Son bölümdeki editörlerin yazılarını gördüm, gaza geldim. Ben de bi şeyler yazıcam xD
Hayatımda okuduğum en iyi mangadan birisiydi, hatta lise konulu okuduğum en iyi mangaydı diyebilirim kesinlikle (Slam Dunk'u geçti evet). Yani ilk okuduğumda ortalama bi iş bekliyordum ne yalan söyleyeyim ama iş bi noktadan sonra öyle bir hâle geldi ki, ben çevremdeki herkese "Kyou kara ore wa okusana ya tam senlik manga" falan der oldum. Aslında teknik olarak baktığımızda sürekli kendini tekrar eden bi yapısı var, birisi bizim sarışına gıcık olur meydan okur sonra dayağını yer oturur. Ama bunu her seferinde o kadar iyi yapıyor ki bi cilt bittiğinde diğerine başlarken buluyorsunuz kendinizi. Karakter tasarımları ve diyaloglar hakkında konuşmaya gerek bile yok zaten hepsi mükemmel. Her karakterin bi derinliği var, hiçbiri yapmacık hissettirmiyor ve belki de en en en önemlisi karakterlerin kusurları var, kimse mükemmel değil, belki de samimi olmasının en büyük nedeni budur. Bütün bunların haricinde işin "güldürme" kısmını da çok çok iyi yapan bir manga. Ben genelde geceleri manga okurum, bunu okurken yanımdaki insanlar uyanmasın diye ağzımı yüzümü kapattığım zamanlar oldu o kadar diim.
Kyou kara ore wa benim hayatımın biraz saçma, garip, dalgalı bi dönemine denk geldi ve bütün bunlar son bulmaya başladığı an sanki ben ayarlamışım gibi manga da bitti. En canımın sıkkın olduğu anlarda "kafa dağıtıcım" olarak büyük rol üstlendi o konuda hakkını ödeyemem xD.
Karakterlere de biraz değinmek gerekirse benim favori karakterim her ne kadar ana karakteri sevmek pek adetim olmasa da Mitsuhashi galiba. Galiba diyorum çünkü geriye kalan her karakteri de seviyorum (Imai'yi bile evet). Nakano mesela tam benim adamım, Riko'da mesela hareketleri, tavırları, arkadan gelip itmesi ve kısa boylu ve detaysız çizimiyle beni oldukça etkileyen diğer bi karakter (Animesini izlememenin sebebi de Riko'nun çizimini beğenmemem olmuştu zaten). Itou da adamlığın vicut bulmuş halidir, başka söze gerek yok (Var aslında "herkese güvenme be artık adaaaam az akıllan").
En sevdiğim kısmı ise Akehisa'ya girdikleri bölümdü, şampiyonlar ligi gibi, Imai'den tut Nakano'ya kadar herkes var. En son böyle bir zevki ***SPOILER*** One Piece'de Luffy'nin Impel Down'a girdiğinde almıştım. ***SPOILER***
Bu kadar övdüm biraz da eleştireyim. Lan bu mangada başından sonuna kadar niye sadece Itou'nun birlikteliğini gördük, Imai'yle Muz-chan'ın ve Nakano ile komşusunun birlikteliğini o kadar görmek isterdim ki. Son bölüme kadar umudum vardı ama üzücü oldu.
Kyou kara ore wa!!
okuyun okutturun.