.-.-.Sweet Dreams.-.-. FİNAL! Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6 ... 15, 16, 17, Sonraki |
Yazar
Mesaj
18 Ağu 2008 17:03
wuuu...bence tam zamanında olmuş bu olay ayyys çok helecanlı 10.bölüm ne zamn??
Click here to feed me a fruit!
Get your own at Dinomon!
inti-chaan saol saol hihi
Ezgi, Ezgi, Ezgi !!!!!!
Öldün, bittin sen!
Shin bu kadar hızlı mı sence?!? O_o
Ama ben ne yapacağımı biliyoum... Muhahahaha! Yuki neler, neler yapıcak bak...
Neyse, bölüme gelince, o son kısım hariç güzel. Yalnız sana bi' öneri, Kiro ile fazla baş başa kalıyorsun... Yani... Anla artık sen onu afasdafs. xD
Öldün, bittin sen!
Shin bu kadar hızlı mı sence?!? O_o
Ama ben ne yapacağımı biliyoum... Muhahahaha! Yuki neler, neler yapıcak bak...
Neyse, bölüme gelince, o son kısım hariç güzel. Yalnız sana bi' öneri, Kiro ile fazla baş başa kalıyorsun... Yani... Anla artık sen onu afasdafs. xD
Hem K.Beril'le karşılaşcağı için böyle yaptım.
Yoksa Yu ile karşılaşırdım.
Hem Yu çocukları daha çok sever.
Her şeyi planlayıp yazdım...
Merak etme.
Elbet benim de bir planım var.
Ve Bu arada bana sakın bağırma yapabileceklerime biliyorsun...
Arigatto Romeo!
Dokuz…
*ŞAP*
Yuki Shin’e bir tokat attı. Hızla ayağa kalktı.
Gitmeden önce Shin’e: Senden bunu hiç beklemezdim Shin!
Yuki hızla yürümeye başladı. İçinde öyle bir öfke vardı ki…
Ertesi Gün…
Melodie koşarak kapıya bakmaya gitti. Kapıyı açtığında Strify, Luminor, Jetsam ve Kiro’yu görünce gülmeye başladı.
Kiro: Üzgünüm. Peşime takıldılar.
Melodie: Tahmin etmiştim. Geçin içeri.
İçeriden sarı saçlı, mor gözlü 8 yaşlarında bir oğlan çocuğu Melodie’nin aynına geldi.
Melodie(İngilizce): Johann misafirlerimize Meraba de.
Johann somurtarak(İngilizce): Siz kimsiniz?
Melodie(İngilizce): Johann arkadaşlarımla böyle konuşma.
Johann gülümsemeye çalışarak(İngilizce): Peki. Selam!
Melodie(İngilzice): Odana git oyununa devam et. Yanına geri geleceğim.
Johann gittikten sonra hepsi salona geçtiler. Luminor ile Jetsam salonun balkonuna çıkmışlardı.
Strify: Çocuğun olduğunu bilmiyorduk.
Melodie: Maalesef.
FlashBack
Melodie için arkadaşlarıyla parkta gezindiği sıradan bir gündü. Bankta oturmuş ellerinde dondurma ile okuldan konuşuyorlardı.
Nagisa(Japonca):Benim gitmem lazım. Siz?
Mai(Japonca): Bende gideceğim. Melodie sen kalacak mısın?
Melodie(Japonca): Siz gidin ben biraz daha kalacağım.
Melodie arkadaşları gittikten kısa bir süre sonra eve gitmek için banktan kalktı.
*INGAA INGGA*
Melodie bebek sesinin geldiği yöne doğru gitti. Çalılıkların arasına bırakılmış küçücük masum bir bebek… Bu bebeğin Japon olmadığı kesindi…
End Of FlashBack
Melodie: Johann’ın gerçekte ailesinin kim olduğunu öğrenmek için çok araştırdım. Bütün her yere baktım. Ama hiçbir şey bulamadım. Daha sonra kısa bir süreliğine İngiltere’ye gittim. Her yere baktım, her kapıyı çaldım. Yoktu! Yok. En sonunda bir kapıyı çaldım. Yaşlı bir kadın çıktı. O zaman 18 yaşındaydım. Johann’ın fotoğrafını gösterdim. Bu bebeğini söyledi. Bilin bakalım annesiyle babası kimmiş?
Kiro: Kim?
Melodie: 2006 ölen katil çifti hatırlıyor musunuz? 180’e yakın insan öldürmüşlerdi.
Kiro: Yoksa…
Melodie: Evet tam düşündüğün gibi.
Bu arada normal zamanda Almanca konuşuyorlar haberiniz olsun...
*ŞAP*
Yuki Shin’e bir tokat attı. Hızla ayağa kalktı.
Gitmeden önce Shin’e: Senden bunu hiç beklemezdim Shin!
Yuki hızla yürümeye başladı. İçinde öyle bir öfke vardı ki…
Ertesi Gün…
Melodie koşarak kapıya bakmaya gitti. Kapıyı açtığında Strify, Luminor, Jetsam ve Kiro’yu görünce gülmeye başladı.
Kiro: Üzgünüm. Peşime takıldılar.
Melodie: Tahmin etmiştim. Geçin içeri.
İçeriden sarı saçlı, mor gözlü 8 yaşlarında bir oğlan çocuğu Melodie’nin aynına geldi.
Melodie(İngilizce): Johann misafirlerimize Meraba de.
Johann somurtarak(İngilizce): Siz kimsiniz?
Melodie(İngilizce): Johann arkadaşlarımla böyle konuşma.
Johann gülümsemeye çalışarak(İngilizce): Peki. Selam!
Melodie(İngilzice): Odana git oyununa devam et. Yanına geri geleceğim.
Johann gittikten sonra hepsi salona geçtiler. Luminor ile Jetsam salonun balkonuna çıkmışlardı.
Strify: Çocuğun olduğunu bilmiyorduk.
Melodie: Maalesef.
FlashBack
Melodie için arkadaşlarıyla parkta gezindiği sıradan bir gündü. Bankta oturmuş ellerinde dondurma ile okuldan konuşuyorlardı.
Nagisa(Japonca):Benim gitmem lazım. Siz?
Mai(Japonca): Bende gideceğim. Melodie sen kalacak mısın?
Melodie(Japonca): Siz gidin ben biraz daha kalacağım.
Melodie arkadaşları gittikten kısa bir süre sonra eve gitmek için banktan kalktı.
*INGAA INGGA*
Melodie bebek sesinin geldiği yöne doğru gitti. Çalılıkların arasına bırakılmış küçücük masum bir bebek… Bu bebeğin Japon olmadığı kesindi…
End Of FlashBack
Melodie: Johann’ın gerçekte ailesinin kim olduğunu öğrenmek için çok araştırdım. Bütün her yere baktım. Ama hiçbir şey bulamadım. Daha sonra kısa bir süreliğine İngiltere’ye gittim. Her yere baktım, her kapıyı çaldım. Yoktu! Yok. En sonunda bir kapıyı çaldım. Yaşlı bir kadın çıktı. O zaman 18 yaşındaydım. Johann’ın fotoğrafını gösterdim. Bu bebeğini söyledi. Bilin bakalım annesiyle babası kimmiş?
Kiro: Kim?
Melodie: 2006 ölen katil çifti hatırlıyor musunuz? 180’e yakın insan öldürmüşlerdi.
Kiro: Yoksa…
Melodie: Evet tam düşündüğün gibi.
Bu arada normal zamanda Almanca konuşuyorlar haberiniz olsun...
wuhaaa kızdaki şansa bak bee hem en sewdiği grup üyeleriyle tanışıo,hem para gani gani,hemde şu bulduğu çocuğa bakın..bu çocukta ailesinden gelen katil geni mutlaka wardır wala.melodie yi kıskanıp birini gırtlaklamasın
Click here to feed me a fruit!
Get your own at Dinomon!
inti-chaan saol saol hihi
5. sayfa (Toplam 17 sayfa) [ 164 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |