood:the last vampire,howl's moving castle,animatrix,sailor moon,candy,hellsing,full metal achemist,ang

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
ming
Otaku (Level 3)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
arkadaşlar bu teori gerçekten mantığa uygun bir teori ama şunu da hatırlatayım henüz dilbilimsel açıdan kanıtlanmış bir şey değil (ne zaman kanıtlanır orası bilinmez)

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
19 Ksm 2007 20:52
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)

Avatar

Yaş: 34
Kayıt: 02 Oca 2008
Mesajlar: 65
Favori Anime & Manga: Death Note, Claymore, Cowboy Bebop, Bleach...
Cinsiyet: Erkek

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
İngilizce kardeş dilimiz yani? =)
Şaka bir yana gerçekten şaşırtıcı örnekler okuduğumu itiraf etmeliyim. Keşke bu bir tez olmaktan çıkıp doğrular arasına katılsa ama nerde?

Bu arada Kıman'cım Birader Türkçe gibi görünse de Türkçe ile arkadaş bile değil çünkü Büyük ünlü uyumuna uymuyor. =)

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Oca 2008 17:08
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)

Avatar

Yaş: 32
Kayıt: 04 Oca 2008
Mesajlar: 100
Favori Anime & Manga: sailormoon
Cinsiyet: Erkek
Nerden: galaxianın yanından

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
çok uzzun hepsini okuyamadım ama mantıklı bir teori olmakla birlikte biraz çelişkili yönleri var mesela ingilizcenin kardeş dilimiz olması gibi...

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
06 Oca 2008 21:52
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)

Avatar

Yaş: 34
Kayıt: 02 Oca 2008
Mesajlar: 65
Favori Anime & Manga: Death Note, Claymore, Cowboy Bebop, Bleach...
Cinsiyet: Erkek

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
Canım, kardeş dilimiz değil? Teorinin ileri sürdüğü benzerlikten dolayı kardeş dilimiz yakıştırması yapmıştım. Normal

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Oca 2008 23:04
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)

Avatar

Yaş: 32
Kayıt: 04 Oca 2008
Mesajlar: 100
Favori Anime & Manga: sailormoon
Cinsiyet: Erkek
Nerden: galaxianın yanından

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
ne tür bir benzerlik varki taman ayrı diller

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
06 Oca 2008 23:07
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Otaku (Level 2)

Avatar

Yaş: 34
Kayıt: 02 Oca 2008
Mesajlar: 65
Favori Anime & Manga: Death Note, Claymore, Cowboy Bebop, Bleach...
Cinsiyet: Erkek

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Merenmaat
Otaku (Level 2)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
Güzelim, benzerlik var tamamen şakaydı. Tabi ki alakası bile yok. Gülücük Dağıtıyor

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Oca 2008 23:15
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Otaku (Level 3)

Avatar

Yaş: 32
Kayıt: 04 Oca 2008
Mesajlar: 100
Favori Anime & Manga: sailormoon
Cinsiyet: Erkek
Nerden: galaxianın yanından

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Haruka-T
Otaku (Level 3)
Güneş Dil Teorisi Konu: Yanıt: Güneş Dil Teorisi
Alıntıyla Cevap Gönder
ama ciddi gibi yazmışsın napıım Çok Mutlu

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
07 Oca 2008 14:39
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: 1, 2, Sonraki
1. sayfa (Toplam 2 sayfa) [ 17 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız